bugün

örnek belediye başkanıdır. taktir alması gerekirken dava açılmıştır. alışkınız ama biz bu davranışlara. iyi şeyler yapmaya çalışanların başına ne geldiğini de biliyoruz.

(bkz: terzi fikri)

"Dikili'de belediye otobüslerini ücretsiz yapan, otobüse binen öğrencileri evlerinin önüne kadar bıraktıran, Belediyeye ait sağlık merkezinde 1 YTL'ye muayene, 6 YTL'ye röntgen çektiren, parası olmayandan bu ücretleri de almayan, Belediyeye ait ekmek fırınında ekmeği en ucuza satan Belediye Başkanı Osman Özgüven, ayda 10 tona kadar su kullanan tüketiciden de ücret almıyor. Ancak Osman Özgüveni'n Sosyal belediyecilik adına yaptığı bu hizmetler, soruşturmaya uğramasına neden oldu. Sayıştay Denetçisi, Başkan Özgüven hakkında Suyu halka parasız dağıttığı gerekçesiyle görevini kötüye kullanmaktan Danıştay'a suç duyurusunda bulundu."

http://www.sendika.org/yazi.php?yazi_no=16408
izmir'in shp'li dikili belediye başkanı.

şu an hakkında kamu davası açılmış durumda. mevzuu 10 tona kadar su kullanan aboneden para alınmaması. görevi kötüye kullanmış, vay vaay!

---ntvmsnbc.com---
izmir'in Dikili ilçesinde ayda 10 tona kadar kullanılan su için ücret alınmıyor. ilçede belediye otobüsleri ücretsiz, sağlık merkezinde muayene ücreti 1 YTL, belediyenin fırınından da ucuz ekmek satılıyor... Ancak tüm bu uygulamalar, ilçenin SHP'li Belediye Başkanı Osman Özgüven'in başını ağrıtacak gibi görünüyor. Zira, Başkan Özgüven hakkında görevi kötüye kullanmak suçlamasıyla dava açıldı.

Belediye Başkanı Özgüven, ilçedeki uygulamalar hakkında şu bilgileri verdi: 10 tona kadar kullanılan su için hiçbir ücret almıyoruz. Ancak 10 tonu geçince, 11 ton suyun ücretini alıyoruz. Zaten 10 ton suyu da yaşlılar; anne-babalar kullanıyor. Bu bizim bir tarifemiz. Suyu ücretsiz vermiyoruz. Bu, küresel ısınma tehdidinin olduğu günümüzde, suyun daha tasarruflu kullanılmasını da sağlıyor.

Özgüven, sözlerini şöyle sürdürdü: 225 gram ekmeği, 25 YKr'ye satıyoruz. Sağlık merkezimizdeki her türlü tıbbi tahlili 1 YTL'ye yapıyoruz. Röntgen ücreti ise 5 YTL. Ancak ödeyemeyecek durumda olanlardan herhangi bir ücret almıyoruz.

Camilerde suyun yıllardır ücretsiz kullanıldığını belirten Başkan Özgüven, okullardan da su ücreti almadıklarını söyledi.

---ntvmsnbc.com---
belediye başkanlığına kadar nasıl çıkmış dedirten kişi. yok ama ipini yakında çekerler. ne demek bedava otobüs, su. ucuz muayene ,ekmek. ipini çekecek olanlar da aynısını biz nasıl yaparız diye düşünmek yerine "ulan o almadığın paraları ben nasıl yerdim altıma araba karıma kürk " diye hayıflanarak ve hırsla yapacaklardır.
bedava su dağıttığı için hakkında dava açılan dikili belediye başkanı. kaçak su kullananlara yaptırım uygulamak ile uğraşılması gerekirken şaşırtan davaya konu olmuştur.
kamu yararına yani halkının yararına hizmet verdiği için dava açılmış halkçı belediye başkanı. işte bu noktada akp zihniyeti'nin ne olduğunu görmek gerekiyor: akp ile birlikte liberallerin söylediği gibi anadolu'lu taşralılar iktidara gelmemiştir, akp ile birlikte halk düşmanı sermaye sınıfı iktidarını yeniden yapılandırmıştır. işte size türkiye'nin geldiği son nokta.
halkevleri tarafından Osman Özgüven e gönderilen mektup:

