bugün

trafikte her daim gecis ustunlugu olan oturgacli sari goturgec.
Fransızca taksi (taxi) sözü biyolojide "Bazı kimyasal maddelerin veya ışık, ısı, elektrik vb. güçlerin etkisiyle protoplazmanın yanaşma veya uzaklaşma biçiminde olan yer değiştirmesi yani göçüm anlamında kullanılmaktadır.
tan taşçı'nın yeni albümünden bir parça. son anda bir değişiklik olmadığı takdirde çıkış parçası da bu olacak.

(bkz: taxi)
genelde sürücülerinin muhabbettini çok sevdiğim, hatta bazen sırf güleyim diye bindiğim küçük toplu taşıma aracı.
otobüs kuyruklarında cinnet geçirenlerin imdadına koşan yararlı fakat bir nebze pahalı taşıma aracı.
demet akalın'ın da şarkıya dahil olması ilk başlarda sinirimi bozmuş olsa da şimdi pek de kötü olmadığını düşünmekteyim. hatta iyi bile olmuş. bu yaz, taş yürek'ten en fazla tutacak olan şarkı bu gibi görünmekte.

"sen suçlu, ben suçlu. telafisi yok, birimiz özür borçlu. afedersin biraz ağır oldu ama taksiniz kapıda hazırdır yolcu. olur mu hiç çantana yardım edeyim, hatta gidene kadar eşlik edeyim. kötü kötü bakayım gözlerinin içine. söylemesem bile ima edeyim..."

(bkz: tan taşçı)

(bkz: taş yürek)
şarkinin sözlerini de yazalim tam olsun diyerekten:

Demek gidiyorsun? Her şeyi al bari.
Son hediyem olsun, aşk hali.
Ben sevince birini, senin gibi
Çekip gidemiyorum.
Ne masal ne de bir fakir edebiyati,
Gönlümün servetini harciyorum.
Aslinda sonunda sen harcanacaksin da,
düşününce ben çok üzülüyorum..

Sen suçlu, ben suçlu
Telafisi yok, birimiz özür borçlu.
Afedersin biraz ağir oldu ama
Taksiniz kapida hazirdir yolcu.

Olur mu hiç, çantana yardim edeyim.
Hatta gidene kadar eşlik edeyim.
kötü kötü bakayim gözlerinin içine,
Söylemesem bile ima edeyim.
şarkinin albümde yer almayan farkli bir versiyonuna klip çekiliyor. Yakinda taksiniz kapida hazirdir tfc!

edit büdüt: orijinal versiyonuna çekilmesinde karar kılındı. klipte demet akalın'ın da yer alacak!
toplu taşıma araçlarına binmeyen, binemeyen ya da acelesi olduğundan cebinde de parası olanların tercih ettikleri ulaşım aracıdır. şimdi taksilerde patron ne şöför ne de parasıyla bir yerden bir yere giden yolcudur. o anda yolcu o aracı kiralamış gibidir. o yüzden, taksici müziğin sesini sonuna kadar açayım, acayip acayip şarkılar dinlemeye devam edeyim, pencereyi sonuna kadar açayım diyemez. dememelidir. yolcunun da o yolculuk esnasında hakları vardır. geçenlerde okula geç kalıyorum diye sabahın köründe taksiye bindim. adam sabahın o saatinde son ses açmış arabesk müziği hiç çekilmiyor.. başka da taksi olmadıından bindim o taksiye. sesini kısar mısınız dedim adam da da bir havalar.. bu taksi benim, istersem dışarıya da hoparlör taktırır dışarıya da ses veririm gibi bir havalar.. sabahın o saatinde. durdur taksiyi inicem dedim.

unutma ki müsteri her zaman haklıdır.
genelde 5- 6 cm' lik mini etekler giyen ve yağmura yakalanan güzel mi güzel yenir mi yenir ablaların taksiye bağırma efektidir.
duruma göre takkkkkkksi şeklini de alabilir.
17 aralık 2011 tarihi itibarıyla zam gelen. istanbul'da taksilerin taksimetre açılış ücreti 2,50 TL'den 2,70 TL'ye, kilometre başına ücret de 1,60 TL'den 1,73 TL'ye çıkartılmış.
toyotadan taksi mi olur amına koyim ya! taksi dediğin şahin olur, sarıya boyanır. taksici deri ceket giyer, kaloriferini yakar. taksi dediğin meganedan olmaz, şahinden olur.

