bugün

çok seviyorum sözlük.
Bazen sıktırolup gitmenin en mantıklı şey olduğunu düşünüyorum, ailemin baltalarindan birine sap olamadığıma hak veriyorum.
beni asla bırakmayan bir erkek arkadasım oldugunda ondan ayrılabılmek ıcın aldattım yalanını uydurdum. Pişman degilim. Avrupai erkek dedik maganda cıktı.

Ya benimsin ya kara topragın.
sevgilimle farklı şehirlerde okuyacağız büyük ihtimalle sözlük. ilk defa sevgilim olmuşken ve aylardır herşey yolunda giderken nedir bu başıma gelen şansızlık?
şu anda elvan dalton dan kobra şarkısının dibine vuruyorum .
Ne oldu? bilen, gören, duyan var mı? .bir uğultu var kulaklarımda, bir de nalet baş ağrısı. Ne oldu anlatacak kimse yok mu? Neden her şey ağır ağır ilerliyor? Acıyı daha iyi hissedeyim diye mi?
Bir bulut yaklaşıyor, karaca bir bulut. Öyle kara ki güneşi bir daha göstermemeye and içmiş sanki. Bir kara bulut gök yüzünde çoğalıyor, bir şeyler anlatmak istercesine.
çaylak oldum sözlük bugün. neden mi? ben de bilmiyorum. keşke söyleselerdi bir de şu şu ve bu sebepten ötürü sizi çaylaklığa geri attık diye. neyse üzülmedim, ne kadar sürer acaba? ne güzel bmw resimleri yükleyecektim çaylak olunca onlar da yarıda kaldı... kırk yıl düşünsem yeniden çaylak olacağım aklıma gelmezdi. neyse, madem öyle uygun görmüşler yapacak bişey yok. ha bu arada nasıl olsa kimse okuyamıyor şu an bunları gerçi okuyabilen de olsa merak edip okuyacağını sanmıyorum, itiraf edeyim bari.* ben yazarlığa onun yüzünden başladım sözlük. evet o da yazar. hem de burada. onu hiç unutamayacağım sanırım, biliyorum tam bir aptalım, hatta manyak, deli. görmediğim ama tanıdığımı düşündüğüm bir insana aşık oldum salak gibi. belki de aşırı hayran oldum, hala sevgisi içimde. nefret de ediyorum ondan. evet aşığım işte. keşke onu bu kadar tanımasaydım. keşke onu böyle mal gibi gerçekte görmeden sevmeseydim. hala unutamamak da ayrı bir koyuyor. her yeni tanıştığım insanda ondan izler görüyorum. onu hiç unutamayacak mıyım? hiç mi? tam unutuyordum olmadı. ama bir gün öyle biri çıkacak ki karşıma adam gibi tutacak elimden "seviyorum seni ulan!" diyecek beni böyle alacak uzaklara götürecek... eşek sudan'dan gelinceye kadar beni sevecek. diyecek ki, seni kim çaylak yaptı bakim? ben de zall dicem zall yaptı.* sonrası malum, vurdulu kırdılı dövüş sahneleri.

tamam hayallerime sıçmadan bitiriyorum burada. iftara da 10 dk kalmış, görüşürüz sözlük kendine iyi bak. beni özle tamam mı?
Çok mutsuzum sözlük.
öyle bir boşluk ki ...
öyle iştee
-boy kompleksim var sözlük. sol framedeki başlıklar iyice bitiriyor beni. sözlükten soğuyorum sırf bu yüzden. 1.64'ü 1.65'e yuvarlıyorum ben sürekli. 1.64 deyince kısa diyolar, 1.65 deyince orta. her neyse. zaten hiç genetik miras da yok. renkli göz falan desen yok yani, sarı saç yok, fark edilebilir bişey yok. gayet sıradan türk tipi. kahverengi saç, koyu kahverengi göz, 1.64 - pardon 1.65 boy. bütün baskın genleri toplamışım, hiç değişik bişey yok bende. lanet girsin. ayrıca 1.50 olmamama rağmen nedense 1 50 boyu olan kızlar aleyhine söylenenleri üstüme alınıyorum. ha bir de 1.70 ve üstünden nefret ediyorum, o var.

