bugün

rakamlara yalan söyletme sanatıdır. budur.
iktisat öğrencilerinin yakınen tanıdığı insanı zıvanadan çıkartan iğrenç ders..
"milyonlarca insanın ölümü istatistik,bir insanın ölümü trajiktir"
üniversitede istatistik hocasının ağzından "koskoca bir yalan" olduğunu duyduğum veri değerlendirerek sonuç çıkarma , tahmin yürütme faaliyeti.
uludag sözlügün yeni özelliklerinden. su an deneme asamasindaymis.

tesekkürler zall
istatistikler bozulmak için vardır.
keske ozelliklerinde en cok caba sarfeden yazarlar,bu haftanin en cok begenilen yazari,en cok ukte dolduranlar,en cok sicanlar,bokunu cikarmislar,bir anlik gaza gelenler,bu hafyanin ispiyonculari gibi ozellikler de olsa.
babamız bugün uludağ sözlük için ne yaptın diye sorunca, işte baba hepsi şurda yazıyo, dememize olanak sağlayan yer. karne misali.
yeni ozellikler eklenmesi gereken buton.en cok ukte verenler var ama en cok ukte dolduranlar ya da hic doldurmayanlar yok.en cok caba sarf eden yazarlar ve en cok bos olan yazarlar diye artik ozelligi olmasi gereken buton.
iki gün sonraki sınav icin calısmam gereken lanet dersin adı!saçma sapanak tahmin yürütme olayları..
neden "en çok (veya en başarılı) ukte dolduran yazarlar" gibi önemli bir bölüm olmadığını anlamış değilimdir.
sayılama.Olay ya da olguları yönetemli bir saymayla kümelelere ayırarak bundan sonuçler çıkarma işlemi ve bunu gerçekleştiren bilim.Kurucusu belçikalı matematik profesörü ve gökbilimci adolphe Quetelet'(1796-1874)tir.
söylediğiniz de "istatislik mi ? ne iş yaparsınız siz ?" veya "2 yıllık mı ?" şeklinde sorularla karşılaştığınız "4" yıllık bölümdür.sayılarla uğraşır.bilgisayar da excel,visual basic,c++ falan görürsünüz.öğretilen saçma sapan sayfalarca bir sürü teorem,resmen beyninizi miker.öyle ki derslerden çıktığınız zaman kendinizi tecavüze uğramış gibi hissedersiniz.işin kötüsü siz bu kadar zorluklarla uğraştığınız halde,staj yapmak istediğiniz vakit "istatistik mi ? ya biz bu çocuğu nereye yerleştirelim" şeklinde tepkilerle karşılaşırsınız.öff dür,aman dır,öeh dir.
rakamlarla pek bir aşna fişne olan bilim koludur.
(bkz: gayri safi milli hasıla)
Üniversitede teoremlerle anamızı ağlattıkları sayısız formül ezberlettikleri bitirincede kimseye ne işe yaradığını bir türlü anlatamadığın ve sap gibi ortada kalmana neden olan fen fakültesinin bir bölümü.
herseyden once ilimdir.. bu konunun turkiye'de kompetani olan kurum turkiye istatistik kurumu olup, istanbul subesi seven eleven'in yaninda bulunur. koyu renkli ic karartici bir binadir ve seven eleven'da yapilan hamburgerlerin yag kokusunun bu binaya sinme ihtimali bulunur, aci verir..
"how to lie with statistics-istatistikle nasıl yalan söylenir" diye bi kitap okumuştum.şöyle bişiy vardı:
tavşan etinden yapılma sandviç satan bi adama
-yav bu kadar ucuza nasıl satabiliyorsun bunu,tavşan eti pahalı bişey değilmi?,diye sormuşlar.o da:
-tamam,demiş, itiraf ediyorum,etin içine biraz at eti karıştırıyorum.ama karıştırırken yüzde elli-elli koyuyorum.bir at, bir tavşan..
rakamlarla oynama sanatı
gammazlarin ortaya cikmasiyla, yanlis yapilan gammaz'larin bu butona girmesi gerekir. *
istatistik 1 ve istatistik 2 den oluşan ders. *
sözlüğün yavaşlığının içinde en hızlı çalışan düğme.. *
hafifçe fısıldayarak 5-10 defa tekrarlanınca ağzınızdan bateriden çıkan sesler gibi sesler çıkmasınaa sebep olan sözcük.
dışardan bakıldığında zevkli bir bilim dalı. *
derse karşı verilen tepkilerin ve düşünülenlerin gelişme süreci:

* aritmetik- geometrik ortalama, mod medyan gibi konuları görünce 'aa ben bunları biliyorum, bu muydu yani' diyerek başlanır.
* şimdi adını hatırlamadığım garip isimli konular gelince şaşırılır.
* t ve z tabloları görülünce resim sanatına bakış açınız değişir, evdeki tablolar kaldırılır..:)
* ilk vizeden 24 aldıktan sonra da 'lanet olsun' deyip bir daha derslere girilmez... * *