bugün

hırstan çok ortalama bir sömürü ülkesine getirilen bir dayatmanın sonucudur.
hırs'tan çok öğretim sistemimizden kaynaklanan bir durumdur. Kişinin çabasını bir kenara bırakalım, bizde ingilizce dersleri matematik işleniyor gibi işlenmektedir. Belirli formüller var, "i'dan sonra am gelir, he-she-it has olmalıdır" şeklinde, böylesi öğretmenin de işine gelir. Dinleme yoktur, anlama zaten yok, konuşma'dan bahsetmiyorum bile.
Önce öğretmenlerimiz inanmalı bu işe, öğrenci zaten öğretmeni taklit eder, dil öğrenirken de taklit yapmak gerektiğine göre bu iş hallolur.
şaşırtmayan hırstır efendim. çok klişe belki ama gerçekten türkçe konuşmayan bir nesil şu an lise sıralarında.
"biz niye onların dilini öğreniyoruz, onlar bizimkini öğrensin" mantığına uyar.
Bedeneğitimi öğretmeninin ingilizce dersine girmesi öğrenme hırsında bir bozunmaya sebep olmuş olabilir.

(bkz: Türkiye gerçekleri)
biz niye onların dilini öğreniyoruz, onlar bizimkini öğrensin gibi bir mantığı varsa siki tutar. biz ingilizceyi amerikalılarla, ingilizlerle, singapurlularla konuşalım diye öğrenmiyoruz. tüm dünyayla konuşabileceğimiz ortak bir dil diye öğreniyoruz, 2 makale okumaya kaktığımızda anlayalım diye öğreniyoruz. sonra ne oluyor? koskoca fizik doçenti mal mal şeyler yazıyor. e bu adam fizik gibi bir bilimi ingilizce bilmeden nasıl takip ediyor, yetmezmiş gibi nasıl doçent oluyor kimse sormuyor amk.

https://twitter.com/seksl...44089667232227328/photo/1
hırstır.
şu bir gerçek ki ingilizce öğreneyim derken kendi diline ihanet etmek durumu ortaya çıkabilir.
görüyoruz, adam gündelik konuşmasında ingilizce kelimeler kullanıyor, hem de Türkçe karşılığı varken.
hele birde ingiliz ya da Amerikalı aksanıyla konuşacağım diye ağzını burnunu eğiyor, büküyor.

tamam öğrenelim ama ağzımızı, burnumuzu bükmeyelim arkadaş, ko, Türk aksanıyla ingilizce konuşuyor desinler. hiç değilse oraya da damgamızı vurmuş oluruz,
ama aslında türk e düşen, bilimde sanayide, sosyolojide, teknolojide öyle bir üretim düzeyine çıkmak ki bütün yabancıları Türkçe öğrenmek zorunda bırakmaktır, zorunda dedik ama gönüllü olarak, yoksa topla tüfekle değil.

şimdi, olmaz, hayal falan filan diyenler çıkacaktır, onlara, denedin mi de konuşuyorsun demek lazım.
şimdiden başla, 10 sene sonra yol aldığını göreceksin.

tüm, ingilizce hayranlarına selam olsun.