bugün
- gecenin şarkısı8
- sokak hayvanları uyutulacak37
- rusların en iyi olduğu şeyler26
- erkeklerin hep fotoğraf istemesi16
- iran'ın teşekkür mesajında türk bayrağı koymaması14
- erkeklerin sözlükte durma nedeni12
- hangi sözlük erkeğiyle evlenmek istersin8
- spor salonuna gitsem erkekler popoma bakar mı27
- ismail kartal15
- icardi190534
- unutulan ünlüler11
- işid'in bütün yaptıkları meşrudur10
- karınızla gratise gider misiniz12
- sokak köpeklerini isteyen evinde baksın9
- fazla bilinmeyen harika şeyler8
- ankarayı öven tip18
- mert hakan yandaş20
- anın görüntüsü11
- manyak olmaya karar verdim10
- galatasaray12
- kitap okumanın zararlı ve gereksiz olması14
- age of empires'in üstüne oyun var mı8
- kaza yerinin tespiti iran ihası tarafından yapıldı8
- bugün üike olarak resmi yastayız12
- şeriat ülkesinde bir kadın nasıl öldürülür8
- arkadaşlar damatlık bakıyorum da sizce bu nasıl20
- türk kızları neden gülümsemiyor9
- bir galatasaraylının kulağına fred diye fısıldamak12
- fenerbahçe büyüklüğü11
- akp'nin fenerbahçe ve beşiktaş düşmanlığı14
- bir şarkı sözü der ki11
- insanlara olan inancınızı ne zaman kaybettiniz16
- icardi1905'i silip atmak20
- afganistan yardımlaşma derneği başkanı15
- akpnin hala bedava kek vaadini tutmaması13
- sevgilinin kız arkadaş lobisi10
- escort ile evlenmek11
- şişmanlar ölünce nereye gider9
- ellerim bos gonlum hos10
- kilo almak için bik bikle evlenmek11
- alex de souza vs fred10
- cumhrbaşkanm sizi dünya yenemedi ben nasıl yeneyim15
- cehennemde türkçe konuşulur8
- 19 mayıs 2024 fenerbahçenin bütün oyunları bozması16
- iran'ın depremde yas ilan etmemesi8
- dondurma yalarken erkeklerin sürekli bakması8
- jayden oosterwolde11
- fenerbahçe'nin attığı golde faul olması17
- karınız olsa döver misiniz9
- yeşil gözlü erkek olmak10
OTURMAK; YÜZYILIMIZIN YENi SiGARASI
Yirminci yüzyılda insan sağlığının en büyük tehdidi herhalde sigara idi.
Araştırmacılar bu yüzyılın sigarasını ise daha şimdiden tespit etti.
“Oturmak” yani “hareketsiz yaşam” biçimi.
ABD’de Mayo Kliniğin Endokrinoloji Bölümü uzmanlarından Dr. James Levine son 15 yılın en büyük sağlık sorununun “oturmak” olduğunu söylüyor.
Yapılan çalışmalar, gün içinde 6 saat ve üzeri süreleri oturarak geçiren kişilerde şeker hastalığı, obezite, depresyon ve bazı kanserlerin arttığını gösteriyor.
Kronik hastalığı olan kişilerin hastalık bulguları da hareketsiz yaşam ile şiddetleniyor.
Asıl kötü haber, düzenli egzersiz yaparak oturmak ile artan risklerin önlenebileceğini düşünenler için. Eğer günde 6 saatten daha fazla süreyi oturarak geçiriyorsanız, yaptığınız bir kaç saat süren ağır egzersizler sizi kurtarmıyor.
Peki ne yapmak gerekiyor?
Yanıtı 4 harf; NEAT yani “non-exercise activity thermogenesis.”
NEAT pratik olarak şu demek. Olabildiğince sık ayağa kalkın, olabildiğince uzun süre ayakta durun, olabildiğince yürüyün, yürüyün, yürüyün...
Kolay mı? Her işi bir koltukta halledebilecek teknolojik donanım çağında kolay değil. Ama çalışmalar ayakta bir kişinin metabolizmanın oturan birinin iki katı daha hızlı çalıştığını ortaya koyuyor. Dolayısıyla gün içi aktiviteyi arttırmak tüm gün oturup bir kaç saat yüksek tempolu ağır sporlar yapmaktan çok daha sağlıklı.
Araştırmacılar, sadece ayakta geçirilen sürenin belirgin arttırılması ile kilo verilebileceğini ve sağlıklı bir yaşam sürdürülebileceğini belirtiyor.
