sözlük yazarlarının, kuyruk acısıyla yaptıkları öç alma olayıdır.

kız arkadaşımı ayarlamışım, kendime bakım ve onarım yapmışım, tam evden çıkmak üzereyken motorsikletimin anahtarının ortada olmadığını farkettim. kaybolan meteryallerde ilk danışdığım insana yani anneme gittim;
-anne motorumun anahtarını gördünmü?
+baban aldı sabah

arabanın bana kaldığını düşünerek sevinme moduna girmiştim ki bir ses geldi;

+arabanın anahtarını hiç sorma biliyorsun baban arabayı vermiyor sana.

evet o babam olacak neyse motorumla gidip arabasının anahtarınıda yan cebine yerleştirmişti. bu konuda illaki bir şey yapmam gerekiyordu ama ne?

bu işlerde hep akıl aldığım şeytana*danıştım ve bana "arabanın lastiğini indirirsen öç almış olursun" dedi *. indirdim lastiği ve babamın işyerine geç kalmasına vesile oldum.

belki küçük bir intikamdı ama rahatladım valla.
sloganımız "intikam alın rahatlayın".
beddua etmek efendim. intikam için kendimi hiç yormadım, hep böyle yaptım. kesinlikle haklıysanız, bedduanız harfi harfine tutuyor. ayrıntılı beddua edin. çok ciddiyim, geyik değil. örneğin; "inşallah, sokaklarda dövüşüp herkese rezil olursunuz" tarzı şeyler.

sonra yaslanın arkanıza ve intikam gününü sabırla bekleyin. iyi seyirler.
küçükken öğretmen topumuzu kesmişti, şu dandik bakkal toplarından... biz de kısa bir şoktan sonra topun yarısını panoya asıp "mutlu musunuz?" yazmıştık. kendisi de yarım topu alıp müdür yardımcısına götürmüştü.sağolsun o da bizi bir güzel tebrik etti. ah ulan ah ne günlerdi onlar.
eğer haklıysam ve ve mazlumsan beddua ederim. onun süs dünyası başına yıkılırken ben keyif sigaramı tüttürüyor olurum.