sözlük yazarlarının en rezil yolculukları

Kozan'dan Mersin'e gidiyoruz.
Ben ilkokula gidiyorum o yıllar.
Akrabaların sürekli sorun çıkaran bir Tofaş Şahin'i var, onunla gidiyoruz.

Adana'ya kadar hiçbir şey yok.
Adana'ya girdiğimiz an araba teklemeye başladı ama kör topal ilerliyor derken en olmayacak yerde bozuldu kaldı.

Nerede? Trafiğin en işlek olduğu, bir altgeçitte.
Onlarca korna çalıyor, haddi hesabı yok. Ama yapacak bir şey yok.

Babam tam gaz deniyor deniyor, çalışmıyor.
Derken tam arkadan bir polis arabası gözüktü. Dedik yardım isteyelim, tam geldi bizimki çalıştı.

Zor bela kendimizi Adana'dan attık.
Efsane bir yağmur başladı. Sağanak.

Ve tahmin edin ne oldu? Arabanın silecekleri çalışmıyor. Her turda dokunman gerekiyor tek tur da olsa çalışması için.
Yağmur bitecek gibi değil.

O sağanak yağmurda başım dışarda sileceğe dokuna dokuna gittim 80 km yolu.
Sağ kolum ıpıslak. O kadar ıslak ki uyuşmuş neredeyse.

Rezillikti be.
Çok yolda kaldım, çok çalışmayan araba oldu, ittim. Ama bu Başkaydı.

Malezyada kuala lumpur dan başka bir şehre Küçük eski bir uçak ile gitmiştim. Ve hayatımda ilk kez ölüyorum artık bitti dediğim bir andı. Yaşım 18.. Ölüme hazır değilim o zamanlar.. Çok korkunçtu çok.

Trabzon'da bileti aldım istambul otobüsüne bindirdiler. Abi ben istanbul'a gitmicem dedim evet otobüs dolu seni Giresun'da diğer otobüse aktaracaklar dedi. Trabzon Giresun arası otobüs bozuldu. Benim otobüs kaçtı yolda birileri geldi aldı Giresun terminale gittik oradan otobüs buldular onla Çorum'a gittim oradan otobüse binip Yozgat'a gittim oradan otobüsle eve gittim 1.5 gün sürdü aq.

şehirler arası otobüslerde , minibüs- dolmuş- taksilerde şoförün sigara içtiği yolculuklar. pis herifler .

yanımdaki insan zeytin yemişti yolda. bir de çok şişmandı. koltukta bana yer kalmamıştı. kussam yine yer yok, kusamadım da. bir de sesli sesli tesbih çekti namaz kıldı. mola da verilmedi. böyle üç dört saat yolculuk yaptım.

Askerdeyken yapılan bir yolculuktur.

Kıbrıs'ta hava bilmem kaç derece, kaynıyor. Bilmem ne denetimine gidecekmişiz.

bizi önce doldurdular unimog'a, debeleniyoruz habire sığmaya çalışıyoruz falan. Sığamadık. Hadi kalk in aşağı bekle güneşin alnında başka araç gelecek.

Sonra yanlış hatırlamıyorsam man'ın tır büyüklüğünde bir aracını getirdiler doluştuk kasasına, kasanın üstü branda ve ısınmış kızmış bildiğin bir hamam zor nefes alınıyor. tın tın gidiyoruz bozuk yollardan. Ama nasıl doluştuk böyle nerdeyse kucak kucağayız.

Ben dahil birkaç şanslı! Yere oturabildik. Ama üstümde 5 kişi dikiliyor, öyle bir oturmak.

Tam üstümde bir lavuk kan ter içinde, çenesinden akan ter üstüme damlıyor amk kafama koluma allah ne verdiyse her yerime şıp şıp.

Öyle bir güzel yıkandım herifin teriyle.