bugün

Yaşam enerjisine, fit görüntüsüne, politik duruşuna ve entelektüel birikimine tutulduğundan eminim. Umarım yılmaz erdoğan’ın 60. Yaş gününü de aynı heyecanla kutlarlar.
haybedenler kulübü filminde bu aşk çok güzel bir şekilde anlatılmıştır...
görsel

(bkz: bele veziyyetin içine soxum)
işin bokunu çıkarmanın en iyi yoludur.
--spoiler--
insanların ayrıldıkları insanlarla sürekli buluşup görüşmesini anlamıyorum.

"Tanıştırayım yeni sevgilim, eski sevgilim, bu da eski sevgilimin yeni sevgilisi, bu da yeni sevgilimin eski sevgilisi... Ne güzel değil mi? Hepimiz birbirimizin her yerini ezbere biliyoruz!
--spoiler--
olm harbi manyaksın. oyunu izlesen daha iyi.

şaka bir yana izlememiş olanlara tavsiye ederim. ilişkiler için güzel bir tiyatro idi.ben de videosu mevcut. arada içer izlerim. feyz alırım.
Haybeden Gerçeküstü Aşk

Yılmaz Erdoğan

1.SAHNE …TANIŞMA

K: Merhaba
A :Merhaba
A : Yanına bişey almayacak mısınız
K : Neyin yanına
A :Bilmiyorum ben ilk bu soruyu bulduğum için ..bazen partilerde bişey verirler ve insan yanına bişey alır..eğer
bişey alsaydınız yanına ne alırdınız demek istiyorum demek ki ..aaa mesela biraz daha burokoli
K : Sağ olun öyle şeyler yemeyi brokoli çok oldu ..ayrıca öğlende hedik yedimde çok
A : Afiyet olsun Hedik nedir
K : Hediği bilmez misiniz..buğday tanesi ..atarsınız böyle suyun içine şişerler ıslak ıslak yersiniz..siz ıslak
değilsiniz hedikleriniz ıslak..pardon yedikleriniz ıslak..yoo hedikleriniz ıslak ..çünkü yedikleriniz hedikleriniz değilmi
A : Immm hedik…siz bu partiye ne vesile ile geldiniz
K : parti şöyle oldu..bir arkadaşımın yakın bir arkadaşı nın bu partiyi veren arkadaşa..mal veren firmada çalışan
çok yakın bir arkadaşı var ..onun kız kardeşi çok ısrarcı oldu dayanamadım bende… siz..
A : Valla Ben sizin kadar yakınları değilim ..siz adeta ailedensiniz..ee mal verenin şeysini tanımak
K : Ayy lütfen..
A : Hoşbulduk diyorum yani size..
K : Espirili bir kişilikle karşı karşıyayım galiba
A : Yok tamamen tedirginlik bu.. çünkü çok iddaalı olduğum söylenemez..çünkü ben fıkra sohbetlerinde .bişey
buldum o işime yarıyor birisi fıkra anlattıkdan sonra hani bir sessizlik oluyor ya…orada herkes bi fıkra
düşünüyor..ben anlatayım diye ..ben orada hemen lazın biri diye başlıyorum …fıkrayı sonra hatırlıyorum...
K : Bigün katılmak isterim gülmekten
A : Hayde ee bakalımmm
K : Ben ciddiydim yalnız
A : Fıkra konusunda mı
K : Neden olmasın
A : Bu fıkra olayı insanın aklında bir fıkra varken daha iyidir tabi…ama biliyorsanız anlatmayım zaten
K : Neyi
A : Fıkrayı
K : Anatmadınız ki nasıl bileyim
A : işte bildiğiniz bişeyse ben o işe hiç başlamadan
K : Yani insan neyi bildiğini bilmeyince…
A :Yani…bazen insan fıkrayı bilen insan son lafa gelince hatırlıyor da ..tam anlatıyosun fıkrayı sonuna gelmişsin
bombayı patlatacaksın adam haaa diyor…ne haa sı ya yav hayvan herif ben seni ikaz etmedimmi yaz..şey ben
özür dilerim..ben sizi tenzih ederim…ben olmuş bir olaydan bahsediyorum…olmuş bir hayvandan…
K : Belki fıkraya bir giriş yaparsanız değilmi..ben hali hazırda size çekici buluyorken
A : O zaman çekici gelmeden.. ben…anlatıyorum ozaman lazın biri şeye gidiyor..bir bara gidiyor..yalnız ben
fıkrayı böyle düz mü anlatayım yoksa şiveli mi anlatayım
K : Valla siz nasıl rahat ediyorsanız..şiveli olsun
A : işte onu yapamıyorum da o yüzden…sordum..ben bunu düz anlatayım isterseniz..
K : Af edersiniz ama fıkra bir cinayet soruşturmasına döndü…aslında arkadaşlarınızın fıkralarınıza güldüğüne
şaşmamalı…bittiğini kutluyorlar demekki
A : Vaay sivri dilli iğneleyici birine benziyorsunuz tam o değil de..ona benziyorsunuz…üstünüzdeki çok güzelmiş
nereden aldınız
K : Armani…bir arkadaşın Armani
A : Şakacıya denk geldik haydi bakalım
K: Çok hoş bi gece
A: Evet…aslında gözlerinizde güzelmiş şakacı…onu da söyleyim
K : Teşekkürler …aslında sıradan kahverengi gözler bunlar…bi özelliği yok yani
A : Yok yok kahverengi deyip geçmeyin bunlar kolombiya özel harmanı..her yerde bulunmuyor..mesela
geçenlerde ımmm geçenlerde işte…..yani be bazı şeyleri toparlayamıyorum çünkü bazı şeyler buna mani
oluyor..örnek vermek gerekirse elleriniz..
K : Ellerim..mi
A : Evet..elleriniz çok güzelmiş …iki küçük kuş yavrusu ..bide aynısından iki tane var.. ne şans
K : Saklayım kuşları isterseniz dikkatinizi dağıtmasın …
A : Yani ben tabi özür dilerim uzaktan bir yorum bu ..o elleri elleyen bilir yani ımm tutuşan demek istiyorum özür
dilerim ..yani ben..bir nebze ellerinizi tutsam beni bozmayacak birisine benziyorsunuz ..yani benziyorsunuz tam o
değil…
K : Aşk olsun neden bozayım..ben hangisini vereyim onu düşünüyordum…
A : Valla siz ikisini de salın hangisi artık gelirse…
K : Şöyle ikisini salınca bakın bu kazandı galiba …
A : Haydi bakalımmm

