satici musteri diyaloglari

olay ankara'da çalıştığım yataş mağazasında meydana gelmiştir.
Satıcı: merhaba hoşgeldiniz.
Müşteri: hoşbulduk
Satıcı: nasıl yardımcı olabilirim?
Müşteri: oturmak için oturma grubu var mı?
Satıcı: system error!!!

tatlı tezgahında duran 50 yaşındaki adama yaklaşıp,
- kolay gelsin abi. bu ne tatlısı??
- şam bali vereyiiim?
- yok yok şunlar daha güzele benziyo bu ne peki?
- şey......
- ne abi??
- ya tulumba tatlıı gibi işte vereyiiim?
- yok adı ne onu soruyorum??
(bkz: sıkılmak) (bkz: utanmak)
- kerane tatlısı diyorlar galiba (bkz: fısıtıyla cevap vermek)
(bkz: dizilerdeki kahkaha efekti)
- peki abi 2 tane ver sen ondan bize.

Tahtakale'de porno cd satan satıcı
-Abi gel abi atlı var eşşekli var çocuklu var,
*Normal yok mu?
-Normal herkeste var abi.

olay unlu mamüller olarakta işlevselliğini sürdüren bir pastanede geçmiştir. ve bizzat tanık olduğum bir hadisedir. pastanenin nacizane elemanlarından biri tezgahtadır ve müşterimiz içeri girer . müşteri bir an önce ekmeği alıp gitme çabasındadır.
-buyrun efendim.
-1 ekmek alayım
-tabi. neli olsun ?
-hı ? kıymalı olsun ya .
-?!
sormaya çalıştığı tekli mi çifti li kepek mi gibi daha farklı bir sorudur aslında .

fırına giren teyze;
-ay mis gibi ekmek kokuyor.
fırıncı:
-allah allah burası kaportacı ama nerden geliyor ki koku. yandaki gazeteciye bir bak istersen.
{bkz : ben bugün bunu gördüm}
ben bugün bunu gördüm
..
kuruyemişçide;
-bu leblebileri siz mi yaptınız?
-yaptık derken evet biz kavurduk.
-yok yani leblebi ağacı mı var nasıl oluyor ki bunlar siz mi yapıyorsunuz?
-he evde blanderda çektim, hanımda yuvarladı.
..
-hede hüde apartmanına bir su yollar mısınız?
-napcaksınız ki?
-siz ne yapmamı önerirdiniz?
-yani suya ihtiyacınız yok. siz zaten su gibisiniz.
-sağol genç ama abim bu fikrini pek dahiyane bulmayabilir.
....
-diş macunları ne tarafta acaba?
-bilmem ne tarafta?
-siz burda çalışmıyor musunuz?
-yok ben sadece boş vakitlerimi değerlendiriyorum.
-?!
....
-bana kazandıran tarafından bi sayısal loto oynasana be
-o tarafından kalmadı bu tarafından versem?
....
-çekirdekler taze mi?
-taze.
-ye bakim sen yersen alacam?
-?!

ben- 2 ekmek , yarim kg. peynir , bir lm super light verir misiniz?

bakkal kisisi- lm super light yok hanim abla.. sigaraci ogramadi bugun..

ben- peki ben bir tuz ruhu aliyim o zaman.

dedik ya bizim işler iyi değil diye, yan taraftaki hoca namaza kadar gitti, malları bana emanet edip... müşteri olmadığı belli, alenen aranan bir hatun gelip, erkek saatlerine mal mal bakar...

gk: bayan saatleri diğer tarafta, yardımcı olayım isterseniz?
kız: erkek arkadaşıma hediye alacağım belki ne biliyorsun? *
gk: özür dilerim, tipinize bakarak erkek arkadaşa sahip olma ihtimalinizin olmadığını düşündüm de, varmış demek öyle bir mal...*
kız: mavi ekran...

ticaret hayatına atılan gk umduğunu pek bulamamış, avare bakkal skini tartar hesabı tezgahında otururken, iki gotik çakması kız koşturarak tezgaha gelmiş...

k1: aaa bu ne böylee?
gk: valla ben kolye diyorum ama siz ne dersiniz bilmem...*
k2: ben at nalı derim ona, daha çok benziyor... *
gk: iyi o zaman, tak bakalım ayağına görelim nasıl duruyor...*
k1-2: mavi ekran...

