nükleer karşıtı bazı cahiller

Birileri nükleere karşı olmayı yeni Türkiye dedikleri şeyin önünde engel görüyor ise doğru yolda olan cahillerdir.

(bkz: yav he he)

bir takım akp li unsurların çevre düşmanlığını özetleyen cümle.

Ayrıca;

(bkz: fukuşima)
(bkz: fukuşima da meydana gelen nükleer sızıntı)

nükleer santrali biz yapmıyorsak bence geç bile kalınmış projedir. herşeye rağmen belimizi doğrultabileceğimiz nadir yatırımlardandır. her şeyde olduğu gibi yan etkisi fazla ancak yapacak bişi yok.

Burda cahilden kasıd dini imanı olmıyandır. Ahirete odaklanmış bir insan bu Dünyada bir ülkenin, bölgenin yaşanmaz hale gelme ihtimalinden evhamlanmaz.

evet cahildir. radyo madyo yok, yamuk doğacak çocuğunuz. o kadar.

Yok, onlar nükleer karşıtı değillerdir, bizzat ak parti karsitlaridir. Hele nükleer santral i mustafa kemal yada inonu kuraydi o zaman goreydiniz bu cahil dediklerinizi.
Nasıl çağdaşlık, ilericilikten dem vurarak ovunuyorlar.

Ama işin içinde ak parti olunca ilkel yollarla elektrik uretmesini istiyorlar.

"ulan dangalak daha maden işletemiyorsun" derler adama bu cahiller...

hadi bizi bilgilendiriver o zaman! mesela bana karadenizli bir tanıdığımın bütün çocukluk arkadaşlarımı kanserden kaybettim cümlesini engin bilginle açıkla olurmu.

yahu şunu anlıyorum. evet, biz zengin bir ülke değiliz. bu yüzden de ekonomimizin büyüme hızı falan bizim için çok önemli. dış ticaret açığımızın önemli bir kısmını da enerji açığı oluşturuyor. enerjide dışa bağımlılığımız önemli bir sorun, burası da kesin.

ama nükleer enerji bu sorunun çözümü değil. orası da kesin. çünkü biz uranyum zenginleştirecek teknolojiye sahip değiliz. yani tıpkı petrol ve doğalgazda olduğu gibi bunda da dışa bağımlı olacağız. ha, belki sadece rusya ve iran, ırak gibi bir kaç ülkeye bağımlı olmaktan kurtarır bizi ama hepsi o kadar. eee, sonra?

öte yandan nükleer santralin tüm kontrollerinin sağlam bir şekilde yapılacağına gerçekten inanabilen var mı aranızda? soma katliamı ortada. ondan ders almadık, kısa bir süre sonra da ermenek... yani bunu sadece bugünkü hükümetle de sınırlandırmamak lazım. 80 darbesinin doğal sonuçları bunlar. muhalefeti muhalefet etmekle suçlayan bir ülke olur mu? türkiye'de olur. örgütlülükten o kadar korkuyoruz ki, siyaset bilimi son sınıftan bir arkadaş geçen gün şunu söyledi: "türkiyede sol her zaman örgütlerden medet umdu". haydiii... şimdi bu adamın türkiyenin en iyi üniversitelerinden birinde siyaset bilimi okuduğuna mı yanarsın, ülkenin düştüğü hale mi yanarsın? bizde örgüt kavramı terör örgütüyle özdeş çünkü.

peki örgütler yokken, muhalefet muhalif olmakla suçlanırken, hükümet neo liberalizm adı altında her şeyi peşkeş çekerken nasıl güveneceksin bu santrallerin gerçekten iyi bir şekilde denetleneceğine?

biliyorum, yine umurunda olmayacak bu durum pek çok kişinin. o halde şunu teklif ediyorum her ne kadar siklenmeyeceğini bilsem de: madem öyle, bir referandum yapalım. nükleer santrale en çok destek veren şehirde uygun bir yere dikilsin nükleer santral. alın size demokrasi. benim güvenim yok arkadaş bu hükümete de, onun kuracağı nükleer santrale de. güvenecek kadar cesur(!) arkadaşlarımız alsınlar o zaman o riski. doğayı korumayı falan geçtik zaten, malum istanbulun göbeğinde kalmış son ufacık parkı koruyacağız diye başımıza gelmeyen kalmadı ölüm dahil olmak üzere.