IŞIKLAR…
2. SAHNE FLÖRT BAŞLIYOR…
A : Ya işte öyle..sonra askere gittim işte…şarküteride görevliydim..salam sucuk bana bağlıydı…
K : Salam sucuk dedinde biz en sevdiğimiz yemeklerden konuştuk mu…
A : Yok hayır ya..konuşalım işte…
K : Tamam tamam şusi severmisin
A : Haa kazık soruyosun…
K : Ya ..bidakka yaa.bak biz en sevdiğimiz artistlerden de konuşmadık
A : Oooo biz iyice manyaklaştık ..çabuk konuşalım hadi…
K : Ya lütfen dalga geçme…çok önemli baraj soruları bunlar…
A : Tamam ya barajları konuşalım…
K.Tamam peki ..kimleri beğeniyorsun mesela…
A: Şimdi Keban diycem…
K : Ya lütfen…hadi
A : Tamam ..peki..ımm tartışmasız Nikol Kidman
K : Tartışamıycaz yani…
A : Vayy hevesin mi vardı ..sen kimi beğeniyorsun…
K : Valla ben Corc Koloni
A : Bu hıyar her yerde karşımda
K : Hayır ama tamamen oyunculuğunun hayranıyım geri kalanı beni ilgilendirmiyor…
A : bende çok taktir ederim yakalarsam …ne demek yav sanatçı bir kardeş…
K : Ya sana bir şey söyleyim mi şuan için tam 3 saat 48 dakikadır konuşuyoruz…
A : Hadi be
K : Valla
A : O kadar oldu mu be…
K : Olmuş valla
A: Vay be…zaman su gibi akıp gidiyor ya…
Ezan okunur…
K : Aziz Allah
A : Aziz Allah ..Tarihte ilk defa iki mahallede aynı anda başladılar ben hocamızı tebrik edicem yani
K : Evet bende şaşırdım burdada okunuyo..
A : Sabah ezanı değimli…3 gündür uyumuyoruz…ama benim hala konuşasımvar nolucak böyle…
K : Valla benim bi içim geçiyo bi cimcik atıyorum kendime ….
A :Yok ben zombiye bağladım iyice ben ya…aslında bişi söyleyimmi telefon bu kadarda meşgul edilmez…
K : Niye
A :Keşke bu gün ikimizde beni dinleyip en azından bugün bana gelseydik
K : Ama ozaman bu tatlı telefon konuşmamız olmazdı
A : Tatlı faturası da olmazdı işte..
K: Nasıl yani
A : Şakasındayım ben …4 saati bulunca bende dedim böyle bi şaka yapayım …seni ben aradığım için şaka
yapmak bana düşer
K : Ya telefonda konuşmanında kendine has bir hoşluğu var sence de öyle değimli
A : Faturası tatlı oluyor tabi…
K : Uzatıyorsun ama….
A : Tamam ..tamam..aslında bende telefonda daha rahatım ..yani seninle göz göze gelince kendimi şekspirin
şuan adını veremeyeceğim bazı kahramanları gibi hissediyorum
K : Adını hatırlamadığına göre daha çok yan karakterler gibi mi mesela ..
A : Ya aslında bir çok karakterin karışımı gibi …
K : Bir çok karakterin karışımı…? Ya bi dakika sabah sabah uykumu açtın …biraz konuyu açarmısın …
A : Ya mesela hani bir Romeo var …mesela onun dediğim dedik bir tavrı var böyle türk Anadolu erkeği şeysine
giriyor …
K : Kim Romeo
A : Hamlet hamlet…
K: Haa hamlet…
A : Bak hamletin olayını gerçekten biliyorum ..orada nedir…annesiyle babası baya karşı çok pis bir
hareket…sadece babaya karşı değil ailenin diğer unsurlarına karşıda …terslik..kabaca terslik diycem..yoksa
orospuluk yani …
K : Ne diyorsun ya…
A : Ya çocuk mesela orada annesinden mi tiksinsin …babaya mı kızsın …
K : Kim..Romeo mu
A : Hamlet ama siktiret …
K : Ay alemsin…karıştırdın iyice
A : Ya normalde bu kadar saçmalaycak bir adam değilim…de..neyse..Zonguldak ta bulundun mu hiç
K : Hayır…bulunmadım
A : Bende bulunmadım ..gitsek ya bi gün
K : Gidelim de neden acaba Zonguldak ..
A : Yav bilmiyorum gelişine vuruyorum işte muhabbet olsun diye ..ama beklide bak bak beklide..birlikte tatile
gitme konusunu konuşmadık ya ..onu açmak içinde olabilir…
K : Ha evet…bak mesela Zonguldak değilde Venedik olabilir…
A : Aloo
K : Aloo
A : Bian ses gitti de…
K : Ha anladım şeyi sordum Venedik ..yada bir yer daha var
A : Neresi
K : Ya şu şey var ya Buz otel isveçte mi izlandada mı öyle bir yerde hani …
A : Oralar soğuk oluyo diye biliyordum ben …hiç benim aklıma yatan bir müessese değil ne yalan söyleyim
K : Niye ya ilginç değimli
A : Ne buzun soğuk olması mı hayır değil
K : Hayır ya ..orada her şey buzmuş etrafta ne görüyosan …
A : Ya neden orası belikli Penguenler için 5 yıldızlı tesis …biz napcaz orada..mesela orada sistem nasıl
müşteri parayı ödeyemeyince odayımı eritiyorlar nedir…yani …
K : Valla ne bileyim ben
A : Bizim bir arkadaş gitmişti geçen sene…onlar baya şikayetçiydiler…
K : Neden
A : Mesela buz bulamamışlar…Gece oda servisini aramışlar..oda servisi dondu demiş çalışmıyo demiş
buzdolabı donmuş çalışmamış
K : Neden canım nevresimi kırıp yememişlermi
A : Valla kumandayı kemirdik konuyu kapattık dediler bilmiyorum yani …
Bir süre mayışma esneme sessizlik….
K : Ay yallahım ya… aaaayyyhhhh
A : Ayhhhh aaaa Eee tatlım tatlım …tatlım
K : Ne dedin
A : Tatlım tatlım tatlım dedim..
K : Bak tam kapatacaktım ..aklıma tatlıları getirdin …
A : E biraz da tatlı yeriz öyle devam ederiz…zaten sabah oldu ben bu saatten sonra uyumam çıpla bir duş alır
işe giderim
K : Sonra giyineceksin ama demi
A :Nasıl yani
K : Hayır yani duşu çıplak adlında..başka nasıl alcaksın bilmiyorumda
A :Ne o çıplaklığım dikkatini mi çekti…
K : Hayır canım ne çekicek
A :Sen dur Allah büyüktür…..Bişey sorucam…
K :Sor
A : Üstünde ne var
K : Gerçektende kapatmanın zamanı geldi artık ….
A : Hayır yani üst katta kim oturuyo ..yanlış anlama….
K : Aman be…hay allahım ya…Bir Albay oturuyor napıcaksın
A : Onun üstünde ne var Üniforma mı haha haha ..ya tamam tama hadi kapat ….
K : Sen kapat….
A :Hayır sen kapat ….
K : Tamam tamam kapatıyorum ben ..iyi geceler… rüyanda beni gör …
A : Bakarız..
K : Neyine bakcaz yaa..
A : Sende beni gör yalnız hor görme …beyaz bi takım içinde gör böyle gömlek falan her şey beyaz …
K : Dur bakalım sen beni nasıl gör
A : Sen ne tarz bikini giyiyosun dur ben ona bir yardımcı olayım …
K : Madem ben bikini giydim sen o beyaz takım elbiseyle nereye gidiyosun
A : Yav rahatsız ettiyse hemen çıkarayım …nedir yani ..
K : Yok yok çıkarma …sen öyle takım elbiseyle hazvuzada girersin
A : Olay havuzdamı geçiyor…
K:: Evet ..BiR HAVUZDA
A : Sahimi ..üstünde ne var
K : Albay dedim ya….

