bugün

efkan şeşen in yeni çıkmış albümüdür. ıslık ve akustik altyapı ile yorumlanmış. ağzına sağlık lafı buraya çuk diye oturuyor. kendinizi dinlerken ıslık çalıyor bulabilirsiniz. harika ve farlı bir albüm.

albümdeki parçalar;

1.Bintiş şelebiya - (arap halk ezgisi)
2.Elgajiye - (alevi/zaza halk ezgisi)
3.Allam Alam - (azeri halk ezgisi)
4.Sari Gelin - (ermeni halk ezgisi)
5.Mohevis Kalo - (gürcü halk ezgisi)
6.Pavane - (klasik müzik)
7.Polyushka Polye - (rus halk ezgisi)
8.Londonderry air - (kuzey irlanda halk ezgisi)
9.Macedonian Medley - (bulgar halk ezgisi)
10.Hungarian Dance - (klasik müzik)
11.Çarşambayı Sel Aldı - (türk halk ezgisi)
12.Qundo Calienta El Sol - (latin halk ezgisi)
13.Cilvelo Nanayda - (laz-gürcü halk ezgisi)
14.Yaramina Bedewe - (kürt halk ezgisi)
15.Katakofti - (yunan-roman halk ezgisi)
16.Dillirga - (kıbrıs halk ezgisi)
17.Bella Ciao / - (italyan halk ezgisi)
18.Dünyanın Gözyaşları - (evrensel ezgi)

dinlmek için link:

http://www.youtube.com/watch?v=DHsGUtvL3pY
ıslığa ıslık katası albüm.
tek kelimeyle muhteşem bir albüm. efkan şeşen yine her zaman ki kalitesini ortaya koymuş. Yaramina Bedewe, Elgajiye, Mohevis Kalo, Bella Ciao gibi severek dinlediğimiz halk ezgilerini çok değişik bir şekilde sunmuş ve inanılmaz güzel olmuş. ayrıca şarkıları kısa tutarak da herkesin sıkılmadan dinleyecebileceği bir albüm olmu. hem anlamlı, hem kaliteli, hem eğlenceli, hem de hüzünlü kısaca son zamanlardaki başarılı ve farklı birkaç albümden biri.
insanın içini içine sığdırmayacak güzellikte bir albümdür. efkan şeşen farkını yaşadığımız albumlarden biri.
http://www.efkansesen.net adresinden introlarını dinleyebileceğiniz keyifli albüm.
tualde boyanan renklerin karmaşası hayat.. Biraz mavi, biraz siyahların gözde açtığı temadır... Her fırça darbesinde biraz daha vurgularda Renklerin sesinden gelir...
tualde boyarız yaşantımızı; Her renkten biraz varızdır Güz rengi kadar hüzünlü, yaz rengi kadar neşeli, kış rengi kadar soğuk hissettirir tualdeki resimler kendini... Belli belirsiz tüm fırça darbelerinde bulmaktır kendini... Kimi zaman belirgin kopkoyu, kimi zaman silik beyazlarda hissetmektir yüreğini...

Ne gökkuşağı çizer o fırçalar ki yetmişyedi rengiyle, ne yağmurlarda yürür... Güneşlerden toplar ışığını, yıldızlarla savaşır... Ne göktaşlarıyla düşer hayat, ne de ay ışığına tutunur... hayat karmakarışık melodiler ve renklerin içinde barındığı bir garip olgudur.