bugün

special 'five' for 'special one'
galatasaray'a gelsin seneye iş yapar.
rivayete göre 29 kasım 2010 barcelona real madrid maçı'ndan sonra guardiola gelip mourinho'ya beşi bir yerde hediye etmiştir. alnından öpüp "bundan böyle sen benim namusumsun" demiştir.
special one'dan bahsediyoruz. bunun acısını çıkarır bana kalırsa.

hayır öteki de sanki sütten çıkmış ak kaşık. bu sevinmesin diye, maçtan hemen sonra çimleri sulama sistemini çalıştıran bir çingene çirkefliğinde takım.
şu mağlubiyetle ne kadar çok düşmanı, sevmeyeni olduğunu bizlere gösteren teknik adam. geçmişte sevgilinizi elinizden mi aldı, borç mu taktı naptı lan bu kadar hıs yapıyorsunuz.
daha önce yere göğe sığdırılamayan, barça yenilgisinden sonra ise yerin dibinden çıkarılanamayan şahsına münasır teknik direktör.
bay karizma.
The Damned United ı izlediğimden beri feci halde brian clough a benzeyen adam.

evet malesef barca takıntısı yüzünden bir maç daha kaybettik. jose maç sonunda o çimlere çıksa ve parmaklarını havaya kaldırsa muhtemelen dünyadaki binlerce kişi aynı anda orgazm olcaktık. ama jose bir çılgın adam. buna daha maç başlamadan intihar denir. barçaya karşı 4 tane ileri uç elemanı koydu 5 yedi.

evet daha önce de interdeyken 3 adam denemiştin 3 atmıştın olabilir. ama bu real madrid de olmaz. neden olmaz? çünkü real defans yapmayı bilmez.

jose halen dünyanın en iyi teknik direktörüdür.

kiminle kıyaslarsanız kıyaslayın adam 2 farklı takımda şampiyonlar ligini kazanmıştır. 3. yolda mıdır? evet muhtemelen yoldadır. gelmiş geçmiş en iyi olmayabilir ama en azından size kişisel bok atmadığı sürece saygı duymanız gereken adam.
karizması yerlerde. "bazı şeyleri gördüğünüz ama bir şey yapamadığınız durumlar vardır." demiş 5-0'lık hezimetin ardından. çaresizliğini anlatıyor o sözler.
barcelona - real madrid maçından sonra mosmourinho olmuştur. ama seviyoruz kendisini.
bir maçta adamı yargılamak ayıptır yahu...

adamın kariyerine bakınca, barcelona'yı epey bi yenmişliği vardır, ilk ve son yenilgisi olmayacak ama bu onun şuan dünyanın en iyi teknik direktör olduğu gerçeğini değiştirmeyecek.
bu adam sayesinde madrid kendi evindeki macta barcadan 6 tane yemeyecektir.
dünyanın en iyi taktisyenlerindendir, futbol dehasıdır.

bunu herkes kabul etmeli, tamam. ama saygısız, egosu patlama noktasına gelmiş bir adamdır, öyle de bir durum var. kendine has bir karakter yapısı var aslına bakılırsa. inter'i çalıştırdığı dönemde bir basın mensubunun, alınan bir mağlubiyetten sonra sorduğu "oyuncular mı yorgundu?" sorusuna, "yorgun mu? bir ay inşaatta çalışıp 300 euro kazanan insan yorgun olur" gibisinden bir cevap vererek ne kadar delikanlı olduğunu da göstermişti. yani acayip bir adam.

laf atmaları, tavırları... sadece rakibi bozmak için. saha içinde ve dışında, her yerde, hayatı futbol bu adamın. ama tabi ki işin bokunu çıkardığı için pek çokları onu marjinal, artist, pezevenk, götlek, karaktersiz, ibne olarak değerlendiriyor. ben de bu insanlardan biriyim. ama futbolu ne kadar sevdiğimi bilirsiniz... "mourinho'nun asistanı olacaksın, böyle getir götür işlerine bakacaksın" deseler üzerine para verip giderdim, depresyondan falan çıkardım hatta. çünkü bu adam futbol dehasıdır arkadaş. öyle de bir olay var.

hah her neyse.

bir barça taraftarı olarak, dün o halini görünce üzülmedim diyemem. ama iyi oldu, çok iyi oldu hem de. benim sözüm mourinho'ya değil de, barcelona'yı destekleyen ve mou'ya sallayanlara küfreden dangalaklara...

1) anneniz mi madridli yoksa babanız mı? ne skime joseee <3 diye geziyorsunuz ortalıkta? biz bu adama "futbolu bilmiyor" falan mı dedik de bıdı bıdı yapıp duruyorsunuz?

2) barça taraftarına sallamak ne? messi yüzünden barça'yı tutan ps'cilermiş, cartmış curtmuş ebesinin amıymış... madridli olduğun kadar katalanım gerizekalı, bundan emin olabilirsin.

