sözlük yazarlarının itirafları

10 yıldır bilgisayarım var . 10 yıldan beri her gün bilgisayarı sol baş parmağımla açar kapatırım .

sevgilimi bıraktım sigaraya başladım sözlük. kardayım şu an.

bir psikologa sorcak bir sorum , derdim var. psikoloji 3. ya da 4. sınıf da olur.

bir kıza yatakta evlenme teklifi ettim.

kabul etmedi hatun.

Kendimi çok ama çok kötü hissediyorum,sözlük.
Uzun bir süre de böyle olacak gibiyim nedense.

Ah neden insanlar,öyle olmayacak dese de,hep bir kötü şey düşünüyorum..

kimseye anlatmadığım çok karanlık bir yanım var sözlük. belki de birden fazla.

yarın öleceğimi bilsem;
ailemden başka hiç kimseyi aramam.
ne bir arkadaşım var, ne de arkadaş gördüğüm.

kimse kusura bakmasın.
ben kendimden memnun değilim.
yalan yere kendimi mutlu gösteriyorum. aslında acınacak durumdayım.
ama o kadar güzel oynuyorum ki;
gerçekten üzülüp üzülmediğimi anlayamıyor karşımdakiler.
konuyu o kadar ustalıkla değiştiriyorum ki,
bazen söylediğim yalanlara ben bile inanıyorum.

beş para etmeyecek adamım.
rezilim.
yalnızım.
''çoktular, ama hiç yoktular.'' misali çevremde insanlar.

hey !
bana değer veren,
sen !
çok geç olmadan çık hayatımdan.
emin ol,
kaldığına pişman olacaksın.
pişman edeceğim seni benim yanımda olduğun için.
sakın ola fedakarlık yapma benim için,
lütfen.

ilk sayfada olacağım için çok mutluyum sözlük. *
(bkz: yazarların rüyasını süsleyen entryler)

bıkmadan usanmadan özlüyorum arkadaşım.
neyi, nereyi, neden diye sorarsan koca bi' boşluk olur içimde. ama sen sormazsın, belkide ondan yazıyorum.
yazarken bile özlüyorum.
iki işi aynı anda yapıyorum diye kızmazsın sen bana, belki de o yüzden saçmalıyorum. *

mümkün olduğunca "keşke" sahibi olmamaya çalışıyorum ama bir keşkeyi sahiplenicem artık.
keşke veteriner olsaydım.

hayatında bir çingeneyle sevişmemişsen, seviştim dememek gerekirmiş sözlük. ispanyalı bir güzele aşık oldum sanırım.

abim yıllarca küçük kardeşimi "sana savunma tekniklerini öğreteceğim" yalanı altında yerden yere fırlattı. yıllar sonra boş yere dayak yiyip kandırıldığını anlayan kardeşim şimdi her kavganın içinde.

sanırım o da başkalarına "savunma tekniklerini öğretmek" konusunda kararlı.*

yarın 7 belki 8 yıldır görmediğim lise arkadaşlarımla buluşacağım ve gerçekten heyecanlıyım. Birinin 3, birinin 2 (üçüncüye hamile), diğerinin 1 çocuğu var. Kısacası hepsi evli, mutlu, çocuklu. Tek bekar benim olacağım o ortamda en güzel de ben olmalıyım. Bu akşamdan hazırlanmaya başladım bile. Yarın bayramlığını giyecek çocuklar gibi kıyafetlerimi başucuma koydum heyecanla sabahın olmasını bekliyorum.

günde 1 kez seni düşünüyorum, o da 24 saat sürüyor.

şu dünyada moraliniz bozukken sizi evden alıp, sinemaya götürüp, kahve içerken derdinizi dinleyip, üzerine bir de güldüren dost kadar mükemmel olan çok az şey var.

gecenin tek şarkılık özetinde yazmış olduğum şarkı bile eksileyen vatandaş kimsen çık lan ortaya bıktım yahu.
(bkz: aaaa ama)

bugün bilmemkaç senemi verdiğim aşkımı aslında hiç tanımadığımı anladım,akıllıyım diye geçinirken ne kadar salak olduğumu gösterdiği için teşekkür edip yola devam etmem lazım evet hayata devam etmek istiyorum ama nefret etmekten kendimi alamıyorum.nefretim geçtiğinde nolacak onu da bilmiyorum.sözlük hayat işleri karıştırmıyor biz karıştırıyoruz evet ama bazen biz öyle sabit dursakta işler çığrından çıkıyor.ne bir şunu da yapsaydım dediğim var ne de yapmasaydım ama yine de böyle oldu.kendime yeni türkü den çemberi hediye ediyorum.-her akşam böyle içip kederlenip kahrolacaksın.

evcil hayvanım yok o nedenle bünyemde dev bir ego besliyorum. tüy falan dökmüyor, koltukları da tırmalamıyor hem.

