bugün

çalışılan işteki makinelerden,ortamdan,çalışan kişinin sakarlığı,unutkanlığı,ihmali yüzünden başa gelen bazen hafif sıyrıklarla atlatılan,bazen de ölümle sonuçlanan kazalardır.
et kıyma makinesine el kaptırmak ve dikiş makinesine el kaptırmak en çok yaşanan iş kazalarındandır.
patlak prezervatif veya vakitsiz alinan dogum kontrol hapi sebebiyle hamile kalmak seklinde orneklenebilecek durum.
-sirkteki aslan terbiyecisinin aslana yem olması,
-ölü yıkayan kişinin yıkadığı ölünün canlandığını görerek kalp krizi geçirmesi,
-terzilerin ellerini dikiş makinesine kaptırması,
-arabanın altına girip, araba tamir eden kişinin üzerine araba düşmesi,
-inşaatçıların çimento karma makinesine düşmesi vs. *
mankenlerin sık sık uğradığı kazalardır. patronlar gerekli tedbirleri almayıp bu zavallı insanların kazalarla karşı karşıya kalmasına sebep olmaktadır.
(bkz: iş güvenliği)
(bkz: mankenlerin memesinin kıyafetten çıkması)
çalışanların moralini alt üst edip, konsantre bırakmayan kötü olay. tıpkı bu sabaha karşı kağıt üzerine basıp kayan ve sonucunda kaşını patlatan operatör arkadaşım gibi. moral bozucudur ve bir nevi oradaki herkesi daha dikkatli olunması yönünde uyarıdır.
bir çalışan'ın iş ile ilgili faaliyetlerde geçirdiği ve maddi-manevi zarara uğradığı kazalardır. burada mahkemelerin farklı yorumları olduğu için iş ile ilgili faaliyetler çok farklı sonuçlara varmaktadır. en genel anlamı ile çalışanın iş yerine gelmek için bir araca binip evine dönmek için o araçtan indiği ana kadar geçen tüm süreç iş ile ilgili sayılmaktadır. misal servisi beklerken gelip bir köpek sizi ısırsa bu iş kazası değilken, servisin merdivenine ayak attığınız anda ısırırsa iş kazası kapsamına giriyor. üzerinde en fazla yorum farkı çıkan nokta ise şehir dışı görevlendirmeleri. burada oluşan kaza ile ilgili müfettiş ve mahkeme yorumları çok farklı olabiliyor. işverinin kendisini sağlama alması için detaylı bir görev kağıdı hazırlaması faydalı olacaktır.

bir diğer nokta da ülkemizde doğru dürüsüt kayıt tutulamadığı için istatistiki olarak yorumlanamayan acı gerçektir. kaza sonucu oluşan duruma göre ve mahkeme sonucu bulunacak kusura göre işveren ve işveren vekilini hapse kadar götürür. ancak istitistiklere baktığınızda kazaların neredeyse tamamının insan hatası'ndan kaynaklandığı görülür. oysa sistematik yaklaşımla bakıldığında pek çok kazanın ardındaki sebebin yetersiz tedbirler, uygun olmayan teknoloji kullanımı, fazla mesai ile çalıştırma gibi nedenler olduğu görülür.
işverenin en büyük korkusudur.
mankenlerin defilelerde elbiselerin kenarından göğüslerinin görünmesinden sonra birbirlerini teselli ederken kullandıkları söz.
Adana Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon idaresi Atıksu Arıtma Tesisi nde (ASKi) çalışan işçiler, 2 Ekim 2007 Salı günü saat 17.30 sularında temizlemek için girdikleri çamur istasyonunda metan gazından zehirlendiler.

TMMOB UN BU KONUDAKi BASIN AÇIKLAMASI;

--spoiler--
Debisi 65.000 m3/gün olan arıtma tesisinin anaerobik bölümünde çamurdan metan gazı üretimi yapılarak tesisin elektrik ihtiyacının bir bölümü karşılanmaktadır. 2 metrelik kuyu şeklindeki istasyon içinde bulunan metan gazı bir süre sonra maskesiz çalışan ve hiçbir güvenlik tedbiri alınmayan işçileri etkileyerek zehirlemiştir. ASKi denetimindeki tesis özel bir şirket tarafından işletilmektedir.

Arıtma tesisinin emisyon ve deşarj izinleri bulunmamakta olup, tesisin işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından hiçbir önlem alınmadan işletildiği bilinmektedir. Tesis hakkında, daha önce koku problemi nedeni ile halk tarafından şikayetler ve çeşitli protestolar yapılmıştır.

