bugün

günümüz türk gencinin sık sık içine düşmekten kendini alamadığı durumdur.

idealin başlıkla alakalı olan tanımı sevgili sözlüğümün de bildiği üzre ülküdür. mefkuredir. daha da türkçesi* kişinin hayatında gerçekleştirmek istediği en büyük hedefidir.

ülkemize uygun daha da subjektif bi açıklama isterse bu kelamım....ki ister...gençlerimizin çoğunun uygulamaya geçirmek için uğraştığı ama maalesef çeşitli hayal kırıklıklarıyla, efendim ağlayışla, efendim 'zaten benlik bi şey değildi o iş' diyerek kendini avutmalarla vazgeçtikleri hayalleridir...bu tip durumun aynısını* * bizzat yaşamışımdır.

efendim daha orta sondayken...orta son ne lan....yaşlılığını cümle aleme duyurmaya devam et sen e mi..kartoloz....yani ben sekizinci sınıftayken tiyatrocu olacam diye tutturdum beni tanıyan ahaliye. işte aileme arkadaşlarıma akrabalarıma hedeye hödöye...onlardan aldığım sayısız umut kırıcı, negatif, s.klenmeyen * * cevaptan sonra vazgeçtim. halbuki lisede tiyatro grubuna girmiştim..sooonacıma kadıköy de bi sahnede oyuna çıkıcaktım...soonacıma işleri ayarlayıp para kazanıcaktım....ama olmadı. vazgeçtim. niye? korkağım da ondan.

sonrasında o tiyatroculuk idealim tersine mi yoksa düzüne mi olduğunu şu an kavrayamadığım bi evrim geçirdi ve öğretmenliğe dönüştü. şu an bana öğretmenlik holding patronluğu gibi gelmekte. o derece yani. bi öğretmen görsem kendisiyle para piyasasını konuşasım, insan psikolojisi konuşasım, dertleşesim, hatta kafayı dizine * * yaslayasım ve ağlayasım geliyor.....öyle severim öğretmenleri...halbuse kendisi belki mesleğinden, kendisinden, öğrencilerden, bilimum her şeyinden nefret ediyodur ama ben onu kafamda birinci lig maçlarına şeref tribününden kombine bilet almış da öyle sevnçliymiş gibi canlandırıyorum....idealdeki kişi ya...

+ teyze-amca siz öğretmen misiniz?
- evet?
+ ne kadar güzel di mi?
- ne güzel?
+ öğretmen olmak.
- yaaaauuuv....yaaauuuvv....kızım manyak mısın nesin?
+ anlatır mısınız içinizde ne gibi heyecanlar var ne gibi düşünceler?
- valla...akşama ne yicemi düşünüyorum. hanfendinin dolma yapma ihtimali var..pek heyecanlıyım.
+ biz geleceğin öğretmenlerine tavsiyeniz var mı?
- yavrum çekil önümüzden!
+ peki.

böylelikle ben gittim 4 sene önce kıytırık bi üniversiteye kaydoldum. ne için? ilerde öğretmen olabilmek için....mezun olduğum üniversiteyi hiç sevmem. sırf bu ideal uğruna katlandım. üniversitenin ismini de vermicem ki mensupları üzerime üzerime gelmesinler efenim..karma meselesi değil de...negatif enerji meselesi...saygı meselesi....malumunuz....

şimdi bi sene yüksek lisans yapıcam...formasyon için..yoksa devlet öğretmen olarak atamıyor...bu da bi sene daha hayattan uzak...saygınlıktan uzak..parazitliğe yakın bi şekilde yaşamak demek...öğrencilik iyi bi şey. hoş bi şey...anam keşke her taraf ilköğretim, lise, üniversite dolsa...hiç böyle ne biliim....ev mev...bakkal, park, bahçe, dükkan, hatta kerhane falan olmasa da herkesi öğrenci olarak kaydedebilecek mekanlar çoğalsa....ben istemez miyim. karşı çıkan kamer gençtir. ama olmuyor azizim..olmayınca da öğrencilik bi yerden sonra batıyor insana...sıkıntı veriyor...

işte geçenlerde yukarda bahsi geçen değişikliğe uğramış idealimle salonda oturuyoduk...gelecek planlarımızdan bahsediyoduk...mutluyuz huzurluyuz...birbirimize inancımız tam...etrafın içine sıçılmış ama ikimiz buraları cennet yapacaz...o kadar eminiz...neyse biz böyle sevişirkene annem salona geldi. muhabbetimizi yarıda kesti. cebren ve hileyle.* sanki ben ona bişey sormuşum....pat diye konuştu...annem işte...

+ kızım ben sana bişi diim mi?
- he buyur anne...deme kelimesini sarf etmenin faydasızlığı aşikar şu an.
+ her edebiyat bitiren senin gibi ukala oluyo mu?
- bilmem anne çok edebiyat bitiren tanımadım. sınıftaki arkadaşlar en son gördüğümde daha bitirmemişti.
+ lafı karıştırma.
- tamam karıştırmıyorum.
+ düşündüm de sen lisedeyken tiyatrocu olmak isterdin bazen.
- bazen mi?
+ neyse lafı karıştırma.
- karışt....karıştırmıyorum anne. tamam.
+ şimdi düşünüyorum da...
- eee?
+ tiyatrocu olsan çok daha iyiydi.
- ne?
+ tabi. en azından bi havamız olurdu 'kızımız sanatçı' diye.

bunu söyledi...ve öylece çekti gitti sözlük...ben ve kanepedeki idealim donduk kaldık. uzun süre kendimize gelemedik. ne yaparsak yapalım şu insanlara yaranamıcaz geyiğini bile çeviremedik...öyle içimiz acıdı...idealim kalktı gitti zaten...ben seni ararım sonra dedi...tamam dedim ben de...bi hafta oldu aramıyo...bekliyorum öyle elim böğrümde.

komik mi şimdi bu....komik....gülüyo muyum...hayır gülmüyorum.

+ seviyo musun kızım öğretmen amcanı bakiim?
- hayır sevmiyorum!
(bkz: ajdar)

bu adamın bir amacı varmış, ben star olucam demiş. okutmuş ailesi bunu okula gitmiş, çalışmış. ama sanatçı olamamış, ne olursa olsun başarcam dedi ve ne olursa olsun başardı, topstar deyin mal deyin ben de size katılırım. ama bir gerçek var ki bu adam idealleri uğruna madara oldu ama istediği şeyi başardı. inanılmaz bir özgüven var. kolay mı lan her gün televizyona çıkıp rezil olmak ve buna rağmen ayakta durabilmek ?