Şahsen şunu belirteyim, bu ülke bir nükleer santral idare edemezse, yenilenebilir kaynaklara hiç bulaşmaması ve daha fazla kömür santrali ile hes yapması doğru olur.
Çünkü yenilenebilir kaynaklar da yüksek teknoloji gerektiren ve iyi bir şekilde idare edilip denetlenmesi gereken kaynaklardır, hatta ve hatta Nükleer santrallerden daha fazla know-how gerektirir.

O zaman ne önerirsiniz diye sormak istediğim insanlar. HES diyoruz, yok HES olmasın, yok HES istemeyiz, kömür santrali zaten yok, olmaz, peki ne olur?

daha kodumun madeninde bile denetim sağlayamayanların elinde nükleer güç görmeyi kimse istemez. akp'den bahsetmiyorum. türkiye'den bahsediyorum. futbol gibi basit bir şeyi bile ayarında yaşayamayan; yetkilisinden işçisine cahil bir ulustan.

koca ülkenin elektriği kesiliyor. daha neden olduğunu tespit edemiyorlar. bir şeyi savunurken mümkün olduğunca veri ve bilgiyle savunacaksınız ki insanlar bir şey anlasın. bir iki adam bile kardır diye düşünün. ben de götüne uranyum filizi kaçmış gibi savunanları sevmiyorum. fikirler ve veriler konuşsun istiyorum. mahalle kavgası gibi tartışmadan kimseye hayır gelmez.

Maalesef gelişmek için nükleer enerjiye ihtiyacımız var zira hiç bir enerji kaynağı nükleer santral kadar enerji üretememektedir. Bütün gelişmiş ülkelerde vardır ama büyük risk taşımaktadır. Tabii ne kadar risk o kadar kazanç mantığı önemlidir.

bence de. herkesin santraline kimse karisamaz sonucta.

imza:göt kılı.

Oh tabii. Güneş enerjisi rüzgar enerjisi.
Tekrardan diyorum, bu ülkede nükleer enerji olmazsa, yenilenebilir kaynakları siz zaten unutun bence. Direk kömür santrali ve HES'e devam edelim.
Bir ülkenin yenilenebilir enerjiye geçişi bazı arkadaşların iddia ettiği gibi böyle kolay değildir.

en ilkel enerji üretim sahası olan termik santrallerinde bile arıza çıkıp, bir gün boyunca elektriksiz kaldığımız bir ülkede nükleer santral gibi kompleks ve hassas bir tesiste ne boklar yaşayabileceğimizi bilmek istemeyen cahillerdir. türkiye dediğimiz ülke, en cahilinden tutun da, en bilgilisi profesörüne kadar ihmalkar insanların bolca bulunduğu bir ülkedir. "boşver yaaaa, hallederiz" zihniyetiyle gün geçirilen bir memlekette, bence herkes sağ kalabildiğine şükretmelidir. o yüzden nükleer karşıtlığı fazla normaldir.

Burada Türkiye'yi ve Türk milletini cahil, beceriksiz, öküz ve benzeri sıfatlarla ezen kimselerin neyi başarmaya çalıştığını hala anlayabilmiş değilim.
Böyle bir argümanı bilimsel bir tartışmada yapsanız insanlar size gülerler. Anekdotlar ve kafanızda yazdığınız hikayeler üzerinden ülkenin enerji politikasını yöneteceksek vay halimize.

emeklemeyi beceremeyen bir ülkenin koşmaya çalışmasına bir tepkidir bu karşıtlık. sen daha kıçındaki dona sahip olamıyorsun nükleer santral senin neyine? hadi kurdun, hadi sorunsuz çalışıyor diyelim, sen yarın kendi vatandaşından koruyabilecek misin o santrali? malum, ülkede delisi de teröristi de beyinsizi de çok.

edit: aselsan ve nükleer santrali birbiriyle bağdaştırarak örnek vermek güzel kafa yalnız.

Tek duyduğumuz şey devamlı bir şikayet, ama hala ortada bir çözüm önerisi görmedim.
Tabii, nükleer santral bizim neyimize. Aselsan'ı falan da kapatalım, memlekette herhangi bir bilimsel araştırmayı bitirelim. Sonuçta herşeyi elimize yüzümüze bulaştırıyoruz. Hatta ülkeyi kapatıp başkalarına devredelim, onlar daha iyi idare ederler zaten.