IŞIKLAR

Üstlerini başlarını düzelterek girerler…
A : Ben Bağlasaydım...hayır ben çözdüm ya bağlamakta bana düşer..
K : Ama bağlamak çözmek kadar eğlenceli olmuyordur söyleyim
A : Yok ya çözmekte zor oluyor …
K : Tamam tamam hallettim
A :Hayde bakalım…
K :Bence güzeldi…
A : Allah kabul etsin ..yalnız benim..ımm şey seyir sırasında bişi dikkatimi çekti…
K : Seyir mi…
A : Evet..söylemeden edemiycem belikli..sen hani yüksek sesle..ımm şey bayağı bağıyorsun yani
K : Nasıl yani rahatsızmı oldun …
A : Yokta bi ara bişeye gerçekten kızdın zannettim ..
K : (Güler)
A : Bi ara yaptığım hareket yanlışsa yapmayım diye…ımmm böyle bir tek hareket değil ..olmadı için ..
K: ( gülerek) Ya susarmısın
A : Belli bir ritim içerisinde tekrar …fiziki olarak yani..ımmm
K : Yok yok kişisel bişi değildi ben öyle ortaya…..
A : işte ikimiz yalnız olduğumuz için ben üstüme alındıysam …
Sessizlik…
A : Ya ben birde yeri gelmişken söyleyim ..bu etkinlik
K :Efendim
A : Etkinlik işte..
K: Bu yaptığımıza mı diyosun etkinlik..
A : Ya işte hafta sonuna denk gelenlere…ya işte yani bu etkinlik her zaman bu kadar kısa sürmez..
yani …
K : Haa şeyi diyosun ..yok canım bence kısa değildi …tamam uzun da değildi ..
A : Ya sen zahmet etme…ben böyle tıknazların arasına girevereyim…
K : Ya .tamam tamam …bak ben şey diycem…ımm…biliyosun biz o cümleyi hala bir birimize
söylemedik…
A : Neyi…
K : işte o cümleyi …
A : Hangi cümleyi
K : Hani varya manasını neredeyse her dilde herkesin bildiği o cümleyi…
A : Vi ays tu
K: Ya üfff
A : Tamam tamam anladım anladım…haaa evet ..oc ümle…
K: Hani o cümle söylendiğinde insanın içine bir hava dolar ya hava alıyor gibi şişersin
A: Hidroforlu
K : Ya …şaka yapma yaaaa..ya bi dakka ya o cümlenin zamanı ve yeri çok önemlidir .sonra işte
darken göz gözegelirsiniz…sonra işte kelimelerin en sahici tonunu ararsın vede karşındaki adamın
gözlerinin içine bakar söylersin
A : Ne dersin
K : Seni seviyorum
A: Kime
K : Dersin yani…karşındaki adama …….
A: haydee bakalımmm…bak sen şimdi söyledin kurtuldun….
K : Nasıl yani…
A : Bence bu sözü ilk söyleyen avantajlı…karşılığını veren bende diyor..bende beni gibi bir anlam
çıkıyor bu hoş değil
yani..seni seviyorum bende….onun için nasıl söylemeli yani karşı taraf
K : Anlamlı bir zaman denk getir yani şeyy ıı manalı olsun
A : Tamam zaten kolay ..karşımızdakinin gözlerine bakıcaz..yalnız bu göz olayında sorun var her
ikiside tek far olarak çalıştığı için ben buna dah çok …
K : Nasıl yani sadece bunamı söyleyeceksin
A : Oda ona söylesin bence…söylüyorum tamnam tamam …böylede sünnete benzer bir gerginlik
oluyo ..tamam tamamam söylüyorum…seni seviyo…bu ton ..şey oldu..şey
K : Ton vereyim
A : Tamam ya..Seni seviyorum ..sade bişey yaptım fazla yoğurt kullanmadım
K : Bunun başaka bir tadı var ama demi yediğin bişeydebn aldığın ilk tada benziyor…
Bir yudum daha alayım
A :Seni seviyorum..
K : Bide yolluk
A : Azam bak şimdi seni seviyorum…
K : Böyle böyle ben bunun müptelası olmayayım

IŞIKLAR

Dışarı çıkacaklar adam kadının makyajının bitmesini bekler…
A : Aynı sürede apartman boyayan arkadaşım var..iç dış..bide hiç gitmek istemediğim bir yere acele
eden ben oluyorum …tatlım bu bir kanun mu
K : Neymiş o
A : Yani her kadın her seferinde geç kalır hiç istisnası yokmu..mesela rahibe teressa ayinlere
zamanında gidiyormuymuş
K : (Güler) Hay tatlım yani bu ragleye kadarmı abartmaya uygun gördün benim şu zavallı 6
dakikakmı.sorunu hemen cevaplayım siz erkekler sokağa çıkarken makyaj yapmıyorsunuz ya sizin
avantajınız bu
A : Evet çok şükür öyle bir adetim yok..ama olsaydı da bu gereğinden fazla kırmızı ruju kullanmazdım
bir yere giderken
K : Böyl e bir yer
A : Evet böyle bir yer alt tarafı bir bahçede buluşup köfte pişircez öyle değilmi
K : Ona barbekü partisi diyorlar canım
A : Yok ya köftelerin haberi varmı ..parti kurmuş angutlar habewrleri yok ..ben o partiye zaten
karşıyım bence kapansın o parti
K : Ya noluyo sen biraz gerginmisin ..
A : Hıı galiba
K : Ya neden
A : Orda köfteleri mangala dizecek adam senin eski sevgilin ya ondan olabilirmi dersin
K: E ne var bunda bunu mu tartışacağız şimdi
A : Evet başladık bile
K : Yapma tatlım allah aşkına kürşatla ilişkimiz yıllar önceydi ..
A : Ya yapma şimdi lafmı bu yani..o yıllarda da sevgililer…sevişiyordu yani
K : eee
A : Çıplak üstelik
K : eee
A : Ne eesi yani bazı olaylar bazı bünyeye gidiyor bazısına …gitmeye biliyor yani ..ya kıvırayımmı
direk olarak söyleyimmi aklımdakileriaçık açık söyleyimmi yoksa kıvırayımmı
K : Söyle söyle direk söyle bakayım
A : Ya şimdi gidicez…adam ev sahibi ya .bir hoşlık bir iyi davranmalar falan ben kalıcam öyle mal
mal..aslında niyetinide biliyorum ben onun adam bi yandan köfteleri yelliycek bi yandanda senin
memelerine bakıp lan birde benim zamanımda görecektiniz onları diye düşüncek …beni rahatsız eder
bu ..baksana adamın zihninden geçenlere bak..terbiyesiz herif ..elinde nimet var senin bi kere
terbiyesiz….onun köftesi yenmez ki
K : Yapma allah aşkına yapma ya çok kısa sürmüştü kürşatla ilişkimiz
A : Ne kadar kısa
K : 3 ay kadar falan
A : Memelerinin haritasını bile çıkarmıştır o be
K : Tatlım sanıyorum başka bir sorun bulamadın bir sorun imal etmeye çalışıyorsun
A : Hayır efendim hayır ben anlamıyorum ayrılan insanların zırt pırt görüşmelerini benanlamıyorum
…ne gerek var allah allah tanıştırayım eski sevgilim yeni sevgilim ..eski sevgilimin yeni sevgilisi yeni
sevgilimin eski sevgilisi ..bu zibidi bi ara bununlada fingirdedi de neyse karıştırmayalım onu ..ne güzel
değilmi hepimiz hepimizin her yerini ezbere biliyoruz …bencede her Pazar buluşalım el ele çıplak
halay çekelim yavvv…
Halay çeker….
K: Çok şeker neşen yerine geldi bakıyorumda halay çekince
A : Ekstra mendil sallamaya da lüzum yok
K : Ya iğrençsin ya
A : Sen akışına bırak sallanan sallanır
K : Ay inanamıyorum inşallah oradada yapmassın bu şakaları ..Ya tamam çok tatlısın çok şekersin
tamam ama …yinede…
Halay çeker…
A : her yörede canlandırıyorum …çok komik oluyor..hele karadeniz düşünemiyorum bile …
K : Lütfen kapatabilirmiyiz bu konuyu …ya tamam kapatalım bu konuyu …
A : Neydi o cüce olan …
K : Cüce değildi bi kere o uydurma… kısaydı …tamam çok kısaydı
A : Cüce halayın sonunda tek başına bi mendil …
A : Neydi adı neydi onun
K : Takıyettin
A : Netmi bürütmü ..ne bu ne ..o kadar kısa bir adamın ismi neden bu kadar uzun
K : iyide canım Tubitaktan 3 yıl üst üste ödül almış birinden bahsediyoruz …
A : Yılın en kısa bilim adamı
K : Öff içim daralıyor çıkmıyomuyuz hayatım
A : Kafamda soru işareteri var
K : Öylemi gitmez o sorular bekleyim ben biraz
A : O da davetlimi
K : Kim
A : Tubitak ..Tubitakiyettin..bak ismini iyice uzattım daha ona bişey olmaz…
K : Bilmiyorum gelir heralde ..kürşatın iyi arkadaşıdır
A : Bu nedir ya …
K : Tatlım allah aşkına çağımızda insanlar bir ara sevgili oldukları insanla dost kalabiliyorlar ayrıca
beni kürşatla Takıyettin tanıştırmıştı zaten
A : Yaa ne demişti tanıştırırken..Kürşat benim boyum yetişmiyor arkadaş…arkadaşlık böyle bişey ya
yarın seninde bişeyin yere düşer ben alıp sana veririm
K : Sana inanmıyorum
A: Ya aslında benim sorum çok basit ben zaman içinde birlikte olduğum kadınları toplayıp pirzola
pişiriyormuyum
K : Benimde sorum çok basit sen benimle geliyormusun gelmiyormusun acaba ..
A: Benimle konuşurken sesini yükseltme
K: Ben sesimi yükseltmedim
A : Benimle konuşurken sesini yükseltme
K : Bağırma bana
A : Ben bağırmıyorum
K : Geliyomusun gelmiyomusun
A : Kafamda soru işaretleri var
K : iyi o zaman ben gidiyorum ..ne halin varsa gör…
A :Güle güle … Bende ev de kalayım pirzola falan yapayım etleri güzelce terbiye edeyim nasıl olsa
haftaya sıra bende….haftanın godoşuda benim…hem o kürşatada söyle o memeler benden once
sarkmıştı..hep o takıyettin yüzünden ..aşadan aşadan …

