bugün

Su problemi çözüldüyse gayet rahat yerde askerlik yapmaktır.

Özellikle lefkoşa merkezdeyseniz bol bol kıprıslı hatunlarla hasbihal edersiniz.

Lakin su problemi çözülmesiyle adam akıllı duş alamazsınız.

- napan askercik, gezdirirsin gendini oraşta buraşta, gel buraya ablaam.
askerlik yata yata bitirilir.
Güzeldir. Lefkoşa'da yaptım. Devrecilik sıracılık hiçbir bok yoktu. Onun dışında gerek yazıcı olarak gerekse denetmeler çok olduğu için amele olarak çok çalıştım. Hep uyku problemi çektim diyebilirim.
(bkz: tavuk hastalığı)
haziranda askere gideceğim temmuzda lefkoşadayım bakalım merakla bekliyoruz burada söylendiği gibi mi farklı mı? denetleme muhabbetini söyleyen çok oldu umarım asalaklaşmam orada korumam gereken bir itibarım var sonuçta. 5 ayımız orada geçecek neticede. yerel halk konusunda herkes farklı bir şey söylüyor, kanımca bu insandan insana değişiyor, kimisi kalas gibi gidip halkla kaynaşamıyor halkta bunu kötü yorumlayıp kötülüyor, kimisi de samimi gidip can ciğer oluyorlar ve kötülük görmüyorlar. benim gibi sıcak kanlı adanalıyı görünce rum tarafına taarruza bile kalkabilirler sanırsam.
denetleme görmekten başınız döner.
Nerden gelin nere gidin veya durup durma orada abe gavas gibi gibi sözlere maruz kalabilirsiniz yerlileri tarafından. Askerliginizin çoğu bu sözleri anlamaya calismakla geçer bir bakmışsın askerlik bitmiş sonra.
asteğmen değilsen başa daha kötü bir şey gelemez.

kışlada rütbeli tepene biner, çarşıya çıkarsın

vatandaşı tiksinir gibi bakar.

siyasetçinin ibneliği işte.
uçaktan inene kadar başiniza ne geldiginin farkina varmazsiniz. oysa inip ktm dedikleri yerde 3 gun boyunca betonda yatacagimi bilseydim o ucaktan atlardim yinede inmezdim kibrisa. şaka maka 96 gunluk askerim bugun atarsa 73. magosa dan herkese selamlar.
edit:atarsa sadece 21 galiba bitiyor
söylendiği gibi bi tarafı ızdırap bir tarafı kebap olan;
ama aynı tugay içinde bir tarafı cehennem diğer tarafı cennet olan bir yer.
kıbrıs lefkoşada askerliğimi yaptım. 357. kd. Birlik revircisi idim. Birliğimin adını vermiyicem. isteyen mesaj atsın.
benim zamanımda ,ki takribi 1 sene yapar, su sıkıntısı falan yoktu. hatta sabahları sıcak su ile traş olurduk. Kd'lerden kimse elle tutulur aman aman bi iş yapmazdı.
eğitim mi ? o da ne lan?
bizde öğlen içtimasından sonra, askeri, eşofman giymek zorunluydu. ben sana öyle söyliyim. Gündüz nöbeti nedir bilmezdik, Silahla bile tutmazdık nöbeti dolu şarjörü geçtim, hücum yeleğini geçtim. sadece dikilirdik kademede.
sadece ilk 15 gün çarşıya çıkmadığın için zordur daha sonrası " gene geldik amk yerinedir."
askerliğim esnasında ada halkından herhangi bir kötü söz, taciz, tahrik edici bir şey görmedim. revirci olduğum için hastane ayağına haftaiçi de kaçardım tugaydan ve gezip görme şansım olurdu. haftaiçi girne dediğin yer lefkoşa dediğin yer bomboştur. in cin top oynar. oraları kalkındıran öğrenciler ama özellikle askerlerdir.
yeni gidecek kardeşlerime özellikle belirtmek isterim. telefon kartları pahalıdır, cep telefonu ararsanız 15 sn 1 kontör atar; ama akşam 10 dan sonra ararsanız 50 sn 1 kontör ile ücretlendirilirsiniz.
çarşısı pahalıdır. her bir çarşı için en az 50 TL'yi gözden çıkartmanız gerekmektedir. Dome Hotel'in açık büfe kahvaltısını bilmeyen yoktur zannedersem.
vatani görevini kktc-rum sınırında icra etmekte olan şahsımında içerisinde yer aldığı durum.
Eger temas hattında iseniz günlük 8 saat nöbet tutarsınız, nöbetler dolu mühimmat ve angajman kurallarına göre tutulur. Nöbet kuleniz rum yerleşim yeri yanında ise ki bendenizinki öyledir, rum kızlarının küfürlerine, el kol hareketlerine, göt meme göstermelerine bağışıklık kazanır, karakterinize göre gülerek ya da daha marjinal tepkiler ile karşılık verirsiniz. 15 günde 1 defa çarşı hakkınız olur, kıbrıs halkının düşman askeri gibi davranması karşışında "ebelerinizi rumların altından biz aldık o.ç." diye düşünebilir fakat söyleyemezsiniz. casinolar (kumarhane) ve night clublara (kerhane) askerin girmesi yasak olmasına rağmen çoğunluğunu askerler olustururken, döner+ayran'a 10 tl, 3 gb+100 dk'lık databola'a 54.50 tl öder bölüğünüze döner şafak saymaya devam edersiniz. (bkz: atarsa 41 başkada yok)
burada askerlik yapanlar acilen bana ulaşmalılar.
Şahsımın da başına gelen bir gadise hakkönda getekli bilgiler, alıntıdır; Kıbrıs'ta askerlik yapmak nasıldır denilince, hemen bir kaç kelime söylemek istiyorum. Bu kelimelerin anlamlarını, bir asker için neler ifade ettiğini yaşadıkça daha çok öğreneceksiniz. Kıbrıs'ta askerlik yapmak demek KIBHAS, KKTC Telekom, Spor, Özgülen, Lemar, Portakal, Hellim, Susuzluk, Lefkoşa, Girne, Güzelyurt, Magosa, Lefke, Lapta demek. Acemi birliğinizi Türkiye'de yapıp, bu birliğinizin bulunduğu ile bağlı olarak 1-3 gün arasında yol izni alarak Kıbrıs'a gideceksiniz.

