bugün

zeytinyağlı dolma ilk başta gelir.
şimdi diyeceksiniz ki e yapıyoruz.
yok kardeşim yapmıyorsunuz.
zeytinyağlı dolma kuş üzümsüz, fıstıksız ve gerçek zeytinyağsız olmaz.

zeytinyağlı biber dolması.
bunun için de zeytinyağlı dolma için yazdıklarımı yazabilirim.

zeytinyağlı barbunya.
tarifini ve detayını bilmem ama suyu özlü kendisi kaymakımsı olur.

fasulye pilaki ve neydi lan fasulyeden yapılan bi soğuk yemek daha vardı.
adamlar yılların menemenine kaşar peyniri koyuyor, kuş üzümsüz zeytin yağsız dolma nedir ki?
öyle görülüyor ki çoktan unutulmuş ve geleceğe aktarılmamış yemeklerdir. istanbul mutfağı diye bir bakayım (bilmediğim bir şeyler çıkar diye) dedim; karşıma zaten aşina olduğumuz sultanahmet Köftesi, vefa bozası, Eminönü Balık Ekmek, Kanlıca Yoğurdu gibi tatlar çıktı. imparatorluklara bu kadar uzun süre başkentlik yapmış şehirde istanbul'un kapsamlı yerel bir mutfağı olmaması şaşırtıcı.
gene uskumru diyeceğim.
(bkz: uskumru dolması)
aslında çok değildir çünkü istanbul ülkenin bir parçası olduğu için türkiye de bilinen tüm yemekler bu mutfaktadır.
tabi unutulmuş diyerek saydıklarımız da özellikle bu şehrin mutfağına aittir.
konu mutfaktan açılmışken 1970 lerde ne yerdik aile evinde diye düşündüm. bugünle farklımıydı değilmiydi, yazdıkça ben de sizinle beraber görücem.
bi kaç öğün menusü yazayım mesela.
pirinç çorbası kuru, domatesli pilav

aha bak bi tane daha çıktı, unutulmuş istanbul yemeği.
evet, (bkz: domatesli pilav)

kışın pazar kurulunca, hamsi, kıvırcık ve belki herhangi bir çorba.

makarna şimdiki gibi genellikle haftada 2-3 kere olurdu.

ıspanak, pırasa ki bunlar olduğu zaman peder aç kaldık derdi. yemezdi.

ayıptır söylemesi bonfile, zaman zaman köfte.

gördüğümüz üzere pek bi fark yokmuş.

ama domatesli pilavı hatırladığımız iyi oldu.