Adanada da bir örneği ile somutlanan altyapı hizmetleri, günümüzde çokuluslu şirketlerin özelleştirme-ticarileştirme baskısı altında bulunmaktadır. Çeşitli uluslararası kuruluşlar ve yerli-yabancı şirket ortakları, bir yandan bu hizmetlerin piyasalaştırılması için uğraşırken, bir yandan da belediyeleri, uygun teknoloji, yatırım ve işletme maliyetleri, insan kaynakları konusunda yanlış yönlendirmektedirler. Bu konuda yeterli bilgi ve birikime sahip olmayan Belediyeler ise, idari ve mali sorumluluklar ve yetkiler açısından bir dizi karmaşa ile yüz yüze kalmaktadır.

Özel şirketlerin kâr amacıyla yürüttükleri kamusal altyapı hizmetleri (içmesuyu, katı atık, atıksu) pek çok yerde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmadığı, işçilerin çalışma koşulları ve hayatlarının hiçe sayıldığı örneklerde kendini açıkça göstermektedir.
--spoiler--

(bkz: ÖZELLEŞTiRME)
(bkz: TAŞERON)
--spoiler--
iş cinayetleri bayram dinlemiyor
--spoiler--

izmir in Aliağa ilçesinde kurulu bulunan izmir Demir Çelik Fabrikası nda bayramın birinci günü meydana gelen iş kazasında Ecevit Turan (33) adlı işçi yaşamını yitirdi. Edindiğimiz bilgilere göre 4 yıldır Aliağa izmir Demir Çelik Fabrikası nda mekanik işler bölümünde çalışmakta olan Ecevit Turan, bayramın birinci günü işe gitti. Turan, çalıştığı bölümde bulunan iş makinesinin yük indirme kaldırma kancasının sökümü sırasında savrulan bir parçanın başına isabet etmesi ile ağır yaralandı. Ecevit Turan, Aliağa Devlet Hastanesi ne götürülürken yolda hayatını kaybetti.

Bayramın ilk gününü, ailesi ve çocukları ile bayram kutlamak yerine ekmek parası için işe gidip iş kazasında can vererek geçiren Turan ın cenazesi, Ulukent Mezarlığı nda toprağa verildi.

Kaynak: Evrensel
mankenler de meme ucunun görünmesi ile vuku bulan üzücü kaza türü. allah sabır versin kendilerine geçmiş olsun diyoruz.
bjk teknik direktörü Ertuğrul Sağlam'ın 8-0 lık liverpool maçı sonrası yaptığı değerlendirmedir.*
--spoiler--
Tersanede, madende, maytap atölyesinde birer ikişer veya toplu halde ölüyorlar.

Sabah saatlerinde karılarına, çocuklarına veda edip sigortasız, güvencesiz işyerlerine koşuyorlar.

Sonra ölüm haberleri geliyor.

Ölümleriyle günün kahramanı oluyorlar.

Fotoğrafları tek sütun olarak gazete sayfalarına, televizyon ekranlarına yansıyor bir gün için.

Bir cenaze töreni düzenlenip büyük laflar ediliyor, devlet adamları falan gelip kocaman laflar ediyor.

Ardından unutuluyorlar.

Çünkü onların kaydı yok.

Hayatları, işyerleri, yaşam koşulları kayıt dışı.

Seçimden seçime oyları için hatırlandıklarında ödülleri bir çuval kömür, bir torba erzak oluyor.

Çünkü onlar sosyal devletin bireyleri değil, sadaka ekonomisinin köleleri.

Tuzla Tersanesi nde 7 ayda 13 kişinin ölmesinin ardından tek kişinin parmağını kımıldatmaması, toplumun duyarsız kalması bu yüzden.

Tuzla nın tekneleriyle, yatlarıyla övünüyoruz ama ölümleriyle utanmıyoruz artık.

Onlar zihnimizde de kayıt dışı.

"Vah vah" deyip geçiştirdiğimiz insanlar.

istanbul un göbeğinde Tayland modeliyle çalışıyorlar.

Bodrumlarda, patlayıcılarla iç içe, havasız ortamlarda.

Bizler de maalesef patronlarının dolar kuru şikayetlerini sık sık sayfalarımıza taşıyoruz ama kölelerinin yaşam koşullarına aldırış etmiyoruz.

Biz de utanmalıyız.

Onları ancak ölümlerinde gördüğümüz için utanmalıyız.

Hayattayken sorunlarını görmediğimiz, sesleri olmadığımız, ölümlerine engel olmak için parmağımızı kımıldatmadığımız için utanmalıyız.

Tepeden tırnağa.

Altı yıldır iktidarda olup çalışanın koşulunu düzeltmek için çaba harcamayanlar da, istanbul un göbeğinde böyle çalışma koşullarının sürmesine oy uğruna, rüşvet uğruna göz yumanlar utanmalı.

Vatandaşa terörist muamelesi yaparken bunca patlayıcının denetimsiz bir biçimde kentin göbeğinde yığılmasını görmezden gelenler de utanmalı.

Ve de hesap vermeli.

işçisini en ilkel koşullarda çalıştıran ve yarın da çalıştırma cüretini gösterecek işveren de hesap vermeli.