Kuzey Kıbrıs'a isterseniz kendi imkanınızla uçak kullanarak yaklaşık 1 saatte gidebilir ya da Mersin'den askeri imkanlarla gemiyle geçebilirsiniz. Eğer maddi imkanınız varsa kesinlikle uçakla gitmenizi öneririm. Kıbrıs Lefkoşa Ercan havalimanına indiğinizde, geçiş kapılarında askerler de yer alıyor. Gideceğiniz yere göre (Lefkoşa, Girne, Magosa vs.) çeşitli yerlerde beklemeye başlıyorsunuz. Şanslıysanız erken saatte, bağlı olduğunuz alaya sizi götürecek kişiler gelir. Değilseniz ve geç bir saat olduysa muhtemelen bir KTM'ye gideceksiniz demektir. işin özeti, Kıbrıs'a ilk indiğinizden itibaren kendi usta birliğinize katılımınız 1 ile 3 günü bulabilir.

Türkiyede sizden haber bekleyenler de mutlaka olacaktır ancak kötü bir haber vereyim, Türkiyedeki ankesörlü telefon kartları KKTC'de geçmiyor. Kıbrısın kendine özgü KKTC Telekom isimli bir firması var ve onun kartlarını almanız gerekiyor. Havaalanında bunu temin edebileceğiniz büfeler var ancak askerler 1.katta beklerken, bu dükkanlar giriş katta yer alıyor. Normal şartlarda da aşağı inilmesine izin vermiyorlar ancak uzun süre bekleyecek olursanız izin alabiliyorsunuz. Onun dışında eğer oradan hemen almak istemezseniz yine aynı büfelerden ücretini vererek telefonlarını da kullanabilirsiniz. Kendi birliklerinize gittiğinizde de Türkiyedeki acemi birliklerindeki gibi çok fazla sayıda ankesörlü telefon olacağını düşünmeyin. Çok daha az sayıda telefon yer alıyor ancak yeterli oluyor. Yine de Türkiye ile iletişim kurmak pek çok kişi için oldukça masraflı oluyor. Gideceğiniz birliğin iletişim bilgilerini de mutlaka ailenize bırakın. Hatta örneğin bir tabura gidiyorsanız, bağlı olduğu alayın da numarasını gitmeden araştırıp bırakın ailenize.

Kıbrıs Türkiye ile kıyaslandığında bir kaç kalem ürünü saymazsak oldukça pahalı bir yer. Çarşı izinlerinizde hiçbir şey yapmayıp, sadece internet cafeye gittiğinizi, dışarıda bir yemek yediğinizi ve yol parasını sayarsak 50-60 TL'niz gidecektir. Biraz daha keyfinize düşkünseniz ve çarşının tadını çıkarayım diyorsanız, bu maliyet çok daha katlanır. Kıbrıs'ta çarşı izinleri stres atma imkanı kadar önemli bir masraf kapısı.

