bugün

spor oyunlarında yoğun savunma baskısı anlamında kullanır.
(bkz: PRESSING)
47. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde iki Ödül alan Film..

Jüri Özel Ödülü + Behlül Dal Özel Ödülü...
90'ların başında diyarbakır'da bir grup kürt gazetecinin yaşadıklarını anlatan film.fragmanında gördüğüm kadarıyla güzel bir film.
http://sanat.milliyet.com....2011/1361502/default.htm

gerçekten de tam zamanında olan filmdir.
90'lı yıllarda, gündem gazetesine yapılan baskıları propangada yapmadan gözler önüne sermiş etkileyici bir film.

mustafa balbay ve türevlerine yapılan, "haksızlıklara" ses çıkaran yurdum insanı nın ikiyüzlülüğünü suratımıza çarpmıştır.

o dönemde bizzat başbakan tansu çiller'in emriyle bombalanmış bir gazetedir.

bombalandıkları zaman attıkları başlık olayı özetlemektedir. "bu ateş hepinizi yakar"
'türkiye hiç bir dönem bu günkü kadar baskı görmedi', 'gazeteciler darbe döneminde bile bu kadar susturulmadı'. naralarını atanların izlemesi gereken filmdir.

türkiye de basın 70'lerden sonra hep susturuldu, hep bezdirilmeye, bastırılmaya çalışıldı ancak her zaman olduğu gibi birileri kendi kuyruklarına basıldığı an demokrat, özgürlükçü ve basın özgürlüğü savunucusu kesildi.!!

hey gidinin mustafa balbay ı neydi bir şiddetle f tipi cezaevlerini savunduğun günler. şimdi neden mutsuzsun ? iyi değilmiymiş şartları ? kusura bakma jakuzi yapmayı ihmal etmişler, hatta geleceğini bilseydik sauna bile yapardık ama sen zaten bu haline bile iyi demiştin o hücrelerin.
--spoiler--
1990’ların ilk yarısında, bir avuç gazeteci Diyarbakır’da yaşanan insan hakları ihlallerini dünyaya duyurmaya çalışmaktadır. 18 yaşındaki Nazım her gün gazete bürosunu açar, ortalığı temizler, gazete dağıtımıyla uğraşır.

Hafız, beş köylünün kaybolması olayını araştırırken bir çetenin izlerine rastlar. Gazete bir yandan teknik olanaksızlarla uğraşmakta, bir yandan da yaptığı cesur haberler yüzünden çeşitli engelleme girişimleriyle karşılaşmaktadır. Tehditlerin ve saldırıların artmasının ardından geceleri büroda kalıp nöbet tutmaya gönüllü olan Nazım, gündüzleri de gazeteciliği öğrenmeye çalışmaktadır. Gazetenin Diyarbakır’da bayilere dağıtılmasının da engellenmesi üzerine, gazete ekibinin okurlara ulaşmak için yepyeni yöntemler bulması gerekecektir.
--spoiler--

beyazperde.com

izlenilesi bir film.
herkesin bildiği, herkesin konuştuğu ama herkesin yaşamadığı birtakım olaylara, izleyenleri şahit eden, bir nevi yaşatmaya çalışan, yaşayanları anlamaya, anlatmaya çalışan bir film.
ölmenin, öldürmenin, vazgeçmenin, direnmenin, cesaretin, sadakatin git-gel lerini 100 dakikaya sığdırmış, şiddetle tavsiye edeceğim film.
açgözlü kürtler, nankör kürtler hede hödö diye konuşanların at gözlüklerini çıkarıp izlemesi gereken bir film.
ingilizce basın anlamına gelen sözcük.
1990'ların başında diyarbakır'da gündem gazetesi muhabirlerini konu eden bu film, gayet başarılı.

başarılı; zira ajitasyon yok, çarpıtma yok. film'in gazete çalışanlarının o günün jitem'i ve hizbul-kontra olarak adlandırılan üyeleri tarafından nasıl bir baskıya maruz kaldıkları, ne tür zorluklar altında haber yaptıklarını konu etmesi, o zamanları iyi anlayabilmek isteyenler için izlemesi gereken bir film.
--spoiler--
6 Mart 2012 Salı günü, Olbia B Salonunda, Saat: 18.30'da başlayacak olan: "PRESS" adlı film gösterimini, tutuklu öğrenci arkadaşlarımız için yapıyoruz.
Akdeniz Üniversitesi öğrencilerini, öğrenci topluluklarını, öğretim üyelerini ve emekçilerini, bu haksızlığa ve adaletsizliğe karşı, birlikte mücadeleye çağırıyoruz.
-Ücretsizdir, herkes katılabilir.
--spoiler--

Peki neden PRESS?

