bugün

yillardir var olan ve anlam verilemeyen durum.
bir de bunun daha saçma olanı vardır, o da özel sektörün yarattığı büyümeyi hükümete saymaktır. ama tabi bizde gelenek memlekette iyi olan her şeyi hükümete mal edip, kötü olan hiç bir şeyin hükümetle alakası olmadığını savunmaktır.
özelleştirilen madenlerde işçinin 1300 liraya çalıştırılmasını pek makul bulup, işçinin kredi kartına yüklenmesine laf eden vicdansızların şerefsiz beyanıdır.

rahat olduklarına göre bunların kan emici sülükler olduğu kesin...
yiyip içerken güzel ama.
gelir düzeyi düşük kişiler, optimum ihtiyaçlarını karşılayamadıkları durumlarda borçlanmaya mahkumdurlar.. bu şekilde bir sonraki ayın gelirinden harcayarak negatif tasarruf yapmış olurlar..

hal-i hazırda geçim sıkıntısı çeken bu kişilerin, kredi kartı masrafları ve faizlerle üzerine binen yük neticesinde isyan etmesi ve asgari geçim ücretinin insani yaşam standartının çok altında olmasından yakınması ziyadesiyle normal ve doğal bir durumdur..
Mantıksız. Banka kan emici bunu bilmeyen yok. Hükümet senin harcamanı karşılamaz. Keseye güvenecek insan harcama yaparken hükümete değil.

Fakir edebiyatını birakalim. Banka tasasını çeken insan olarak söylüyorum problem benim hatalarımdan kaynaklı. Aynı harcamanın 3katını yapan çalışan ödeyen babamsa rahatlığını dikkati ile sağlıyor.
hükümet milyonları götürürken saymakla kalınacak olan durumdur. asgari ücretle ya da emekli maaşıyla geçenimeyen ailelerin mebur kalıp yaşamak için kredi kartına abanması durumudur. aslına bakılırsa o 1000 2000 liralık kartlar. yoksulluk sınırının altındaki ailelerin hakkıdır. fakat anlamazlar. ve hükümet darbe darbe vurduğu asgari ücretli kölelerini, emeklilerini,taşeron işçilerini... birde oradan yakmak için sistemin içerisindedir zaten. özel sektörler kapitalizm zaten insanalrı sömürmek içindir. ve hükümet (devlet) ayrı kavramlar olsada hem bedenen hem ruhen sömürüye devam eder. eder durur. kısır bir döngüdür. o insanların saymak dışında yapabileceği ne vardır? sayarlar o yüzden. haklılardır.