Onun bu şartlarına göz yuman yerel yöneticiler, Çalışma Bakanlığı temsilcileri de, işçinin kavgasını vermek yerine rant kavgasına giren sendikacı da hesap vermeli.

Türkiye işçinin hayatının bu kadar ucuz olduğu bir ülke olmamalı.
--spoiler--

http://www.halkevleri.org.tr/yenisayfa.php?no=3327
açık açık iş cinayeti olarak adlandırılabilecek ve olağandışı bir seyir kazanmış kazalar. önemli bir kısmına bakıldığında patronların veyahut işverenin kar hırsından kaynaklanan ve iş güvenliğini hiçe sayan çalışma koşulları ile gene aynı anlayıştan kaynaklanan ve işçiyi gerekli donanımla donatmayan anlayıştır. elbette bu anlayışın ardından bir sınıfın aklı ve zihni yatmaktadır. sorgulanması gereken bu sınıfın varlığıdır.

iş kazalarına geri dönecek olursak, 2009 yılındaki tüik verileri incelendiğinde türkiye iş kazalarında avrupa 1., dünya 3ç'sü konumundadır. 1.sırada güney kore, 2.sırada ise brezilya'nın gelmesi ise kimseyi şaşırtmasın. zira bu ülkeler türkiye benzeri esnek çalışma koşullarına ve sermaye birikim rejimlerine sahiptir. gene aynı istatistiklerde göze çarpan bir nokta ise kazaların metalden eşya imalatında yoğunlaşması. ayrıca meslek hastalıkları bakımından da maden sektörü ciddi bir şekilde önde görünüyor. ayrıca gene aynı yıl içerisinde meydana gelen iş kazalarında gece mesailerinin, esnek çalışma saatlerinin ciddi bir oranı bulunmakta. istatistiklerden de görüleceği üzere emek sömürüsünün yoğunlaştığı sektörlerde iş kazalarıda artış gösteriyor. çalışma yoğunluğu ağır sektörlere özel birtakım düzenlemeler gerekirken bu alanların patronların kar hırsına terk edilmesi tehlikeye davet çıkarmaktadır.

"kriz türkiye'yi teğet geçti." diyenler anlamalılardır ki; iş kazalarının önemli bir kısmı cinayettir. sömürü düzeni kuralsızlık yaratmakta ve cinayet işlemektedir. son bir yılda meydana gelen maden kazalarından da anlayacağımız üzere patlayan grizu değildir, özel sektörün kendisidir. bunun hesabı sorulacaktır.

yararlanılan kaynaklar:

tüik, 2009, iş kazaları verileri

muhasabetürk, 2009, iş kazaları
http://i36.tinypic.com/ou0861.jpg
90lar'ın sonları 2000ler'in başlarındaki o sapkın televole furyası yüzünden iş kazası denince podyumda yürürken memesi açılan mankenler gelir bir neslin aklına. Böyle böyle çaldılar gençliğin imanını...
kağıt kesiği *
iyi takımlar arada bir tökezlediğinde söylenen cümle.
(bkz: iş kazalarında son 6 ayda 366 kişinin ölmesi)
Avcilar da metrobus koprusunun cokup bir iscinin hayatini kaybetmesiyle ilgili istanbul valisinin kullandigi tabir.
- is kazasidir efendim. gerkli incelemeler yapilacaktir.
kötü şeydir, hem de çok kötü.
care safety,
work safely,
be safe!
önce güvenlik;
ama peki ya sonra diye düşündürür.
10 yılda 10 bin küsür işçinin ölümüne sebep olmuştur. Birileri daha çok para kazanmak için işçinin emek gücünün yanında artık işçinin yaşam hakkını da satın aldığının göstergesidir. Gerekirse işçi ölebilir, bir sıkıntı olmaz. Zaten işçi lan o! Ezilenlerden, eziklerden. Kim takar ki?
görsel
aslında iş cinayeti demekte olur.türkiyede iş güvenliğine hiç değer verilmiyor.
ak partinin 10 senelik iktidar döneminde iş kazaları ve ölümler durmadan artmıştır.
iş kazalarından ve iş cinayetlerinden 10 senelik iktidar döneminde bu durumu değiştirmediği için ak parti sorumludur.
iş kazasında ölen her işçinin vebali biraz da patronlarda, birazda hükümettedir.

işçinin alnının terinin karşılığının verilmemesi ise gene iş kazalarına sebep olmaktadır.

uzun süren mesailer iş kazalarına sebep olmaktadır.
maliyetten kaçmak için önlem almayanlar ise başka bir sebeptir

en büyük sebep ise denetim eksikliği ve ceza eksikliğidir.
onbilerce şirketi 250 tane denetmen denetleyebilirmi?

önemli bir sebepse işçiye bu bilincin tam olarak verilmemesidir.
biliç aktarma konusunu en iyi japonlar yapıyor. adamlar deprem bilicini nasıl yerleştirmişler.