sevgiliyle uyumak

kalbinin sesini dinlemek, o ritmde huzur bulmak, güvende ve ait hissetmektir.

onunla uykuya dalmak
ara ara uyandığın zaman sarılmak
yeni bir güne onunla uyanıp;
gözünü ilk açtığında onu görmek
onunla uyuya kalmak dünyada başına gelebilcek en güzel şey olsa gerek.

sabah her gözümü açtığımda yine bugün iş var, yine mi dedim. seninle uyuyup kalktığım sabahlarda, güneşin güzelliğini, kokunu içime çektiğimde yaşadığımı, güzel bir öpücük aldığımda hala güzel şeyler hissedebiliyor olduğumu farkettim. elini tuttuğumda sevgi yolunda güzel bir adım olduğunu, yeni güne başlamanın en güzelini bu günlerde gördüm. iş, ev, okul, ders, kardeş, anne, o, bu... bunların koşturmacasından bir an uzaklaşıp bu güne böyle güzel başlıyorum dedim. kendi kendime de olsa söyledim.

risktir.mellek gibi uyuduğunu söyleyen sevgili gece yarısı horlarsa?ağzını at gibi acarak uyuyorsa?uyurken gaz kaçırıyorsa?aşkı bitirebilir.

hayalini kurmak bile insanın içini gıdıklar. arkasından hayallerin devamı gelir. (bkz: aşkım uyandığımda seni göreceğime inanamıyorum) uzaktadır sevgili. aylarca hayal kurarsınız. daha sonra bir aksilik çıakr. ve beraber uyumak hayal olur. rüyalarınızda görmeye başlarsınız. o da teselli ikramıdır.

olsada uyusak.

sevgiliyle yapılcak o kadar şey varken uyumanın anlamı ne? hiç bir şey yapamıyorsan yastık savaşı yap!!

(bkz: kardeş çok iyi sevişmişsiniz emeğe saygı artı rep)

bu başlığı okuyup, gözlerinin dolmasıdır. çünkü bunu yapabilmek en az iki ay uzaktadır ve de bir kaç bin km.

Şahsen uyuduğum en adam akıllı ve en rahat uyku olur.

şu sıralar en çok istediğim şey .

mümkün olan her fırsatta uygulanması gereken insanın içine huzur dolmasını sağlayan yaşanılası güzellik.

uyumayı en anlamlı hale getiren eylemdir.hafif bir şarhoşluk hali gibi;hipnozadasın,transa geçmişsin de sanki her şeyini anlatmaya hazırmış gibi, uyumuyor ama uyanık da değilmişsin gibi. bir yandan da bütün algıların açık gibi. arada dalarsın sonra nefesi bile uyandırır top atsalar dahi uyanmayan seni. gözünü açmadan içine çekersin kokusunu. sonra yine aynı uykulu uyanık hal. sabah hiç olmasa istersin. ama olur güneş doğar o uykunu diplerindedir. sen günün ilk ışıklarıyla güne değil ona uyanırsın. sabahın köründe günaydın dersin dünyanın en anlamlısı olur senin için. günaydın seninle aydınlandı günüm demektir. böyle bir şeydir insanı kendinden alan bir şeydir.

Kışın muhteşemken yazın eziyete dönüşen bir eylem.

sevmek ve sevilmek ve beraber sarilip yatmak. hic bitmesin o an istersin.

sonrasında veya öncesinde mutlaka bi atraksiyonun olacağı uyuma çeşidi. yemeyin bizi şimdi gençler.

rüyaların en güzelidir. uyumamanıza rağmen görülen en heycanlı, en akılda kalıcı rüyadır. ve bu rüyayı sadece görmezsiniz. kokusunu da alırsınız, tenindeki sıcaklığı hissedersiniz, öpebilirsiniz veya hiçbir şey yapmayıp sadece izlemekle bile yetinebilirsiniz. sevgilinizin o en saf, en masum, en temiz halini. tıpkı ünlü bir ressamın, ünlü bir tablosunu izler gibi... bakmaya kıyılamaz aynı zamanda bakmaya da doyulamaz bir durumdur bu üstelik.

bilirsiniz beraber uyuyorsunuzdur ve o sabaha beraber uyanacaksınızdır. o yanınızdadır. kollarınızdadır. güne gözlerinizi beraber açıcaksınızdır. ne sonrasını, ne öncesini düşünürsünüz. sadece "o" an. sizin hayatınız sadece "o" andan ibarettir. tüm sorunlar kapının dışındadır, tüm yapılacak işler rafa kaldırılmıştır. sadece o ve siz varsınızdır.

sevgiliyle uyumak demek beraberce yatmak uyumak değildir. güzelliği o uyurken sizin onu düşünmenizde gizlidir sözün özü. o kışın en soğuk günlerinde "aman üstü açılmasın." diye merak etmektir. kendini teninizle onun tenini ısıtmaktır. rüyasında korktuğu zaman sıçradığında sizin onu daha sıkı sarmalayıp güvende olduğunu hissettirmenizdir. kollarınız ve vücudunuzla ona en rahat uyku imkanını sağlamanızdır. işte buradadır güzelliği.

