bugün

kağıt biletlere geri dönmüş belediyedir.

http://www.yenisafak.com....agit-bilet-donemi-2165319
23 senedir bir arpa boyu yol alamayan metropolün belediyesidir. O kadar yatirim yapılcak yer varken neden boş boş durur bu belediye.
günü geldiği vakit şehri yunanistan a devretmek; yunanistan'ın masraflarını azaltmak için iyi çalışan belediyedir.
her yerde belediye desteği ile açılan kiliseler, yine belediye izni ve teşviki ilesık sık düzenlenen "yunan kültür günleri", "antik eserleri restorasyon" çabaları altında bizans eserlerini dirilterek izmir türk müslüman toprağı değildir mesajı verme çabaları ve daha nicesi kendilerinde mevcut.
maşallah.

görsel
otobüslerde kağıt bilet uygulamasına geçerek ne gerici ne yobaz bir belediyeye sahip olduklarını göstermiştir.

büyük bir köy izmir ve bunun sorumlusu cehape.
köy olan belediyedir.
(bkz: izmir gelişmiş bir köydür)
temel altyapı sorumluluklarını bile birçok yerde doğru dürüst yerine getiremeyen ve gerçekten vasat çalışan belediyedir.

geçen gün bir arkadaşımla izmir arena'nın ordan geçerken bayraklı'da bi sahil yürüyüşü yapalım dedik. gerçekten güzel bir yürüyüş alanı var orada, taş kaldırımları ve çimlikleri güzelce düzenlemişler, eskiden öyle değildi. tam yürümelik. neyse bi 20 dk filan ilerledik; tamam artık karşıya geçelim diyoruz. o da ne? meğer kısılıp kalmışız orada. hala önümüze bi geçiş yeri çıkar umuduyla yürüyoruz, oysa karşıya geçecek hiçbir alan olmadığı gibi bölgede herhangi bir medeniyet belirtisi de yok. yan taraftan vızır vızır arabalar geçiyor, zaten büyük bi bir otoyol var. karşıya geçmek çok tehlkeli... hava o kadar güzel olmasına rağmen etrafta insan da yok. neyse bi süre sonra önümüze volta atan bi adam çıktı da, karşıya nasıl geçileceğini sorduk. adam bunun için için hiçbir yer olmadığını, ya geriye ya da alsancak'a kadar yürümemiz gerektiğini söyledi. yani en az bi yarım saat daha yürüyeceğiz. geldiğimiz yere dönmemiz de bi o kadar sürecek.
hatta netleştireyim, işte şuradaki alandan bahsediyorum;

görsel

yahu böyle bir yerde nasıl üst geçit olmaz, aklım almıyor hala...
şimdi sahilin hemen karşısında neler olduğuna bakalım; tepekule kongre ve sergi merkezi, folkart towers, bir metro istasyonu, ve de sanayi bölgesi...
böyle bir alan yapılıyor da madem, ulan insanlar hiç mi karşıdan sahile inemeyecek veya sahildekiler nasıl geçecek o tarafa? hani o kadar kör ve sapa bi bölge de değil üstelik, en merkezi yer. bu nasıl bir şehir planlamasıdır?
biz de mecbur bi boşluk bulup canımızı tehlikeye atarak geçtik karşıya.
hayır, sahile giriş yapılan yerde de yazmıyordu ki, çıkış yoktur diye. yani oradan çıkmak için alsancak iskelesinin oraya kadar yürümek zorundasın.

değineceğim diğer bi berbatlık da, kimsenin memnun olmadığı, mâlum yollar...

özellikle araba kullanırken daha net anlıyorsunuz bunu. hala birçok yerde tangır tungur gidiyorsunuz.
gece arkadaşı otogara bırakacaktım ve benim salaklığım ki, kestirmeden gideyim dedim. ara mahallelere girdiğimde resmen çakıl taşlı yollardan geçtik, varoş mahalleler de değil üstelik. hatırlıyorum bi 5 sene önce filan da aynı durumdaydı.
neyse asıl sorun, bi yerde uzunca bi yükseltili yoldan iniyordum. tam da yükseltinin bitip düz yolun başladığı yerde kocaman bi çukur vardı. belli ki bölgede bi kazı çalışması yapılıyormuş, o şekilde bırakıp gitmişler. üstelik tam net görülemeyecek bir noktada... allahtan orada ışıklar vardı ve kırmızı yandı da, fark edip yavaş geçtim. yoksa dikkatsizlik edip 80'le filan girsen kesin ya amortisörleri patlayacak ya da motorun kulakları gidecek. bu nasıl bi sorumsuzluktur...

