bugün
- icardi1905'in sözlüğü bozması17
- bik bik için diktiğim şort17
- ismet gurbuz 202413
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı10
- anneler günü16
- elinin değdiği anı unutamıyorum 5 posta attım16
- en dindar özelliğiniz25
- serdar ortaç renault megane benzerliği8
- zall beceremiyorsan bırak git12
- ayetullah hamaney'in mini etekli torunu11
- ali koç9
- yorgun mermi10
- doğum gününde hatırlanmamak8
- sözlükte artık kızlar teklif edecek11
- kızların mesajlara geç cevap vermesi12
- şizofreni11
- düşün ki o bunu okuyor9
- anın görüntüsü18
- sözlükteki feyk hesap sahipleri tespit edilecek11
- bacağa kramp girmesi10
- 2024 eurovision şarkı yarışması13
- erkekler seks yapamayacağı kadınla arkadaş olmaz10
- erkeklerin sadakatsiz olması20
- benim başörtüm var arabamı yanlış park edebilirim12
- türkiye den soğuma sebepleri12
- erkekler götünüze değil yaptığınız pastaya bakar15
- arkadaşlar sizce bu yüzük nasıl15
- eloande ile evlenip sözlüğü huzura kavuşturmak8
- uludağ sözlükte yazmanın hiçbir anlamı olmaması24
- sözlüğe kız getirmek10
- bir erkeği cezbeden şeyler9
- fazla mastürbasyon yapan erkek9
- kimsenin okumadığı sözlükte yazar olmak11
- uludağ sözlük kapatılacak11
- karşı cinsi tavlamak için ne yaparsınız12
- libido düşmesi8
- 45 yaş üstü kadınların muşmulaya dönmesi10
- kızların yedek listesi9
- cami tuvaletinin paralı olması14
- evlilik yaşı kaç olmalıdır12
- milletvekili çocuğunun trafik kazasından cezasız kurtulması,
- başbakan çocuğunun askerliğini merkez orduevinde yapması (hatta bazılarının hiç askerlik yapmaması),
- parası olanın kanun kural tanımaması, her türlü imar, ihale ve benzeri devlet işlerinde kayırılması,
- vergi vermeyenin bir şekilde afla mafla yırtması, verenin vergiyi verdiğiyle kalması,
- hapisteki suçluların periodik olarak affedilerek salıverilmesi, imar affı, vergi affı, ssk prim affı gibi ''sen kimin halka borcunu ve ne hakla affediyorsun'' denilesi olayların devamlı gündemde olması
- trafikte kurallara uyanın enayi durumuna düşmesi,
- devlet erkanına yakınların belediye başkanlarının ve hükümet üyelerinin devleti göstere göstere hortumlaması, ve hiçbir ceza almaması,
- her dönem meclisi oluşturan milletvekillerinin en az 150-200 kişisinin dokunulmazlık kalkanıyla sabıkadan, mahkemeden yırtmış olması,
- dürüst insanların ezilmesi, üçkağıtçıların prim ve çevre yapması, suçlardan her daim yırtması,
- .... ve bunlar gibi bir milyon başka örneğin halk tarafından kanıksanmış olmasının işaret ettiği gerçektir.
gelmiş geçmiş tüm iktidarların dillerinden düşürmedikleri adalet kelimesine rağmen, hatta adalet partisi , adalet ve kalkınma partisi gibi ''isminde de 'adalet' barındıran partiler''in uzun iktidar yıllarına rağmen, ülkemizde bir türlü adaletin sağlanamaması, sadece lafta kalması gerçekten çok acıdır.
- başbakan çocuğunun askerliğini merkez orduevinde yapması (hatta bazılarının hiç askerlik yapmaması),
- parası olanın kanun kural tanımaması, her türlü imar, ihale ve benzeri devlet işlerinde kayırılması,
- vergi vermeyenin bir şekilde afla mafla yırtması, verenin vergiyi verdiğiyle kalması,
- hapisteki suçluların periodik olarak affedilerek salıverilmesi, imar affı, vergi affı, ssk prim affı gibi ''sen kimin halka borcunu ve ne hakla affediyorsun'' denilesi olayların devamlı gündemde olması
- trafikte kurallara uyanın enayi durumuna düşmesi,
- devlet erkanına yakınların belediye başkanlarının ve hükümet üyelerinin devleti göstere göstere hortumlaması, ve hiçbir ceza almaması,
- her dönem meclisi oluşturan milletvekillerinin en az 150-200 kişisinin dokunulmazlık kalkanıyla sabıkadan, mahkemeden yırtmış olması,
- dürüst insanların ezilmesi, üçkağıtçıların prim ve çevre yapması, suçlardan her daim yırtması,
- .... ve bunlar gibi bir milyon başka örneğin halk tarafından kanıksanmış olmasının işaret ettiği gerçektir.
gelmiş geçmiş tüm iktidarların dillerinden düşürmedikleri adalet kelimesine rağmen, hatta adalet partisi , adalet ve kalkınma partisi gibi ''isminde de 'adalet' barındıran partiler''in uzun iktidar yıllarına rağmen, ülkemizde bir türlü adaletin sağlanamaması, sadece lafta kalması gerçekten çok acıdır.
atatürk ü sevmediğini söyleyememek. akabinde hemen soruşturma açılması. yani kimi sevip sevemeyeceğine devletin karışması.
şu güzelim ülkenin vatandaşı için adil değildir.
zordur Türkiye'de adaleti sağlamak. sürekliliğini sağlamak. öyle olmasaydı, isviçre gibi zamanında bir anayasa çıkarır yıllar boyu ona uyardık. ama biz ne yaptık, isviçre'den aldık konsepti. isviçre insanı ile Türk insanı bir midir? tabi ki hayır... o yüzden defalarca kez değiştirildi bizim çakma anayasamız. Hazırı varken niye yenisiyle uğraşalım mantığı devam ettiği sürece de, içinden 2 satır düzeltmeler, oynamalar devam edecek. o niçin? AB , yada USA öyle istiyor diye...
hukukun büyük oranda devletin ve iktidar** sahiplerinin yanında pozisyon alması, asıl korunması gereken ezilmişleri, madunları ve bireyi karşısına alması sonucu ortaya çıkan durumdur.
olayın bi' de toplumsal adaletin olmaması boyutu vardır ki, o da devletin** lahasümüt yanında konumlanması sonucu kıyım yapanların değil, kıyıma uğrayanların ezilmesidir.
olayın bi' de toplumsal adaletin olmaması boyutu vardır ki, o da devletin** lahasümüt yanında konumlanması sonucu kıyım yapanların değil, kıyıma uğrayanların ezilmesidir.
(bkz: alıştık artık)
güncel Önemli Başlıklar