bugün
- sözlük kızlarının don renkleri15
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı30
- anın görüntüsü17
- kanınıza rengini verir misiniz14
- uzağı göremeyen insan8
- aristoteles'in orta yolu10
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım8
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz12
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak16
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası14
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı19
- akrep burcu9
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- türkiyede çok abartılan arabalar10
- bik bik moderatör olsun15
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- patiswiss16
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- akp seçmeni9
- ali erbaş17
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi9
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi10
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
Gazeteci olmak isterdim. Ama böyle köşe yazarı değil de haber peşinde koşmayı falan. 3. 4. sınıfta gazeteden haberler keser bir deftere yapıştırırdım hep. Üstünden seneler geçti. Hâlâ saklarım o defteri. Gazeteci olamadım ama kameraman oldum. idare ediyoruz genelde stüdyoda olsam da. Şimdiki hedef jimmy operatörlüğü. Az kaldı az o da olucak inşallah.
Polis, ama olsun şuan işsizim ve şimdi kardeşler kıraathanesinde vatanı kurtarıyorum.
bir şey olmak istemedim
bir şey de olamadım zaten.*
bir şey de olamadım zaten.*
bilgisayar mühendisi olmak isterdim doktor oldum. ama bilgisayar mühendisi arkadaşlarım var. *
işsiz oluyum birisi bana para versin gül gibi yaşayayım istiyordum,
mühendislik öğrencisi oldum amk.
mühendislik öğrencisi oldum amk.
büyük olmak.
asker olmak isterdim, antikacı oldum. baş harfi tutturduk amk.
hayaller doktor. Hayatlar Mühendis.
Olunmak istenen Bilim adamı.
Olunan bilgisayar mühendisi.
Olunan bilgisayar mühendisi.
oktor olmaktı hayalim.
şu anda bir sapın ucunda baltayım...
şu anda bir sapın ucunda baltayım...
Çok gariptir ki Ülkücü bir ailenin çocuğu olup, Seküler Milliyetçi olmama rağmen küçükken PKK olucam diyormuşum. Nasıl bir beyin yapım varsa amk.
Ne olmak istediğime karar veremiyordum, hala bi şey olmadım.
Makineci olmak isterdim su an makine mühendisliği okumaya çalışıyorum .
allaha şükür traş olmak yazan çıkmamış.
bugün de yırttık.
bugün de yırttık.
bir tanıdığım vardı topçu olmak isterdi cumhurbaşkanı oldu.
bilim adamı olmak isterdim. Sonra ülkede bilimin ve sanatın ne kadar riskli işler olduğunu gördüm. Küçükken daha toz pembeydi.
Şimdi Mühendis adayı.
Şimdi Mühendis adayı.
her şeyin arkasındaki adam olmak isterdim
Olamadım.
Olamadım.
oğlum benim kafam o kadar karıştı ki küçükken ne olacağımı hiç bilemedim, o yüzden de bir şey olmadım. süper böyle!
mesela her türk asker doğar mottosuyla yoğrulmuşuz ya biz ilk olarak hatrladığım ''orgeneral'' olmak istiyordum. orgeneral tabi lan! benden olsa olsa orgeneral olurdu ancak bitli piyade olacak değildim ya! tabi o zamanlar nasıl oluncağını bilmediğim için sallıyorum her sorana. ulan daha osuruğumu tutamıyorum ama orgeneral olmak istiyorum düşünsene!
ikinci olarak astronot olmak istedim hatırladığım kadarıyla. daha o zamanlardan kafamı dinlemek istiyordum belki de hem avam takımıyla bu kadar haşir neşir olduğum yeterdi. kendimi boşluklara vurup, belki ayda birkaç dönüm yer kapatıp emekliliğimi beklerdim. küçük prens hayallerime sokayım, benim için fazla çaba gerektirdiğini sonradan öğrendim bu mesleğin.
neyse ki biraz daha büyüyünce insan daha akla uygun ve kolay meslekler seçmesini öğreniyor. belki de öğrenilmiş çaresizliğin genç beyinlere yavaşça zerk edilmesi etkisini gösteriyordur. sanırım ilkokul sonu yada ortaokul başlarıydı ( evet bizim zamanımızda bu ayırımlar vardı.) ben artık hem milletin götüyle gülmediği hem de başarabileceğimi düşündüğüm bir meslek bulduğumu düşünüyordum. öğretmen filan değil, hiç istemedim öğretmen ya da doktor olmayı. ne diyordum? hah, meslek seçmiştim kendime ve türkiye şartlarında daha mantıklısı yoktu. hem ailemin de gurur kaynağı olup milyonları peşimden sürükleyebilirdim. evet doğru tahmin ettiniz! mafya babası olmak istiyordum. bence bu çok mantıklıydı çünkü; okumana, sınava girmene ya da başarılı olmana gerek yoktu. tek yapman gereken önümüzdeki 10 15 yıl belki 20 yıl haytalık ve üçkağıtçılık yapmaktı ve benim kafam da buna çok iyi çalışıyordu. fakat bu hayalimde fazla uzun sürmedi, babam anlamış olacak ki döve döve vazgeçirdi beni bundan. o zaman anladım ki tek mafya babamdı.
