bugün

Evet şuan gazzede insan hakları evrensel beyannamesi geçerlidir...
evrensel falan değildir. müslümansan işlemez o bildirge.

(bkz: gazzede hastane bombalanması)
Namı diğer insan hakları evrensel beyannamesi.
Benim ahlaki rehberim budur, benim için tüm ilahi kitaplardan çok daha insancıldır.
Şu bildirgeyi okuduğunda insanın aklına ilk gelen şey;

tanrı gerçekten kitap gönderseydi buna benzerdi.
Bakın tek tek maddeleri okuyun...

Eğer bir yaratıcı gerçekten bir kitap göndermek isteseydi; hurafelerle, cinsellikle dolu bir kitap değil aha böyle bir kitap gönderirdi.
Fransız ihtilâli gibi Masonlar tarafından hazırlanmıştır

görsel
Çıktısı alınıp duvara asmak lazım...
geçerliliği ülkenin gelişmişliği ile doğru orantılı olmayandır.

gelişmiş ülke nedir?
diğerlerini en çok sömürendir, bu sistemde.

kimdir bunlar? buyrun abd, rusya, çin vs.

arkadaş abd'de doğan bir işadamının çocuğu ile abd'de doğan bir işçinin çocuğu aynı haklara sahip mi sence?

örneğin herkesin mülkiyet hakkı varmış, bak sen evrensel beyannemede diyor ya..

sence işadamının çocuğu ile işçi çocuğunun mülkiyet hakkı aynı mıdır?

ya da işadamın vasıfsız çocuğu milyonlarca kişiden saygı görürken, işçi çocuğuna acıyan gözlerle bakılması insanların doğuştan onur kategorisinde eşit olduğunu mu gösterir?

işadamının vasıfsız çocuğunun ölümüne binlerce insan katılır, işçi çocuğuna belki elli kişi.
asıl sorun ölümüne katılan kişilerin yaşarken ne yapıyor olduğudur ayrıca.

hayır arkadaş, gelişse de gelişmese de hiçbir ülkede bu haklar kağıt üzerinden öteye gidemez bu sistemde.

abd'de yaşayan bir işçinin somali'de yaşayan işçiden iyi standartlarda olması kesinlikle bir şeyi değiştiremez.

onlar sana her bireyin en temel hakkı yaşama hakkıdır der, fakat abd yüzünden afrikada milyonlarca insan açlıktan ölmüş iken onların hakkını sorgulamaz.

çünkü patron sisteminden yanadır.

çünkü onlar için ''insan,birey'' yalnızca parası olandır.
geçerliliği ülkenin gelişmişliği ile doğru orantılı olmayandır.

gelişmiş ülke nedir?
diğerlerini en çok sömürendir, bu sistemde.

kimdir bunlar? buyrun abd, rusya, çin vs.

arkadaş abd'de doğan bir işadamının çocuğu ile abd'de doğan bir işçinin çocuğu aynı haklara sahip mi sence?

örneğin herkesin mülkiyet hakkı varmış, bak sen evrensel beyannemede diyor ya..

sence işadamının çocuğu ile işçi çocuğunun mülkiyet hakkı aynı mıdır?

ya da işadamın vasıfsız çocuğu milyonlarca kişiden saygı görürken, işçi çocuğuna acıyan gözlerle bakılması insanların doğuştan onur kategorisinde eşit olduğunu mu gösterir?

işadamının vasıfsız çocuğunun ölümüne binlerce insan katılır, işçi çocuğuna belki elli kişi.
asıl sorun ölümüne katılan kişilerin yaşarken ne yapıyor olduğudur ayrıca.

hayır arkadaş, gelişse de gelişmese de hiçbir ülkede bu haklar kağıt üzerinden öteye gidemez bu sistemde.

abd'de yaşayan bir işçinin somali'de yaşayan işçiden iyi standartlarda olması kesinlikle bir şeyi değiştiremez.

onlar sana her bireyin en temel hakkı yaşama hakkıdır der, fakat abd yüzünden afrikada milyonlarca insan açlıktan ölmüş iken onların hakkını sorgulamaz.

çünkü patron sisteminden yanadır.

