bugün

salak ve saçma şekilde, türkiye'de bu duruma gıpta ile bakanlar mevcuttur.
iran'daki hemcinsleri durumun farkında olsa recm eder bunları.
ülkenin dinle yönetilmesi yüzünden sürekli yasaklar içinde yasayan insalar, insanlar diyorum cunku erkeklerde en az kadınlar kadar serbest giyinmelerini istedikleri kesindir.
oyoyoy tanrım!! kanımca iranda kadın olmak, hiç diş fırçalamamış birinin sevgilisi olmaktan daha beterdir heralde. bu neden böyle? neden bu zihniyet, bu zamanda? diye soruyorum, haykırıyorum bazen!
oldukça talihsiz bir durum.bu durumun değişmesi için önce anlayışın değişmesi lazım.fakat iranda hala halka seslenirken ayakkabısını çıkarıp bacağını kaşıyan bir cumhurbaşkanı olduğu için zor gözüküyor.
dünyanın en zor kadın durumudur yaptıkları en ufak hatayı devlet işkenceyle öldürerek ödetir (bkz: gençlik hatası)
türkiyede serbest giyinemeyen kadınlarla aynı kaderi zıt olarak paylaşmak.
fotoğraflara bakıldığında ne kadar zor bir cinsiyet olduğunu anladığım durum.

http://www.milliyet.com.t...9495566&galeriid=3742
evlenmeden kadin olmak zordur tabi iran'da.
siyahtır. simsiyah; kıyafet siyah, kader siyah, gelecek siyah, özgürlük siyah, yaşam siyah!
kadın olamamaktır. erkeklerin koyduğu yasaklara, kadınların kurban gittiği rejimlerden birinin içinde sürüklenmektir.
dayatılan haksız bir karanlığın içinde umutla ve başı dik ışığı beklemekle aynıdır.
(bkz: türkiyede duygusal hazımsızlıklar yaşayan sözlük yazarı olmak)

olum o kadınlar karınlarını doyuruyor, nükleeer santrallerde çalışıyorlar. sen burda götüne bir kot pantolonu daha rahat geçirdin diye dünyanın en özgür insanı oldun değil mi ?

(bkz: levis sizi jeanne d arc yapacak)
doğmadan karanlığa gömülmek ve aydınlığın ne olduğunu bilmemektir. ayağında pranga , sırtında ağır bir bavul , ve kadın olmanın kamburu.. Hayal bile kuramamak nasıl bir tutsaklıktır bilinmez, ölümün soğuk nefesinin yalayıp geçmesi her sokağa çıktığında, tepende demoklesin kılıcı. toprağa gömülmek beline kadar, kan göbek adın senin, doğumunla kirlendin, güneş, sevmek, saçlarını savurmak, sevdiğinin gözlerine doyasıya bakmak , dünyayı seyretmek yasak sana, yaşamak yasak sana...
güneydoğuda kadın olmaktan çok büyük farkı olmamaktır. aynı çaresizlik güneydoğuda da vardır, erkek eğemenliği altında sömürülen, kara çarşaf giydirilen, işe gönderilmeyen, çocuk doğurmaya mahkum olan, saçının görünmesi namussuzluk sebebi sayılan, başkasıyla gezmesi bile zina sayılan, öldürülen, intihar eden kadın olmaktır.

akp nin tüm kadınlar için düşündüğü, istediği kadın olmaktır ayrıca.
internetten kadın haklarını savunan bir bildirge indirmenin idam edilmeniz için yeterli bir sebep olmasıdır. nefes almaktır ama yaşamamaktır
dinini yaşayabilmektir.
iran'da yaşıyanların,yaşamış olanların daha iyi bileceği ve yorum yapabileceği bir durumdur. sözlükte onsekiz yazarımız bu konu ile ilgili entry girdiğine, kesin yorumlar yaptığına göre iran'da bulunmuşlardır.
zulümdür, esaret özgürlüğüdür, eşit olması gerekirken cinsiyeti dolayısıyla aşağılanmaktır.

yorumda bulunmak için iran'a gitmemiz gerekiyorsa, bu hurili zebanili cennet cehennem yorumlarının kaynağı neresi, merak ettim doğrusu; gidip dönenlerin hatıraları mı?
başını örtmeden sokağa çıkamadığın, makyaj yapamadığın, bir adamın üçüncü ya da dördüncü eşi olmaya mecbur bırakıldığın bir yer iran ve sadece kadın olarak değil, insan olarak yaşamanın ne de güç olduğu çok açık ve net. tam bu hayata alıştığın anda da bu kuralları koyanların genelevlerde 6 kadınla aynı yatakta fuhuş yaparken yakalandığını öğrenmek de en acısı olur herhalde. makyaj yapan kadını tutuklatan tahran emniyet müdürü, fuhuştan dolayı ne ceza almış çok merak ediyorum(ya da ceza almış mı).. bir de kadın erkek eşitliği diye bir şey vardı değil mi? ahah, afacansınız lan.
üniversitelerde özgürce eğitim alabilmektir.

science dergisinin ekim 2004 sayısında verdiği 118 ülkedeki kimya mühendisliği bölümlerinde okuyan bayan oranlarına bakalım:

1. lüksemburg %68.6
2. izlanda %65.4

9. iran %46.9

19. almanya %39.5

68. ispanya %27.0
69. türkiye %26.4

85. abd %21.3

lafta değil, gerçekte "önem verilmektir" özet olarak.

http://www.milliyet.com.t...galeriid=3742#galeriStart
hayatın renklerinden mahrum kalmak, simsiyah olmaktır. düşüncelerini söyleyememektir, yok sayılmaktır.
kızım olmadan asla adlı filmde bir fikir edinmiştik bu konuda. çok zor ve kötüydü. yine de bir amerikan filminin ne kadar gerçegi yansıttıgı da tartışılır.
(bkz: persepolis)

not: bu da mı doğan medya'nın şişirmesi?
şeriat öncesi için;

http://img84.imageshack.us/my.php?image=iranbr3.jpg
(bkz: persepolis)