özgüveni yerinde olmayan yazar derdi. hoşlandığın kıza karşı da böyle olursan olmaz bu iş üstadım. git şimdi tuvalate bi güzel sümkür. üstüne bir de osur. bak nasıl geliyo özgüvenin yerine. daha kotusu ne olabilir ki ? en kötüyü gör. dibe vur. rahatla. misss. kız senindir.

(bkz: 100 adımda kız tavlama sanatı) işe yaramazsa sıçarsın hazır osurmuşken.
ofis tuvaletine kapı yapılması için dilekçe yazmayı gerektirecek durumdur. yoksa tuvalettekapı varken o ses dışarı gitmez(dışarı gidiyorsa ses değil başka birşeydir o) kimse de rahatsız olmaz.
-fooşşş ffüüşşş eeeöööğğğhhhh

3 dakika sonra

+anto.. o sesler senden mi geliyodu?
-ımm şeyy kem küümm sifon bozulmuş herhal.
yemek yemeye çıkınca mekanın tuvaletinde halledilecek durum.
öyle işte cankuşlar, çok dertliyim. malumunuz mevsim kış, havalar bi öyle bi böyle. dolayısıyla benim bünye ve buna doğru orantılı olarak da sağlığım muallakta. beden hasta olup olmamak arası gidip geliyor.
ama işte buruna bir de söz geçiremiyorsunuz, sürekli akmakta sürekli okşanmak istiyor, silinmek istiyo bik bik.

hani dolar ya böyle içi* gönlünce foşşş fooşşşşş sümüklerinizle vedalaşmak, onları peçete yada su vasıtasıyla tarihin derinliklerine gömmek istersin. ama olmaz ulan işte, foşurdatamazsın iş yerinde. ya müdürüm duyarsa ya hoşlandığım hatun fark ederse? demezler mi hoohh be kardeşim sende de ne sümük varmış diye? ardımdan şirket içi tüm personele ss'li mailler geçilmez mi ''aa şu anto var ya geçen bi höykürdü sümükleri lavaboyu tıkadı keh keh'' diye.

çok içliyim a dostlar. şimdi eve kadar kim durucak burundaki bu sümükle.

(bkz: sözlükle dertleşmek)