-canım sıkılınca serdar ortaç dinliyorum. binlerce dansöz var!

-bazı kızları, zeka ve kültür anlamında katladığım halde fiziksel açıdan çok kıskanıyorum. lanet girsin onlara.

-bazen pj harvey olmak istiyorum. sonra geçiyor.

-hyuuga neji'ye aşığım.

-arkadaşlarımdan nefret ediyorum, hepsi gerizekalı. dizi kritiği yapıp onu bunu çekiştirmekten başka bi bok bilmiyolar. bi yere çağırdıkları zaman falan bi bahane uydurup geçiştiriyorum hep. çok sıkıcılar.

-bişey düşünmem gerektiği zaman konsantre olamıyorum, mal gibi bakıyorum etrafa. duvar bile ilginç gelmeye başlıyo.

-ben evde otururken tatilde fotoğraf çektirip feys'e koyanlara fitil oluyorum, abonelikten çıkıyorum, rahatlıyorum.

not: sevgili yazar, benim komplekslerim neden sana girdi de eksiledin?
uykum yoksa ve uyumam gerekiyorsa burdaki itirafları okuyarak sızıyorum, sonra biton saçma rüya görüyorum.

Derya'nın yüzmeyi bırakmasına çok üzüldüm, adam söylediği her şeyde sonuna kadar haklıydı.

Ayrıca garip bir şekilde yarabandınıımzalatanadamın entrylerine çok denk geliyorum ve adamı supernatural'daki dean gibi bir şey sanıyorum.
hayır! yıllardır 1,65 zannettiğim boyumun aslında 1,60 olduğunu, sevgilimle eğlenmek için kullandığımız mini check up cihazında öğrenmemeliydim.
bu gece çilingir sofrası kurup, kafa çekmek istiyorum. Hem de sabaha kadar içmek istiyorum.
evde tekim ve içimden skor yapmak gelmiyor sanırım büyüdüm lan sözlük.
bildiğin yaptıklarınla sabrımı taşırdın kızım. cuma günü yanına geldiğimde allah yarattı demeyeceğim. sana hep dedim sabrımı taşırma zararlı çıkacaksın diye ama sabrım taştı. olacakları sen düşün. aileni kaybedeceksin, arkadaşlarının yüzüne bakayamayacaksın, tanımadığın bir şehire yerleşmek zorunda kalacaksın sen istedin bunları.
yine özledim.
bugün filmlerde dizilerde görüp, hep gıpta ile baktığım bi olayı yaşadım. çoh mutluyum. ya da değilim bilmiyorum bi boku yokmuş aslında. neyse anlatayım; bugün 8.30 da bütünleme sınavım vardı. ben 8.20 uyandım. bu uyanmayı da arkadaşımın saat 8.18 de attığı "gazo olum nerdesin lan kağıtlar dağıtılcak birazdan" mesajına borçluyum. doğal olarak mesajı "hasiktir" yazıp cevapladım. "noldu lan" dedi. cevaplamadım. taksiyle gideyim lan sıçtık dedim. o telaşla nasıl giyindiğimi hatırlamıyorum. sadece hasiktir, hasiktir, hasiktir dediğimi hatırlıyorum. arada başka küfürler de ettim sanırım. bu arada şu an düşünüyorum da allahtan doğru düzgün giyinebilmişim. neyse sonra attım kendimi dışarı. hızla ana caddeye indim. o an bi film sahnesi yaşamak üzere olduğum aklımın ucundan geçmiyo. neyse caddeye indim karşıya geçtim, karşıya geçerken ileri doğru baktım arabalar geliyo, o anlık şuursuzlukla elimi kaldırdım ve laaaps diye bi taksi durdu önümde. ben yine anın farkında değilim atladım taksiye "sür abi çoh acele" dedim. sonra yüzüme şuursuz bi tebessüm oturdu. lan dedim ben dedim biraz önce dedim kolumu kaldırmamla taksinin laaps diye önümde durması bir oldu ya la dedim. salakça sırıtış yüzüme yayıldı. taksici "hayırdır hocam" dedi. yok abi bişey sür gazi c kapısına sınava geç kalıyom dedim. taksici "ha tamam" dedi. yüzümdeki sırıtış okula gidene kadar hala yüzümde kaldı. sonra gittim 5 dakikalık bi gecikmeyle sınava girdim. hala sırıtıyorum. sonra sınav kağıdı önüme gelince geçti. şimdi mi? bilmiyom ki amına koyim. uykum var biraz.
tatil için gittiğimiz alanya da eğlenmek için bir yöntem bulduk sözlük. kendi kendine gelişen bir olaydı ama bir gence özgüven kazandırdığımızı düşünüyorum. olay şudur: yolda yada kalabalık bir ortamda sanki birileri sürekli onu izliyormuş hissine kapılan, başkaları ne düşünür zihniyetiyle (kendince) aptalca bir duruma düşmekten korkan bir kuzenim vardı (bkz: yolda yürürken tökezlemek yada düşmek). diğer insanların ne düşündüğünün hiç bir anlamı olmadığını göstermek için bütün cadde boyunca garip sesler çıkardım, aksak yürüdüm, insan topluluklarının dikkatini çekmek için onları alkışladım ve kahkaha attım, diskolardan ve kafelerden gelen müziklere eşlik ettim *. ama deliler gibi eğlendik ve bireyin amacının nasıl göründüğünün değil nasıl olduğunun önemli olduğunu anlamasını sağladık. hayat çok kısa be çok.
çok özledim seni. özellikle bugün, annemle kavga edip kapıyı çarparak evden çıktığımda çok istedim yanımda olmanı. evet çok abarttım bazı şeyleri,ama tek suçlu ben değilim ki. bir daha seninle olmayacak, biliyorum, istemem de zaten. ama özlüyorum seni, elimde değil..
edit: seni özlememin karşılığı gecenin 11inde seni aradığımda telefonu bir kızın açması mıydı? artık ne özlerim, ne düşünürüm seni. o kadar gurursuz değilim.
oturmus hande yener dinliyorum.

