bugün

alev alatlı'nın kitaplarının üzerinde de arz ı endam edendir.
zulmettikten sonra gelse de "feriştahı"
biçarenin kalır mı hiç "iştahı"
aheste çıkarmış mazlumun "ahı"
bi de sorsak, dersin küstahça "hı?" *
bazı insanlar tıpkı matruşkalar gibi, tanıdıkça küçülüyorlar.
çin malı matruşka: http://galeri.uludagsozluk.com/g/matruşka/
ne kadar anlamlı olduğunu anlatamayacağım yekta kopan eseri. buyrun şöyle bakın.

http://24.media.tumblr.co...0hcleuSq1qdpwd3o1_500.jpg

aşama aşama gidiyor sanki. 1 size uyarken "geri dön" demeye başlayın. 2... 3... Hala gelmediyse, 3 ile 4 arasındayken gelmeye karar verirse, 4e gitmek doğru karar diyebilirsiniz.

1.
Seni özlediğimi düşündükçe, gücünü kaybetmiş bir derebeyi gibi yalnız hissediyorum kendimi.
Sessizleşiyorum..
Oysa konuşmayı nasıl sevdiğimi bilirsin.
Gece, en güzel uyku şarkılarını söylerken bile susamazdım.
Bilsen biraz sese nasıl ihtiyacım var.
Sadece biraz ses..
Taşıyamıyorum bu yalnızlığı.
Oysa nasıl da çoğul yaşıyordum seninle herşeyi.
Şimdi çıkıp gelsen “işte burdayım” desen
Kendimi iyi hissetmem için sadece gülümsemen bile yeter.
Yalnız ruhların kalıplarına sıkışmış sözler yazmak istemiyorum.
Yedi cehennem, sekiz cennet olduğunu biliyorum
Bu yüzden
Sırf bu yüzden seni bekliyorum.
Yoruldum artık.
Sözlerimi ayıklayıp, onlarla çoğalmak istiyorum.
Gel artık, yalnızlığı sevmiyorum

2.

Seni düşündükçe yalnız hissediyorum kendimi.
Sessizleşiyorum.
Oysa konuşmayı nasıl da sevdiğimi bilirsin.
Gece en güzel uyku şarkılarını söylerken bile.
Taşıyamıyorum bu yalnızlığı
Oysa yaşıyordum.
Şimdi çıkıp gelsen,“işte buradayım” desen, kendimi iyi hissetmem.
Yalnız yedi cehennem olduğunu biliyorum.
Bu yüzden yoruldum artık.
Sözlerimi sevmiyorum.

3.

Seni sevdiğimi söylerken bile yalnızlığı yaşıyordum.
işte kendimi bu yüzden sevmiyorum.

4.

Seni sevmiyorum.
öğrenci evinde olmaması gereken güzel yöresel süs.

en ufağı iki günde, bi büyüğü üç, biraz daha büyüğü dört, tamamı da en fazla 1 haftada koltukların altlarında yerini alır.
bu bebek elime geçende teatral kuru kafa tutuşu eşliğinde oyun içinde oyun yada işin içinde iş var repliklerini söyliciimden eminim lan!
görsel
rusçası 'matrioşka' olan kelimedir. söylene söylene matruşka olmuş bizde...
iç içe geçmiş bebek.

incelemesi, tekrar tekrar çıkartıp sonra yerlerine sokması, boyasındaki ince işçilik ve kaliteli verniğiyle gönüllere taht kurmuştur. bunun şeklinde votkalar da vardır. bebeği açıp şişe kapağıyla karşılaşılan.
sanki inception.
bazı hesaplardaki nickim.
Türk işi matruşka şu şekildedir:

görsel
Rusya'ya özgüdür amacı nedir bilinmez

görsel
Şimdi ki insanları betimleyen mükemmel şey.

içiçe ibnelik akıyor hepsinden.
T,r ve ş harfleri değişince Rusça dolmuş kelimesini oluşturan bir oyuncağın adıdır.
görsel
standart olarak iç içe geçmiş 8 bebekten teşkildir.
Bir keresinde peder beye kutu içinde kutu 6 parçalık bir hediye geldi. Son kutuya gelince eliyle parçaladı attı. Dedik baba ne yaptın ondaydı hediye diye. Başlarım lan böyle işe adam gibi hediye verin demişti. Bunu versek keser bizi herhalde.*
günümüzün elektrik faturasıdır.
rusya'da 19. yy'da çocuklar için tasarlanmış iç içe geçmeli oyuncak bebeklerdir. fabrikadan çıkan ürünler kurutma ve astarlanma aşamasından sonra boya ve çizim aşamasından geçiyor.
rusya deyince aklıma ilk gelen sembollerden biridir.

ukrayna gezimde 3 tane almıştım. rusya'da dünya liderleri için yapılmış matruşkalar da vardır. ukrayna'da aradım fakat bulamadım. çünkü atatürk matruşkaları çok hoşuma gitmişti. rusya'ya yolunuz düşerse atatürk matruşkalarından almayı unutmayın. matruşkaların hepsi güzeldir, en az 1 tane bulunsun evinizde.