Askerliğinizin Kıbrıs'a çıktığını büyüklerinizden birisine söylediğinizde ilk vereceği tepkilerden birisi "Orada su sorunu varmış" olur. Pek de haksız sayılmazlar. Özellikle içme suyu askeri birliklerde oldukça değerli. Kantinlerde şişe su satılıyor. Bunlardan almanız gerekliyor sürekli olarak. Ama fiyatı askeriye içinde olduğu için oldukça ucuz yine. Yoksa Kıbrısta dışarıda su, pek çok şeyden daha değerli. Onun dışında askerlik yaptığınız bölgeye göre su kesintileri, susuzluk problemleri farklılık gösterebilir. Örneğin Güzelyurt, diğer bölgelere göre daha az su sorunu yaşar. Yine de her zaman çamaşır yıkama fırsatınız olamayabileceğini de düşünerek özellikle çok sayıda iç çamaşırınızın olması faydalı olur. Pişik kremi, pudra gibi şeyler de işinize yarayacaktır.

Bu su konusundan sonra çevrenizden duyabileceğiniz ikinci cümleyse "Oh kebap yere düştün, doğuya düşmedin ya, tatile gidiyorsun." olabilir. Ama kesinlikle Kıbrısta askerlik yapmak dışarıdan görünenin çok çok üzerinde zorluklar içeriyor. Belki de dışarıdan böyle algılandığı için Kıbrıs'ta askerlik yapanları özellikle spor konusunda sağlam günler bekliyor diyebilir. Eğer sporu sevmiyor ya da atletik birisi değilseniz alışana kadar çok zorlanabilirsiniz. Onun dışında Kıbrıs'ta denetlemeler de pek bitmez. Eğer bir de büyük bir denetlemeye denk gelirseniz, bu yüksek dozdaki sporun daha da fazlasını, üzerine çok sıkı silah ve atış eğitimlerini, teorik pek çok konuda eğitimi de ekleyin. Her an muharebe çıkacakmışçasına sağlam bir hazırlık ve askerlik dönemi geçiriyorsunuz. Özetle Kıbrıs'ta askerlik gerçekten ama gerçekten çok zor.

Gelelim hava şartlarına. Kıbrıs yazın aşırı bunaltıcı sıcaklara sahip bir ülke. Bu nedenle benim kişisel önerim, eğer kısa dönemseniz, askerliğinizin Kıbrıs'a düşme ihtimalini de düşünerek Kasım-Aralık dönemlerinde askere gitmeniz. Uzun dönemler 12 ay askerlik yaptıkları için bu sıcakları pas geçme şansına sahip değiller.

Kıbrısta birliklerde yemekleri askerler yapar. Bu nedenle Türkiyede artık özellikle acemi birliklerinde yaygın olan catering firmalarının yemeklerini özleyebilirsiniz. Zamanla alışıyorsunuz ancak ilk gittiğinizde hele bir de yemek seçiyorsanız, kantinden sıraya girip tosta abone olabilirsiniz. Eğer sigara içiyorsanız Kıbrıs'ta GÜMAK diye bir olay var. Her ay 2 kartonu oldukça ucuza alaibliyorsunuz askeriye içerisinden. Ama sigarayı bırakmayı denemeniz daha faydalı bir eylem askerliğiniz boyunca.

Kıbrısta geceleri oldukça soğuk olur. Bu nedenle yazlık yer diye düşünmeyin, özellikle kış aylarında da orada olacaksanız mutlaka kalın içlikler alarak gidin. Aksi halde nöbetlerde çok sıkıntı çekersiniz. Yağmurları fenadır. Toprak yağmur yüzü gördüğünde hemen balçık gibi oluyordu -en azından bizim birliğin orada-, botlarınızı temiz tutmanız da kış aylarında oldukça zor olan bir iş.

Kıbrıs'ta trafik Türkiye'ye göre tersten akmaktadır. Eğer uzun dönem askerseniz ve bir araç şoförü olacaksanız öncelikle size askeri bir ehliyet veriyorlar. Bunun için de bu ters akışlı trafiğe alışmanız gerekiyor.

Çarşı izinlerinde gezebileceğiniz güzel yerler var Kıbrıs'ta ancak Türkiye'deki gibi yaygın bir toplu taşıma ağı bulunmuyor. Genellikle sabah çarşının ilk çıkış anına doğru nizamiyenin yakınlarına küçük minibüsler gelir ve Girne, Lefkoşa vs. yerlere giderler. Bunun dışında KKTC'de ulaşım genellikle taksilerle sağlanıyor. Taksilerin çoğu da Mercedes marka. Benzin nispeten ucuz olduğu için de uçuk fiyatlar değil taksiler. Ama binince gideceğiniz yere ne kadara götüreceğini pazarlık usulü anlaşıyorsunuz. Kendi belirledikleri fiyatlar var ancak pazarlık yapabilirsiniz.