bugün

"birey laik olamaz, devlet laik olabilir" tezi düşünüldüğünde laikliğin dinsizlik olduğu söylenebilir. devletin laikliğini savunanlar dinsiz değildir ancak laikliği kendi içinde yaşamak isteyen her görüşe açık, hristiyanlığı da yahudiliği de doğru bulan birisi dinsizdir. tekrarlıyorum laiklik bireyin değil devletin benimseyeceği bir sistemdir.

öncelikle türkiyede laiklik yoktur. din devlete karışamaz fakat devlet dine rahatlıkla karışabilir. krizlerde, artan suç olaylarında, depremlerde kısaca hemen her felakette devlet cuma hutbelerinde ne anlatılması gerektiğini emreder. bu laikliğe aykırıdır!

türban tüm ülkelerde serbesttir, gerek kamu alanında gerek okullarda. bir ülke hariç o da afrika ülkesiydi sanıyorum. kamusal alan ya da okullarda türbanın serbest bırakılması laikliğe gölge düşürmez. bunu siyasal simge olarak kullananlar var fakat inançları içinde takanlar var. neden bir kaç propagandacı yüzünden sahiden inananların hakkı yeniyor anlamıyorum! alkolü kötüye kullanan bir sürü kişi var ülkemizde, ama edebiyle içende. o zaman alkol kötülük teşkil ediyor diye toptan onu da yasaklayalım. olmaz, laikseniz, özgürlüğü savunuyorsanız, bari onu doğru yapın.

şeriat'ın gelmesinden korkan tüm cenaha buradan sesleniyorum şunu kafanıza sokun; islamda örtünme zorunluluğu vardır fakat istemeyenleri zorlama örtmek yoktur. böyle bir kanun kur'anda ya da hadislerde belirtilmez. iran bunu kıçından uyduruyorsa bilemem. şeriat denilince direk iran'ı örnek göstermeyin! şeriat bu demek değildir.

kelime anlamı olarak şeriat din demektir. her inanan şeriatçıdır.
son olarak çeşitli islam alimlerinin görüşlerini yazmak istiyorum.

-şeriatı allah koymuş ve kullarını sorumlu tutmuştur.
allah şeriatı, kullarının ebedi hayata ve hakiki saadete ulaşmaları için gönderilmiştir.
-şeriat kavramının içinde, imani hükümlerin yanında ahlaka, ibadete ve günlük hayattaki işlere dail hükümlerin hepsi vardır.
-şeriat kelimesiyle açıkça; kur'ana, hadise ve icmaya dayanan hükümler kastedilmiş olur.
-genel anlamda, her peygamberin getirdiği ilahi kanunlara da şeriat denir.

şeriat dinin kendisidir. öncelikle kişi şeriatı kendi içinde yaşamalıdır. ancak istemeyenlere inanmayanlara osmanlı döneminde olduğu gibi saygı duyulmalıdır. laik devlet düzeni içinde yaşıyoruz, çünkü çok çeşitli görüşlerde şeriatın kanunlarını devlete yansıtmak oldukça güç ve zor. bu yüzden şeriat savunucuları dini kendi içlerinde yaşasın, laiklik savunucuları da dine biraz daha saygı duysun.
bir şahıs siyasi görüş olarak nasıl laik olabilir ki ?

laiklik devlet düzeniyle iliskidir. üstelik bir din yahut tek basına bir ideoloji de degildir. laikligi savunmak , din ile devlet islerinin birbirinden ayrılmasını savunmaktır.türkcesi budur. ve bu fikriyatı savunanlara da laik denir laik düzen yanlisi olarak. siz bunu nasıl yorumlarsanız oda öyledir.birde yukarıdaki entry de hristiyan ve museviliginde dogruluk payını kabul eder diyor arkadaş. böyle birşey olması mümkünmüdür. ayrıca her iman eden , hristiyan ve museviliği semavi din olarak kabul eder ve onun peygamberlerine iman eder. bunu inkar etmek kuran-ı kerim ve allah'ı inkar etmektir.yanlis bir cümle kurulmustur.

vesselam.
(bkz: emine şenlikoğlu)
laikliği "din" gibi almaktan ileri gelen çıkarımdır.

