bugün

bir çok şarkıyı severek dinleriz de şarkı boyunca sadece bir kısmı sarsar, dokunur zülfün tellerine falan.

-koydum sevinçlerimi önüme, baktım hepsi sensin; gibi.
"akşam vakti dolaştım sokaklarda
yırtık bir afiş seni gördüm duvarda"

der şarkı ve olay orda kopar...
sevilen şarkı yabancı ise biraz tuhaf kaçabilir zira türkçe parçalardaki vuruculuğu anlaması daha kolaydır. türksün olm sen.

+uuu biri anlatsın hemen. nedir bu normal? uuu canım sıkılıyor artık. yoksa ben miyim anormal?
- "senin beni sevmemeye... yeminin mi var?"
(bkz: punch line)
...sen türkü söylesen, ben eşlik etsem... "ne olur bir sabah"
bak haline yerle bir oldun oyun değil yaşam, ne seyrine ne keyfine ve de rengine kan.
(bkz: living is easy with eyes closed)
bırak seveyim, rahat edeyim...
yine karşılaşırız, dünya küçük aşkım büyük. derin bir ah çektirir bana bu sözler.
* eşeğin s*kini yer misin!?!*
içinde ki çocuğa sarıl, sana insanı anlatır.
beni sevmediğin zamanlarda, alıştım susmaya..
sil baştan başlamak gerek bazen.
hayatı sıfırlamak...**
yok sen yorulma, onlar sorunca,
anlat utanma, neyi mahvettin.
"...güzelliğin on par etmez şu bendeki aşk olmasa..."

"... şimdi bin kere pişmanım, vakit geçti ah ne çare..."

" ...o bizim kavuşmalarımız a yarim, mahşere kaldı..."

bizde böyle sevda türküleri olduğu sürece vurucu cümleler eksik olmaz.
mihrabım diyerek sana yüz vurdum... her duyduğumda içesim gelir...*
(bkz: tayyip uyan ülke elden gidiyo lan)
'seni bana mevlam değil kendim kendime yazdım.' cem karaca delikanlı sevdası
inansaydım yanar mıydım?
kalır mıydım savunmasız, çaresiz çocuk gibi...
tatmasaydım o zamanda.
yaşamış sayar mıydım kendimi adam gibi.
beni sevmediğin zamanlarda alıştım susmaya..emre aydın-alıştım susmaya.
'kimsenin inanarak kapılacağı bir aşk yokken sen nerden çıktın ?'
gülme incinirim!

(bkz: feridun düzağaç - cumartesi)
(bkz: sevdanın son vuruşu)
istedim yalnız birkez yanıma yataydı, hiçbir şey yapmasak da elimi tutaydı.