IŞIKLAR ….

Adam gazete okuyor kadın girer….
K : Günaydın
A : Günaydın
A:Sen saçına bir şey mi yaptın
K : Haa Şantaj yaptım…güzel olmuşmu bak bu fönler bozulursa keserim hepinizi dedim çokkorktular
A: E bu agresif bir laf
K: Tamam haklısın agresif bir laf
A: Neden hemen girişte
K: Soruyu soruş şeklin buna yol açmış olabilir mi acaba
A : Hangi soru
K: Sen saçına bir şey mi yaptın
A: Ne yapabilirim ki ben
K: Soru buydu
A : Hangi soru
K: Neyse kapatalım bu konuyu
A : Memmuniyetle..
K : Eeee
A : ne esi
K : Güzel olmuşmu
A: Allahım Ne
K : Neden bahsediyoruz biz..
A : Kuran çarpsın hatırlamıyorum
K: Bir saattir boşuna mı konuşuyoruz biz
A : Heralde
K : Durup dururken her zamanki saçımı beğenmiycen tuttubu gün niyeyese
A : Tamam tamam bıravo saç yüzünden..oldu ..tamam ..ne olduki sen saçına bir şeymi yaptın
K : Allahım aynı ifade aynıu yüz ifadesi..sen saçına bişeymi yaptın ne yapmış olabilirim nerden çıktı bu
şaşkınlık
A : Ya şaşırmadım sordum sadece..saçındaki değişikliği fark etmesek ozamanda fırça yiyiyoruz..ben
anlamadımki ne yapcamı…bu sefer peşin sorayım belki denk gelir dedim…hani geçen gün açık
kestaneden biraz daha açık yapmıştında ben fark etmemiştim ya..hem nasıl farketmerm kestane
uzmanı değimliyim ben..şimdide neden bahsettiğimizi bilmiyorum ha bir tartışma başlattın bende
kapıldım gidiyorum…
K : Ben mi başlattın
A : Sen başlattın ..
K : Sen başlattın..
A : Ya tabiî ki her seferinde sen başlatıyosun..sen başlattın tartışmasınıda sen başlatıyosun ..
K : Peki tamam en başa dönelim
A: Tamam en başa dönelim..ben geldim sana yanına bişey almayacakmısınız dedim
K : O kadar en başı değil …ben bu tartışmanın başı
A : Ha bunun başı ben uzanmış efendi gibi gazete okuyordum…sen geldin ve iş çığrından çıktı
K: Çıktı evet haklısın çünkü ben geldim ve sana günaydın dedim..baksan ağır tahrik var tabi sen ne
cüretle beyfendiye günaydın dersin .Haklısın ben susayım .ben akşama kadar kazık gibi oturayım
evde sen akşama kadar gazeteni oku hiç konuşmadan hayatımız güllük gülistanlık geçsin gitsin öylemi
ben seni kutluyorum tatlım ben seni tebrik ediyorum …
A : Hayırlı olsun rap’a başlamışsın .ya senin neyin var şu son günlerde yani. saati sorsak kavga
çıkıyor
K : Hiççççte bile kavga çıktığı yok …benim tepemi attırma……saati sorsa kavga çıkıyo saati sorsa
kavga çıkıyo..nasıl çıkıyo o kavga acaba bana bir kere söylermisin sen o çıkamayasıca kavga ne
zaman kim tarafından çıkıyı acaba bir kere söylermisin bana sen..acaba bana bir kere bir kere acaba
acaba bir…bana…
A : Bence klibi buna çekelim …trafoya yaklaşmak gibi olmasında tatlım senin neyin var …canını sıkan
ana konu ne
K : Yok bişey ..gerçti bitti..yapcak bişey yok fare dağa küsmüş haberi olmamış …kendin söyle kendin
dinle…kendin söyle kendin dinle yapacak hiç bişey yok
A : Sesini kıstın ama hala aynı aynı albüm çalıyo..tatlım noldu
K : Tatlım noldu …yok bişey tamam geldi geçti….yok bişey … tamam üstüme varma …esti geçti tama
…üstüme varma tamam…başka filme geç başka filme geç….
A : Ya ne filmi ne oldu
K: Sen farkında değilsen senin için olmamış bir olaydan bahsediyoruzdur değimli…(es) işte bu işte bu
A : Hangisi bu çabuk ol cümleyi tamamla çabuk
K: Olmamış bir olayın üstünde durmaya gerek yok diyorum..zaten olay olmamış ki senin nazarında….
Hahahaaaayyy
A : Yani sen şimdi bir olayın üstünde durmak istiyosun ama eline o ayarda bir olay geçmiyor öylemi
nedir bu
K : Ne nedir..
A : Tam üç gündür surat asıyosun ….tam üç gündür içinde tuttuğun bu mevzu nee..allah Allah
nazarındaymış yahu nazarında ne
K : Vıykk vıyk…..(Kriz gibi anlaşılmayan cümleler ince ses tonlamaları)
A: Ya tatlım Allah aşkına noluyo bize.yani… noluyo derken….
K : Canım sıkkın zaten
A: Tamam bak düzeliyo işte …
K:Annemle kavga ettik
A: Nerede
K : Ne demek nerede telefonda ..ne fark eder…. Orda burada…sorumu bu şimdi
A: Ya aklıma bu geldi ne çemkiriyosun hemen …
K: Durup dururken asabımnı bozdu neden evlenmiyosunuz diye tutturmuş…açık açık söyledim
evlenmek istemiyoı diye..neden istemiyo diyo ..bu yaştan sonra senden iyisinimi bulacak diyo….
A : Bu yaşta.. ne varmış yaşımda …
K : Bende kendisiyle kavga ettim zaten
A: iyi etmişsin hayatım..işte seninde belli bir yaştan sonra alınacak birisi olduğunu düşünüyor…Hem
ne varmış benim yaşımda 40 ından gün aldım bi kaç gün sonra girivericem hem evlenmek
istemediğimi nerden çıkardın ben böyle bişey söylemedim ki
K : Evet ama istediğinide söylemedin …
A: Ama bu konu hiç açılmadı ki
K : Evet hiç açılmadı …şimdi açılıyor…eeee
A : Ne eee
K : istiyormusun
A : Neyi
K : Evlenmeyi istiyormusun istemiyormusun
A : Seçeneklerin hepsi bumu ..şey yani istiyorum desemde yeri..yani …istiyorum desem başım
ağrımaz….ama hani istemiyorum desemde bir zonklama oluyormu yok …
K : Aslında annem de haklı..ne bu böyle ya evlenin ya ayrılın diyo .ben demiyorum o diyo
A: Sen ne diyosun
K : Annemin dediğini diyorum
A : O ne diyo ki
K : Nasıl yani ben onun dediğini diyorum böyle böyle diyo diyorum
A : Tamam ben onu anladımda senin fikrin ne ben onu diyorum
K: Bişey demiyorum bende..bunları ona söyle dedi bende tamam bunu ona söylüycem dedim…gelir
gelmezde konuşmaya başladık..ah ah..ama ben ona da dedim
A : Ne dedin
K : Senin diyeceklerini ona taaa ozaman dedim
A : Ne diyecektim ben
K : Ay ne bileyim ben senin ne diyeceğini
A : Ya sen senin diyeceklerini dedim dedin yaa…ayrıca benim diyeceklerim ne
K : Ben senin diyeceklerini tahmin ettiğim için söyledim
A : Ya ben kendi diyeceklerimi neden kendim söyleyemiyorum..ayrıca annen neden karışıyor
gerekirse evleniriz…ama bunu ben kendim söylerim sen kendin söylersin
K : Efendim
A : Ne…
K : Ne dedin
A : Kim
K : Sen
A : Ne dedim
K : Yanlışmı duydum evleniriz dedin
A : Hadi yaa
K: Ya lütfen bidakka yani..yani
A : Yani
K : Böyle cümle arasında olmaz ki senin bunu bana doğru dürüst teklif etmen lazım
A: Neyi
K : Cümle arasında söyledin ya hani..bunu doğru düzgün söyleyeceksin ..karşılığında ben bir 3saniye
kadar düşünücem…..ondan sonra sıralamaya göre evlenmemize bir mani olmadığını anlayıp ..işte
yani..sna ulaşıcaz…
A : Oraya geldik mi yaa …tamam…ımmm çökmek mecburi mi
K : Diz çökmekmi hafif çökersen senin güzelliğin olur tabi
A: Hafif çöktüm aslımda ımm ozaman kendimi aşağı bırakıyorum yani ..haydi bakalımmm
K: Pardon bi saniye
A : noldu
K : Çok ani oldu bu benim için biliyomusun ..nerden çıkardın sen bunu ya …ilahi ya iyidikde
böyle….bilmiyorum ki şimdi….neyse…
A : Sayın bayan benimle sittin sene birlikte olma ihtimalini gözünüzün önüne getirdiğinizde ..her
zaman biliyorsunuz öyle fit mit olmuyor insan ..öyle zamanlar var Allah göstermesin birimiz diğerini
tuvalete götürmek zorunda kalabiliyor…
K : Tatlım şu evlenme teklifinin içine etmeden..diyorum
A : Bak tatlım bundan sonra beni görceksin ..ama iyice düşün yani hep …ama hep hep hep ..haaa
hep ben ..seni gören beni sorcak beni gören seni sorcak..beraber yaşlanacağız…bazı insanlar kötü
günü düşünmüyolar…mesela birimiz ameliyat olur öbürü 6 ay yanında refakatçi kalır…Allah
göstermesin öyle bişey olsa sende 6 ay tuzsuz şeyler yiyebilcekmisin bakalım ..çünkü bazı yerlerde
refakatçiye ayrı yemek çıkıyor ben o olaya karşıyım …aman ne güzel be sen dolmaları götür bana
hortum soksunlar.. yani bütün bunların ışığında benimle sonuna kadar varmısın tatlım…
K : Varım tatlım
A : benimle evlenirmisin
K: Evlenirim tatlım
A : Hayde bakalımmmm