bütün bu meslek hayallerimden sonra ''sikerim kapitalist düzeni'' deyip komünist olmadım ama oluruna bıraktım. sen de kır zincirlerini proletarya, kır zincirlerini! zincirlerinden başka kaybedecek neyin var ki?
okuyun olm okuyun. adam olun! bakmayın siz bana.
mesela her türk asker doğar mottosuyla yoğrulmuşuz ya biz ilk olarak hatrladığım ''orgeneral'' olmak istiyordum. orgeneral tabi lan! benden olsa olsa orgeneral olurdu ancak bitli piyade olacak değildim ya! tabi o zamanlar nasıl oluncağını bilmediğim için sallıyorum her sorana. ulan daha osuruğumu tutamıyorum ama orgeneral olmak istiyorum düşünsene!
ikinci olarak astronot olmak istedim hatırladığım kadarıyla. daha o zamanlardan kafamı dinlemek istiyordum belki de hem avam takımıyla bu kadar haşir neşir olduğum yeterdi. kendimi boşluklara vurup, belki ayda birkaç dönüm yer kapatıp emekliliğimi beklerdim. küçük prens hayallerime sokayım, benim için fazla çaba gerektirdiğini sonradan öğrendim bu mesleğin.
neyse ki biraz daha büyüyünce insan daha akla uygun ve kolay meslekler seçmesini öğreniyor. belki de öğrenilmiş çaresizliğin genç beyinlere yavaşça zerk edilmesi etkisini gösteriyordur. sanırım ilkokul sonu yada ortaokul başlarıydı ( evet bizim zamanımızda bu ayırımlar vardı.) ben artık hem milletin götüyle gülmediği hem de başarabileceğimi düşündüğüm bir meslek bulduğumu düşünüyordum. öğretmen filan değil, hiç istemedim öğretmen ya da doktor olmayı. ne diyordum? hah, meslek seçmiştim kendime ve türkiye şartlarında daha mantıklısı yoktu. hem ailemin de gurur kaynağı olup milyonları peşimden sürükleyebilirdim. evet doğru tahmin ettiniz! mafya babası olmak istiyordum. bence bu çok mantıklıydı çünkü; okumana, sınava girmene ya da başarılı olmana gerek yoktu. tek yapman gereken önümüzdeki 10 15 yıl belki 20 yıl haytalık ve üçkağıtçılık yapmaktı ve benim kafam da buna çok iyi çalışıyordu. fakat bu hayalimde fazla uzun sürmedi, babam anlamış olacak ki döve döve vazgeçirdi beni bundan. o zaman anladım ki tek mafya babamdı.
bütün bu meslek hayallerimden sonra ''sikerim kapitalist düzeni'' deyip komünist olmadım ama oluruna bıraktım. sen de kır zincirlerini proletarya, kır zincirlerini! zincirlerinden başka kaybedecek neyin var ki?
okuyun olm okuyun. adam olun! bakmayın siz bana.
yazar olmak isterdim, kendi şirketimde yöneticilik yapıyorum. yine sorsalar yine çok çaba harcamadan yazar olmak isterim derim. ama artık soran yok.
Veteriner olmak istiyordum bir sikim olamadım henüz. 5 6 sene sonra mühendis olcaz hayırlısıyla bakalım.
çöpçü ama şuan öğrenciyim bence hala olabilirim.
En küçükken öğretmen olmak isterdim. Ortaokul - lise 'de doktor olmak istedim. Şimdi psikolog adayıyım.
8-9 yaşlarında istanbuldaki evimizin önüne semt pazarı kurulurdu. gerçi hala kuruluyor ama neyse...
akşam pazar kalkınca olanca çer çöp kalırdı sokağımızda. muhteşem üsküdar belediyesi çöp kamyonunun geldiğini görünce hemen balkona fırlardım her pazartesi akşamı... o zamanlar zeki bi çocuktum, okul birincisi felan oluyordum hep ortaokulda falan. sonra lisede karıya kıza dadandık güç bela bitti lise. neyse konuyu dağıtmadan anlatayım.