laiklik sadece bir yöntemdir, modern ve özgür bir toplum için uygulunan bir çeşit çıpadır. su yollarını oluşturur, onlardan kimsenin kişisel / özel bir fayda sağlamamasını sağlar. sadece ihtiyacı olanların evlerine suyun çekilmesidir. bu durumdan memnun olanlar, daha fazlasını amaçlayıp istedikleri yerlerde baraj kurmak istemeyenler de laiktir.

ben ben ben ben diyerek, individualist takılarak, "ben"i reddeden bir dine mensubiyeti savunmak nerden çıktı bilmem. ama unutulmamalı ki, bir müslüman için, "ben" yoktur; yapan da "o"dur, eden de "o"dur, eyleyen de "o"dur.

ama şeriat istemiyle yanıp tutuşup, "ben bir bireyciyim" "bireysel özgürlükleri savunuyorum" ile kendini savunmaya kalkınca yamuluyor portreler. "hiç hoş bişe değil" (geçen tiki bir arkadaş diyordu)
--spoiler--
öncelikle türkiyede laiklik yoktur. din devlete karışamaz fakat devlet dine rahatlıkla karışabilir. krizlerde, artan suç olaylarında, depremlerde kısaca hemen her felakette devlet cuma hutbelerinde ne anlatılması gerektiğini emreder. bu laikliğe aykırıdır!
--spoiler--

--spoiler--
laiklik savunucuları da dine biraz daha saygı duysun
--spoiler--

türkiye laik bir devlettir. laiklik devletin dine dinin de devlete karışmaması anlamına gelmez. ilkokuldan beri öğrendiğimiz tabirler laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrı tutulmasıdır. yani siyasete din alet edilemez, aynen dinin de siyasete alet edilemeyeceği gibi.

laiklik zaten dine olan saygıdan ortaya çıkan bir kavramdır. yani laik bir devletten sadece müslümanlığa saygı gösterilmesi beklenemez, diğer bütün dinlere de aynı saygı gösterilmelidir. bir dinin ön plana çıkarılması laik bir ülkede düşünülemez.

üniversiteye türbanla girilememesinin din ile bağdaşan bir tarafı yoktur. buna izin verilmiyor diye insanların dinlerini yaşamalarına da izin verilmiyor anlamını çıkartamaz hiç kimse. türban siyasi bir simge olduğu için birçok yerde yasaklanmıştır. dini inancından dolayı örtünen herkes yeri geldiğinde örtüsünü çıkarmak zorunda kalırsa imanından hiçbir şey eksilmeyeceğini bilir.
laikleri dinsiz kabul eden zihniyet, tüm kötülüklere layıktır.
insanların dindar dinsiz olduğunun kararını vermeye yetkili olduğunu düşünen kişi düşüncesidir.

Bunun kararı ne zamandan beri kullara kaldı? insanların kalbini ne zamandan beri görebiliyorsun?

biz buna Allah la kul arasına girmek diyoruz. Günahı vebali boynuna diye de ekliyoruz.
kafası karışık insan söylemi. empati kurmadan bu memlekette yaşayamazsın, kimyan uymaz. ha ben buraya 3 paragraf da yazardım, ama ne denilebilir diye düşünüyorum bulamıyorum. kutuplaşma bizi buraya kadar getirdi, yapımda ve yönetimde emeği geçen herkesin allah belasını versin.
din tamamen allah ile kul arasındaysa eğer bu her fırsatta hatırlanmalıdır.
dini bu kadar dillendirerek doğru bir tavır içinde olduğunuzu sanıp bu yetmiyormuş gibi insanları dinsiz(!) şeklinde nitelendirmek dininize nasıl sığıyor anlamış değilim.
laikliğin dinsizlik olduğunu bilip,demokrasinin dinsizlik olduğunu bilmeyen kişi söylemidir.
sömürdünüz memleketi din din diye. madem dinini tam anlamıyla yaşamak istiyorsun,dünya işlerine karışma ! al bohçanı çık dağa. allah'a ada kendini!
laik olduğunu söyleyen kişi dinsiz ise laik olmadığını söyleyen kişi dinlidir. peki, laik olduğunu söylemeyen kişi nedir? munafık mı? hadi leyn...
din ve devlet işlerinin birbirinden ayıran laikliği savunan bir kişi için söylenen saptırılmış söz.
Yahudi de olabilir bunlar ama ortak özellikeri islam düşmanı ahlaksız yavşak ayyaşlar olmalarıdır. Hiç şaşmaz.