edebiyatımızda çığır açan şiirlerdir. literatürü incelemek gereklidir; böyle gerçekçi, böyle duygulu, böyle görkemli ama aynı zamanda minimal eserleri başka kim vermiştir diye...

dinle aşkım
dün gece ansızın şöyle bir karma çıkardım
kalede zubizeretta
sağ bek, eski fenerli oyuncu vişnevski
sol bek vander kerkof
stoper, ohen
orta saha ceşitli kişiler
ki bilirsin fazla önem vermem
orta sahaya da orada oynayana da
güler geçerim "orta sahanın bel kemiğiyim" diye övünüp duranlara
neyse devam edelim sağ açık, van basten
sol açık bekım
forvet lefter küçükandonyadis
"dün gece hiç beni düşünmedin mi?" dercesine
bükme boynunu çiçeğim
bir reykati düşündüm bir seni düşündüm
bir mülleri düşündüm bir seni
ama dersen ki "hep beni düşün"
yemişim popeskusunu kempesini
hep düşünürüm seni
fakat sen de bil ki aşkım
aynı aşkımız gibi bu karmanında
karşısında kimse duramaz
inanıyorum buna
ve aşkımıza
ve sana.
(bkz: ayı şiir akımı)
mont beni adlı muhteşem eseri de bir halk ozanı üslubu ile yazılmış olup türk halk edebiyatında çığır açmıştır.

tedarikliyim diye sevindim durdum
sıcağı görünce yandım kavruldum
mecnun oldum çöllere savruldum
kırk kapıya muhtaç eyledi mont beni...

bir garip ercanım bu dünyada konar göçerim
gâhi ağlar, gâhi gülerim
mont elde diyar diyar gezerim
onulmaz dertlere saldı mont beni...
kaan dobra'nın takıma yeni geldiği günlerdi aşkım
off ne alakası var şimdi deyip
dinlememezlik etme, dinle bi kere.
kaan dobra takıma yeni gelmişti.
yalan söylemiyim sanırım antep maçıydı.
maç neredeyse bitmiş.
skor kesindi..
hoca maçın 89. dakikasında oyuna aldı kaan'ı
sahada herkes çok yorgundu.
bi tek kaan, civelek gibi koşuyordu sağa sola.
ben de dahil herkes güler gibi bakıyordu kaan'a.
aa kerize bak aa enerjike bak diye.
ama hoca beğendi kaan'ın performansını
diğer maçta daha çok yer verdi.
bir diğer maçta daha bi çok.
ve bugün kaan dobra, kaan dobraysa
o 89. dakika yüzündendir.
şimdi gelelim sadede.
ben de ilişkimizi kurtarmak için
89. dakikada oyuna girmiş bir oyuncu gibi
koşuyorum, çırpınıyorum.
gör performansımı diye.
sev beni diye..."
beni terkedersen güzelim içip içip kapına dayanırım.
yok lan, yalan söylemeyeyim, dayanmam
çünkü abinden tırsarım.
beni terkedersen güzelim cep telefonunu her saat çaldırır kapatırım.
eğer telefonunu kapatırsan ev telefonunu çaldırıp kapatırım.
aile huzurun kalmaz.
beni terkedersen güzelim, abin pasif ibneymiş diye dedikodular çıkarırım.
sanki modern bir insan gibi abinin yüzüne güler arkasından fitne fucur yaparim.
beni terkedersen güzelim sekiz yaşındaki yeğenini döverim.
"ne vuruyon lan minicik çocuğa" diye kınarlarsa beni "anama küfretti" der kendimi hakli çıkarırım.
beni terkedersen güzelim hiç bir bok yapmam.
"beni terkedersen" diye şiir yazar oturup ağlarım.
şaka şaka ağlamam.