IŞIKLAR

Balayından dönüyorlar…
A:Hay vatanıma kavuşturan allahıma kurban olayım
K : Ay geldiğinden beri söyleniyorsun tatlım ne yani tur şirketiyle balayına çıkmak kötü bir fikirmiydi
A : Evet sebin seçtiğin tur kurulduğundan beri kötü bir fikirdi…sürekli havalanındaydık ve her
havalanında bir kadın vardı ve sürekli feturr diye bağırıyordu 100 kişi haydeee ona koşuyoduk …biz
zaten tatil yapmadıkki havaalanlarında biraz koştuk geldik ..bak şimdi birisi yine fetur diye bağırsın
ben gene koşarım ha …
K: Tatlım henüz döndük ve titanikten kurtulmuş kazazede gibi konuşuyosun …
A : Ben hayatımda o kadar küçük otel odası görmedim yahu …birde tatlım san bişey sorucam..
K: Ha
A : Gezi sırasında dikkatimi çektide ya sen…bir kadın giyim mağazası gördüğün zaman…helede
sevdiğin bir markaysa..sevmediğin marka yok ..o an san bir şey oluyor ne oluyor…
K : Nasıl yani
A : Bir kere önce markayı bir tespit edişin var ..normal yürürken…viktorya sikrıt…
K : Ay off
A : Yani seni duyanda orada bedava dağıtıyolar zanneder…bunu söylüyosun ve koşmaya
başlıyosun…
K : Tatlım lütfen haksızlık etme ben buna çok dikkat ederim bi kere…her seferinde birde şuraya
bakalımmı diye sordum ..
A : Evet ama…cevabı duymana imkan yoktu çünkü koşuyoırdun
K : Aman tatlım neyse boşver Paris harikaydı …tabi senin o rehperle zırt pırt kavga etmeni saymasak
A : Rehper mi sen ona rehper mi diyosun be…adamın bizden tek farkı geçen senki geziye de katılmış
olmasıydı…almış eline mikrofonu oturmuş otobüsün önüne kazık gibi . bu sağımda görmüş olduğunuz
bina ..zannedersem bilmem kaçıncı yüzyıldan kalma…bababak bak zannedersem diyo ..ya..adam
müzede mumyalarla kavga etti be
K : Ayy tatlım alemsin…iyide hiçmi güzel şeyler olmadı maymun …
A : Olmuştur maymun …
K : Bence balayımızın yatak odası bölümü her türlü taktirin üzerindeydi..
A : Ben sana demedimmi bu etkinlik her zaman böyle kısa sürmez diye …
K : 2 dakika daha dayanabilseydin 17 dakika olacaktı
A : Maşallah de maşallah de..bununla yetinmeyeceğiz tabi…dah çok çalışacaz…neden bu derce 50
lere 60 lara gelmesin bizim onlardan neyimiz eksik
K: Onlar kim
A :işte eksiği olmayanlardan..
K : Yalnız bana bak dereceyi geliştiricem diye öyle başka takımlarla idman maçı yapmak yok kırarım
senin kafanı ha
A : Yav delirdinmi sen be ben bu dereceyi senlen yapmışım ..tek başına olurmu ekip işi bu ekip
K : Allahım kıyamam ben sana
A : Öyle yapma sarılırım bak
K : Sarılmassan adamım değilsin
A :Beni tehtid mi ediyosun ulennn
Sarılırlar..ışıklar söner mesaj sesi ile ışıklar yanar …
K : Noldu bakmayacakmısın
A :Neye
K : Ne geldi az önce
A : Şöyle yersiz bir ürperme ..
K : Öylemi mesajdan dolayı olmasın
A : Ne
K : işte ürperme..
A : Nasıl yani
K : Şöyle bir koca karısının yanında kendisine gelen mesaja neden bakmaz sorumuz bu ..neden
çekinmektedir onu geren nedir
A : Geren bişey yok efendim..ben bakarımda..bi cevap gerikyorsa yazarımda nedir yani
K: Tamam çok güzel neden bakmıyosun peki
A : Neye
K : Mesaja
A : Tamam tamam ya..şimdi arkadaşlardan biri acil gel falan demiştir..bizim bu terbiyesizler..ben artık
evli barklı insanım ya …bunlarda hiç şey kalmamış ya
K : Ne kalmamış
A : Hiç kalmadığı için bilemiyorum yani…onun için boşver…
K : Bu cevabını yersiz uzunlukta bir şaka kabul ediyorum ve giderek merak ediyorum ben o mesajı
A : Bişey sorucam biz böyle bir birimizn mesajlarına bakacakmıyız hep böyle
K : Hayır ama bazen istediğimiz mesajı sorma hakkımız olmalı ..mesela müfettişin aniden okula
baskın yapması gibi ...evet ben şimdi müfettişim ve istiyorum..görebilirmiyiz yavrucum
A : Gerçi bu gün okul tatil ama…
K : Yavrucum yavrucum..
A : Hadi bismillah
K :Yalnızlığın nemli kuytularında buluştuğumuz geceleri özlüyorum …
A :Haydee bakalımmm..aslında ozluyorum ama .yani….
K : Yok ben dilbilgisinden çok adres şeysini anlayamadım ondan şey oldum…ııı nereye düşüyor
acaba tam olarak bu nemli kuytuluklar…
