bugün

1908 den beri savaşan bir halkın artık savaşacak gücü ve devlete verecek bir yardımı kalmadığı için serzeniş etmesini halkın bu savaşa destek vermemesi olarak algılayan(ki doğrudur halkın tamamında bir millet ve özgürlük anlayışının o dönemde mevcut olmadığı gayet açıktır) ve osmanlı birinci dünya savaşına emperyalist fikirler uğruna girdiği ve buna müteakiben yenildiği için kurtuluş mücadelesi olarak algılanmayan ve kurtuluş savaşının ileri gelen kumandanlarının da ittihat ve terakki kökenli olmasından dolayı ve ülkenin geri kalan 20 senesinde bu güruh tarafından yönetilmesinden dolayı diktatörlükle suçlanmasının mümkün olduğu savaşmış.

neyse birileri çıkıp da türklerin süvarileri çok fazla sayıdaydı, ateşli silahlar da kullanmışlardı hileli bir savaş bu diye de savunabilirdi buna da şükür ne diyelim...

hayır şimdi buraya çıkıp atatürk olmasaydı sen yine doğardın ama bık bık diyecek kadar tahsilatı düşük bir insan değilim.ama atatürk'e bok attınız,kumandanlara bok attınız,lozan antlaşmasına bok attınız eleştiri dedik de şimdi kalkmış bir milletin 20 yıllık savaşına son veren öyle ya da böyle özgürlüklerini geri veren bir savaşa,orda savaşan insanlara bok atıyorsunuz,ayıp be.tarihi bugüne göre eleştirme saplantınızdan kurtulduğunuz gün ölümüne bok atmaktan da vaz geçeceğinize inanıyorum..

tanım:her savaş gibi kanlı,her savaş gibi istemeyerek gerçekleştirilmiş bu vatanın sınırlarını çizmiş,bir devlet kurmuş savaş...
adına ulusal kurtuluş mücadelesi de denilen ve tüm faturanın mustafa kemal atatürk e kesildiği savaştır. oysa kemal paşa sadece yunanlılarla savaştı. ingilize fransıza kurşun atmışlığı mı var. yunan dediğin de öyle pek büyük bir millet değil ha. 100 yıl önce kendi eyaleti olan bir ülke. fransız ingiliz italyan zaten kendi isteğiyle çekilip gitmiş.
esas itibariyle yunan'la savaşılmıştır; ancak yunan kuvvetlerinin cephane ve cep harçlığı yaşlı kıta avrupa'nın düne kadar birbiriyle didişen devletlerince karşılanmıştır.
kendi şanlı tarihini bilmeyen dangalaklar ın, 7 düvele karşı savaşıldığını zannettiği içi boş, sonucu önceden belli savaşcıktır. ulan embesiller, sadece yunana karşı savaşıldı burda. o da ingilizlerin oyunu zaten. hala anlamadınız gitti. 90 yıldır yalanlar üzerine inşaa edilen tarihin yıkılma zamanı geldi artık. yıkmayın ama size bu yakışır geri zekalılar, yunanı yendim diye bayram yapın ama her gün. bu günlere getirirler adamı işte. haberiniz olmaz. bu ülkede ingiliz düşmanı olan yok, hepsi yunan düşmanı. bakın kemalist kafalar, sevr bizim anamızı ağlattı,anamızı. türkiye diye bişey yoktu ozaman osmanlı dağılınca sanada ufak bir parça verdiler işte anadolu diye. ingiliz in gözü yok senin öve öve bitiremediğin toprağında zaten, adam aldı alacağını.
150.000 kişilik fatih ordusu 7000 kişinin savunduğu istanbulu fethedince büyyyyükkk zafer. ama kurtuluş savaşının içi boşmuş.

(bkz: vay amk sayın seyirciler).
türk kurtuluş savaşı 1912'de ittihatçılar tarafından başlatılmış 1922 yılında son başbuğ mustafa kemal atatürk tarafından bitirilmiştir, bir iki yılın savaşı değildir, sadece yunanlılarla da olmamıştır.

kurtuluş savaşına ingiliz oyunu diyen orospu çocuğu varsa bilmedikleri şey böyle bir oyunun türklere değil olsa olsa yunanlılara oynandığıdır. ulan beyinsiz ölen yunanlıların suçu neydi o halde bu oyunda. adamlar bu savaşa girmek için kralı yıktılar. her ne sikimse zaten islamcı dediğin adam allahın başbakan olup dünyayı yönetmesini bekleyen adam. haliyle bunlarla ne diye tartışırız ki.

tarihin amacı geriye bakıp ileriyi görmektir. bu kurtuluş savaşı dönemimize baktığımızda aslında bugünü görüyoruz. benzer şeyler hep; osmanlı devletine meşrutiyet dayatılıyordu, türkiye cumhuriyetine demokrasi ve insan hakları dayatılıyor. osmanlı sopa ile korkutulmaya çalışılıyordu, tc abye asla alınmamakla vs vs.

o günle bugünü kıyasladığımızda avantajlarımız;

-düşmanlarımız yüzyıllardır belirli bir kültürden gelen kabiliyetli ve avrupa soylu; yunan ve sırp değil, mezopotamyalı, kabile hayatı süren geri bir toplum.