3) guardiola'nın takımı, jose mourinho'nun takımını 5-0 yenmiştir. bu kadar, tamam?
genç yaşına rağmen kaldırmadığı kupa kalmayan, dünyanın en iyi teknik direktörü.

dünyanın en iyi takımı, dünyanın en organize takımı olan barcelona dün gece real madrid'i değil, mourinho'yu yenmek için sahadaydı. maçtan sonra da zaten kendi basınları ve taraftarları real madrid'e değil, jose'ye laf sokma derdinde. var mı lan böyle bir şey ? bu adam da kibirli olmayacaksa kim olacak ? dünyanın en iyi takımı onu rakibi olarak görüyor ve ismi neredeyse Real madrid'in bile önüne geçmiş.
dünkü maçta 5 yemese, bide üstüne barçayı yenseydi, bugün peygamberliğini ilan ederdi.

tanım : şizofren adam.
Dünkü barça maçında morardıktan sonra anlamıştır kimin büyük olduğunu.
5-0'lık maçtan sonra şampiyonlar liginde ki ajax maçı içinde 2 maç men cezası almış.
meraklardayım,şu anda ki halet-i ruhiyeti nasıldır acep?bundan sonra da aynı tavırlarını sürdürebilecek mi?

içimden bi his de barnebeu da ki ikinci maçta gerçek şovunu yapacak,döktürecek gene diyor.hayırlısı artık!
ümit aktan'ın dikkatinden kaçmayan adam. bakın neler demiş ümit ağabey bunun için;
--spoiler--
BARÇA'LI OLMAK VARMIŞ...

Koca bir takımı pas manyağına çevirip tekme bile atamayacak hale getiren bir futbol anlayışı beni de büyüledi.
Rakibi yenmek var, bir de azap çektirerek, zulüm ederek aciz durumlara düşürmek var.
Mourinho hep derdi ya; "iyi jokey olmak için önce at olmak mı gerekir" diye...
Ey Mourinho...
Ve tabii gözü skorboard'daki kendi görüntüsünden başka şey görmeyen ey Ronaldo! Şimdi size sormak isterim: "O geceki gibi maymun olmak için önce muz olmak mı gerekir" diye...
--spoiler--
http://www.turkiyegazetes...akaledetay.aspx?id=470249
barça maçından sonra entry patlaması yaşayan * teknik adamdır.
--spoiler--
* "Dünyanın en iyi teknik direktörü ben değilim ama benden daha iyi bir teknik direktör de yok"

* "Dürüst olmam gerekirse, hakem Chelsea'nin penaltısını vermedi"
o inter Milan'ın Chelsea'yi 2-1 yendiği Şampiyonlar Ligi maçından sonra.

* Stamford Bridge benim evim ben orda her zaman kazanırım.

* Teknik direktör olmak için, önce futbolcu olmak gerektiğini söylüyorlar... Peki, jokey olmak için de önce at mı olmak gerekiyor...

* Eğer kolay olanı isteseydim, Porto'da kalırdım. Güzel mavi bir koltuk, Şampiyonlar Ligi kupası ve Tanrı... Sonra da ben.

* Berabere biten Inter - Genoa maçından sonra inter teknik direktörünün gazeteciler üzerinden futbolcularına seslenişi.

* Gazeteci: Takım yorgun muydu?
Mourinho: Yorgun mu? Günde 15 saat çalışıp ayda birkaç yüz euroyla evine dönen baba yorgun olur, biz değil...

* Arsene Wenger'e dair: Onun röntgenci olduğunu düşünüyorum. Böyle tipler vardır; evde otururken teleskopla başka evlerin içinde başkalarının neler yaptıklarını izlerler... O da Chelsea hakkında konuşuyor, konuşuyor, konuşuyor...
--spoiler--
varlığı futbol için büyük bi şans.
''dünyanın en iyi teknik direktörü ben değilim ama benden daha iyisi de yok'' sözünün sahibi portekizli hoca.
ayar seven teknik direktör.
Sinisa Mihajlovic: "Mourinho ile futbol konuşmam. Futbol oynamamış birinin bazı şeyleri anlamasını beklememeli"
Jose Mourinho: "Jokey olmak için önce at mı olmak gerekir?"
gittiği her takımda aynı politikayı izleyen teknik direktör.

birçoklarına antipatik gelen biri ama çalıştırdığı takımlardan ayrılışında futbolcuların arkasından kötü konuştuklarını pek duymadık. hatta birçok futbolcu, gittiği takıma transfer oldu. dışarıya karşı tutumu ile takımına olan yaklaşımı çok farklı. yani dışarısının nefretini kazanırken takımının sevgisini kazanıyor. belki de dışarısının mourinho'ya bu denli yüklenişi takımın ona sahip çıkmasını ve daha çok kenetlenmelerini sağlıyor.
messi futbolda ne ise mourinho teknik direktörlükte odur.