A : Öyle kaba tarifle bulamasın..tatlım bu bana gelen bi mesaj benim gönderdiğim değil
K : Ben senin gönderdiğinide merak ediyorum zaten
A: Hangi benim gönderdiğim
K : Tatlım bu pekala cevap mahiyetinde bir mesaj ..örnek sen ne yapıyorsun diye sorduysan oda
durumunu bildirmiş.Nemli kuytulukalr...şairimiz burada ..belkide bir tecaül arifane yapmıştır..şimdi
hakkını yemeyeyim orospunun
A : Hocam bu orospu lafı edebiyatta bira ağır olmadımı
K : Kusura bakma valla mesajı okuyunca aklıma başka meslek gelmedi …Peki sizden şairimizin
kimliği ile ilgili bir bilgi alabilirmiyiz…yada şöyle sorayım kimdir bu rutubetli orospu
A : Çok eski bir arkadaşım
K : Öylemi ..niye hiç eski durmuyor baksan hala kurumamış
A : Valla ben tanıdığımda bi kuraklık vardı..sonradan coştuysa bilemiyorum
K : Bu saatte mesaj yollama cesaretini nereden alıyor
A : Alkolden olabilir..
K : Numaranı nereden biliyor
A : Ben derin devletten şüphleniyorum ..
K : Kimdir bu
A : Yav kim olacak kısa bir dönem birlikte olduğum birisi
K : Ne kadar kısa
A : Oda kahvaltı tam bir gün
K : Peki nemli kuytuluklar
A :Uzatıcam diyosun yani
K : Haklısın uzatmaya gerek yok…ha bu arada sen bu gece burada yat
A : Nedenmiş o
K : Bence buranın nem oranı tam sana göre…

Işıklar

A:Ne o Markete gitmişsin mutfakta 1 senelik erzak yığmışsın be
K : Markete gittim öyle reyonları dolaşıyorum bir kadın deterjanların olduğu reyonda öyle şey şey
dolaşıyor
A: Ney ney ..hiç bir ipucu yok kadın var deterjanlar var kadın öyle şey şey dolanıyo ney ney
K : Tatlım eğer ben o kadının senin eski karın olduğunu bilmesem salak salak derdim
A : Ha şey şey
K : Senmisin demeye kalmadı oda beni gördü. .ikimiz aynı anda çığlık atsak bu kadar dikkat
çekmezdi..yalnız seninkini
kafasını büyük omomatiklere bir sokuşu vardıki görmeliydin
A : Sen naptın domatesleremi daldın
K : Benim durumum daha iyiydi…onun elinin titremesinden omomatikler köpürdü
A : Yok daha neler ..tamam kızma tatlım karımla karşılaşmışsın buda biraz asabanı bozmuş o kadar
K : Ne dedin sen
A : Kim
K: Sen
A : Ne mi dedim ne zaman en son ..nemi dedim ne zaman en son en son ..
K: Hayır tatlım..tatlımla karşılaşmıssın arasında hani…
A : O zibidi oraya nezaman tırmanmış
K :Gördünmü
A : Tamam düzeltiyorum eski karımla
K : Düzelmiyoye neyse artık
A : Tamam eski karımla karşılaştınız sonra noldu
K : Valla ben çok rahattım karının agresif tavırları güldürdü beni biraz
A : Eki karımın
K : Hoşuna gider diye öyle söyledim
A : Tamam onun tavırları seni güldürüyordu
K: Kimin
A : ONun
K : Eski karım dememk için bu çaba niye ..ayrıca bu kadar neden savunduğunuda anlayabilmiş
değilim
A : Kimi
K :Onu
A : Okim ..eski karımı allah allah ben onumu savunuyorum
K : Kimi
A : Eski karımı
K : Onun detarjanlarıyla eğlenirken araya benim dururmumu sokuyosun bu açıkca savunmak demektir
madem bu kadar seviyordunuz bir birinizi ..
A : Sakın o cümleyi söyleme bizi o mayın tarlasına sürükleme ..Ayrıca ben seviyor olsaydım
boşanmazdım
K : O seni boşadı diye biliyorum
A : Kim diyo lan onu
K : Tatlım allah aşkına ilişkimizin ilk 6 ayında aralıklarla ağladın
A : Ben onun durumunu düşündüm acıdım allah allah
K : Ekmek gorse ay oda ekmek yerdi ..GAZETE GÖRSE AY ÖYLE GÜZEL BULMACA ÇÖZERDiKi
A : evet hemde çok acaip bulmaca çözerdi sende görsen şaşırırdın
K : Hahha çok şaşırdım
A : Kızım siyah karelere bile harf yazardı öyle manyaktı ..ya bak bulmaca deyince aklıma geldi bir
keresindn ben bulmaca çözüyorum o mutfakta kahve pişiriyor
K : Dur …sen napıyosun sen..
A : Bulmaca çözüyorum..
K : Sen
A : Tamam o çözmüş üstünden geçiyorum ne var yani ..neyse..3 harfli bir soruya takıldım Tibet öküzü
nedir ..arkadaş düşün düşün Tibet neresi bilmiyorum öküzlerin bazılarını tanıyorumda ismen ben
hepsini nereden bileyim ..Bu geldi kahveyi uzatırken sen YAK de biz bununla bi gül bi gül ….tatlım
nerdesin
A : Burdayım tibet öküzü burdayım …

IŞIKLAR.

