bugün

madem ki sen, bensin, ben de senim
artık bu benlik senlik nedir?
biz hakk'ın nuruyuz, aynasıyız.
Kendi kendimizle, birbirimizle ne diye çekişip duruyoruz?
bir aydınlık bir aydınlıktan neden kaçıyor?
biz insanlar, hepimiz hakikatte tek bir cevheriz.
aklımız da bir, başımız da bir.
sen kendinde kaldıkça bir habbesin, bir zerresin fakat herkesle birleştin, kaynaştın mı bir ummansın, madensin.
Bütün insanlarda aynı ruh vardır, fakat bedenler, tenler yüzbinlercedir.
çeşitli kaplara konan sular, kaplar kırılınca birleşirler, tek bir su halinde akarlar.
şair değildir, Allah aşığı, dostudur. evliyadır.

"Benim için şiir nedir ki ben ondan bahsedeyim.
Benim diğer şairlerin sanatlarından, hünerlerinden başka sanatım hünerim vardır,
ben Hak aşığıyım"
tek eylemi, eylemsizlik olan ve turizm acısından iyi getirisi olduğu icin üzerine bu denli düşülen kişi. mabetlere cekilip izlemek ancak hindü ve budistlere özgü zira.

hoş onlara da bir şeyhler oldu ya son zamanlarda...
şems-i tebrizi ile aralarındaki o dehşetengiz ilşkiden dolayı daha da çok sevdiğim uğruna mesnevi'nin yazıldığı kıskanılası insanlara bilimum özendiğim yüce şair mükemmel insan.
dünyanın her parçası aşıktır.
her parçası bir buluşma sarhoşudur.
fakat bu aşıklar sana sırlarını söylemezler.
çünkü sır ancak layık olana söylenir.
eğer gökyüzü aşık olmasaydı, göğü böyle saf temiz olmazdı.
eğer güneş de aşık olmasaydı, yüzünde bir ışık bulunmazdı.
yeryüzü ile dağlar da aşık olmasalardı, üzerlerinde ot bile bitmezdi.
eğer denizin aşktan haberi olmasaydı böyle çırpınmazdı. donar kalırdı.
Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi
ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
Ben dostlarımı ne kalbimle ne de aklımla severim.
Olur ya ...
Kalp durur ...
Akıl unutur ...
Ben dostlarımı ruhumla severim.
O ne durur, ne de unutur ...
"Anlatılanı anlamaya, söyleneni dinlemeye liyakatin yoksa, söz söyleyenin söyleme kabiliyeti seni görür, anlar, yatar, uyur!.."
Mevla'nın herşeydeki sırrı sabırdır... Acıya sabredersin adı metanet olur, insanlara sabredersin adı hoşgörü olur, dileğe sabredersin adı dua olur, duygulara sabredersin adı gözyaşı olur, özleme sabredersin adı hasret olur, sevgiye sabredersin adı aşk olur.
sözcüklere sığdırılamayacak devasa insan.
-bu dünya bir ağaca benzer, biz de bu ağaçta yarı ham, yarı olmuş meyveler gibiyiz.(mevlana)
(bkz: mevlini)
" Dünya malı bedene tapanlara helaldir. "
" Uzaklık deyip dert ettiğin nedir ki sevgili, biz Yaradan' ı görmeden sevmedik mi? " vb. sözlerin sahibi zat-ı muhterem.
"Ey tanık!
Gece nedir bilir misin?
Dinle, gece aşıkların yabancılardan saklanması içindir!
Tam da bu gece! Bu gece ki, ay benim evimde,
Ben sarhoş
Gece aşık
Ve ay da divane iken..."
dinler arası diyalog adı altında yapılmaya çaşılan misyonerlik faaliyetlerine ''malzeme'' edilmeye çalışılan yüce sahsiyet,Allah dostu,şeb-i aruz'un kelam sahibi büyük islami düşünür ve mütefekkir..

hadsizliğin bu kadarına da pes doğrusu..
silkelenme zamanı gelmedi mi?

hörmet ederim..
en güzel dini yasam bicimini bulan büyük kisilik. ne o yobazlik falanda nedir ki?
ötekinin söyleminde eriyen kişiliktir; olumsuz anlamda. Batı sürekli kendi retoriği içinde eritip mevlana'nın kendine uygun yönlerini alıp ötesini biçmiştir; bu nedenle yaptıkları çeviriden ziyade yeniden yazmadır; daha doğrusu kendi söylemleri içinde eritmeleridir. keza mesnevinin radikal yönlerini de görmek lazımdır; yoksa o kalın kitabı okumadan sempati duymak çok kolay ki aynı hataya kendi kültür iklimimiz içinde biri olmasına rağmen batının ağzından dinleyerek düşebiliyoruz.
"Sen çiçek olup etrafa gülücükler saçmaya söz ver. Toprak olup seni başının üstünde taşıyan bulunur...! "
"iyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur."
cehr-i zikir ehlinin en bilinen siması.
mevlasına kavuşmak için yanıp tutuşan ender aşıklardan biri..
Sen yine sükutu giyin !Dilersen hiç konuşma.Ben kelamlarımı çürüttüm yolunda, çarpsa da bir tokat gibi yüzüme, her harfi yoluna heceledim.! Ve bilesin üstüne aşkı giydirdiğim söz verdim ben bu yüreğe ; hiçbir harfi sensiz bir cümleye kurban etmedim.
konya ve yöresinde yapılan etli ekmeğin peynirli haline verilen isim daha sonra celaleddin-i rumi adındaki şahsiyet bu pideyi çok sevdiğinden midir nedir adına mevlanayı eklemiştir engin bilgime ve yaptığım araştırmalara göre.
Mevlanaya sormuşlar "sevgili" nasıl olmalı diye...

Sevilecek biri olmadığı zamanlarda bile seni sevmeli
Sarılacak biri olmadığı zamanlarda bile sana sarılmalı
DAYANILMAZ OLDUĞUN ZAMANLARDA BiLE SANA DAYANMALI!!
Sevgili dediğin fanatik olmalı
Bütün dünya seni üzdüğünde sana moral vermeli
Güzel haberler aldığında seninle oynamalı
Ve ağladığında seninle ağlamalı...
Ama hepsinden daha çok;
Sevgili matematiksel olmalı;
Sevgili çarpmalı,
Sevgili bölmeli,
Geçmişi çıkarmalı,
Yarınını toplamalı,
Kalbinin derinliklerinde ihtiyacı hesaplamalı
Ve her zaman Bütün parçalardan daha büyük olmalı...
işi bitince seni bir tarafa atmamalı...
aradığı herşeyi sabırda bulmuş güzel insan.