bugün

önemli siyasi görüşmelerde devlet büyüklerinin dediklerinin anında çevrilmesi.
ingilizcesi simultaneous translation olan ve kesinlikle doğuştan gelen yeteneklere bağlı olan eş zamanlı, sözlü çeviri türüdür.
çok stresli bir iş olmasına rağmen, bu işe aşıksanız çok zevklidir, nitekim insanların arasında köprü olma hissiyatı bu işi yüceltir, doruklaştırır...
harika iştir...
akıllara bu videoyu getiren meslek dalı.

http://www.youtube.com/watch?v=qgrgdoPvbHU
(bkz: fatih terim den simultane çeviri dersleri)
Ardından inanılmaz bir baş ağrısı ve yorgunluğa neden olan eylem. Beynin birden çok zor işlevi bir arada yürütmesi kaynaklı bir durum sanırım. Konsantrasyon olmadan ya yapılamayan faaliyet biranda tüm cümle kaçabiliyor zira.
konuşmacı ile eş zamanda yapılan sözlü çeviri türüdür. icrası en zor mesleklerdendir; asla hata kabul etmez. Beyni çok fazla yorar, öyle ki geçici hafıza kayıpları yaşamanız oldukça olasıdır. Az önce kelimesi kelimesine çevirdiğiniz konferansın ardından, o kabinden çıktıktan sonra birisi sorunca "konferansın konusu neydi" diye; konuya dair bir cümle bile kuramadığınızda anlarsınız zihninizin yorgunluğunu.

Kaynak dil ile hedef dilin (çeviri yapacağınız dil) gramatik dizilimi de bu işin zorluğuna tuz biber eker. Örneğin, Türkçe ile ingilizce'den bahsedecek olursak; Türkçe'de yüklem cümle sonunda söylenir, ingilizce'de ise öznenin hemen ardından yüklem gelir. Andaş çeviri yaparken durup da cümle sonunu bekleme gibi bir lüksünüz yoktur. Aradaki o zamanı doldurmak, dinleyiciyi bekletmeden çeviriyi kotarmak çevirmenin işidir. Zira dinleyicinin muattabı konuşmacı değil; çevirmendir. Keza dinleyiciye hitap eden de yine konuşmacı değil; çevirmenin bizzat kendisidir.

aşağıdaki diyalog, andaş çeviri dersine başlarken, hoca ile bir öğrencisi arasında yaşanmış gerçek bir olaydır. Hoca 2 kişi çağırır yanına, birisi çevirmen olacaktır birisi konuşmacı. Bir metin verir hoca, konuşmacı olacak öğrenciye;

-Hoca: şimdi sen bunu normal konuşuyormuş gibi okuyacaksın, arkadaşın da aynı anda çevirmeye başlayacak?

+Çevirmen öğrenci: peki hocam.

Konuşmacı okumaya başlar, çevirmen çevirmeye çalışır yapabildiğince. Sonra hoca çevirmene dönüp,

-Hoca: şimdi bu metni çevirmeye devam ederken (başka bir metin verir) bunu da içinden okumanı istiyorum, ama çeviriyi aksatmayacaksın!

+Çevirmen öğrenci: Hmm ama şey hocam, yani...neyse peki hocam; deneyelim.

Der ama ister istemez çeviriden kopmaya başlar, zamanla sadece özneler ve yüklemler duyulur ağzından.

-Hoca: Tamam. Şimdi de; yine çeviriye devam edeceksin, bunu içinden okumaya da devam edeceksin, bir yandan da konuşmacıdan duyduğun sayıları, tarihleri, özel isimleri şu kağıda not alacaksın!

Çevirmen öğrenci: (isyan mode on): ayak bileğim boş kaldı hocam; onunla da çember çevirmemi ister misiniz çeviriyi aksatmadan!!!!

sabır gerektirir, zor iştir; çoook zor iştir vesselam...

P.s: Türkiye'de bu işi profesyonel anlamda yapabilen 78 çevirmenimiz vardır. Bunlar Tktd (Türkiye Konferans Tercümanları Derneği) çatısı altında korunurlar. Aralarından Okşan Atasoy, ülkemizin ilk kadın konferans tercümanıdır.

Tam listeye linkten ulaşabilirsiniz: http://tktd.org/wp/?page_id=97&selected=aktif
zordur zor, sevmeden yapılacak iş değildir. birçok dinamiğe bağlı bir eylemdir. öncelikle zihniniz meşgul olmayacak, uykusuz olmayacaksınız aksi takdirde performans ciddi oranda düşecektir. bunun dışında teknik de iyi olmalıdır. zira saatlerce dinleyeceğiniz o sese eşlik edecek cızırtı ya da kötü bir ses her şeyden çok yoracaktır sizi. hangi konuda konferansa ya da toplantıya katılıyorsanız önceden çalışmanız en azından bir terminoloji oluşturmanız kaçınılmazlar arasında. konsantre olacaksınız. bazen olur ya bir türlü giremezsiniz olaya o zaman da yanınızdaki tercümana devredeceksiniz işi, ego meselesi yapmayacaksınız. çeviri kabininin çıktısı birdir çünkü, bir yamuk olsun istemez kimse. canlı yayında tek başınıza yapıyorsanız ki en haz etmediğim olaydır efendim, allah kolaylık versin. kısacası çalışmak ve de gününde olmak en önemlisidir iyi bir performans için.
ayrıca bu işi profesyonel olarak yapan yalnızca 76 ya da 86 kişi yoktur. tktd ayrı bir dernektir belirli kriterleri vardır. dernek üyesi olmayan da birçok tecrübeli tercüman mevcuttur. dernektekiler üstaddır elleri öpülesidir o ayrı.
çevirmen değilseniz yapılması kesinlikle zordur. hele bir de hakkında az da olsa bir şey bilmediğiniz bir olayın içinde bulduysanız kendinizi ve önemli şahısların önünde yapacaksanız bu işi feci kasılırsınız ilk başta. ama sonra alışırsınız.
en iyi örneklerinden birer kuple :

http://www.youtube.com/watch?v=vd35sdMA3Yw
http://www.youtube.com/watch?v=uMQ5pWY6EbM
halk arasında spontan çeviri diyen dallamalar da mevcuttur.öztürkçesi ise andaş çeviridir.kabiniçi,kabindışı,fısıldayarak,konferans,televizyondan,video-konferans diye de çeşitleri bulunur.bu iş çok çalışma,çeviri yapılan dillere hakim olmanın ötesinde yetenek de gerektirir.bu yüzdendir ki bu dalda eğitim veren mütercim tercümanlık bölümüne türkiye derecesi yapmadan girmek mümkün değildir.
güncel Önemli Başlıklar