bugün

minibüse bindiği anda şoförün arkadaşı olduğunu belli etme amacıyla yüksek sesle ve kocaman gülümseyerek "seeelamınaleyküüüüm" der ve şoförün "oooooo aleykümselaaaaam" dediği sıralarda minibüste bir sürü boş koltuk olmasına rağmen motora oturmaktadır malum abi. işte bu da şoförün arkadaşı olduğunu dünyaya haykırdığı ikinci andır. onlardan havalısı yoktur artık. minibüsteki herkes onlara hasta olmuştur bi kere. motordaki abi yeni binenlerden ücret alıp direksiyonun sağ alt çaprazındaki bozuklarla para üstü verir arada. ve bunu yaparken de muhabbeti kesmeyerek karizmayı alır yürütür. muhabbetin merkezi şoför camiası ve futboldur. bu ikilinin nefes aldığı sırada sağ en öndeki tek koltukta oturan heyecanlı genç de lafa karışır. işte diğer yolcuların bittiği an bu andır. o muhabbet asla kesilmez bir daha. diğer yolcuların tek bir amacı kalmıştır artık; bu muhabbetin nefes alma molalarında inecekleri yeri geçmeden, doğru yerde ve zamanda haykırabilmek. ama olsundur. abi karizmayı koymuştur. önemli olan da budur.
bazen de minibüsün dolu olmadığı izlenimi verilmesi için ayaktaki saplardan biri oturtulur o yazık yere. eşeğe ters binen nasreddin hoca misali diğer yolcuların süretlarını direkt karşıdan görür ve hele de hemen önünde genç, güzel bir bağyan varsa hihihi diye şimarır. ayrıca para speti burnunun dibinde olduğu için sürekli bir tedirginlik vardır. eli kesinlikle o bölgeye gitmez. zaten minibüsçü de bunu oraya oturturken tipininin zararsız olmamasına özen gösterir.
(bkz: motor üstü yalakası)
(bkz: para sayma makinası)
muavin yoksa (ki artık olmuyor pek) ve boş koltuk da yoksa pekala oturarak ulaşım yapabileceğiniz, soğuk kış günlerinde ısısıyla haz veren oturgaç.
bütün otobüsün kendisine doğru oturduğu candır... mülakata alınmış gibi hisseder kendini akabinde ilk boşalan koltuğa atlayarak rahata kavuşur...