Amişler üzerinde 2004 yılında yapılan bir klinik çalışma, hareketsiz yaşamın zararları üzerine oldukça önemli bilgiler veriyor.
Amiş topluluğu, ABD’de yaşayan, muhafazakar bir Hristiyan grubu. Genel olarak basit bir yaşama inanıyorlar. Otomobil, telefon, elektrik gibi modern yaşamın kolaylıklarından sakınıyorlar.
işte bu grup insanlar üzerinde yapılan epidemiyolojik çalışma, Amişlerin çağdaşı sıradan Amerikalılara göre çok belirgin biçimde düşük kanser ve obezite riski taşıdığını gösterdi. Üstelik Amişler, sıradan Amerikalılar gibi düzenli egzersiz yapmıyor, kırmızı eti ve yağlı gıdaları sakınmaksızın kullanıyorlar.
Peki Amişlerin sırrı ne? Sır tabii ki NEAT...
Amiş toplumunda ortalama bir kadın günde 14.000, bir erkek ise 18.000 adım atıyor, günde ortalama 12.8 km yürüyor.
Peki bizler bu modern dünyada bu mesafeleri yürüyebilir miyiz?
Yanıt evet. işte size bir kaç pratik yol.
Yürürken konuşun. Yani yürürken yanınızda arkadaşınız olsun. Araba kullanmayın. Toplu taşıma istanbul’da bile tercih edilmelidir.
Bir konu hakkında konuşurken, tartışırken ayakta durun, kahvelerinizi ayakta için.
Cep telefonu konuşmalarınızı ayakta yapın. Telefonu evin veya ofisin uzak bir noktasına koyun ve çaldığında ayağa kalkıp almaya gidin.
Masa başından çalışırken küçük aralar verin. Normal şartlarda hareketsiz geçirilen her 20 dakikadan sonrasında eklem ve bağlarınızda deformasyon başlar. Dolayısıyla 20 dakikada bir 1-5 dakika ara verin, ayağa kalkın, gerinin, bir kaç adım atın. Gözünüzü uzaklardaki nesnelere odaklayın.
Olabildiğince merdiven kullanın, mümkünse asansörün ismini unutun. Toplu taşımalarda bir durak önce veya sonra inin, yürüyün, yürüyün, yürüyün.
“Home Office” çalışmak sanıldığı gibi iyi bir şey değil, uzak durun. Mümkünse kendinize evinizin uzağında bir ofis kiralayın.
Ofisinizi içinde dolaşabileceğiniz biçimde tasarlayın, mesela çöp kutusunu uzağa bir yere koyun, dosyalarınız yanı başınızda olmasın. Kalkın, gidin, alın.
Büyük fincanlarda kahve, çay içmeyin, gereğinden uzun oturmak zorunda kalırsınız kafelerde. Oturun, hemen çayınızı kahvenizi için ve kalkın.
Az TV izleyin. ABD’de ortalama TV izleme süresi 5 saatin üzerinde, TV izleme süresini günde bir saatin altına indirin.
Ailenizi, arkadaşlarınızı dostlarınızı da bu yürüme ve ayakta durma seferberliğine dahil edin.
Hep beraber yürüyün, yürüyün, yürüyün...
Güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle, Selamlar.
Yirminci yüzyılda insan sağlığının en büyük tehdidi herhalde sigara idi.
Araştırmacılar bu yüzyılın sigarasını ise daha şimdiden tespit etti.
“Oturmak” yani “hareketsiz yaşam” biçimi.
ABD’de Mayo Kliniğin Endokrinoloji Bölümü uzmanlarından Dr. James Levine son 15 yılın en büyük sağlık sorununun “oturmak” olduğunu söylüyor.
Yapılan çalışmalar, gün içinde 6 saat ve üzeri süreleri oturarak geçiren kişilerde şeker hastalığı, obezite, depresyon ve bazı kanserlerin arttığını gösteriyor.
Kronik hastalığı olan kişilerin hastalık bulguları da hareketsiz yaşam ile şiddetleniyor.
Asıl kötü haber, düzenli egzersiz yaparak oturmak ile artan risklerin önlenebileceğini düşünenler için. Eğer günde 6 saatten daha fazla süreyi oturarak geçiriyorsanız, yaptığınız bir kaç saat süren ağır egzersizler sizi kurtarmıyor.
Peki ne yapmak gerekiyor?