- türkiye sopa ile korkutulacak bir ülke olmaktan çoktan çıktı, abye sırpların yaptığı gibi bir siktirle tüm baskıdan kurtulabiliriz.

dezavantajlarımız;

-düşmanılarımız bizim içimizde; kapı komşumuz, manavımız hatta son yıllarda iyice artan melezleşmeye bağlı olarak aile üyemiz. ayrılmak zor olacak ba'bında.
--spoiler--
Dün sultanlara taptığı zannolunan bu millet, milli mevcudiyetini tehlikede görünce bir kumandanın emri altına girmiş, hayatını ortaya atarak istiklalini ve istikbalini kazanmıştır.

--spoiler--

gök bilge atsız.
ilkokul kitaplarındaki bilgi düzeyi ile hamasi entryler girilmesine sebep olan başlık. emperyalizme karşı ilk savaşmış ta yok eşi benzeri yokmuş ta vs. vs. ulan yunan ve bulgar kurtuluş savaşları boru mu? iskender bey kim? arnavutluk'un bağımsızlığı için savaşan? biz emperyalist değilmiydik o savaşlar bize karşı yapıldığında? hadi bunları geç peki ya amerikan bağımsızlık savaşı? hangi yıl kime karşı yapıldı? tarih bilmiyorsun teksas ve kaptan swing de mi okumadın? sen kurtuluş savaşında emperyalist ingilize kaç kurşun attın? istanbul işgal altındaydı kaç tane ingiliz askeri öldürdün? Atatürk bile ingilizlerden aldığı izinle geçti anadoluya. istiklal mahkemeleri savaşmak istemeyen halkı savaşa zorlamak için kuruldu. bu nereden tutarsanız elinizde kalacak bir konu. o yüzden resmi tarih mastürbasyonunu bırakıp gerçeklerle yüzleşelim.
nice savaşlar gelmiştir, geçmiştir lakin bu savaş gibi olmamıştır.
cepheler, gençler, analar, kızlar, dedeler, nineler bağımsızlığa hasret!
amerikan mandasına, ingiliz mandasına, saltanata karşı anadolu halklarının ve öncüsü mustafa kemal ile birlikte yürütülen savaştır.

ne yazıkki bu savaşın devamında gelen devrimlere sahip çıkmayan; gençler! türkiyeli gençler!
deniz gezmişleri, yusuf aslanları, hüseyin inanları, mahir çayanları, ibrahim kaypakkayaları bu anadoluyu daha da güzel günlere taşımak isteyen çocukların asılması, işkence edilmesi sonucu meşru mudafaa savaşımız günden güne değerini kaybediyor.
kürtlere rağmen kazanılan savaştır.
http://www.youtube.com/watch?v=wf1aCylBWkg
1940 larda olsaydı kazanılamazdı.
hala boyle bir savasin yapildigina ve kazanildigina inananlar var. *
Dünya'nın en onurlu ve en iyi savunma savaşıdır. Bu savaş, sömürge altında olan ülkelere de umut ışığı olmuştur.
halkın kendi şerefini, namusunu, onurunu kurtardığı savaştır.

şerefsiz, namussuz olanlar tarafından yok sayılabilir.
Şimdi (2006) 68 yaşında olup, uzun yıllar Heybeliada’da ikamet eden Ali Durmuş anlatıyor:

1971 yılında küçük kardeşim, Fatih imam Hatip Lisesi'nde okurken, velisi olarak okula gitmiş ve öğretmeni ile görüşmek için okul bahçesinde beklemekteydim. Oradan Balat’taki Patrikhaneyi seyrederken ürperdim. “Ne hayalet bir bina! Küfrün merkezi burası olmalı!” diyerek kendi kendime azıcık yüksek sesle ''Vah vah!'' demişim. Az ilerde bir bankta oturan 90 yaşında ak sakallı, gün görmüş ihtiyar bir zat benim sesimi işiterek, bana; “Evlâdım neden vahlanıyorsun?” diye seslendi.