önce memleketi dışarı bağımlı hale getir. sonra "çok dışarı bağımlıyız, artık nükleer kuralım da kendimize yetelim" de. bunlar da çıksın alkışlasın. ulan asil cahil sizsiniz.

memlekette ilerleme olmasın mıymış. ulan bu ülkeye ait ne kadar tesis, fabrika varsa satıldı amk. petkim nasıl bir türk şirketiydi. şimdi kimin bi bak bakalım. hani gelişim seviyordunuz? niye sattınız o zaman şirketleri. tübitak'ın "amaan bu da projemi lan" diyerek geri çevirdiği genç arkadaşların projeleri yurt dışından ödül ve patent aldı.

evet çok severler kendileri gelişimi ve ilerlemeyi.

önce bankaları yabancılara satıp sonra yabancı sermayeli bankalardan alınan yüzlerce milyon dolarlık kredilerle duble yollar, sonra yine yabancı sermayeli kredilerle yarısı vergi olan araçlar alıp dünyanın en pahalı benziniyle o araçları o yollarda sürebiliyoruz. allah bunları başımızdan eksik etmesin!

imf'ye borucumuz sıfırlandı ya hani. ee o kadar mı? yani diyorki "a bankasına hiç borcumuz yok, yaşasın türkiye, çok iyi düze çıktık"

e peki b bankası? c bankası? sadece a bankasına olan borç mu önemli?

imf'ye 23 milyar dolar borç ödedik. güzel. peki şu an dış borcumuz ne kadar? 2014 yılı sonu itibari ile 233,4 milyar dolar.

evet kardeşim. her şey güllük gülistanlık ama biz götlük olsun diye karşı çıkıyoruz bir şeylere. şapkanızı çıkarıp önünüze koyun. şu akp kimliğinden sıyrılıp bu ülkenin bir vatandaşı olarak, tarafsız bakmaya çalışın bazı şeylere.

ülke yönetmek futbol klübü yönetmekle aynı şey değildir. parti seçmek de futbol klübüne başkan seçmek değildir.

doğacak kötü sonuçlar bu ülkede yaşayan herkesi etkileyecek olduğu için bizim öncelikle halk olduğumuzu ve bizim yöneticilere değil onların bize mecbur olduğu gerçeğini bir hatırlamamız gerekir. kimse padişah değil. o makama gelen insan halka hizmet için gelir. halkı yönetmek için değil, devleti yönetmek için. bu ülkenin asıl yöneticisi millettir. açın artık şu gözlerinizi.

ölmek istemeyen gerizekalılardır. oysa insan neden ölmesin ki bir avuç badem bıyık zevke gelsin diye...
ben de anlamıyorum bu insanları sahiden. alla alla.. cık cık cık...

(bkz: ironinin amına koymak)

asıl kendini akıllı sanan cahil beyanı. maden işletemeyen bir ülkeye nükleer santral emanet etmek ne kadar mantıklı, zaten düzgün adam yok ülkede olası bir facia ile embesil ve sekiz ayaklı insanlar mı doğursun millet.

tamam ülkeye katkısı olacak illa ki ama sen soma'da bir maden ocağına sahip çıkamadın buna nasıl çıkacaksın diye sorarlar.

mazallah akkuyu'da, soma benzeri bir vakada ölüm sayısı soma'dakinin sonuna üç 0 eklenmişi olur. yıllarca sakat doğacakları saymıyorum bile.

"odtü'ye ödenek vermeyip, santrali işletecek mühendisi nasıl yetiştireceksin?" diye sormazlar mı adama? durumudur.

yeni türkiye'nin temeli imam hatiplerdir diyip, modern bilimlerin küçümsendiği ülkede, imam hatipten mühendis çıkartır reaktöre dua okutursun artık. hee ama sizi gocundurmaz tabii, çünkü o reaktörü işletecek kadar akıllı adam akp'lilerden çıkmayacaktır!! olmadı rus getirirsiniz yine.

itü, odtü, yıldız gibi teknik okullar, iktidarın ve cemaatin kafasına göre yerleştirdiği öğrencilerle doluyken o iş öyle yürümez. gelişmiş ülkelerde nükleer var evet, ama adamlar santrali kurmadan önce işin temelini atmışlar ve doğru eğitim vermişler. eğitim temeli, inşaat temeline benzemez, marmaray mantığı ile santral tartışmasına girmeyiniz mümkünse.

edit:

(bkz: atom mühendisisin er gazinosunda televizyondan sorumlusun)

Daha senin maden ocakların tahdadan, çürümüş demirden, önce onları bir yenile nükleer e öyle giriş, bu kafayla yaparsan 301 kişi değil 30 000 000 insanın ölme ihtimali var. Nasıl tepki göstermesin bu cahiller!