bugün

iyi vakit geçirip deşarj olmak için, sevilen bir şarkıcıyı canlı olarak dinlemeye gitmek.
bilet paranoyasını doğuran şey. *
Erkek arkadaşlarınla gittiğinde biralayıp eğlenmek ve kopmak, sevgilinle gittiğinde onun kankalarına ve sevgiline finansman sağlayıp gönüllerini hoş tutmak bakıcılık yapmak.
tadılması gereken zevklerden biridir.
sevgiliyle gidilmemesi gerekendir.
tek başına değil de sevdiğiniz kişiyle gidildiğinde inanılmaz mutluluk duyacağınız bir eylem.
kalabalık arkadaş grubuyla çok eğlencelidir.
hangi grup olursa olsun konser ücretsizse 15-30 dk durup sıkılmanız sonucu başka mekana geçilir.
gişede bilet kuyruğu ve konser alanına giriş ve çıkışlar hariç çok eğlenceli bir faaliyettir. *
19 Mayıs ta Gündoğdu meydanına giderek gerçekleştireceğim olaydır.
Futbol maçını tribunden izlemeye benzer. Evde kasetten dinlemekse maçı tvden izlemeye. O yüzden konserlerin heyecanı,atmosferi, tadı başkadır.
bir çift yorgun ayak, tıkalı kulaklar ve kafanızın içindeki seslerle gelmek demektir.
Biliyorum başıma bir şeyler gelecek ve linç dahi edilebilirim ama bana kalırsa insanın kendisini yaparak çok düşürdüğü bir eylem.

Bir veya bir grup insan için binlerce kişinin, o insan veya gruptan daha aşağı ve tamamen konforsuz bir yerde toplanıp onun söyledikleri veya sahne çıkışıyla kendinden geçmesi Bence çok tuhaf. birisine kendisini sırf güzel dizayn edilmiş ses telleri var diye ilah gibi hissettirmek ve onu canlı duymak adına mesafeler gitmek, paralar ödemek, ondan daha aşağı bir konumda yer almak insanın kendisini aşağılamasından başka bir şey değil.

Sanat, sanatçı ve arz edilen toplum ilişkisi böyle değildir. Eski Yunanda ve roma'da sanatçı kişi kendisini dinletmek, göstermek için insan toplar ve o insanların kendisine ilgi göstermesinden minnet duyarak tevazu ile hareket ederdi. Daha aşağı bir yerde, izleyeci veya dinleyicilerin rahat şekilde oturdukları bir ortamda...

Şimdi kıçı kırık postmodernizmin mutfağından çöpe atılmış isimlerle gruplar, tuhaf ve kendinden geçmekten başka hiçbir işlevi olmayan güzel sesliler kendilerini tanrı gibi görüyor sizin sayenizde.

Futboldan hiç hoşlanmam Maçı tribünden izlemek bile konsere gitmekten daha mantıklı. Orada oturan ve bir şeylerin servis edildiği sizsiniz. Konserde ise konseri verene servis edilen sizsiniz.

Not: vurabilirsiniz.
En son 12 ağustosta gerçekleştirebildiğim eylem.
insanların telefonları ve omuzlardaki arkadaşlar nedeniyle keyif kaçırma oranı her seferinde artan eğlenmelerdir.

Biraz anı yaşamalılar, lütfen.