bugün

iç sesler: hımm nick soruyor. hiç de düşünmemiştim. ne yapsam acaba. beni ifade eden bir şey de yok ki. alakasız bir şey yazayım. ne yazsam acaba. yumuşak falan g yazayım. ne oldu şimdi. gay gibi oldu. değil yazayım. hah gay gibi olmadı. iyi gibi. neyse şifre soruyor.
arka planda otep çalar.

- i will give you sanctuary in these hymns of thanatos
(caps)i will give you sanctuary!!!!(caps)

otep shamaya: hmm...(jeton düş)
itü sözlük teki bir kaç lavuğa inat olarak aldığım, ekşi sözlük şeysi.

(bu alemde nickler değildir önemli olan, surettir insan olanı içinde barındıran)

(bkz: nickimden asagi kasimpasa)
yuksek magdur mezun olup yüksek lisansa başlamıştır ve parası çok iyi bir iş bulmuştur. ama aslında kutup ayısı şansı vardır onda. ne kadar lanet şey varsa gelip onu bulmaktadır. sevgilisi onunla bu yüzden 'magdur' diyerek dalga geçmektedir. hatta bütün çevresi ve arkadaşları aynı espriyi yapmaya başlamışlardır. tam magdurluğuna alışmaya başlamışken birde master yapan bir magdur olduğu için artık onun adı yuksek magdurdur.
bir tv programından esinlenilmiştir*. orijinalinin alınmış olmasından dolayı başına ing. ben "i am" eklenmiştir.

yıllar sonra gelen edit: nickimin değişmesinden mütevellit bu entry manasını yitirmiştir. ama bilmek isteyenler için açıklamak gerekirse eski nickim i'm zeitgeist manasındaki imzeitgeist idi.
uludağ sözlüğe kayıt olurkene hypnogaja-here comes to rain again'i dinliyodum. ondan esinlenerek bir anda yazıverdim nick bölümüne. fazla düşünmedim açıkçası.
yoktur efendim bu nickin hikayesi falan. bildiğiniz lena'dır. alındığına sonradan pişman olunmuştur. öyledir böyledir.
(bkz: oscar wilde)
(bkz: dorian gray in portresi)
kızıllığımızın renginden gelir. ama yanlış yazınca iş buralara kadar dayandı.
gecenin bir yarısı aniden bir sözlüğe üye olunmaya karar verilir ve olaylar gelişir..

secret love: s
karşı taraf: k

s: ya sen uludağ sözlke üyeydin dimi?
k: evet
s: ha yok sonra yanlış yere üye olmayayımda *
k: yok yok uludağ *
s: bana bir kullanıcı adı seçsene??
k: neden ben seçiyorum ya *
s: ne bileyim,ben şimdi düşünemem gece gece,bul birşey işte
k: secret love o halde
s: hımm tamam olur,
s: yazdım bile,hadi vatana millete hayırlı olsun *
cinsel organım sordu ''benim adım ne?'' diye;

emmo dedim...
family guy izlenilen bir gecedir tanrı barda bir kıza artislik yapmaktadır.kadın sigara cıkarır tanrıişaret parmağı ile artistik bir şekilde sigarayı işaret eder o anda cam kırılır bir yıldırım kadının sigarasını yakar. bunun üzerine kadın şaşırır ,tanrı uuww magic fingers der ve bu nu solerken yine parmağını aynı pozisyona getirir ve yanlışlıkla kadını küle cevirir bunun üzerine gelişen diyalog şöyledir.

tanrı: ciyzis kirayzs!!!!
ciyzis aniden belirir: what??
tanrı: get the escalade we're goin' outta here!
densenblood kişisi hazırlıkta arkadaşlarıyla sınıftakilerin isimlerini ingilizce'ye çevirerek alay etmektedir (daha doğrusu şakalaşma). herkese bulunan kulp sonucu sinirlenen arkadaşları haklı olarak sözlüklerini açıp dense ve blood u gözüne sokarlar densenblood'un. zamanla ismi daha karizmatik hale getirmek için densenblood şeklinde düzeltme yapılır.
(bkz: basketbol)
(bkz: nba)
(bkz: chicago bulls)
(bkz: michael jordan)
(bkz: scottie pippen)
ve de tabiki
(bkz: dennis rodman)
sanırım bir zamanki mazoşistliğimin sonucu.

eksi oylayan arkadaşıma teşekkür ederim. mazoşist olabileceğime inanmadığı için.
(bkz: anne ben nasil oldum)
batılıların birçok şeyi yapmaktan kaçındığı gün -friday the 13th-, şu talihe bakın ki aynı zamanda benim doğumgünüm.
bi de sözlük nickim olsun istedim.
dünya bir yoldu, ben de bir yolcu. çok yol gezdim. güldüm, ağladım, bazen de hayattan bezdim. her insan bir durakmış onu bildim. her durakta birini sevdim, birini kaybettim. yollar bitmedi, en sonunda ben bittim.
kısaca şairin dediği gibi hikayem:
"Gönlümü çekse de yârin hayali
Aşmaya kudretim yetmez cibali
Yolcuyum bir kuru yaprak misali
Rüzgârın önüne katılmışım ben"
ilaç işte, hastalığımın ilacı, unutuyum da görüyüm günümü...burada nick olmuş bana, başka yerde ceza, daha başka bir yerde mükafat..düşündürür durur beni. tedavisi olmayan bir hastalığın, hastaya vereceği zararları önleyen bir ilacının olması şans mıdır, değilse nedir? daha kötüsü de vardır ve şükredilmelidir.
mail adı almaktan daha farklı bir durumu olduğundan hikayesi de ilginç olmalıdır. genelde yazarların ilgilerinin, beğenilerinim neler olduğuna dair ip uçları verir. tabi her zaman böyle değildir. kimi zaman bir ayrıntıdır yazar için nickinin anlamı. mesela benimki gibi. bir fantazya ya da yaşanmış süsü verilmiş saçmalıklara dayanan olayların özümsenmesinden çıkan anlamsız karakter tanımlamasıdır.

