bugün

iki yıl öncesine kadar daha değerli konuşan ve yaşayan biriymişim gibi geliyor. artık daha durağan ve yüzeysel geliyor her şey. ya da ben öyle yaşamaya başladım bilmiyorum.
Sevmiyorum sizi gicik sozluk yazarlari.
keşke burada olsaydı.
acısaydı bana ve kızsaydım, sonra da sevişseydik.
sonra da sabah onu kahvaltıya götürseydim.
sonra üsküdar'a, sonra kadıköy'e.
sonrada otobüse bindirip el bile sallamadan gönderseydim bir daha geri gelmeseydi; ama son kez gelseydi.
manzara fotoğraflarına bakamıyorum. haritadan gogıl örtten falan fotoğraflara bakamıyorum. denizdir dağdır kanyondur deredir korkuyorum. millete güzel gelen rahatlatan fotoğraf benim tüylerimi ürperiyo rüyalarıma giriyo.
Küçükken başıma gelen taşak konusu olaydır.
Şöyle ki:
Eve ilk atari alınmış. yaşım 4. atari sadece babam akşam işten geldiğimde bir saat oynamama izin veriliyor. Ben de zehirim ya amk baka baka atari nasıl bağlanır nasıl şey yapılır öğrenmişim. Atari her akşam oyunum bitince kutulanır vitrinin üzerine koyulurdu. Pek sorun çıkaran orayı burayı karıştıran bir çocuk değildim annem o yaşlarda rahatça beni evde yalnız bırakıp çarşıya pazara gidebilirdi. verirdi önüme abur cubur kayıntıyı açardı çizgi filmi takılırdım paşa paşa. Bir gün annem öğlen 1 civarı saatte çarşıya gitti ve beni evde bıraktı. akşam babanla beraber döneceğiz dedi. babam da 17.30 gibi falan dönüyor işten. Ben akıllı ya planı kurdum kafada. valide gidecek atariyi alacağım kuracağım 16.30a kadar oynayıp geri koyacağım.
Vitrin dediğim alt tarafı 60-70 cm kapaklı dolap ve üstüne 3 tane raf olan tahmini 2 metre 10 santim civarlarında gezen bir zımbırtı. sandalyeyi koydum dolap kısmını atladım. raflara basa basa kendime merdiven yaptım ve güç bela başıma bir şey gelmeden kendimi vitrinin tepesine attım. atariyi kucakladım. kaldım mı ışık görmüş tavşan gibi. sanırsın everestin zirvesinden aşağı bakıyorum amk. siktirettim atariyi falan inemezsek yedik boku. kanapeye atlayayım diyorum yok yemiyor.
Velhasıl-ı kelam pederle valide dönene kadar vitrinin tepesinde oturdum üstüne yediğim azar da yanıma kar kaldı.
uzun itirafları s.klemiyorum.
şampiyonum sanırken diskalifiye olduğumdan, işte sevgili bayan tüm gevezeliğim bundan.
hep bir sevgilim olsun istedim sözlük.
hayatımdan hiç memnun değilim.
senin sanal olmandan mütevellit,
beni siklemediğini ve hatta ''bi sktr git amk'' dediğini de biliyorum.

en azından küfür edecek kadar seviyorsun beni. bu güzel birşey!

beni anlıyorsun değil mi sözlük...
az önce sözlük ile konuştum sanki.
kafayı sıyırıyorum yavaş yavaş.
her gun uyumadan once hep sut icerim. nerden geldiyse bu aliskanlik.
Bugün de her şey sermaye için sevgilim.
Sınavım çok iyi geçti lan. Şöyle bir cümle bile kurabildim hatta sınavda sabahlamış kafama rağmen:

Kültür endüstrisinin durmadan yeniden-üreterek ortaya koyduğu soyut veya somut metalar; giderek bütün insanları kişisel farklılıklarından arındırıp, sınırları az çok belli bir popüler kültür içerisinde sıradanlaştırmaktadır.

