tükenmişlik sendromu vardı diyordum kendimde sonra fark ettim ki onu bile tüketmişim.
gözlerin yeşildi sahi senin, başta yeşil miydi mavi mi anlayamamıştım. sonra yakından çok yeşil gelmişti. senin kıymetini bilemedim enis. şimdi ismin bile öyle yabancılaştı ki, sözcükler arasında ismini kullanabiliyorum artık. enis, ismini kullanmaktan korkmuyorum bak. seni uzaktan sevmiştim. twitterda stalklardım seni, senle konuşur gibi olurduk ara ara. senle gerçekten konuşacak cesareti gösteremedim o zamanlar. şimdi twitter'ın bile yok, varsa da ben bilmiyorum. kendin de yoksun. ne güzel çocuktun, ne yakışıklıydın... yeşil gözlerin, bembeyaz tenin, kumral kısa saçların vardı. boyun benden biraz kısaydı. tanısam belki sevmeyecektim seni. ama sevilmeyecek gibi miydin ki?
Sevgiye acıktım.
eski günlerimi özlüyorum zamaninda değerini anlayamamışım.
Er geç öleceğimi bilmek huzur veriyor.
Sanırım en huzur dolu olduğum yer tuvalet.
Hiç derdim olmasa bu sefer de neden hiç derdim yok dertsiz insan mı olur ulan diye dertlenirdim heralde.
bu sabah, biri 'hayırlı sabahlar' desin istedim.
telefon rehberindeki tüm isimlere değil sadece bana 'hayırlı cumalar' desin.
'nasılsın' desin ama laf olsun diye değil, gerçekten merak ettiği için.
şu girdiğim dersin hocası çok hoşuma gidiyor. adam şeker gibi. ama pek yüz vermiyor. ders anlatırken göz göze gelmeye çalışıyorum, arada çakışma oluyor bazen. dersi dinlemediğimde dinliyim diye bakıyor bir de. geçen ders arasında bir şey sormuştum, güzel konuşuyor.

yüzüğü var ama. olsun. az bi göbeği var, sarılıp kucaklayasım falan gelkyor. ama dikkatini çekemiyorum, oralı değil. çok tatlı götü var bir de
kafam çok karışık bu aralar ani kararlar verip başimi yakiyorum, galibe ustume cok geliyorum ama gelmem gerek ki digerleride rahat etsin hepsi sizin için, cok kotu oluyor başın agriyor, hayattan bıkıyorsun, her şeyi duygusallığa bırakıyorsun cok iğrenç.
(bkz: sigaraya başladim galiba)
yeni bir sözlük buldum kendime.
bu akşam son 2 aydır yaptığım gibi iş çıkışı fizik tedaviye gittim.

fizyoterapist 25 yaşında güzel bir kız, biraz leyla bir hali var.
ilk zamanlar kızıyordum bu durumuna ama ben son hasta olduğum için belki iyice yoruluyordur diye düşünüp ses etmiyordum.
neyse bu akşam her iki tarafında korkuluk olan yürüme bandında aldım verdim yaparak yürümeye çalışıyorum.
sağa sola yalpaladığım için demirleri sıkı sıkı tutmuşum, dedi ki şimdi tek elinizi bırakın bakalım ne durumdasınız, ben konsantre olmaya çalışıyorum içimden, hadi yapabilirsin falan diyorum, gözümü kapatıyorum, gözümü bi açtım kız dalmış, ağzı kulaklarında gülüyor. tabii ben tek elimle tutunduğum yana kaykılmış yani başaramamış olmanın sıkıntısıyla tuğba hanım bu iyi bir şey değil, bakın devrildim dedim.
pardon dedi geldi tuttu kolumu. dedim ki ben de yorgunum bırakalım artık, sizi bu kadar keyiflendiren neyse allah daimi etsin. biri var da dedi ağzı kulaklarında. hiç belli olmuyor dedim gülerek.

umarım çok mutlu olurlar.
ama ben hala aldım verdim yapamıyorum. *
görsel
Gayım... cidden
Arada burayı okuyup kendimi arıyorum.*
Kucukken ne zaman Muazzez Ersoy televizyona ciksa odaya yayilan kotu bir koku fark eder ve kacmak icin koltugun arkasina gecerdim.cok uzun bir muddet muazzez ersoyun televizyondan gececek kadar kotu koktugunu dusundum.
asıl trajik olan,günün yirmidört saati düşündüğün bir insanın seni bir salise bile düşünmemesi değil, direk başkasını düşünmesidir.
Hala aksiyonsuz monoton bir hayat sürmekteyim.
akşam biraz uyudum. saçma sapan rüyalar gördüm, sonra uyandım. terlemişim, üzerimi değiştirdim.
bu akşam bira almak istemiyorum, param bitiyo böyle hep alınca. ama canım istiyor yine de, belki alırım.
muhabbet etmek isteyip muhabbet edecek insan bulamamak kötü bişey.
Bir sabah kalktığımda ölmüş olduğumu fark edersem sevinçten çığlık atacağım. Nasıl demeyin, öyle işte.
Okuldaki en gözde platoniğim bugün benim yanımdan hızlıca geçip önümde duran kıza öyle bir sarıldı ki, 10 yıldır görmediği anasına kavuştu sandım. Piç kurusu. Ama asıl sorunum çocuğun ismini hatırlayamıyor olmam.
Ozledigim kimse yok gormek istedigim kimse yok gece gozumu kapatinca hayalini kurdugum bi sey yok stalkliycak biri de yok. Ay cok sikici be boylede.
bu akşam bilet gişesinde flört ettiği kızla sinemaya gelen yakışıklıya hiç de hoş olmayan, davetkar bakışlar attım.