bugün

Gözlerimde miyop var. Artık araba kullanırken, uzun süre tv izlerken falan kullanmam zorunlu oldu.
Gözlükçüye gittim ve sırasıyla birkaç farklı modeli denedim. metal Gözlükler bana çok ciddi geldi. Sanki bizim için değil de milletvekilleri veya doktorlar için üretilmiş gibi. Kendime metal gözlüğü daha fazla yakıştırdım. metal gözlükler arasında da en geniş camlı olanı beğendim. Etrafa bakarken çerçeveyi görlmek istemiyorum. Hatta 3 sene sonra ömrüm yeterse, yeni gözlük almaya gittiğimde daha geniş camlısını arıyacam. Kısacası bazı şeyler tamamen tercih meselesi. Çok irdelememek gerekiyor.
(bkz: klark kent)
özenti gençliktir.
ortalıkta çirkin betty gibi dolanan kızlardan oluşan gençlerdir. hepside sinir bozucu, aptal , gerizekalı, bla bla bla. hepsinin ağzına fırıncı küreği ile vurasın gelir.
Kemik çerçeveli numaralı gözlük alıp 1 sene sonra herkeste görmemle beraber ''s*kerim böyle işi takmıyorum ben bunu'' diye fırlatıp attığım gözlüktür.Kısa bir süre sonra yuvarlak çerçeveli alacağım umarım buda 1 sene sonra moda patlaması yapmaz.
papuçların burun üst kemiklerini çökertmesi nedeniyle takan gençlerdir.

(bkz: erturk)
ray banin never hide sloganlı reklamından etkilenmiştir.
Moda olması ya da olmaması karizmatik durduğı gerçeğini değiştiremez genşler.
dudaklarını büzüp ,cool göründüklerini düşündükleri pozlar verip feysbuğa da koyarlar bunlar,heryerdeler.
şayet televizyon engelli olmayı "moda" olarak dikte etseydi, engelli taklidi yapacaklarından korktuğum insan(cık)lar. mantık hatası var ki o da şu: "televizyon farklı olanı gösterip moda der, insanların hepsi aynı farkı yaratmaya çalışıp benzer olur." hayat bazen çok garip olabiliyor sözlük, çok. (bkz: dar paça pantolon)