Sayın Osman ÖZGÜVEN;

Dikili ilçesinde uygulamaya koyduğunuz 10 tona kadar kullanılan sudan ücret alınmaması uygulamasını ve hemen sonrasında hakkınızda açılan "görevi kötüye kullanma" suçlamasını basından takip ettik. Ne yalan söyleyelim çok şaşırmadık. Çünkü eğitim, sağlık, barınma, enerji, ulaşım gibi en temel insani hizmetlerin piyasalaştırılmaya çalışıldığı bir dünyada ve bu anlayışla hareket eden bir hükümetin iktidarda olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Başbakanı, halkın yararına hizmet üretmeyi değil; IMF, DB gibi emperyalist kurumların politikalarını uygulamayı kendisine görev bilen bir ülkede, halkın yararına çalışan insanların yargılanmasıyla karşı karşıyayız.

Yaptığınız uygulamalarda ekmek fiyatlarını düşürmekten, ücretsiz ulaşım ve ücretsiz sağlık hizmeti sağlamaya kadar halkın yararına hizmetler üretiyorsunuz ve suçlamalar karşısında "bunlar suçsa suç işlemeye devam edeceğim" diyorsunuz.

Sayın başkan, bizler Halkevciler olarak bu "suç"a ortak olduğumuzu söylemek istedik. Yıllardan bu yana eğitim, sağlık, barınma, ulaşım, enerji gibi temel hizmetlerin kamusal hizmetler olması gerektiğini söylüyor ve bunun için mücadele ediyoruz. Bu mücadelede bir çok suçlamayla, yargılamayla, baskıyla karşılaşıyoruz. Yani onlara göre suç işliyoruz. Ama tıpkı söylediğiniz gibi bunlar suçsa bizler de bu suçu işlemeye devam edeceğiz.

insanca yaşam adına yaptığınız bu çalışmaları destekliyor, çalışmalarınızda başarılar diliyoruz.

Sevgilerimizle...

Halkevleri Basın Merkezi
doğru şeyleri yanlış memlekette yapmış diyeceğim, önce yok öyle denmez diyorum. bütün iyiler vaz geçerse kim ayakta tutacak memleketi diye. sonra bir an düşünüyor insan, yahu bu adam böyle prometheus'luk yapmış, e elbet abi'lerden de iyiliğin, yiğitliğin cezasını çekecek. çekecek de, bu fransa, ingiltere vb. devletini yönetme yeteneğine ve farkındalığına sahip memleketlerin halklarının başına geldiğinde düzeyli ayaklanma ile, haklı bir biçimde hakkını arama ile -bizzat o halk- kırıp atar haksızlığı, istediğini yaptırır yine, suyu da ekmeği de yine ucuzlatır, o belediye başkanını da getirir yine başa. da şimdi ne bir eylem ne bir demeç, ne de bir tepki duydum halktan. bilader sana içtiğin o ucuz suyu o adam sağlamıyor muydu, neden sesin çıkmaz senin?
Melih Gökçek,Kadir Topbaş gibi şerefsizler yargılanmazlarken hiç şaşılmamalı yargılandığına.
halka bedava su dağıttığı için yargılanan! * yargılandığı davadan beraat eden ama bir başka davadan hakkında iki yeni dava daha açılan ve bunun sonucunda 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan dikili belediye başkanıdır.

ahhh güzel ülkem benim ahhh...

(bkz: http://haber.sol.org.tr/d...ese-bir-kulp-haberi-26163)
sırf halka adam gibi hizmet ettiği için leş yiyicilerin gazabına uğrayan dikili belediye başkanıdır.