Patrikhaneyi göstererek, “Bu hayalet binada kim bilir ne kadar casus vardır.” dedim.

Ak sakallı amca; “Evlâdım bu ne ki?... Ben bu gözlerimle gördüm, bu kulaklarımla işittim. Ben Süleymaniye Câmisinin cemaatindendim. ingilizlerin istanbul'u işgal ettiği günlerdi. Bizim 20 yıllık imam efendi, yani Süleymaniye Câmisinin imamı, başında sarığı, cübbesi ve uzun sakalları ile bildiğimiz imam ortadan kayboldu. Kime sorsak hiç kimse bilmiyor. “imam efendi nereye gider!” diye cemaat merak içinde idi. Bir iki ay sonra öğle namazını kılıp bahçede oturduğumuz bir günde, bir manga ingiliz askeri, önlerinde yüzbaşıları ile birlikte çıkageldi. Ellerinde tüfekleri ile sağa sola dikkatlice bakarak kontrol ediyorlar, herhangi bir saldırı olmasın diye. Önlerindeki yüzbaşı yüksek sesle seslendi: “Ey Cemaat! Beni tanıdınız mı?”

Kimseden bir ses çıkmayınca, bir müddet sonra tekrar; “Ey Cemaat beni tanımadınız mı?” diye seslendi. Tanıyan çıkmamıştı. Bir müddet sonra başındaki askerî miğferini çıkarıp cemaate karşı; “işte ben 20 yıllık imamınız!...” deyince, herkesin aklı başına geldi ve onu tanıdık. Dedi ki: “Ben bir ingiliz yüzbaşısıyım. Vazifem bitti, şimdi gidiyorum. Şunu da söyleyeyim, sizin dininizi biliyorum, benim arkamda namaz kılanlar namazlarını iade etsinler.”

Ve geldiği gibi manga askeri ile çekip gitti. Kim bilir bunun gibi kaç casus daha vardır...
izmir kurtuldu, çok tatlı bir yorgunluk,Ankara'ya trenle hareket edilecek. Ertesi gün yaveri kompartmanın kapısını çalar, açar yorgun, bitkin, kravatını yıkamaktadır Atatürk. Yaveri "Ya paşam bu ne hal hiç uyumadınız herhalde niye böylesiniz" der. "Ya çocuk, kompartmanıma yastıkla battaniye koymayı unutmuşsunuz. Kolumu yastık yaptım ağrıdı setremi yastık yaptım üşüdüm bende uyumadım kalktım" der.

Yaveri; "Aman paşam! Birimize haber vereydiniz hemen size bir yastıkla battaniye getirirdik" der. Ve bir ülke kurtarmaktan dönen komutan tarihi bir cevapla der ki "Geç farkettim hepiniz en az benim kadar yorgundunuz. Hiçbirinize kıyamadım. Önemli olan benim uyumam değil milletimin rahat uyuması".
(bkz: lord kinross)
sanıldığı gibi Mustafa kemal Atatürk' ün Samsun' a çıktığı tarih olan 19 Mayıs 1919 da değil 13 kasım 1918 de söylediği geldikleri gibi giderler sözüyle başlamıştır.
benim düşüncem bu yönde en azından.
okudukça milletime daha da saygı duyduğum savaş.
kim bilir daha ne hikayeler var bilmediğimiz..
(#26760247)
diyorum ki ankara kurtuluş parka avm yapmaya kalksınlar, komple talan etmeye kalksınlar güzelim parkı.
hoş itten kopuktan da arınmıyor fakat gerçek temennim kesinlikle bu değil. fakat yapmaya çalışsınlar işte.
sonra gezi gibi ayaklansak yine. bu sefer parkın adı kurtuluş. kurtuluş'u yok yani.
gaza gelsek tüm millet, türküz sonuçta. ikinci kurtuluş savaşı, çıksa bi mustafa kemal, çünkü mecburuz öyle
bi' kahramana. ahh ulen ah.
Büyük Önder, dahi komutan Mustafa Kemal'in öncülüğünde Kürdüyle Türküyle topyekün bir halkın Batılı Emperyalistlere karşı hücuma kalktığı savaştır. Emperyalistlerin ülkelerini işgal etmesine karşı Kuvayi Milliye adlı çete savaşıyla başlamıştır. Dünyada başarıya ulaşmış ilk Ulusal Kurtuluş Savaşıdır. Ne kadar övünülse azdır.
vatan haini kürtlere rağmen yendiğimiz savaş.
Bir milletin küllerinden doğuşu.