-30 Mayıs 1992 - Nisan 1994 tarihleri arasında 8 muhabir ve yazarı ile 19 dağıtımcısı öldürülen Özgür Gündem gazetesinin istanbul Kadırga’daki merkez bürosu sonunda Dünya insan Hakları günü olan 10 Aralık 1993 tarihinde yüzlerce polis tarafından basıldı. Gazetenin merkezinde çalışan herkes gözaltına alındı. ve gazete Nisan 1994 tarihinde mahkeme kararıyla kapatıldı. Gazetenin yayımlanan toplam 580 sayısının 486’sı hakkında dava açılırken, gazeteci ve editörleri de toplam 147 yıl hapis ve 21 milyar lira para cezasına çarptırıldı. Gazetenin sorumlu yazı işleri müdürü Işık Yurtçu ise 8 ay görev yaptığı gazetedeki yazılar nedeniyle toplam 20 yıl hapis cezası aldı.

ek:
-Özgür Gündem Bitlis muhabiri Ferhat Tepe 28 Temmuz 1993 tarihinde kaçırılmış ve 4 Ağustos 1993 tarihinde ölü olarak bulunmuştur. Gazeteci Salih Tekin'in gözaltında iken insanlık dışı ve aşağılayıcı muameleye maruz kaldığı Avrupa insan Hakları Mahkemesi'ne yapılan başvuru sonucunda belirlenmiştir. Gazetenin 17 yaşındaki muhabiri Nazım Babaoğlu, 12 Mart 1994 tarihinde bir haber için Siverek'e gitmiş, kendisinden bir daha haber alınamamıştır.

(bkz: akdeniz üniversitesi felsefe topluluğu).
1990'lı yıllarda diyarbakır'da geçen, yine 90'lı yıllarda kapatılmış olan "özgür gündem" gazetesi ve gazetecilerini ele alan, yasak ve sansür konulu film.

izlenmesi vakit kaybı olmayacak filmlerdendir.
1990'ların diyarbakırını gazetecilerin gözünden anlatan film. filmin sonunda süleyman demirel'in sözü hatırlatılır bize: devlet kimseyi öldürmez onlar kendi aralarında birbirlerini öldürüp devlete yıkmaya çalışmaktadırlar. o günlerde öldürülen gazeteciler için gözümüzün içine baka baka yalan söyleyenler bugün de tutuklanan gazeteciler için gözümün içine baka baka yalan söylemektedirler. tutuklanan gazetecilerin için tecavuzcu, bombacı, terorıst, soyguncu denilerek bizim de onlara inanmamızı istiyorlar. belki bizi kandırabilirler ama türkiye'ye dışardan bakanları kandıramazlar. http://www.youtube.com/watch?v=_y4NfBV7qI0
diyarbakırın karanlık günlerini çok güzel bir şekilde yansıtan bir film olmuştur, o günlerde polis terörü ile pkk terörü arasında kalan vatandaşların çektikleri acılara referans olmuş bir filmdir, filmde abartı yok hatta eksikler bile var, mutlaka izlenmesi gereken bir filmdir.
Gösterimi Akdeniz Üniversitesinde yasaklanan film. *
http://a1.sphotos.ak.fbcd...83477409_1812966345_n.jpg
çok etkileyici bir film.
oldukça doğal ve gerçekçi. malesef yaşananlar da gerçek. bir dönemler öldürülen gazeteciler, gündem gazetesi üzerindeki baskı. ardı ardına kaç kere kapatıldı, yasaklandı, kaç gazetecisi öldürüldü, bu gazeteyi satan çocuklara neler yapıldı *, satan büfeler yakıldı, insanlar tutuklandı gene de vazgeçilmedi. yine bir şekilde okuyucusuna ulaştı.

film bu şarkıya aşık olmama sebebiyet vermiştir ayrıca:
http://www.youtube.com/watch?v=TJAxTDbuufw
on birinci nesil yazar. iyi yazmalar.
sıkıntı usta.
Suan besiktasin yapmadigidir. Hadi la press yapin aq.

Baski.