nasil zor simdi tanismak baska biriyle yeniden kurmak o devrilen cumleleri. anlatmak kendini, ilk kez anlatir gibi. dinlemek her seyi, unutmasi zor olsun diye.

sevdigim film hangisi en sevdigim sarki, siir, sair, yazar, cizer, siler, bozar zamanin silgisi. silse yine iyi. tukenmis bir kalem, inadin da kalir izi. sen bosversen bosvermez beni.
spartacus dizisini çok sevdim deli gibi izliyorum internetten ama buna rağmen her bölümün yalnızca yarısını izleyebiliyorum. dozajı kaçmış erotik sahneleri geçiyorum ki bu dizinin yarısı ediyor.
hayatına girdiğim herkesin hayatını mahvettim.
tüm bunları yaşarkende kendime kızdım, öfkelendim.

şimdi herkesi siliyorum kendimle beraber.
kimseyle konuşmak, görüşmek istemiyorum.
yalnız ölmek istiyorum tamamen.

sadece ben olmak istiyorum.
biz olmak ağır geliyor bana.

susmak istiyorum sadece, susmak ...
Uzaya gitmek istiyorum ama kendi yapacağım uzay gemisiyle. Ne zaman olur bilmiyorum ama gerçekleştireceğim bu hayalimi kesinlikle.
bana sürekli facebooktan msj atıp halimi sorup, özlediğini söyleyen eski sevgilimin parmağında yüzükle gördüm ve bana hiç bi şey yokmuş gibi davrandı. Çok bedbahtım lan.
yeter kimseyle konuşmak istemiyorum. * *
Hergüne doğum günümde bana mesaj atıcak mı diye düşünüyorum sözlük atmazsa gerçekten çok kırılıcam...