bugün

standartları dolayısıyla ücretleri epey yüksek olan ürünleri seve seve satın aldıktan sonra yaşanılan psikolojik buhrandır. psikozlara kadar yolu vardır. şahıs 2 yıl önce almış olduğu cep telefonunu, tenis raketini vb fiyatlarını günümüz fiyatlarıyla karşılaştırıp adeta ruhsal bunalıma girebilir. yenilenen teknolojiyi kabullenmeme iç dürtüsünü oluşturur.
halk arasında görülen davranış bozukluğu örnekleri:

lan 2yıl önce 780 lira verdim şimdi nasıl 330 ?

abi şu ikinci elini 1600e aldığım laptopun fiyatlarına bakıyım be netten. ne 1900 nasıl ne indirimi nasıl ya. erkek adama bu yapılırmı lan.
huzur bozan can sıkan bir durumdur. yapılan alışverişten sonra verilen meblağ unutulmalıdır. çünkü mutlaka bir şekilde birileri sizden daha uyguna almıştır.
ankaraya falan gidersiniz yada karşıya, cocostar alırsınız sizin orda 250 bin ken orda 300-350 bin dir. böyle bi garip olursunuz. cocostar ı çok sevdiğiniz içinde istemeye istemeye verirsiniz o 50-100 bin lira parayı.
(bkz: lira yerine bin demek)**
halihazırda, biri sizi arkadan dürtmediği sürece, dürtüler zaten içten gelmektedir. bunun dışında, kazıklanma dürtüsü, kişinin kendisini kazıklanmaya odaklamasıdır ki, bunun da konumuzla alakası olduğunu sanmıyorum. onun dışında, kazıklanma korkusu özellikle kapalıçarşı görmüş her türk evladının içinde küçük bir nebze de olsa mutlaka yer edinmiştir. çözümü sorgulamaktan, itiraz etmekten ve iyi pazarlık yapmaktan geçer.
her zaman ürüne bakın satıcıya değil satıcı daima aa bak kuş uçtu der.alıntıdır.