bugün

şekersiz çay, sigaradır. *
beyaz peynir ,siyah ve yeşil zeytin, reçel ,tereyağı salatalık domates ve mutlaka çaydan oluşan mönüdür. şahsi yane.
çay ve simittir.
-hergün sofraya gelen ama yenilmeyen zeytin. kimse yemeyecek niye getiriyon *
-eskimiş ve sararmış peynir.
-birazı yenilip çekirdekleri içine atılmış vişne reçeli
-tam demini almamış çay
tali şahşi tanım: domates-salatalık, kırmızı lahana, yeşil ve siyah zeytin, beyaz-krem-kaşar peynir (otlu peynir veya keş de hiç fena olmaz), cevizli ezme-çemen veya benzerleri, salam, isteğe bağlı sucuk veya sosis, isteğe bağlı patates kızartması veya sigara böreği, kızarmış ekmek, reçel -bal-tereyağ, tabi ki nutella dan ve demli çaydan oluşan menüdür.

(bkz: bayılırım)
(bkz: çok mu abarttım)
(bkz: olsun hayal edelim)
pastene ve kafeler de bulunan menüdür. 5 ila 15 lira hatta daha fazla fiyatlar arasında değişiklik gösterir.

şahsi tanım: sabah karşı içkili şekilde eve giderken işkembe çorbası, kokareç, çay.
çay,portakal suyu, füme dil, dana jambon,krem peynir,eski kaşar,bal-kaymak,bıldırcın yumurtası.

dün gece gördüm rüyamda!
mercimek çorbası, duruma göre işkembe, tavuksuyu hatta paça bile olabilir yani...
tost ve bardaklar dolusu çaydır.
insanların gelir düzeyine ve yaşama tarzına göre değişiklik gösterebilecek menüdür.
elma, iki-üç bisküvi, su *
sıcacık boyoz, haşlanmış yumurta, beyaz peynir, tavşan kanı çaydır.
mıhlama en güzellerinden biridir.
yeşil çay, 2 dilim kepekli ekmek.
bal ve kaymak oldugunda ayrı bir zevk verir insana.
izmir menüsü:
boyoz, yumurta, peynir ve çay.

izmir dışındaki menü:
doğranmış domates üzerine kekik ve zeytinyağı, peynir, çeşitli baharatlar ve zeytinyağı ile karıştırılmış kırma zeytin, otlu börek, açma ve çay.
hikayenin biraz başından başlayalım; üniversite kazanılmış o sevinçle farkedilmemiştir gidilen yerin bursaya kıyasla ne kadar küçük olduğu. ailenin şartları biraz da uygunsa o küçük şehirdeki en düzgün yurda yerleşilir. sabah kahavltıları onlardandır. biraz da lüks görününce etraf... bir heves gidilir açık büfe kahvaltıya... bakılır şöyle bir uzaktan. zaten yeni, bir ortam yeni insanlar bir de üstüne ortalıkta görünmeyen kahvaltı!
kireçten biraz farklı bir beyaz peynir,
kışın ortasında hem hormonlu hemde çürümek üzere olan dometes ve salatalık,
kahverengimsi bir rengi olan siyah (!) zeytin,
margarin gibi bir tereyağı
belkide kokusundan dışındaki folyosunu bile açmaya şimdilik cesaret edemediğim üçgen peynir
eğer şanslı gününüzdeyseniz bir de balcıbaba markalı fakat üzerinde bile çam aromalı şurup yazan bir şey, o olmazsa yine şekerli değil glikoz esaslı saçma sapan bir vişne reçeli bulunur efenim.
ama eğer evinizdeyseniz öncelikle tepsi kullanmıyor olmanız bir şaşkınlık yaratacaktır bünyede. şaşkınlık geçtikten sonra ise aileyle birlikte kahvaltı ediyor olmanın ne kadar değerli olduğunu anlamanızı sağlayacak ve çok da önemli olmadığını farkedeceğiniz menüdür aynı zamanda.
açık büfe olursa tadından yenmez.
şahsi tanım; poğaça, corn flakes, domates, salatalık, beyaz peynir, çerkez peyniri, meyveli yogurt, vişne reçeli, çilek reçeli, bal, tuzsuz siyah zeytin, kuru kayısı, ekmek, çay.

Şimdi bi baktım, oha it gibi yiyormuşum. yiyemeyenler düşünsün dedim kendime, kodumun fakirleri.
çay/meyve suyu, beyaz peynir, kaşar peyniri, zeytinyağı ve kekikli domates, bal, reçel, tereyağı, nutella, taze/kızarmış ekmek *
krep ve nutella..
çay ve sigara ... bazen çayın yerini kahve alır leş bir günün leş bir kahvaltısıdır
yumurtalı sucuk (sucuklu yumurta değil) olmadan olmaz.