burada kimse belediyeden çok üstün bir hizmet beklemiyor. şehrin adeta Beton yığınına dönmesi de istemiyor. sonuçta izmir'in kendine has bir dokusu ve ruhu var, ama o şahsına münhasır yapısı korunarak belli başlı noktalarda, hizmetler ve sorumluluklar da bir şekilde yerine getirilmeli. bu şekilde aksaklıklarla karşılaşınca insan şehirden soğuyor.
hani tamam, devletten yeterli desteği alamıyorsun, şudur budur ama belli şeylerde de sıkıntı yaşanmaması lazım. ki zaten pekçok yerden belediyenin tam bir rant alanına döndüğü geliyor kulağa.

Bizim aile oldum olası chp'ye oy verir; ama böyle olumsuzluklarla karşılaşınca insan sinirleniyor yeminle. şeytan diyor sonraki seçimde bas akp'ye, adam gibi bir şeyler yapsınlar. ama şeytanın sözünü dinleyecek değiliz tabi.
akıl almaz bir hizmete imza atmış belediye. topuklu bayanlar için ızgara üstü yaya yürüyüş zımbırtısı.

lan şehir altyapısıyla üstyapısıyla dökülüyor adamların uğraştıkları işe bak. kemalist kafa ve zihniyetinin tüm ülkeye hakim olduğunu düşünün felaket.
görsel
(bkz: izmir Büyükşehir belediyesi).
görsel
gören kadınları sevindiren ama haber niteliği taşımayan eylemdir sonuçta yapılan iş at ile deve değildir. insanlar için ince düşünülmüş bir jesttir. ama bunun altında bile hinlik arayan başka bir tayfa bir kafa var o bambaşka sevgili troller merak etmeyin izmir sizleride ehlileştirecek. ayrıca o kemalist zihniyet olmasaydı sen şimdi yunanlılara , fransızlara ilgi duyuyor onların zihniyeti ile fikir beyan ediyordun.
neden ızgarların bi kısmını komple kapatmak yerine cambazlık yaptırmayı tercih etmiştir bilinmez.

dostlar alışverişte görsün klasiği.
düşünsenize el değiştirdiğini. vallah 20 yılda düzeltemez şehri. altyapı, üstyapı, gecekondu bölgeleri, deniz...
izmire ne zaman gitsem ordaki arkadaşlarımın sayıp sövdükleri belediye.
türkiyenin en hırsız belediyelerinden .

işi gücü bıraktılar. mustfa kemal paşa bulvarına zenginlere yat limanı yapıyorlar. kendilerinde iyi zengin ediyorlar.

1 metreküp suyu işyerlerine 40 liraya satıyorlar. böyle halkçı bir belediye.
izmirliler e hizmet vadetmeyen sadece partinin m. Kemal 'i siyaset malzemesi yapmasından ötürü oy ile şehri elde etmiş partinin belediyesi.
Öncelikle izmirliler' in kendilerine olan nefretlerini bir ileteyim. Sonra 1 haftadır ellerine yüzlerine bulaştırdıkları iğrenç çalışmalarına değineyim. Bu arada neden susuz kaldığımızı da açıklayayım da herkesin iyice midesi bulansın.
Yakın zamanda kanalizasyon suyunun şehir şebekesine karışmasından ötürü sular kesildi ve bu işe yaramaz belediyenin işe yaramaz çalışanları bir haftadır bunu düzeltmeye çalışıyor.

Izmir bir köy. Büyük bir köy. Zenginlerin oturduğu muhitlerin ( ağaların topraklarının olduğu kısımlar cennet bahçesi) ilçelere her türlü özen gösterilir " karşıyaka , bostanlı , balçova , narlıdere , göztepe" gibi. Diğer yerler çöplüktür. Bir de bu belediyeye yakınlığınız varsa yaşadınız . Bataklıkta olsa o arsanız değerlenir, kentsel dönüşüm orada başlar vs. Ayrıca bu insanlar bazı insanları ne kadar eleştiriyorsa o kadar mislini kendileri yaparlar.