- raftan su gömleği indirir misiniz?
+ alacaksan indirelim abi!

her ayın elemanı kırtasiyededir.
-boş dvd varmı
-boş disket var istersen ondan veriyim.
(bkz: mavi ekran)

iç çamaşırı satıcısı:
-gel abla geeeeel! allı verelim morlu verelim. içeri buyur sarılı verelim. açıksa koyu verelim, geeeeeeeeeeeaaaaaaaaaaaeeeeeel!!

- abi şu lcd ekran ne kadar?
- 300 dolar kardeşim.
- abi 270 var olur mu?
( parayı sağa sola bakarak alır)
- arkana bakmadan uzaklaş.
- peki abi.

+biz iki porsiyon iskender istiyoruz. yalnız etleriniz temiz değil mi?
-ne münasebet efenim? temiz olsa biz yeriz..
(bkz: based on a true story)

(bkz: telemarketing)

+iyi günler şaban bey ben kaytan. sizi bilmemnereden arıyorum bugüne özel bir sağlık pakedi hediye ediyoruz size, bununla ilgili çok kısa vaktinizi alacağım.
-kaytan hağnım işim var, sonra lütfen uğraşamam.
+anlıyorum ama hizmetimiz bugüne özel ve size özel hediyelerimiz var. istanbul 10.noter baş katibi sayın nihat beyan yanımda şu an ve şaban bey siz bizim bugünkü talihlimizsiniz. sizin onayınızı aldığımız an noter huzurunda hediyelerinizi göndereceğiz. heyecanlanmadan beni dinlerseniz sevinirim..
-anladım, peki dinliyorum.

(aradan oldukça zaman geçer, hizmetler abartılarak anlatılır)

+şaban bey nasıl hizmetlerimizi beğendiniz mi!?
-evet çok teşekkür ederim gerçekten çok güzel bir iş yapıyorsunuz ihtiyacım da vardı.
+çok sevindim şaban bey. ve, bu hizmetler karşılığında sadece 58676897894378698 ytl ödeyeceksiniz. üstelik anlaşmalı olduğunuz bankaya 86758967 taksit avantajımız var.
-e hani hediye demiştin!?
+hediyelerinizi saydım şaban bey. onlar hediye evet ama üyeliğinizi sistemimize kaydetmek ancak bu kadar cüzi bir fiyatla mümkün. ayrıca yapmayın koskoca nihat beyan'ın parasını çıkarmaz şaban bey sizden aldığımız ücret, yapmayın daha ünlüler sirkine gidecek buradan, nihat bey gibi bir adam oturdu yarım saattir sizin onayınızı bekliyor.

-tamam ama kredi kartı bilgilerimi vermem ben telefonda.
+valla ben hiç üzerime alınmıyorum fakat nihat bey'e edilmiş bir hakarettir bu. dolandırıcı mıyız biz şaban bey!? bakın, telefonlarımız kayıt altında ve sayın nihat beyan'ın size dava açma hakkı var bizi resmen dolandırıcılıkla itham ediyorsunuz.
-ehmmm şeyy hayır ondan değil kredi kartımı kaybetmişim ben, bulamıyorum.
+şaban bey eroin mi satıyoruz size de, bize böyle davranıyorsunuz!? istemiyor musunuz!? istemiyorum deyin! bizi oyalıyorsunuz, bu da suç!
-peki istemiyorum ben!
+nihat bey, şaban bey'in kaydını siliyoruz hemen ve bizi oyalamış bunu da değerlendirirseniz sevinirim.
-ben sizi oyalamadım siz beni oyaladınız hediye dediniz para istiyorsunuz!
+nihat bey; hakarete de başladı kaydediliyor bütün bunlar değil mi!? evet devam edin şaban bey, çok güzel gidiyorsunuz.
-kaytan hağnım iyi günler! istemiyorum ben üye olmak filan bütün kayıtlarımı da silin benim, iyi günler!
+telefon kayıtlarınız hariç hepsini bilgisayarımdan siliyorum şaban bey.
(bu esnada bilgisayar varmış edasıyla hesap makinasının tuşlarından takır tukur sesler çıkartılmakla uğraşılır )
-onları da silin!
+hayır. bunlar kayıt altında ve incelemeye alınacak. az önce hakarete varan cümleler sarfettiniz. hukuki haklarımızı arayacağız.
-hakaret filan etmedim ben kaytan hağnım!
+peki tamam o halde üye olacaksınız!?
-kaytan hağğnım nerede sizin yeriniz? ben oraya geleyim öyle başlatalım üyeliğimi tamam o olur. ama ben telefonda kredi kartı bilgilerimi vermek istemiyorum!
+hani bulamıyordunuz kartınızı!? bize yalan beyanda mı bulundunuz? hem yerimizi söylersek burayı mı basacaksınız şaban bey!? nihat bey duyuyorsunuz değil mi!? tehdit ediliyoruz şu an. yalan beyan var üstelik, itiraf eti!
-peki. ben görüşmek de istemiyorum iyi günler!
+şaban bey suratımıza telefonu kapatırsanız hukuki..
-dıt dıt dıııt dıt!