Uyanip gozumu odayi aydinlatan tek ve uzun floresana diktim. Odamda ya da tanidik bir yatakta degildim. Bir otel odasinda tek basimayim. Oda vasat, ama daha kotulerinde de kaldim. Her neyse, aksam 6da yatip su saatte kalkacagim belliydi, ama en son aglamaktan gozlerim yaniyordu..uyumaktan baska care yoktu. Bas agrisi cabasi.
Tv acip kanallara baktim, orhan gencebay in dil yarasi filmi var flash tvde. Orhan gencebay dedin mi aklima biri geliyor. Ya cidden ne yaptigini bilmeyen bi insanim. Ama konu o degil. Aslinda ortada konu da yok. Canim hic olmadigi kadar sikkin. Otel odasinda telefondan entry kasiyorum aminakoyim. Daha ne olsun. Ha, dert benim degil. Kardesin. Cunku kendim icin olan hicbir seyi bu kadar kafama taktigimi hatirlamiyorum. Benim icin balik hep yan gitti. Dusunecek cok fazla seyim olmadi. Ama kardesin gozumun onunde gelecegini mahvetmesine dayanamiyorum. O degil, tokat attim lan. Ben nefretle merhametin bu kadar bicak sirtinda oldugu bir durumla karsilasmamistim. insan kendi icin olsa her turlu riski goze aliyor, ama sevdikleri icin yollar hep garanti olsun istiyor. Dunyanin en tabi olayi; ama nedense kendimi yeni bir element kesfetmis gibi hissediyorum. Benim kadar keyfine duskun, hodbin insanin boyle seyleri kafaya takiyor olusu garip. 10 gun once turlu maceranin gobegindeydim. simdi sadece huzur istiyorum. Bu da dunyanin en klise istegi. Film coktan bitti. Napiyim ben burda simdi?

insanlara kolay ısınamıyorum, aslında çabuk ısınıyorum da sonrasında hep bi hayal kırıklığına uğruyorum diye hemen ısınmamak için çaba gösteriyorum, zor birşey benim için 'merhaba arkadaşlar nasılsınız' diyerek kalabalıkların içine dalmak, hatta kalabalık sayısı arttıkça benim o kalabalığa yaklaşabilme olasılığım düşüyor, zirvelerde imreniyorum pekçoğuna rahat, sevecen, muzur ve keyifli keyifli anlatıyorlar hep, ordan oraya koşturuyorlar muhabbetleri. mis gibiler hatta, özeniyorum ama çıkaramıyorum emniyet kemerimi, soğuk adamım vesselam, itici de geliyorum insanlara, hatta özen gösteriyorum zirvelere erken gelmeye, erken geleyim ki kalabalık olmadan yerleşeyim masaya, sonradan kolay olur kaynaşması diyorum, hop birden masa bi kalabalıklaşıyor, kaçıveriyorum ordan gayri ihtiyari. pekçoğunun kafasında eksi beliriyor, sims oyunundaki sim'ler gibi, görüyorum ama görmemiş gibi yapmaya çalışıyorum, sonra dayıyorum alkolü otokontrole, bayıltıyorum onu. emniyet kemerini de çıkarıyorum, hatta sol camı sonuna kadar açıp kolumu da camdan çıkarıyorum, tam rahatlıyorum derken millet dağılıyor zaten.

ama yapacak birşeyim yok arkadaşım, şarkısı bile var 'ben böyleyim' ister vur, ister okşa, ister tut, ister bira ısmarla, eksi de çıksa kafanda siliyorum hepsini tekilayla. en son kıl kıl bakan birkaçını zirve sonrası pusuya düşürüp tartaklarım, hırsımı alırım o olur. Evet, evet evet, apaçık tehdit bu. gerçi ufak tefeğim ama +1'imle gelirim, 2'imle gelirim, mahalleyi toplar gelirim lan, ayar etmeyin beni, efendi olun, tenhada kıstırmayayım.

facebook arkadaşlarımdan biri durum güncellemesine kendini hastalıktan ölmek'te diye eklemiş. böyle biriyle arkadaş olduğum için utanmalı mıyım?

bi kaç dakika sonrası editi: sildim neyse. yanaklarım normal rengine döndü.

küçükken binbir zorlukla 9999 in 1 atari kasetini ilk kez almıştım. sırf o kadar çok oyunu oynayabilmek için. ancak eve geldiğimde ve kaseti atariye taktığımda yüzümde heyecanla karışık hayal kırıklığının ifadesi oluşmuştu. işte asıl itiraf; 9999 in 1 kasetlerinde 9999 oyunun olduğunu sanmak.