********************************

bu sabah sevinçle uyan.
gerin pencerende paslı bir tat gibi kalsın yalnızlığın.
yeniden başlamanın keyfini duy içinde...

hani derler ya bu sabah güne mutlu başlayın diye. her sabah güne güzel başlamanın formülüydü onunla güne uyanmak. o bahsettiğim tüm sorunlar hala kapının dışında benim zayıf halimi bekliyordu çünkü. bense en güçlü halimle her güne başlıyordum. hiç bir zaman yakalayamazdı ki beni zayıf halde. bu sabahta "sevinçle" uyanmıştım güne çünkü. yarın da öyle uyanacaktım. öteki günde. zaten dünde güne öyle başlamıştım. ya da ben öyle zannetmiştim. ben her geceyi onunla bitirip sabahına onunla başlayacağımı düşünürdüm. yanlış düşünürmüşüm. ya da düşündürülmüşüm. bir düş görmüşüm içinde hep "o" olan. uyumadan da kafama sokulmuş düşler. ama bana kimse bir gün uyanacağımı söylemediki. bilmiyorlar mıydı acaba? yoksa canımı yakmak mı istemediler?

ve gidiş. terkediliş. geceleri yalnız uyumanın dayanılmaz acısıyla yüzleşme vakti. geceleri yalnız uyumak değil de onsuz uyumaktı bu acının temeli kesinlikle. alışmış bir kere onun kokusuna, sıcaklığına bünye; kolay mı şimdi gecenin karanlığıyla tek başına yüzleşmek? değilmiş öğrendim. o eski güzel geceler şimdi hiçbir şey ifade etmiyor. hala güneş batıp ay çıkınca etraf kararıyor. ama uykunun, uyumanın tadı çok değişmiş. yattığım yastık hala aynı ama uyumak eskisi kadar zevk vermiyor. yatağa çekingen hareketlerle gidişler oluştu bende. eski isteğim kalmamış. kapıda bekleyen sorunlar sonunda zayıf anımı görmüş olcaklar ki hepsi evin içine doluşmuş. her gece onlarla boğuşmak zor geliyor şimdileri.

ben hala onunla uyuyorum aslında. kendisi yok biliyorum ama hayalleriyle uyuyorum. ya da uyumaya çalışıyorum. güne onunla hala nokta koyup, sabah onla uyanıyorum. ama o yok. biliyorum. geceleri onun varlığı, benimle birlikte olduğunu bilmek uyumanın güzelliğiyken; şimdi ise sadece uyku ilaçları uyumamı sağlıyor. hala hayatımda bir yerlerde o. rüyalarımda, hayallerimde, aldığım her nefeste... bir şekilde hala hayatımda. fakat o yok. o artık benimle değil. bana gölgem kadar yakın, güneş kadar uzak bir halde. içtiğim sigaramın dumanında. sigaram bittiğinde o kayboluyor. ama yenisini yaktığımda yine benimle. bir var bir yok. ama hayatımın eski tadı da yok artık. sanırım bir daha da olmayacak. hem o, hem de hayatımın tadı...

bu başlığı okuyup gözlerinin dolmasına neden olan olaydır. ***

Bir türlü yaşayamadığım an!.

aşka doyduktan sonrası sadece alışkanlıktır. sevgiliyle uyumamaya başladıktan sonra ise üzüntü ve hasret sebebidir.

Evlilikten sora bile onunla uyumanın tadının hala sevgiliyle uyuyormuş tadı vermesidir.harikadır..
Her ne kadar ben yatakta caprazlanıp onu askeri idmanlara zorlasamda o hiç şikayetci değil.Öpülesi koklanası yarim.

(bkz: gördünmü hislendim yine)

Bu olayın hayali bile yetiyo * , *
Uyumak istersin ama birdaha kalkmak istemezsin onunla beraber ebediyete kavusmak istersin.

eğer sevgili uzakta ise; kavuşma anlarında hiç bitmesi istenmeyen.
(bkz: #6374786)

bir ömür o şekilde kalınmak istenen an... huzur dolu... yalnız uyuyamazsınız bir süre sonra, hep yanınızda olsun istersiniz... *

evlendikten sonra da aynı huzuru ve mutluluğu hissedecek miyim diye düşündürendir.