bugün

kişinin kendisine gerektiğinden az değer vermene yol açan durumdur.
karşıdaki insanın münasip yerlerine ego enjekte edip kaldırmak ve kendinden kaybetmek.
herhangi bir değer çok değerdir çünkü hiçbir insan değer vermeyi hak etmiyor bunun bir miktarı yok bok makinası insanlara değer veriyorsak ineklere tapan hindulara hak mı vericez? biz bütün dünyanın dengesini alt üst ettik inekler hala bize et süt veriyor.
hep yapılır,hep tekrarlanır.bir ders alınmalı artık.
bu benim demek isterdim ama insanlara değer vermenin gerektiği kadarı ne kadardır bilemem. ondan gerektiğinden az verildiği için daha önce insanlar sevgi delisi oluyor sanırım daha fazlası için çırpınıyor. hırs işte o da insanca bişey ama gereksiz.
gereğinden fazla yıpranmaya neden olan durum.
insanın kendi kendisini değersizleştirmesidir, zira resmen kölesiymiş gibi davranırız.
kişinin şımararak ben bu değeri haketmiyorum dercesine haykırmasıdır.

(bkz: yüz verdik ayıya geldi etti halıya)
her şeyi anladığında elinde kocaman bir kazık göreceksin. parambol dediydi dersin.
hadi melankoliyi bir kenara bırakalım da,sonrasında epeyce başımıza dert açabilecek bir eylemdir.

(bkz: based on a true story)

9. sınıfın 2. ayları falan,okula yeni birisi gelmiş. önce sınıfın apaçileriyle bi güzel kaynaştıktan sonra yeni arkadaş,popüler ortam arayışlarına girmiştir. kuvvetle muhtemel bizi gözüne kestirmiş olan arkadaşımız ordan burdan muhabbetlerle aramıza damlamış,biraz ilgimizi çekmeyi de başarmıştır. gel zaman git zaman bu arkadaşla yakın arkadaş münasebeti kurulmuş,kişide ona değer verilmiş önyargısı oluşturulmuştur ve artık bu üst seviyelere kadar tırmanmıştır. böyle devam eden bir 2 yıl arkadaşlığın son safhalarını oluşturan,son yarım yılda (geçen 1,5 yıl üstüne) arkadaşın ne kadar kalleş,ne bileyim sözlük; ne kadar gereksiz ve yaygaracı ya da bilimum arkadaş ile küsülünce edilecek hakaretlerin tikkysel olarak pozisyon olmamış halindeki söylemleri kendisine yakıştırabilecek derecede bulunca biz veya tekil olarak ben,bununla araya mesafenin anasını ağlatmış kadar halini koyduk ya da koydum. şimdi iyi güzel hoş,konuşmuyorum da; bu gün yüzsüz yüzsüz neyin var olm? demez mi.. hakaretime maruz kaldı garibim ona yanarım.
başka bir insanın size karşı bu tavır içerisinde olması durumunda, gayet hoş karşılayacağınıza inandığım durum.
insanlık tarihi kadar eski bir hatadır.
bu hata mütemadiyen yapılıyor efenim durduramıyoruz.
(bkz: karşındaki kişiye güvenip üçün birini almak)
sonunda mutlaka hüsrana uğranan olaydır.
3 kuruşluk insana 5 kuruşluk değer verirsen gidip seni 2 kuruşa satar sözü bence durumu özetler.
kırk yıl sonra ne kadar gereksiz olduğunun anlaşılmasıdır.
hayal kırıklığına davetiye çıkarmak...
eğer gerçekten bir insana gerektiğinden daha fazla değer verirseniz, o kişiyi çok şımartırsınız. bu sizin hatanız olur ve yaptığınızdan çok ama çok pişman olursunuz.
aptallıktır. *
her zaman hayal kırıklığı ile sonuçlanır.
verdiğiniz değer kadar aşağılanırsınız.
gereğinden fazla acıyı peşinden getirir.
haketmeyen kişiyse bin defa pişman olacağınız durumdur.
belkide bu hayatta yaptığımız en büyük yanlışlardan birisidir.
kişinin, diğer tüm insanları da kendisi gibi zannetmesinden kaynaklı; tartının ağır kölu olarak hep ağır bastığı ve de yere çakıldığı durumdur.
güncel Önemli Başlıklar