o çöp kamyonu geldiğinde içim ürperirdi ya evde yoksam diye. çöpcü abiler çöpleri milisaniyelik hızlarla kamyonun arkasına atar, kamyoncu da pres ile dümdüz ederdi onları. geçmiş zaman kullanıyorum ama hala aynı aslında. bende o pres ve o kamyona acayip tav olurdum arkadaş. şoför oturduğu yerden herbişeyi yapıyordu. güç ondaydı. diğerleri koşuşturup sağa sola çöpleri toplayan mario ile luigi gibi adamlar gibi duruyor şoförün yanında... gözümde öyle büyüttüm ki o mesleği babama dedim ben çöp kamyonu şoförü olacağım diye.
o günden sonra üniversiteyi kazanana kadar bunu istedim, bayramda seyranda ufaklığız yani, aile büyükleri ne olcan büyüyünce ık pık diye gereksiz samimiyetle sordukları soruya, çöp kamyonu şoförü derdim. millet tersliyorum sanıyordu ama gerçek bu kardeşim!
yıllar geçti 30 yaşına geldim, çöp kamyonu şoförü olamadım.annem sağolsun evdeki tüm çöpleri akşam dışarı çıkarken bana attırdığından dolayı aslında hevesim de kursağımda kalmadı denilebilir.
ne mi oldum?
yüksek ziraat mühendisiyim. ne işe yarar bilmiyorum ama ekmeğimi bu meslekten kazanıyorum.
emekli olduğumda da tek bir hayalim var. şehrin en işlek caddesinde nemden rutubetten mahfolmuş sik kadar bir dükkan alıp, nalbur açmak, kilo ile inşaat çivisi alçı felan satmak istiyorum. çıkıp kapısına çay tabağına taşan çayı, tabağı devirip yere dökmek, sıcak çay kaşığını yandaki eczacının ya da çiçekçinin koluna değdirip saçma salak esnaf şakaları yapmak, akşam dükkanı kapatana kadar 1.5 litrelik sprite şişesinin içine çeşme suyu doldurup kapağını da eşit aralıklar delip dükkan önünü sulamak istiyorum.
çöpçü olamadım, mühendis oldum. inşallah emekli olduğumda da nalbur olmak istiyorum.
not: gayet ciddiyim.
dinimiz amin.
akşam pazar kalkınca olanca çer çöp kalırdı sokağımızda. muhteşem üsküdar belediyesi çöp kamyonunun geldiğini görünce hemen balkona fırlardım her pazartesi akşamı... o zamanlar zeki bi çocuktum, okul birincisi felan oluyordum hep ortaokulda falan. sonra lisede karıya kıza dadandık güç bela bitti lise. neyse konuyu dağıtmadan anlatayım.
o çöp kamyonu geldiğinde içim ürperirdi ya evde yoksam diye. çöpcü abiler çöpleri milisaniyelik hızlarla kamyonun arkasına atar, kamyoncu da pres ile dümdüz ederdi onları. geçmiş zaman kullanıyorum ama hala aynı aslında. bende o pres ve o kamyona acayip tav olurdum arkadaş. şoför oturduğu yerden herbişeyi yapıyordu. güç ondaydı. diğerleri koşuşturup sağa sola çöpleri toplayan mario ile luigi gibi adamlar gibi duruyor şoförün yanında... gözümde öyle büyüttüm ki o mesleği babama dedim ben çöp kamyonu şoförü olacağım diye.
o günden sonra üniversiteyi kazanana kadar bunu istedim, bayramda seyranda ufaklığız yani, aile büyükleri ne olcan büyüyünce ık pık diye gereksiz samimiyetle sordukları soruya, çöp kamyonu şoförü derdim. millet tersliyorum sanıyordu ama gerçek bu kardeşim!
yıllar geçti 30 yaşına geldim, çöp kamyonu şoförü olamadım.annem sağolsun evdeki tüm çöpleri akşam dışarı çıkarken bana attırdığından dolayı aslında hevesim de kursağımda kalmadı denilebilir.
ne mi oldum?
yüksek ziraat mühendisiyim. ne işe yarar bilmiyorum ama ekmeğimi bu meslekten kazanıyorum.
emekli olduğumda da tek bir hayalim var. şehrin en işlek caddesinde nemden rutubetten mahfolmuş sik kadar bir dükkan alıp, nalbur açmak, kilo ile inşaat çivisi alçı felan satmak istiyorum. çıkıp kapısına çay tabağına taşan çayı, tabağı devirip yere dökmek, sıcak çay kaşığını yandaki eczacının ya da çiçekçinin koluna değdirip saçma salak esnaf şakaları yapmak, akşam dükkanı kapatana kadar 1.5 litrelik sprite şişesinin içine çeşme suyu doldurup kapağını da eşit aralıklar delip dükkan önünü sulamak istiyorum.
çöpçü olamadım, mühendis oldum. inşallah emekli olduğumda da nalbur olmak istiyorum.
not: gayet ciddiyim.
dinimiz amin.
güncel Önemli Başlıklar