bugün

klasik cevapları zaten vardır.

-allah'a şükür yetiyor.
-iyi kötü kazanıyoruz bir şeyler.
-çarkımız dönüyor.
-şükür, geçinip gidiyoruz.
tenceremiz kaynıyor çok şükür, kimseye muhtaç olmayacak, normal bir sosyal hayatı yaşayacak kadar kazanıyorum der, işin içinden çıkarım.
"Asgari ücret" deyip geçiyorum. Kadının yaşı, erkeğin maaşı sorulmaz. Kimse kimsenin maaşını bilmek zorunda değil.
Aynı işyerinde çalışan başka biri soruyorsa "işte senin aldığın kadar" yahut "bilmem ki kaç lira verecekler. Daha konuşmadık." gibi cevap verilmelidir ki kendisinden fazla maaş alma durumu olursa işyerinde husursuzluk çıkmasın.

Ana, baba, eş soruyorsa kaç lira alınıyorsa aynısı denilir ki ana baba övünsün, eş de ona göre ev ekonomisini düzenlesin.

Kardeş ve akraba, arkadaş soruyorsa "eh işte, kazanıyoruz geçimimiz kadar..." vs denilir ki durup dururken borç harç istememesi için.

Arkadaşın olmayan ama muhabbet ettiğin herhangi biri soruyorsa; eğer maaş çok ise "söylemeyim ayıp olur" normal veya az maaş alınıyorsa "eh işte idare ederiz" denilir ki karşı tarafa görgüsüz görünmemek için.
Ne maaşı işsizim lan.
"primlere göre değişiyor" dersiniz, ayıklasın pirincin taşını.
(bkz: ne kadar salak salak sorular bunlar ya)
ben her ay ne kadar maaş verdiğimi söylüyorum...
(bkz: kadına yaşı erkeğe maaşı sorulmaz)
kimin sorduğuna bağlı değişkenlik gösterir.
maaş sevgiliye abartılı söylenirken eşe alınan zam bile az söylenir.
Kadınların yaşı, erkeklerin maaşı sorulmaz.
-sana ne kadar lazım?
Asgari ücretinin iki katının yarısı. *
çok
burda iste entry isocum görmedin mi.
taksicilerin verdiği en alternatif cevap tekrar edilebilir. ekmek paramızı çıkarıyoruz cok şükür.
- kızım sen ne kadar maaş alıyosun bakayım?
+ senin oğlundan çok teyze.

geçiniz.
(bkz: holosko artı bir miktar para)
Karnımı doyuracak kadar.