bugün

Marmara Üniversitesi'de Siyaset Bilimi Profesörüdür kendisi.
üniversitelere turbanla girilmesinin bir özgürlük olmayacağını, yalnızca bir kural ihlali olacağını, her yerin kendine özgü bir kıyafeti olduğunu savunmuştur. türbana karşı olduğu gibi üniversiteye bikini ile gidilmesine de karşıdır. derdi açıklık ya da kapalılık değildir; yalnızca yerine göre giyinilmesidir.
düşündüklerini ifade etmesinden anlıyoruz ki, onun özgürlük anlayışıyla bizim ki arasında çok fark var.
özgürlüğü en iyi temsil eden yerlerden biri olan üniversitede prof. olan birinin düşücelerinden mütevellit, özgürlük anlayışının aslında özgürlüğü yansıtmadıgını görmekte üzücü..
koyu bir katolik olan pasteur nasıl incili laboratuarın kapısında bırakıyorsa biz de dini bırakmalıyız demiştir.

bir de itici bir kadındır. *
marmara iletişim yemekhanesinde, öğrenciler sırada değilmiş gibi sıraya girmeden yemeğini alan güvenlik personeline inat öğrencilerle birlikte sıraya giren, onlarla sohbet eden demokrasi abidesi marmara iletişim profesörü herşeye rağmen aman derste tartışmaya girmeyin şayet derste pek demokrat bir kişi olduğu söylenemez.
zeki, asil ve nasıl konuşması gerektiğini çok iyi bilen marmara üniversitesi siyaset bilimi profesörü. arkasında durduğu fikirleri karşısında kim olursa olsun çok rahat ve gerekirse ezici bir üslüpla, gayet mantıklı bir şekilde savunabilir. tespitlerinin hiçbirinde "hadi canım olur mu öyle şey" dedirtmez. tam bir bilim insanıdır.
ayrıca ermeni meselesinde ihtisası vardır. ermenilerden özür diliyorum kampanyasının başladığı günlerde katıldığı bir televizyon programında konuyla ilgili oldukça ilginç tespitlerde bulunmuş ve zekasına hayran bırakmıştır.
konuyla ilgili yayınlanmış kitapları şunlardır: uluslararası rekabette ermeni sorunu'nun kökeni 1878-1918, abd'nin güney kafkasya politikası olarak ermenistan sorunu 1919-1921.
kendisini siyasette görmek isteriz, zira böyle aydınlara türk siyasetinin ihtiyacı var.
bu sene derslerine girme şerefine nail olduğum,son derece atatürkçü,ermeni sorunu üzerine yoğunlaşmış ve bunun için ermenice öğrenmiş ayrıca kürtçede bilen,marmara üniversitesi iletişim fakültesinde eğitim veren siyaset bilimi profesörü.ayrıca mühendislik diplomasıda vardır bu nacizane profesörün.
kendisini bugün ayşe hür gibi birinin karşısında izledim ve düşüncelerini çok beğendim. ayşe hür ne kadar yazılarında olduğu gibi konuşmada da sözlerini çarpıtmaya kalktıysa, o kendini bilmez gülüşüyle programı izleyen beni bile sinir ettiysede oldukça soğukkanlı, mantıklı konuşmasıyla beni kendisine hayran bıraktırdı.
çok güzel ses tonu olan kadın profösör.
demokrat bir kişiliğie sahip olduğunu düşnmeme rağmen başörtüsü konusunda aşırı serttir.. Neden bilmem?
deniz baykal ve ekibini yerlerin dibine sokan üstat. anlattıklarına bakınca neden akp'nin hala bu ülkede iktidar olduğu zaten çok rahat anlaşılıyor. deniz baykal döneminde chp açıkça iktidar olmamak, sadece muhalefet edip kuru gürültü çıkartmak için oynamış. deniz baykal döneminde wikileaks belgelerinde de geçen "bir avuç gürültücü elitist" lafını ne kadar da hak ediyormuş meğer chp.

umarım kemal kılıçdaroğlu da deniz baykal'ın yolundan gitmez. aksine onunkinden bambaşka bir politika izler ve gürültü çıkartmaktan başka işlere de yarar.

buyrun bu da haberin linki: http://www.milliyet.com.t....2010/1307468/default.htm
tarihi çarpıtan kişiliklerden.

adam önüne direk belge bırakıyor. buyurun ne diyeceksiniz ? diyor.