(bkz: hayata dair iç burkan detaylar)

sözlük bir melek var gökten düşmüş yeryüzüne görünmez kanatlarının rüzgarını yüzümde hissetmekteyim
bir ışık var sözlük kör gözlerime dokunuşuyla renklenmekteyim
bir tüccar var sözlük beni benden aldı
kendim için ona borcun faizini ödemekteyim
güzin sözlük
o, bu gecenin saatinde yazdırır beni buralara
aşık olmak için tadına doymak lazım mı yarin yoksa bir dirhem ile sarhoş olmak mı aşk
abartıyor da olabilirdim her nefesimde onunla dolduğumu hissetmeseydim
aramızda bir oyun var sözlük ama kim ebe kim kaçıyor belli değil
bu belirsizlikte hem koşarım peşinden hem kaçarım
içimi ısıtan ateşten kaçmak gibi
yakılmaktan korkan kanatlarım aşkı hak etmemekte mi
çare bul bu biçareyi.

bir yılın 52 ay olduğunu iddia edip insanlarla ciddi ciddi tartıştım sözlük.
hadi 54 haftayla karıştırmış olsam bile karıştırmayı bile becerememişim.
hikayedeki mal benim evet.

edit: harf.

yarın öbür gün öleceğim.
kimse bilmesin aman diyim! ifşa olmayalım şimdi(aman tanrım hala yalan peşindeyim haber verecek bir tek kimsem bile yok umursayacagını bildigim!)

sadece bildigim bir şey var, gitmeden önce.
kaybettim.
hem de o kadar sert o kadar keskin oldu ki kaybedişim.
yani yalanlar söyledim.
dogruyu söyledigimde hanginiz inandınız ki bana? suçlamayın beni. ben yeterince yapıyorum bunu. yapmayın. ya da yapın. artık önemsemem.

kaşlarımı çattım ve karşıdakine yalan söylemediğimi ikna etmeye beni böyle şeylerle nasıl itham edeceklerine şaşırarak..
moralim çok bozuk hep bozuk niye bozuk?
çok üşüyorum.
yorganın altından çıkmıyorum pek.
dengesiz ve küfürbaz oldugum için hep sigaramı aldıgım bakkal amca bile bana artık günaydın demiyor.
hanım hanımcık bir kız olmayı başaramıyorum sözlük.
iyi bir arkadaş iyi bir sevgili iyi bir evlat iyi bir insan
hiç birini olmayı başaramadıgımı şimdi kabul ediyorum artık.
niye şimdi? biliyor musun?
niye aglıyorum biliyor musun ya da daha çogunda.
kimse görmesin diye saklanmıyorum bile çünkü kimse yok sözlük.
o kadar yalnızım ki, yalnızlık nedir iyi bilirim ve bunun için yalan söylüyorum.
duvarlar örmeye çalışıyorum etrafımda ki insanlar bana zarar vermesin diye.
oysa insanlar bana ne yaptı sözlük?
insanlar beni onu yaptın bunu yaptın diye yargılarken bir kere bile düşünmüyorlar benim bana ne yaptıgımı?
yarın öbür gün öleceğim.

o kadar güzel rol yaparım ki hem ben.
dinlemediğim belli olmasın diye çok sık gülümserim mesela.
ya da çok uzun ömrüm varmış gibi bedenime kötü davranırım ben.
kendime kötü davranırken sana nasıl iyi davranabilirim ki anlar mısın?
anlamazsın.
bir de utanmadan senden bana iyi davranmanı gözyaşlarımı silmeni bekliyorum degil mi?
haklısın.
ben işe yaramaz cigeri beş para etmez bir kaybedenim.
zaten hiç gömleği içerde kravatı düzgün adamları sevmem.
çorabım hep kaçıktır.
makyajım da hep akmış olur inan bana.
çirkin bir kadınım da üstelik.
sevme beni.
sen de sevme.
kimsenin beni sevmesini kaldıramayacak kadar güçsüzüm artık biliyor musun?

ve yarın öbür gün şu küçücük evin küçücük odasında yapayalnız, ve sen buna tek başına da diyebilirsin, kedilerimle beraber şarap içerek öleceğim.

kurtuluyor musun?
kurtuluyor muyum?
bilmiyorum.
ama artık kimsenin iyi olmasını dileyecek kadar iyi yürekli bir kadın olmadıgımı biliyorum.
ben kötüyüm hem hey! senin iyi olmanı dileyecek kadar erdemli olamam artık.
benim kalbimi çok kırdılar. bunu umursar mısın?
kimsenin umursamasını umursayacak halde bile degilim.
her neyse sözlük.
itirafım şudur ki, ben yalancı sahtekar iki yüzlü kalpsiz şirret çirkef lanet yalnız ve huysuz bir kadınım.
sevmesin kimsecikler istemem.

Bu gece dört senelik sevgilim ilk defa benden ayrıldı aslında ilk değildı ama ilk defa gercektı.o benım dunyada annemden sonra sevdıgım ıkıncı kadındı ama gıttı.sonra annem geldı onun ustune hayatta en cok ılk kadın oda ustume geldı onlada kavga ettım, sonra hayatta tek deger verdıgım adam babam geldı ustume ona vuramadım duvara vurdum. Sonra agladım oysakı ucunede bu gece benım ustume gelmeyın demıstım hepsı ayrı zamanlarda bırlesıp aynı anda ustume geldı. Bu gece gercekten kotuydu yarın gecede gercekten ıyı olmıcak...