Yanıtı 4 harf; NEAT yani “non-exercise activity thermogenesis.”
NEAT pratik olarak şu demek. Olabildiğince sık ayağa kalkın, olabildiğince uzun süre ayakta durun, olabildiğince yürüyün, yürüyün, yürüyün...
Kolay mı? Her işi bir koltukta halledebilecek teknolojik donanım çağında kolay değil. Ama çalışmalar ayakta bir kişinin metabolizmanın oturan birinin iki katı daha hızlı çalıştığını ortaya koyuyor. Dolayısıyla gün içi aktiviteyi arttırmak tüm gün oturup bir kaç saat yüksek tempolu ağır sporlar yapmaktan çok daha sağlıklı.
Araştırmacılar, sadece ayakta geçirilen sürenin belirgin arttırılması ile kilo verilebileceğini ve sağlıklı bir yaşam sürdürülebileceğini belirtiyor.
Amişler üzerinde 2004 yılında yapılan bir klinik çalışma, hareketsiz yaşamın zararları üzerine oldukça önemli bilgiler veriyor.
Amiş topluluğu, ABD’de yaşayan, muhafazakar bir Hristiyan grubu. Genel olarak basit bir yaşama inanıyorlar. Otomobil, telefon, elektrik gibi modern yaşamın kolaylıklarından sakınıyorlar.
işte bu grup insanlar üzerinde yapılan epidemiyolojik çalışma, Amişlerin çağdaşı sıradan Amerikalılara göre çok belirgin biçimde düşük kanser ve obezite riski taşıdığını gösterdi. Üstelik Amişler, sıradan Amerikalılar gibi düzenli egzersiz yapmıyor, kırmızı eti ve yağlı gıdaları sakınmaksızın kullanıyorlar.
Peki Amişlerin sırrı ne? Sır tabii ki NEAT...
Amiş toplumunda ortalama bir kadın günde 14.000, bir erkek ise 18.000 adım atıyor, günde ortalama 12.8 km yürüyor.
Peki bizler bu modern dünyada bu mesafeleri yürüyebilir miyiz?
Yanıt evet. işte size bir kaç pratik yol.
Yürürken konuşun. Yani yürürken yanınızda arkadaşınız olsun. Araba kullanmayın. Toplu taşıma istanbul’da bile tercih edilmelidir.
Bir konu hakkında konuşurken, tartışırken ayakta durun, kahvelerinizi ayakta için.
Cep telefonu konuşmalarınızı ayakta yapın. Telefonu evin veya ofisin uzak bir noktasına koyun ve çaldığında ayağa kalkıp almaya gidin.
Masa başından çalışırken küçük aralar verin. Normal şartlarda hareketsiz geçirilen her 20 dakikadan sonrasında eklem ve bağlarınızda deformasyon başlar. Dolayısıyla 20 dakikada bir 1-5 dakika ara verin, ayağa kalkın, gerinin, bir kaç adım atın. Gözünüzü uzaklardaki nesnelere odaklayın.
Olabildiğince merdiven kullanın, mümkünse asansörün ismini unutun. Toplu taşımalarda bir durak önce veya sonra inin, yürüyün, yürüyün, yürüyün.
“Home Office” çalışmak sanıldığı gibi iyi bir şey değil, uzak durun. Mümkünse kendinize evinizin uzağında bir ofis kiralayın.
Ofisinizi içinde dolaşabileceğiniz biçimde tasarlayın, mesela çöp kutusunu uzağa bir yere koyun, dosyalarınız yanı başınızda olmasın. Kalkın, gidin, alın.
Büyük fincanlarda kahve, çay içmeyin, gereğinden uzun oturmak zorunda kalırsınız kafelerde. Oturun, hemen çayınızı kahvenizi için ve kalkın.
Az TV izleyin. ABD’de ortalama TV izleme süresi 5 saatin üzerinde, TV izleme süresini günde bir saatin altına indirin.
Ailenizi, arkadaşlarınızı dostlarınızı da bu yürüme ve ayakta durma seferberliğine dahil edin.
Hep beraber yürüyün, yürüyün, yürüyün...
Güzel bir hafta sonu geçirmeniz dileğiyle, Selamlar.
yürüyün yürüyün yürüyün diye bitiyor ama herkes bir taşıta binme sevdasında.
(bkz: oha lan insan okuyacak bunu)
oturarak sigara içmek ölüme çifte çağrı o zaman.
güncel Önemli Başlıklar