A: şiiit şu kumandayı versene
K : Şişşt şu kumandayı versene iyide karıcım şu kumandayı uzatırmısına noldu izindemi
A : Ya bişey olduğu yok be kardeşim versene şunu
K : Kardeşim..giderek kendini geliştiriyosun canım kardeşim
A : Sende sende..çünkü eskiden kademeli olarak arızya geçerdin şimdi maşallah hepsini tek sigortaya
bağladın çattt
K : Sende çok kabalaştın biliyomusun valla … zaten sen ilişkimizin 3.sevişmesinden sonra kibarlığı
bıraktın..tabi attın taklayı aldın köfteyi..iş bitti yayıl..versen kardeşim alsan kardeşim…çok güzxel
devam et yakışıyo
A : Öyle bir 3.sevişme hatırlamıyorum ben
K : Canım öyle 3.dediysek bronz madalya falan değil…yarışmacı yokluğundan
A :yazıklar olsun 20 dakikaları zorladığımız şu günlerde şu tavır motive edicimidir
K: Ayrica sana birşey söylüycem..o son şeysinde arkadaşın o gerzek hayri aramasaydı daha iyi bir
derece elde edilebilirdi..tatlım sana bişey sorucam o durumdayken nasıl at yarışı konuşabildin
A : Şimdi telefonu böyle boynuna kıstırıyosun
K : Buna 4 ayaklı duyarsızlık diyebilirmiyiz..
A : Ya hadise öyle olmadı bikere telefon çalar çalmaz sen bi havaya girdin bi surat bi şekil..sanki
kendimi ben arıyorum..dah Hayri ne yapıyosun demeye kalmadı uyumaya başladın
K : Evet telefonu ogerzek hayrinin yüzüne kapatmamamnı protesto ettim
A : Yav senin Hayriye neden uyuz olduğunu ikimizde biliyoruz uzatmayalım istersen gene
K : Yo yo uzatalım ..neden uyuz oluyormuşum Hayriye allahını seversen bi söylesene.
A: Ya bi tutturdun Hayri karısını aldatıyo diye 50 kere deim ki bu hayriyle karısının arasında..bir
mesele bizi ilgilendirmez..
K : Bal gibi ilgilendirir..Allah aşkına o gerzeği savunma bana o hayvan Ruslarla yatıyor..
A : e ne var ırkçı mı oldun şimdi
K: O gerzek hayri kanında muhtemlen ceviz büyüklüğünde bir aıds virüsü taşıyor ve her an bizede
bulaştırabilir
A : Bize nasıl bulaştırcak o …biz hayriyle sevişmeyi düşünmüyoruz ki
K : Ağız yoluylada bulaşıyo o
A : Ben hayriyle öpüşmeyede karşıyım ..
K : Ayrıca senin hayriyi bu kadar neden savunduğunu anlamıyorum ortak yanınız ne acaba ..rus
edebiyatı olmasın
A : Ben zaten konu oraya ne zaman gelecek onu bekliyorum …
K : Cevap ver sende yapıyormusun hayrinin yaptığını
A : Hayrinin hangi yaptığını
K : Bak sıkışınca her erkek gibi soruya soruyla cevap vermeye başladın farkındasın değilmi
A : Hangi soruya soruyla şey yaptım ben
K : Hala bir soru cümlesi içindesin
A : Ne istiyosun lan benden
K : Bak diyorum ki ..sende hayri gibi alkolün etkisiyle onun gibi şeyler yapıyormusun ve lütfen cevap
ver..mümkünse soru unsuru olmayan bir cevap ver
A : Hastamısın sen
K : Lütfen soruma soruyla cevap verme
A : Ya napayım peki
K : Bana soru sorma
A: Böyle durayımmı napayım yaa
K : Soruma soruyla cevap verme…

Işıklar..

Adam uzanmış kitap okuyor kadın ıslak bir gazete ile gelir
K : Ah tatlım ah tatlım…sende bişey keşfettim
A : Neymiş o
K : Sende her erkek gibi kahvaltıdan sonra tuvalete gazeteyle giriyosun..ama senin bir farkın
var..onlar gazete okuyor sen canına okuyosun ..tatlım
A : Yav bazen öyle inanarak boş konuşuyosun ki etkilenmemek mümkün değil
K : Umarım bu gazetenin ıslak olmasının sebebi..sadece sudur…(gider gazeteyi bırakır gelir..)..Oku
tatlım sen oku..eğitimini tamamla sen..oku bebeğim oku..oku çünkü sen sevdin o kitabı kolay değil
tabi 14 aydır berabersiniz..yüreğinin götürdüğü yere git..ama bence sen artık gitme…yol hazırlığı bu
kadar uzun sürerse..artık o gitmişlen kalmışa çare bulunmaz…
A : Tatlım sen hapmı kullanıyosun ..amacın ne ..Ne güzel kitap okuyorum işte..ama sen o
imgilizceden çevrilme saçma sapan anket dergielrini elinden düşürme…birde bir anket
hastalığıdır..anket çözücez diye ömrümüzü yedin be her hafta karakterin değişiyor C çok çıkarsa
başka birisin D çıkarsa başka ..bir gün E çıkarsa
K : Off Allah aşkına ya Allah aşkına başlama ne olursun …
A : Ha bu arada bu haftaki fantezimiz nedir…Gene operaya gitmekse ben gelmiycem…
K : Ay sende 40 yılda bir bi operaya gittik 1 ay oldu hala konuşuyosun …
A :Yani o dergilerde yazıyo ya…gidicez demi ilaa..ne yani sen ne istiyosun biz yatarken odada
sesmi olsun istiyosun ..Hiç romantik değil bence..
K : Romantikliği söyleyene bak ..Ayrıca..geçen akşam ben salonda mumları yakarken..Ne o tatlım ayin
mi var lafın hiçte güzel bir espiri değildi onuda hatırlatayım
A : Ha sen şeyi diyosun ..hani bir gece sbaha karşı birden bire allahım mum yok gecesini diyosun
sabahın köründe gittik mum aldık onu diyosun sen
K : Hala hatırlamadın değimli
A : Neyi
K: O gece bizim yıl dönümümüzdü..
A: Ha siktir. .yapma yaaa niye söylemedin peki
K : Öyle güzel unutmuştun ki hatırlatmaya kıyamadım ..
A : Öyle ortalarsan böyle koyarlar tabi..Bidakka bidakka neyin yıl dönümü bu..evlilik değil neyin yıl
dönümü bu
K : Tanışmamızın yıl dönümü
A : Amaaannn bede haybeden kalp krizi geçiriyorum burada be…
K : Partide tanıştığımız günden bu yana tam bir sene geçti …aslına bakarsan o gün orada tanıdığım
adam bir yıl sonra o günü unutacak birinede hiç benzemiyordu
A : eee biraz daha burokoli
K : Cık bugün canım istemiyor…