çünkü onlar için ''insan,birey'' yalnızca parası olandır.
evrensel olmayandır.
evrensel olsaydı bize de uğrardı.
Geçerliliği, ülkenin gelişmişliği ile doğru orantılıdır.
1. maddesinin kağıt üzerinde kalandır.

hiçbir birey ''özgür, onur ve haklar konusunda eşit doğmazlar''

patron çocuğu ile işçi çocuğu hiçbir bakımdan eşit doğamaz, kapitalist sistemde bunu başaramazsınız.
islam ülkelerinin işine gelmeyen bildirgedir.
az gelişmiş ülkelerin çiğnediği bildirgedir.
sen bir köşede dur biz istediğimiz gibi takılalım denilen bildirgedir.
son zamanlarda bir çok ülke tarafından uyulmayan bildirgedir.
dün çankaya noteri'nin imzaladığı doktorlara acil müdahale yasağı ile türkiye'nin açık açık altındaki imzayı çektiği bildirgedir.
insan düşünemeden edemiyor kuran evrensel ise bu evrenselliğin kökü değil midir diye.
Uluslararası yalan.
hakların bir takım aydın, zamanının ötesinde insanlar tarafından başka insanlara verilemeyeceğini, o insanların biraz da bunları hak etmeleri gerektiğini gösteren bildirgedir.

bu kadar zaman geçti, türkiye hala insan hakları yüzünden karnesi en kötü durumda olan ülkelerden biri. kim bu konuda ne yapıyor ve nasıl yapıyor acep? iki çalışan bir araya gelip "sendika" dese, anında patronlara yetiştiren bir güruhun yaşadığı toplumda neyin şikayetini yapıyoruz biz? biri bir sebepten karakola çekilip işkence görse "kesin bir şey karıştırmıştır o" demiyor muyuz? hadi onu da bırak, insanlar yıllardır hapislerde yatıyor, davalar sonuçlanmadan, suçlu olup olmadıkları bilinmeden. en ufak bir tepkimiz var mı bu duruma karşı? anca "hee kesin vardır bir sebebi."

he vardır sebebi. muhakkak vardır. yarın seni aldıklarında da var olacak bir sebebi. sadece kimse ne olduğunu bilemeyecek. ama muhakak var olacak.
madde 1
ekmek kırıntılarını biriktirip insanlara vermek

madde 2
hey yavşak evet evet sana diyorum

o bu değilde hakkında bu kadar az ve yetersiz entry girilince; "virginia"ya bir şey oldu sandım "boston tea party"i kaçıracaktık nereseyde. hele şunun bi tarihini anlatın sonra devletleri nasıl yola getirmede kullanıldığını güzelce içine serpiştiriirsiniz.

sözkonusu yazar hakları sözlük bildirgesi olsaydı;

madde 1
başlığın altını doldurmak;

ile başlayacağı için. boş geçmeyelim cuma namazı sonrası önünüze sunulan gofret kartonun yanındaki boş kartona güzelcene bankonotlarımızı ya da medeni paralarımızı bırakalım.

ne alaka demeyin de biraz entry yazın amk. kaç yıllık bir sürecin sonucu oluşan bir bildirge bu ve çıkış aşamasıyla bugün geldiği yerdeki işlevsel farklılıklar nedir bi değinin hele. vırttt, zırttt yazıp noktayı koymayla olmaz öyle.
japonya'da yuzbinleri 15 saniyede olduren, irak'ta 2 milyon irak'linin olumune sebeb olan, keza afganistan'i 50 yil geriye goturen ABD ve kankilerinin bir yerlerine takmadiklari bildirge ...
yapanların pek uyamadığı bildirge.
1948'de birleşmiş milletler genel kurulu'nda ilan edilmiş; fakat o gün bugündür bilhassa bu beyannameyi ilan edenler tarafından 3. dünya ülkelerine ve halklarına yapılan operasyonlarda hiç iplenmemiş kurallar bütünü... bu beyannamede bulunan ve yasak ibaresi içeren maddelerin bir çoğu da yine beyannameyi ilan edenler tarafından farklı kılıflar ile uygulanmaya devam edilmektedir.
1948'de birleşmiş milletler genel kurulu'nda ilan edilmiş; fakat o gün bugündür bilhassa bu beyannameyi ilan edenler tarafından 3. dünya ülkelerine ve halklarına yapılan operasyonlarda hiç iplenmemiş kurallar bütünü... Bu beyannamede bulunan maddelerin bir çoğu da yine beyannameyi ilan edenler tarafından farklı kılıflar ile uygulanmaya devam edilmektedir.