binmiyorum lan! prensip olarak tofaştan başka taksiye binmiyorum. herkes aklını başına alacak aga!
bi de daçya logan furyası çıktı. sen gül gibi şahin varken gidiyosun daçyayı taksi yapıyorsun. yok abi olacak iş değil.

ben mesela boş zamanlarında belgesel izleyen, bilgiye doyamadığında sırf ibnelik olsun diye, salondaki vitrinde bulunan ve annemin her hafta sildiği meydan larusta u harfinin bulunduğu cildi sırayla okuyan adamım ama benim aklım hafsalam almıyor abi. daçyadan taksi yapılması beni çok rencide ediyor, açık ve net. şoförler ve otomobilciler federasyonuna dilekçe versem burdan siir jetpaya kadar sikerler beni. toplum olarak tahammül etme kabiliyetimiz çok aşındı üstad; dost acı söyler.
bazı taksiciler klimayı parayla açıyormuş:
görsel
(bkz: taksicinin klimayı para karşılığında açması)
ingilizcede taxi diye yazilan tasima araci.
kelimenin kökeni tassis ya da taxis ailesine aittir. zamanında bu aile 16.yy oluyor, avrupa'nın neredeyse tüm posta sistemine hakim olan ailesiymiş. düzenli kurye sistemi olsun çizelgeyle düzenli bir çalışma saatleri olsun hep bu ailenin uyguladığı yöntemlermiş.
şimdi hep böyle havalıdır ya taksiler. ne biliyim, mesela otobüs falan beklerken baktın gelmiyor tak çevirirsin bir taksi biner gidersin havan o biçimdir. yani en azından öyle görünür. ama ben şahsen onu da yaşayamıyorum. bir gün müşterilerle yemek yemek için lüks bir restorana gittik. tabi hesabı patron ödeyeceği için nerede en pahalı yiyecek sipariş ediyorum amk. neyse yedik içtik derken çıktık, taksiye bindim. mekan havalı olduğu için taksici indi kapıyı falan açtı artık nedense rahatsız oldum anasını satiyim. benim maaş 1200 tl. adamdan az kazanıyorum, havaya bile giremedim. role bürünemedim.

sonra dedim ki "aman abi napıyosun ya biz sıradan adamlarız bu kadar hürmete gerek yok" dedim. Ben bunu dedikten sonra O "efendim efendim" diye hitap etmeden lafa girmeyen taksici gitti bir anda iddaa oranlarından bahsetmeye başlayan aksaray taksicisi geldi anasını satiyim.

e pezevenk gideceğim yer 20 lira. milyon dolarım da olsa 20 vericem, 50 liram da olsa 20 vericem. ne adamına göre muamele yapıyosun. ayakkabıları görsen zaten 4 yıldır giyildiği belli, fakirliğimizi saklayamayız. fakir de olsak bize de zengin muamelesi yap, ne bozuyorsun.

bu yüzdendir ki o günden sonra taksilere hiç binmedim. varsın yoksun 128A, 146T.

sevgiler..
90'lı yılların başına kadar her renkte taksi görmek mümkündü. şahsen ben mavi ve beyazı gördüm. sadece arabanın üzerinde taksi yazması onu anlamanız için yeterliydi. daha sonradan çıkan kanun hepsinin sarı olmasını sağladı..
herkese renkli günler
iyisine, orospu çocuğu olmayanına denk gelmek hayli zordur. bir ara çok yoğun işlerim vardı ve arabam yoktu. haftada en az 6 defa taksiye bindiysem %90'ı orospu çocuğuydu.

-hızlı gitmek
-makas
-ani fren
-oflamak, poflamak, yavaş kullananlara sollarken ters ters bakmak
-bitmek, usanmak bilmeyen bir muhabbet etme isteği.
vs.. vs...

gerçekten en nefret ettiğim meslek gurubu bir taksici, iki dolmuş tayfası.
Bir yerden bir yere gitmek için Şoförü ve yakıtı ile kiralanan sarı araba.
su an radyoda calan ve sikkolukta sınır tanımayan sarkidir.
binek araçların geneline verilen isim.
trafik polisleri tarafınan "ticari" olarak anılan, 4 tekerlekli, çok oturgaçlı getir götürgeç.
kendilerine yeşil ışık yanar yanmaz, duran arabalar arasında ilk başta gaza basan genelde bu oruspu çocukları olur. o sırada yolun ortasında tam da o yolu bitirmek üzere olan bir kişi olsa dahi.
güncel Önemli Başlıklar