cevap: - yok böyle bir belge.
an itibariyle ntv'de akademisyen sıfatıyla katıldığı programda adeta chp militanı gibi konuşan insan. hesapta objektif olarak tahlil yapacak, tespit yapacak. bağlantının sonuna doğru birand gibi "inşallah kazacağız" derse şaşırmayacağım.
an itibari ile arenada olan sayın hocam.
statüsü bir yana, oturuşu ve insanı dinlerken ki hareketleri falan hoşuma giden prof.dr. düşünceleriyle gönlüme sos olmuştur. yalnız dikkat ettim de, botokslu gibi. olsun.
Her konuk olduğu programda bilaistisna fenomen halinde tezahür eden, hayranlığımı kelimelere dökmeye kalktığım anda sözcüklerin kifayetsiz kalıp beni hayıflandırdığı lahzada daha da öte bir hayranlık beslediğim lakin derslerine müdahil olup o muazzam şerefe nail olamadığımı düşündüğüm zaman anlatılmaz bir şekilde hayıflanmama sebebiyet veren Prof. Dr. akademik ünvanına malik olan akademisyendir.
Padişahlar hakkındaki önermesi doğrudur. Sonuç itibariyle padişahlar cariyelerinin hiç birine nikah kıymıyordu ve bu açıdan baktığınız zaman Prof. Mazıcı'nın dedikleri doğrudur. Diyen olur ki padişah imam nikahı kıyıyordu o da yanlış padişah cariyeyi odasına almadan imamı çağırtıp nikah kıyıp, sabahına da boş ol demiyordu. En azından yüzlerce binlerce tarih kitabında bu yönde bilgi yok. Sonuçta Yavuz ile birlikte Halifelik ünvanını da aldığını iddia eden kişilerin her akşam başka bir cariyeyle sevişmesini islam'a uygun bulan varsa zaten beri gelsin. Hani padişah islam'ın en temel kurallarından birini yerle bir ederken sıkıntı yok da, günümüzde profesör onlara bu zina ilişkisi sonucu doğan çocuk anlamına gelen veled-i zina kelimesini kullanınca mı sıkıntı oluyor anlamak zor.
padişahları kendisi gibi * zanneden,murat bardakçı nın deyimi ile profluğu kuaföründen yada manavından almış kadındır.
profesörümüz Padişahlara "veled-i zinadır" diyerek.Acayip bir çıkış yapma gereği duymuştur.Anlamadığım padişahların yapılış aşamasına bu kadar yakından nasıl vakıf olmuş.
uzun zamandır televizyon karşısında oturmama rağmen konuşmalarıyla beni ekrana kilitlemiş güzide hocamız. konuş hocam konuş..
Ses tonu dolayısıyla 2 dakika bile konusmalari dinlenemeyen akademisyen.
mantığına, bilgisine, yorumuna bakınca şaşırtan düzeyli bir bilim kadını.
fikrine katılmayanların bile dinleyebileceği, ekran başında konuştukça insanı daha da ekrana kilitleyen hareretli, hızlı ve ilgi çeken bir konuşma üslubu olan ve donanımıyla da kesinlikle türkiyenin en iyi siyaset bilimcilerinden biri olduğunu düşündüğüm marmara üniversitesi hocasıdır.

sırf kendisinden ders dinleyebilmek için bile marmarayı tercih edebilirmişim. ayrıca türkiyede tarafsıza en yakın siyaset bilimci olduğunu düşünüyorum öyleki kendisi gençlik yıllarından beri güçlü bir chp sempatizanı olsa da chp'ye karşı da çok sert eleştirilerde bulunmuş ve nerdeyse chp yönetimini yerin dibine sokmuştur. söylediklerinde haklıdır da.

işte nurşen hocamız olaya 2:45'te bi girmiş tam girmiş :

http://www.youtube.com/watch?v=YuZqLFt0fcA
an itibariyle bugün tv'de (ki biliyorsunuz bu tv cemaate yakın koza grubuna aittir.) hem akp'yi hem de cemaati ince ince eleştiren akıllı ve birikimli akademisyen.
Kulak tırmalayıcı korkunç sesi, elini kolunu histerik histerik sallayarak konuşması,gözlerini aça aça karşısındakini süzmesi, velhasılı her hali, her tavrıyla fena halde antipatik hoca. Kendisinden ders alanlara Allah sabır versin, katlanılacak gibi değil kendisi, zira.Fena, çok fena...
Aslandır aslan.
Tam da benim düşüncelerime tercüman oldu.
Ece ktipiyozu da geri adım attıracak aklı sıra.
Olaydan karlı çıkan kim? Asıl soru budur.