hiçbir şey anlamadıysanız doğru yoldasınız.

hikayem mi? işte burada;

yine biten bir günün yorgunluğunda eve doğru ilerliyordum ki akşam güneşinin kızıllığına kaptırmış bir şekilde osursan yıkılacak bir köprü üstünde öylece kalakalmış buldum kendimi. ne aşkı ne hayatı o an tüm yüregimle uludag sözlügü düsünüyordum. yazar alımları acılmıstı. mutluluktan ucuyordum adeta belli belirsiz karışık bir hüzünle birlikte. bu benim icin büyük bir umuttu. nasıl bir nick almalıyım diye gecirdim icimden sigaramdam derin derin cekerken. o an biri belirdi uzaklarda. yüzünü göremiyordum. güneş onun üstünden batıyordu sanki. sokuldu yanıma kadar ama hala hiçbir şey göremiyordum. sessizce konuştu:
- senin düsünmene gerek yok.
+ sen kimsin? yüzünü göremiyorum. neyi düşünmeme gerek yok.
- senin nickin de belli...
+ eee evet..
- ne eeesi lan.
+ de belli dedin.. gerisi gelmeyeccek mi?
- siktir et gerisini. senin nickin bir şarkıda gizli. tam olarak söyleyemem. söyledimlerimden cıkaracaksın, ihtiyarlar böyle istiyor. 1 dakikan var.
+ kim bu moruklar? kim bu ihtiyarlar? şarkı ne?
- kupa kızı ve sinek valesi.
+ batak mı?
- salak mısın lan?
+ niye mantıklı degil miydi?
- şarkı diyorum. teoman diyorum.
+ kar tanesi.
- dilinin ucuna da konsun mu? alınmıştır o. bu da değil.
+ baba sen de güzel bi ip ucu ver o zaman. teo dedin bıraktın.
- anlaşıldı sen bulamayacaksın bunu. bak şimdi ağaçtan topladım hamını hamını düşersen görürsün ebenin halını. köprüde tuttu karıyı,eve attı . duş muş derken serdi yere malı. iş bitti karı gitti. kalktı, baktı, yazı kaldı.
+ abi desene böyle. az cok biliriz biz de klipleri falan. hoşçakal.
- degil ulan degil. yazılan yer.
+ pencere
- türet ulan türet süre kalmadı.
+ pencerenin sapı
- yok ebesinin damı
+ hah. pencere camı
- ınnnn ınnnn... ...su
+ ınnnn ınnnn bugusu.
- tamam sen artık bir sözlük yazarısın.. nickin de güzel...
+ ya abi bu de bağlacını niye gereksiz kullanıyon.. gerisi dicem şimdi...
- siktir et lan gerisini..
+ tamam ya sen de hemen sinirleniyon? pencere camının bugusu.
- budur.
Sene 1997

Ortaokul sıra arkadaşına hava atmak için senin maailin varmı demem sonucunda,

++Yooo senin varmı ki?
--(aslında yok) Evet var, http://www.engin@yahoo.com
++Abi www. lı olmaz www su yoktur onun orada www lular site adresleri oluyor.
--Ya abicim benimkisinin var Alla Alla
++Olmaz abi nasıl olsun o web siteleri için geçerlidir.

3 gün sonra Bakırköy belediyesinin internet evi vardı ozamanlar meydandan aşağıya inerken. O zamanlar internet cafe diye bişey yok,
Oraya gidilip engin@yahoo.com alınmaya çalışılıt tabiki doludur. hem arkadaşına rezil olmamak için wwwengin niki alınır.
bölece wwwengin@yahoo.com adresi alınmış olur.

10 larca forum sitesinde, üyelik gerekitren yerlerde bu isim alındıkran sonra msn de bu yazdıktan sonra burada da bunu kullanacaktım ama amma muhabbeti döndü senelerce dedim.
Bi bakayım muhabbet varmı.AA varmış hem ismini belli etmiyor,direk engin adında biri oluduğumuz ortaya çıkmıyor hemde muhabbet işte..
(bkz: #3629863)
minimalist bir yaklaşımla;

liberalistic: özgürlükçü,
communist: komunist.
tom chambers'lı, sir charles'lı ve en önemlisi kevin "kj7" johnson'lı 90 ların phoenix suns'ını hayranlıkla izleyen gencimiz, bu üçlüden sonra gördüğü en harika üçlü olan amare stoudemire, shawn marion ve steve nash'in run'n gun oyununa ayrı bir hayranlık besler ve olaylar gelişir..
(bkz: ve tanrı şarabı yarattı)