bugün

uludağ üniversitesi elektronik mühendisliği bölümünün gördüğü en çılgın elektromanyetik hocasıdır. derste gegirebilir, tahtayı karalarken (yazı yazmaya çalışırken ) ceketini çıkarmaya çalışabilir ve kanter içinde kaldıktan sonra başarır. aniden sebep göstermeden dersten atabilir, odasına gittiğinizde para verip sigara almaya gönderebilir... gibi bu saçma liste uzar gider..

ama süper bi insandır. odasına gittiğinizde bi kahve içmeden salmaz dışarı.
tabiri caizse elektronik mühendisliği bölümünün klişeleri bir köşeye bırakmaya karar vermiş 'fırlama' hocası.öğrencilerle dialogu fena olmayan,her gördüğü öğrenciye 'naber gençler egleniyor muyuz?' diye selam çakan,pratik zekalı ve hazırcevap bir insandır.
sınavlarda yaptığı ters köşelerle öğrencilerin sevgisini kazanan uludağ üniversitesi hocasıdır.
laubalilikle samimiyet arasındaki çizgiyi süper bir şekilde koruyan, öğrencinin halinden anlayan, elektronik mühendisliğinin en saygıdeğer hocasıdır.
dersten atma korkusuyla şimdi düşünün ordan elektromanyetik dalga geliyor deyip sınıfın arkasını gösterdiğinde, sınıfça dönüp baktığımız hocadır. seviyoruz kendisini. iyi ki var..
"hocam şanssız bir gün geçirdim." dediğinizde tüm sınıfın önünde "hamama gitmeni tavsiye ederim." şeklinde cevap verebilecek sayılı hocalardandır.
gerektiği zaman öğrencileri için amelelik bile yapabilen Uludağ robot topluluğunun* sorumlusu olan elektromanyetik hocasıdır.
harika bir insandır.
mustafakemal paşa myo'da okurken derslerimize girmişliği olan hocamızdır.
Seri katil midir bilinmez ama, çok iyi laf koyduğu kesindir. Öyle bir laf sokar ki, nerden geldiğini anlamazsınız. Ama delikanlığığın dip noktasında dolaşan bi adamdır, zira odasına gidildiğinde "iki el sohbet edelim hemen konuya girme" diyecek kadar da keyifli bi adamdır.
okulun uzaması riskiyle sinirler allak bullak olmuş, dokunsalar ağlayacak şekilde danışman hocanın kapısında bir saat bekledikten sonra görülür kendisi. naber adamım hoca gelmedi mi? gel o zaman muhabbet edelim diye odasına çağırır. bi sabah kahvesi ikram eder. sonra başlar sağdan soldan konuşmaya. o sinir, stres, gerginlik ortamını bi anda dağıtır. kısacası, anlar öğrencinin halinden.

laubali'nin yerine, "kral" daha uygun bi sıfattır bence kendisine. kral adammış vesselam.
odasının kapısını çalıp içeri gidiğinizde ben gel demedim diyen ve sizi geri çıkaran sevdiğimiz bir hocadır kendisi. ayrıca aşırı derecede zayıf olması hastaymış düşüncesi uynadırır çoğu kişide.
(bkz: gencim)
Bir güzel insan, değerli bir hocadır. Öğrencilere genelde gencim diye seslenir. Derslerde laf sokar bol bol bu da derste lafı yiyen kişi değilseniz ufaktan eğlenmenize sebep olur. Staj komisyonundadır ve açıkçası en zorlayan hocadır o komisyonda. Odasında oturup karşılıklı sigara içebileceğiniz, sorduğunuz sorulara ciddiyetle cevap veren Uludağ Üniversitesi Elektronik Mühendisliği bölümünün kıymetli hocasıdır kısacası.
emg dersi de vermektedir bu sene. ilk gunden bana belli ediyor kendisini mubarek sevmeye basladik kendisini ufaktan ufaktan
ilk kez dersimize girdiği günü hatırlıyorum, tam bir çılgın demiştim kendisine. Öğrencinin halinden anlar, derste laf sokar ama odasında güzelce sohbet eder, güzel insandır hepsinden önce. Öğrenci ile aradaki ince çizgiye varıncaya kadar mmuhabbet eder.
ilk derserde "hah bulduk belayi" diye dusunduren.değişik bir tarzi vardır sürekli öğrencilerin bilgisini ölçüp tartar. ders anlatırken ayni anda uç beş kişiye laf sokabilir fakat odasina ugrarsaniz ve ya birkaç kişi sohpet ederken çok yakin davranir. Genelde "gencim" diye hitap eder ama "haci" dediği de oluyor.
Uludağ elektronikte en çok bilim insanına benzeyen kişidir.

birşey sorduğunuzda hocaların geri kalanı gibi "ıııı şimdiii ıııı" gibi saçmalıklara girmez, ayrıntısıyla cevap verir. tek eksisi çok ayrıntıcı olmasıdır. tez vb. şeylerde diğer hocaların dönüp bakmadığı şeylere bile takar. yinede sevdiğiniz bir konuda çalışacaksanız, tez ve tasarımlarınızı bu hocadan almanız tavsiyedir, son derece ilgili yaklaşır ve yardımcı olur.
tahtaya yazı yazarken, tebeşirle tahtaya konan sineği vurmuşluğu vardır.
uludağ elektroniğin değerli birkaç hocasındandır kendisi. derste iletişime geçmek konusunda tırsıntı yaşasanızda, ders dışında her türlü probleminizle ilgilenir. dostum, gencimle başlayan konuşmalarınız içten bi tokalaşmayla sonlanabilir ki bu davranışlar türkiye'de akademisyenlerin egolarını göze alınca çok değerlidir.
uludağ Üniversitesi Elektronik Mühendisliği Bölümü elektromanyetik alan kuramı dersinin hocasıdır. hiç beklenmedik bi anda çok güldürür. dersinden kaldım ancak sorun hocada değil, dersinde...

" kafan güzelse her ikisini de uygularsın. * * kantindeki çaya ne katıyorlar acaba ben de içeyim bi "
Elektromanyetik dersinde aydınlatma yaşatan hocadır. Aynı dersi veren Uğur ve diğer bazı hocalar gibi sizi onlarca denklem arasında kaybetmez. Hepsinin kaynağının bir olduğunu anlaşılır şekilde ispat ederek ilerler. Sınav sorularında mutlaka en az bir yaratıcı soru olur. Basma kalıp eğitim vermediğinden basma kalıp soru da sormaz.

Dersteki ciddiyeti ile dışarıdaki muhabbeti çok farklıdır. öğrencilere yaklaşımı bir üniversite hocasının nasıl olması gerektiğini gösterir.

Bunca sene geçti hala kendisini ortamlarda yad ederim.
güncel Önemli Başlıklar