Aleviler , izmir büyükşehir belediyesinin daimi üyeleridir. Memurluğa kolay girerler , kolay torpil bulurlar. Sürekli atatürk ' ü öven belediye meclis üyeleri , sosyete chp teyzeleri saç yaptırmak , dedikodu yapmak ve boş konuşmak dışında bir şey yapmaz. Bir yoksulu bir yetimi sevindirecek insan değildirler. " ben ezandan rahatsız oluyorum , ben ezan dinlemek zorunda mıyım ?" Diyen kadınlar gördüm , konuştum. Farklı bir ruh hali. Yok efendim " suriyeliler gitsin " , " laiklik elden gidiyor" lar.

Sizin laikliğiniz bu mu ? Kendi muhitiniz güzel olsun , cebiniz para dolsun , lüks yasayın , ezici bakişlar atın ,samimiyetten insanliktan km ' lerce uzak yaşayın.
Yazı yazlığınızda geçirirken " tayyip şöyle kötü böyle bilmem ne " deyin. Kapalı kadınları aşağılayın.
Falan fistan. Yerim sizin belediyenizi de yapacağınız işleri de size bundan sonra oy verecek olanı da. Yere batsın sizin laikliğiniz. Izmir ' i bok götürüyor bok . Laiklik bu mu ?
1 yıl sonra tekrar geldiğim memleketim izmirde yine hayallerimi yıkmış belediyedir.

bu kadar bozuk yol mu olur allah aşkına ya arabanın her yeri ayrı ayrı ses çıkarıyor. bucada 171 nolu hattın çalıştığı yol belki 4 yıldır hiç asfaltlanmamış ama her tarafinda yama izleri var balçova ata caddesi çingen pazarina dönmüş hatay inönü caddesi cadde üzerindeki parklanmadan dolayı eziyet gibi otobüsün arkasına geldiniz mi yandınız.

ayrıca belediycilik anlayışı laiklik ve cumhuriyet savunuculuğu olarak gören ve insanların ihtiyaçlarını karşılamak yerine değerlerini okşamak olarak gören bir belediyeden de hizmet beklemek anlamsız.

ama izmirliler mutlu ve laik ayrıca modern çünkü onlar izmirli.
ankaraya balık adam gönderelim mi diye efsane çıkartma yapan belediye.
Moody's tarafından aaa not alan tek kurum. Bir çok baskıya rağmen güçlü finansal alt yapıya sahip.
Sular daha ne kadar kesilecek acaba? Annem delirmek üzere de.
normal bir insanin gelip baktiginda hangi zihniyetin yillarca caldigini hirsiz oldugunu net gorecegi yerdir. yakinda bir cok il tarafindan gecilecektir gecildide.
moody's'ten aldığı aaa kredi notunun kaynağı yıllardır üst üste biriktirilip hiçbir dev projeye harcanmadan öylece duran bütçesidir.
aziz kocaoğlu denilen melih gökçek klonu başkandan kurtulup gerçekten iş bilen bir başkana kavuştuğu gün bu dev bütçesiyle her gün dev proje üstüne dev proje üretmede ve hayata geçirmede hiçbir sıkıntı yaşamayacaktır.

not: belediyecilikte partizanlık pişmanlıktır. sakın herhangi bir partiyi kötülediğim düşünülmesin. unutmadan: (bkz: ahmet piriştina/#32060890)
izmirli olarak ak köpeklere yedirmeyeceğim belediyedir.

bazı gerizekalılar suların kesik olduğundan dem vurmuşlar. o suların kesileceği ilçe, mahalle ve ne kadar süreyle kesileceği izsu'nun sitesinde çok önceden belirtiliyor. sen susuz kalma diye belediye onarım çalışması yapmasın mı ak koyun seni? bu kadar ucuz eleştiri yapmayın.

hepiniz aziz kocaoğlu'nun ne kadar efendi biri olduğunun farkındasınız. sadece nerden vursam diye yer arıyorsunuz ama yedirmeyiz. önce gidin 15 yıldır alınan yüksek vergiler için hükümeti eleştirin. sonra sıra izmir'e gelir.

naş.
izmir diye bi şehir var ama belediye yok. Aziz'i destekleyenler net CHP partizanıdır. AKP lilere koyun diyen bu tipler acaba kendilerine ne diyor.
Rahmetli piriştina yı arıyoruz.
içiyor ama biriktiriyor..
görsel