evet bu suratıma kapatılan telefonlar arasında en eğlenceli telefon görüşmesiydi, satış yok ama olsun çok eğlendim!

zindan ın sürpriz doğumgünü için pasta bakılmaktadır ancak ay sonu olduğundan kelli kimsede para yoktur ve çark caddesindeki bütün pastaneler vs gezilmektedir... en sonunda, ucuz bir yer bulunur ve dışarıdaki vitrin artık her ne skimse pasta seçilmeye başlanır ancak ev arkadaşlarımdan birisi pastanın üzerinde sinek görür bana gösterir akabinde satıcı abi dışarı gelir, st= satıcı, gk= ben..

st: ee geçnler beğendiniz mi pasta?
gk: abi beğendik ama ne bileyim ya...
st: bakın hepsi çok lezzetlidir pastalarımızın, çok iyidir...
gk: asıl iyi olan fiyatı ama şu beyaz pastanın üzerindeki sinek benim midemi bulandırdı!
st: ya şeyy... ııı gençler işte, açıp kapatıyoruz ya orayı o yüzden arada kaçmıştır o sinek...
derin bir sessizlik olur...
st: size alttaki çikolatalı olanı vereyim? hem o daha güzel..
gk: daha sinek oraya kadar inmemiştir diyosun yani?
st: kem küm..
gk: tamam abi biz biraz daha bakalım sonra yine uğrarız yanına... kolay gelsin...***

-bi sigara versene
-hangi sigaradan vericem sana yavşak.sigara standımda 60 markanın sigarası var.ne kısa olduğunu söylüyorsun nede uzun.ne light olduğunu söylüyorsun nede normal.ulan markasını vermiyorsun daha .sen ne yavşak adamsın.senin ejdadını sülaleni s*kiyim ben .*mına koyduğumunun çocuğu.
-light marlboro
-4,6 ytl
-buyrun
-teşekkürler
-iyi günler yine bekleriz
-gelirim
-gelirsin
-burdayım
-ordasın
-ilerle
-peki

alıcı mısın? bakıcı mı?

exiq sidiciye * girer ve 24 ün 1. sezonunun geldiğini görür ve satıcı ile şöyle bir diyalog gelişir.

exiq: aaaa 24 gelmiş, ne kadar?
tezgahtar: (tezgahtar kasaya döner ve) abi aaa 24 ne kadar? * * * *

satıcı test etmek için yaptığımız bir numara
-abi fifa 2007 geldi mi?
+tezgaha bir bakayim...
+stoklara bir bakayim...
+kalmamış.
halbu ki o sıralar daha oyun piyasaya çıkmamıştır. eğer bunu yapan insana karşı kötü duygular besliyorsak o adam patronuna gammazlanır ve işten attırılır.*

yaşanmış bir olay. bir sözlükte okumuştum. müşteri bakkala girer bakkalda yaşlı bir amca:
-amca şişe su var mı?
-var
(elini cebine uzatıp) : - ne kadar?
amca eliyle işaret yaparak: - aha bu kadar!

müşterinin garip sorularından satıcının bunalmasıdır.
- abi call of duty kaç para?
+ 10 ytl
- abi bana da mı
- sen kimsin!

- nfs carbon var mı?
+ var
- bana hazırlayın ben beliyorum.
+ parasını alalım.
- tamam gelince veririm.
+ biz alalım da.
- niye bana güvenmiyor musun?
+ hönk!