Peki bu cümle buraya aynen nasıl geldi? Sınav sırasında ne güzel cümle kurdum lan deyip kenara not aldım. Eveet artık uyuyabilirim bence.
her zaman istediklerin olmuyor güzel kadın. zamanla tecrübe ede ede öğreneceksin.
uzun uzun yazmaya ihtiyac duysamda soyleceklerim cok az ;
bir sarkı kitlenir dilinize, kelimeleri, notalari, muzigi her bir zıkkimi teker teker belanizi siker, ne gidilen yol biter ne hissettiginiz acı.. eh be dersiniz, eh be ananin ami bu kadar mi guzel soz yazilir bir saki bir insani bu kadar mi guzel anlatir nasi bi kadinsin yaa bunu boyle yazdin..

itirafımdır;

gülşen- ne düşünürsen o olur!
dilimin ezberi, bu aralar belam! vücudunuzun tanimadigi tatlar hayatinizi daha kolay hale getirmeyecek aksine daha da karmasiklastiracak.. seks bir sakinlestirici evet, bedeninizin alisik oldugu hatta muptezel oldugu bir dil oldugu zaman..

ah da yerini bulur hak da yerini bulur..
geç kalktığım için yağmura yetişemedim.

ben uyandığımda her yer günlük güneşlikti yani pencereden öyle gördüm.
hal öyle olunca dışarı da espadriller güneş gözlükleriyle cıktım.

şimdiyse eli şemsiyeli, aya
çok üzgünüm ve çok yalnızım galiba sözlük.
doğum günümde hediye alacaklarına parasını direkt verseler çok güzel olucak amk.

yarak kürek şeyler alınıyor zira.
Yürek yorulunca gözlerden terlermis...
hatalarıma hatalar eklemeye devam ediyorum. iyi şeyler yapmıyorum. iyi şeyler yapmadığımın da farkındayım. yaptığım kötü şeyleri yapmamam gerektiğinin de gayet farkında olan bir insanım. ama düzeltmiyorum. sanki bilerek yapıyorum bu hataları. hata yapmak istiyorum. kendimi bir şey için mi cezalandırıyorum? veya iyi şeyler yapmaktan mı sıkıldım? belki kötü duruma düşmek istiyorum. belki dikkat çekerim. dışardan göründüğüm kadar mutlu biri olmadığım anlaşılsın istiyorum belki de?

çözemiyorum kendimi bu aralar. insan 25 yaşına gelip de hala kendini tanıyamaz mı? çözemez mi? ne istediğini bilemez mi?

bilen birinden alacağım bir desteğe ihtiyacım var benim. terapiye başlamam lazım. sonumu hiç iyi görmüyorum çünkü. bir şeyler yapılmalı. birinin bana bir yol göstermesi lazım.
Annem bugun elmani yedin mi diye sorduğunda evet diyip sonra kisa bi vicdan azabi çektiğim oluyor... O elma bazen çöpe gidiyor biliyorum kötü bisi yapiyorum ama her allahin gunu elma mi koyyon be anne ?!
alışmak sevmekten daha kolaymış.
şirket içi düzenlenen futbol voleybol ve basketbol turnuvalarında, ünitemi bütün dallarda temsil edeceğim için gurur duyuyormuş gibi yapıyorum. halbu ki, bütün takımlar için verilecek formaları alacağım için çok mutluyum. nıhahaha. kimse bilmiyor.
eşimi 2 sefer aldattım. söyledim rahatladım oh be. yazık bana.
evlenip, emekli olmak ve eşimle fıttırı fıttırı gezip tozmak istiyorum. artık yoruldum, yordunuz beni yıllar, üzdünüz beni yıllar modundayım. yılların günahı ne, insanların içi fesat olduktan sonra ya, neyse.

kolay para kazandıran basit işler yapmak istiyorum da aklıma gelmiyor bir yol, bir formül. bulunca siktirolup gidicem burdan. ama azcık daha beklemem lazım, azcık daha.
bir haftada sanki kilo aldım gibi geliyor. moralim bozulmasın diye tartılmadım ama merak ediyorum. sanki göt göbek yaptım. ee bundan kime ne dersen çakarım ağzına yüzüne. az asabiyim de sanki. abur cubur yedim bu hafta çok. zıkkım ye dedim bugün ve canım istediği halde yemedim öğle yemeğinden başka bişey. canım sıkılıyor. fena halde gezme modundayım. evden çıkıp evdeki eşyaların yerini unutacak kadar çok gezmek istiyorum ben yaa.
seyahat ya resulallah diyorum evliya çelebi misali.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar