evladım olsa ayağıma iki kat çorap giyip öyle başını okşayacağım insanların düşüncesidir. bağnazlığın önden gidenidir.
dönekliktir. sen onca yıl kafasını kapatıyor diye insanları aşşağıla annesi türbanlı olduğu için burs verme ondan sonra başını kapat.
(bkz: kemalistlerdeki inanılmaz mantık hatası)
kendisinden hazetmediğimi belirtmekle beraber böyle pis bir hastalık sonucu saç dökülmesine bağlı olarak başını örtmesine ilahi adalet demek bence insanlık dışı.
elmayla armutun birbirine karıştırılması sonucu ortaya çıkan yanlış düşüncelere mahal veren durum
Yobaz vicdanı ve karakterini gösteren söz.

Şimdi biz de tedavi amaçlı soyunmak zorunda olan türbanlılar için "bak nasıl soyundular" mı diyelim.

Ha vicdansız yobaz?
zoraki tanım, türkan saylan'ın kanser hastası olunca taktığı bandananın birilerin götüne girmiş olması durumudur.
işte ben yıllardır bu şerefsizlikten bahsediyorum... bunu söylemekten daha büyük bir ibnelik yok şu hayatta. ulan dangalak, bandana baş örtmek midir? ayrıca hasta bir kadına, ölmüş bir kadına böyle konuşmak neyin kuyruk acısıdır?
hayır anlamadığım şeyde bunu yapanların din savunucuları olmaları. o eleştirdiğiniz kadından 100 kat daha dinsizsiniz ibneler sizi...
kimse yazmamış.
(bkz: sübhanallah kardeş ibretlik bir paylaşım)
Pompei gibi ibretliktir. Suphanallah.
Gönül gözü açıklar için ibretliktir.
peki şimdi başörtülü ve önemli bir hanımcağızın "kıl dönmesi" sebebiyle götünü açmak zorunda kalmasını nasıl açıklarız?

hayır hani madem böyle bir "ilahi adalet" tecellisi mevcut da savaşlarda onlarca çocuğun ölümlerine sebep olanların çocukları neden ölmüyor daha çocuk yaşta?

hayır sonra da "madem allah var ve doğru olan inanç müslümanlık" dediğinde de mangalda kül bırakmıyor benim aklıevvellerim "olum, bu dünyada herkese eşit davranıyor" diyerek. ulan madem bu dünyada herkese eşit davranıyor da neden türkan saylan'ın başını örttürdü kızıp da?

bu biraz şunu hatırlatır bana;

eski inanç sistemlerinde insanlar bildiğimiz anlamıyla dereye kurban verirlermiş. baharla beraber dere suyunun debisinde yükselme olup da taşkınlar kendisini hissettirince kurban verilir, tabi sonrasında kar suları yoluna gidip de derenin debisi normal seyrine dönünce de insanlar "oooo tanrı kurbanı kabul etti" derlermiş. oysa aradan binlerce yıl geçti ve dereler gene aynı taşkınlıları sergiliyor belli dönemlerde ama kimse kurban vermiyor derelere.

zira biliyorlar ki eriyen kar suları yatağa ulaşıp da dere suyuyla birleşerek taşkınlara sebep oluyor.

çok kısa soruyorum; sırf "ibret olsun" diye türkan saylan'ın başını örttüren, eski israil başbakanını çok çok sancılı bir ölüm sürecine tabi tutan büyük yaratıcımız, neden müslüman dünyasında yaşanan onca toplu zulüme el atmak yerine kişilerle uğraşıyor.

ölen çocukların hiç mi hakkı yoktur yani?
Şu durumdan bile nemalanmaya çalışan, insan sağlığını ve içine düştüğü acziyet ve çaresizliği diline dolayan, siyasete, ideolojiye alet eden insanlar, bu ülkenin kamburlarıdır, birlik ve beraberliği lekeleyen acınası ve zalim zihniyetlerdir.

Edep yahu!
insan olmak çok kolay, sen de dene, canın yanmayacak, korkma!

Edith piaf: başlığı açıp zırvalayan yazar kaçmıştır, bilginiz olsun sözlük!
Bila kaydu sart yazarıydı!
Yüreğin yoksa yazmayacaksın!
Hırsızlık mı yapmış? Başörtüsünü araklama işlerini gizlemek için istedikleri artık apaçık ortada.
Türkan Saylan yüzlerce kızın hayatına dokundu ama sözde Müslümanlar başörtüsü edebiyatı ile Kur'an kurslarında çocukların tecavüzüne sessiz kaldı. Utanmadan Türkan Saylan bıdı bıdı diyen insan kör cahil olduğunu geç kalmadan fark eder.
Ölen kadının arkasından hala konuşuyorsunuz kötü kötü. Hiç utanmıyorsunuz da rezil kepaze herifler.