bugün

iki beton duvar arasına örmüş ağlarını örümcek. her tuvalete gittiğimde görüyorum. aynı konumda günlerce yüzyıllarca duruyor sabit şekilde. ne yiyor, ne içiyor merak ediyorum. canı sıkılmıyor mu, o da var.
''gel beni ez'' diye ısrar eden örümcektir. kırmamak gerekir.
(bkz: bi siktir git dedirten hayvanlar)
(bkz: duran örümceğe mal mal bakan insan)
+olm ne duruyon mal mal tutsana şu ağın ucundan
-abi benim alerjim var ağa karşı
+nasıl lan?
-ağ tutuyo beni abi başım dönüyo sonra
+gel ben seni tutarım
-yok abi tenimde de kabarcıklar çıkarıyo
+ne teni lan ten mi var sende anten!
-boşversene, hayal gücünden ibaretiz zaten
+insan özentisi seni yürü len
-gaçayım
(bkz: down sendromlu örümcek)
Yalnizligin tam ortasina düsmüs örümcektir , karsisinda raki icip hatta örümcegede raki ikram edip dertlesilmelidir.
-Örümcek sen hic karsiliksiz ask yasadinmi?
-....?
- Mal mal durmada cevap ver mina godumun örümcegi...
bu terbiyesiz durmakla da yetinmez, siz hareket etsin diye ağını salladıgınızda hiç iplemeden durur, o kadar bacagından bırını hareket bıle ettirmez. Sizi buna layık görmez.
Ulan boyu kadar cikardi ayiya bak diye düsüncelere dalip sok olmus örümcekdir.
tavanda, iki duvar arasındaki çökük yerde duran örümcek, biz ona bakarken o da bize bakar, ama yine de korkarız. Yakından baktıysanız gözleri melül melül'dür, ağlayacakmış gibi ve anlarız ki bu örümcek Müslüm Gürses dinlemektedir.
genelde üzerine üflenir.

biraz hareket eder sonra yine durur, yine üflenir. sonra dönülüp gidilir. neden yapıyoruz bunu?