bugün

Dünyayı Masonlar yönetiyor!
illuminati her yerde!
Opus Dei beynimizi yıkıyor!
CIA bundan da beterini yapıyor!
Tapınak şövalyeleri yaşıyor!
Tutankamon'un laneti tepemizde!
Mu kıtası sonun başlangıcı!
Atlantisli'ler bizi izliyor!

Endonezya'da ki tsunami de ABD'nin parmağı var!
Sadece o değil Fransa'da var!
ikisi birden atom bombası denedi, ve tsunami oldu!
Japonya depremi de böyle oldu!
Bizim topraklarımız petrol kaynıyor aslında!
Evet ama dış güçler çıkarmamıza izin vermiyor!
Bor madenimiz de çok fazla!
Burada olan herşeyden batılıar sorumlu!
Arap Baharı batılıların işi!
Somali'de öyle!
Güneşte meydana gelen patlamayı ne sanıyordunuz ki?!
Bizi onlar yönetiyor!!!

işte bir dünya halkı böyle şeylerle rahatlıkla uyutulabilir.
Masonlar dünyayı yönetmez, illuminati heryerde değildir, mesela benim yanımda yok. Opus Dei müridleriyle uğraşır, CIA, Amerkan filmleriyle gözümüzde büyüttüğümüz bir yapılanmadır. Tapınak şövalyelerinin varlığı kesin değildir, Mu kıtası hiç olmamış olabilir ki Atlantisliler, Platon'un kitabında anlattığı bir efsanedir. Endonezya'da tsunami yapmak için atom bombası kadar büyük birşeye ihtiyaç yoktur, ABD, Japonya'yı kulağından salladığı gibi depreme maruz bırakmadı , bizim topraklarımız petrol kaynıyormu bilinmez, petrolun varlığından çok teori öne sürülmez.
Herşeyi dış güçlerden beklemek onlara tanıdığımız muazzam bir güçtür..
bir tayyip olabilmek.
bol bol ara gazı vermek. bunlar geldi de dinimizi yaşamaya başladık diyen embesilleri nasıl uyuturum diye de fazla düşünmeye gerek yok.
onlar şişerken arka planda malı götürürsün.
karşısına geçip ağzınız yırtılırcasına esnemek.
futbolla başarabilirsiniz misal.
medya.
popüler kültür.
insanlar denilince sadece türkiye'de yaşayan insanları algılayan ve önemli konularda ciddi araştırmalar yapmak ve sağlam kaynaklardan bilgi edinmek yerine dedikodu kaynaklarından* edindiği yüzeysel bilgilerle olaylara bakış açısı geliştiren kişilerin asla anlayamayacağı kurallardır.

uyutmanın tek bir altın kuralı vardır: (bkz: ideolojiler fabrikası). medya ise mükemmel bir araçtır.

--spoiler--
Sert bir geçmiş yaşadık; geçmişi herkesi rahatsız eder ama kimse geçmişini sorgulamaz. En basitinden, 70-80’li yılları ele alalım. Bu yıllarda insanlar iki ideolojinin peşinden gitmişlerdir. Bunlardan birisi sağ, diğeri de sol akımdır. Bence dünyanın en ahmak insanlarıdır bu iki grubu oluşturan üyeler. Neden diye sert bir ünlem belirdi kafanızda, soru işareti değil ünlem... Evet, tahmin edildiği gibi anlamını bilsek de kavramın bütünlüğünü bilmediğimizden kaynaklanıyor bu ünlem. Şimdi de "nasıl" kısmına geçelim.

Dünya üzerinde insanların yaşayışı iki etmenden oluşur; bunlar karar ve eylemdir. Bir insan su içmek için önce suyu düşünür, bir bardak düşünür; elindeki kaynaklardan (musluk suyu şişe suyu vs) biriyle bardağı doldurur ve içer. Lafı fazla uzatmayayım, bir insanın kafasını kesin; suyun 1 cm yanına koyun. Bir damla içemeyeceğini göreceksiniz. Peki ya diğer taraf, yani kafasız bir gövde? istediği yere gidebilir ama suyu bulamaz. Eh, hadi buldu diyelim... Neresiyle içecek?

Devrim ve ülkü iki el gibidir. Önünüze çıkan engellerde birisi tutar, diğeri yıkar. Karar ve uygulama gibidir. Kısacası, birbirinden ayrılmaz/ayrılamaz iki kavramdır. Her ikisi de direksiyonsuz veya tekerleksiz araba gibidir. işte hata burada başlıyor! Devrim nedir? Bir ülküyü gerçekleştirmek için yapılan engel yıkma hareketidir. Peki, ülkü nedir? Ulaşılmak istenen hedeftir, amaçtır.

Karar ve eylem mekanizmasında, her ikisi de önemlidir ve birbirinden ayrılamaz. Bunları ikiye ayırıp insanlara verirseniz (bu yapıldı ve sonuçlarını neredeyse 50 yıldır) görüyoruz, ortaya sadece toplumsal yıkım gelir.
--spoiler--

evet illuminati ve ya sikluminati vardır evet masonlar vardır evet onlar her sabah size "günaydın kardeş hani ben şu karşı apartmanda oturan mason" demezler. evet bazı gerçekler vardır ve gizlidir çünkü gizli kalması gerekir. evet bunlar belki size direkt temasta bulunmaz belki bireysel olarak muhattap olmaz ama toplumsal yıkımı gerçekleştirirler. toplumsal yıkımlarda öyle şak diye bir anda olmaz. bunları irdelemek sizi uyuyan bir insan yapmaz. (sol-sağ çatışmasında görüldüğü gibi...) uyuyan bir insan olmak için "onların dayattığı şeyleri yapmanız/yaşamanız gerekir. ya da tepkisiz kalmanız gerekir.