IŞIKLAR

Kadın elinde ütü ve ceketle gelir
K : Tatlım sen kokuyomusun
A : Bu kim ya saçma sorular olimpiyat şampiyonu mu
K : Ceketinden yabancı bir koku geliyor
A : Çok normal bü5tün iyi kokular yabancı
K : Tatlım konuyu çarpıtmaki ütü elimden kaymasın
A : Ben daha anlamadım ki konuyu çarpıytayım
K : Bal gibi anladın
A : Bal gibi anlamak deyimini açıkla çabuk açıkla
K : Tatlım lütfen ciddi ol seni ciddiyete davet ediyorum
A : Kusura bakma işim var katılamıycam dalga geçiyorum
K :Sus ve beni dinle
A : Aman ..iyi be her şeyi ben yapayım..susayım dinleyim..sen ne yapıcan ..
K: Kafana bişiy atıcam (ütüyü gösterir)
A : Ne zahmet sen dur ben kafa atayım
K : Tatlım senden bir kadın kokusu geliyor
A: Benden
K : Ceketinden işte..aynı şey..nasıl açıklayacaksın bu durumu
A : Bi örnekle ..yani nedir..bi örnek buldukmu ..şimdi bir işyeri düşün ..kadın erkek karışık çalışılan bir
iş yeri düşün..o iş yerindeki bide kağıtları düşün ..ama benim işim var böyle şeyleri düşüneme dersen
siktiret kapatalım bu konuyu gitsin ya
K : Tatlım gerçekten bir işim var..gerçekten bir işim var tatlım (ütüyü gösterir)
A : Tamam tamam…Şimdi mesela kağıtlar noluyor gün içerisinde..elden ele dolaşıyor…öyle
değimli..bazen müdürün önüne gidiyor ..müdür imzalamıyor..sırf kıllık için imzalamayanlar bile var ya
o kağıt geri geliyor ..masanın üstünde duruyor..birisi onu topak yapıyor..(mizasen) düz kağıt topak..
K : Buharlı ütü…ne bu şimödi örnek mi şimdi …
A : Girişini bitirdim daha yeni..
K : Uzun sürcek heralde ben oturabilirmiyim..
A : Tabi tabi buyurun..şimdi bak kağıtlarda kokulara benzer…
K : Nasıl yani
A : Şöyleki insandan insana geçme bakımından iki şey geçer kağıtlar kokular.şimdi kağıdı topak
yaptın attın ..kokuyu nasıl atacaksın ..üstüne siner..işte bunada iş hayatında sinerji denir..sen bunu
biraz daha dikkatli kokla mesela bizim mutebet nejdet abinin kokusu dah yoğundur..ama tabi sen
algıda seçicilik..seçicilikte kavga çıkarıcılık açısından..kadın kokularını öne çıkarıyosun ..ama..çok
normal ben bunu anlayışla karşılıyorum .
K : Anladım bütün kadınlar yapar bunu diyosun..
A : Yapar..
K: Peki o kadınlar kocası saçma sağan örnekler verdiklerinde şöyle ütüyle kafalarına vururlarmı
A : Hadi canım sıcak ütüyle öyle şeyler yapılmaz tabi
K : Bana cevap ver nedir bu koku
A : Ya ben bu kokuların isimlerini bilmem bilmiyomusun sen beni..kaşarel olabilir…eğer kadın şeyse
eski kaşarel bile olabilir…
K : Tatlım yüzünü ütülemek üzereyim kim bu kadın …
A : Ya iş yerindeki kadınlardan birisidir dedim ya…
K :Ya sen öyle bir işyerinde çalışmıyosunki
A : Ya başvurcam form doldurdum…
K : Ya senin çalıştığın yerde nejdet isminde bir mutebet yokki
A : Ya nejdet abinin bu olayla ne ilgisi var ki
K: Kim bu kadın …çabuk cevap ver bana
A : Tatlım bilmiyorum ne kadını yahu
K : Bak eğer bilmiyorum dersen kadın var ama adını bilmiyorum olur ..ne kadını yahu dersen kadın
yoktur sen hangi cevaba kendini yakın hissediyosun
A : Ben soruyu anlamadım ki ben ütünün baskısı altındaydım
K : Söyle çabuk o kadını adını delirtme beni …
A : Aaaa napıyosun ya ..bize ne napıyosun ya ..bumu oldu şimdi ..bize bumu oldu yani..bumu olacaktı
…bumuyuz biz….bu olduğumuz iyimi oldu ..bu ..nedir bu…
K : Allahım noluyo bana ya iğrenç bir kadın oldum ben ya..ben bumuydum yaa…
A : Oluyo demekki yani senin kokun o insan bazen kendi kokusunu değişik algılıyo geçen aynısı
hayriyede olmuş
K : Bilmiyorum artık ben ne olduğunu bilmiyorum ..kafam karıştı …olabilir beklide ..2 gündür nezleyim
de…
A : Tatlım Sen nezlemisin ..delil yetersizliğinden beraat haydee bakalım bi ara ben bile inandım yav…
K : Tatlım görüyomusun …kendi kendimin farkında olmadan saçımı boyatmışım
A : Çok falsolu geldi ben bunu bide nasıl geri gönderirim
K : Bak burda 2 tel up uzun..simsiyah bir saç var..kokuda benim saçta benim demi tatlım
A : Şanssızlığında bu kadarına pes yani behçet abininde iki tel saçı vardı onlarda orayamı dökülmüş
allahım yaaa

IŞIKLAR

Kadın sahnede adam dışarıda banyoda…
K: Tatlım yerleri ıslatmadın değilmi…
A : Hayır tatlım her yer kupkuru…banyo yaptığıma ben bile inanmadım…
K: Klozetin kapağınıda kapamayı unutma…
A (GELiR) Tam düşüyodu tatlım böyle ayağımla bir hareketle tekrar yerine otutturdum..
K : Tatlım sende biliyosun banyo yaparken her yeri ıslatıyosun
A : Bende bunun için su kullanmıyorum işte..yalnız biraz toprak taştı dışarılara…
K: .sen banyo yaptıktan sonra benim ayaklarım hep ıslak..bir bağlantı kurdunmu
A :Kurdum..terlik…insan gibi banyo yapmak isteyen evlenmeyecek arkadaş ..
K : Allahım yerim ben seni..tatlım temizlenirken bu kadar zorluk çekmen enteresan değilmi
A : Ne enteresanı ..zorluk çekmiyorum ki ben..
K : Sabunun göze kaçınca acıtan bişey olduğunu neredeyse benimle evlendikten sonra öğrendinben
buna inanamıyoıum
A : Bunuda yeni mi buldun sempatik laf geçirme hiç acımıyor..
K : Tatlım sizin ailenin banyo kültürü ortada
A: Allah Allah ..
K : Bak kızma ama Gıyasettin amcanın çorapları 17 gündür ayağındaydı ..çok şükür kıtlıkta yoktu
ama Gıyasettin amacan 2 adet kokarcanın üzerinde yaşıyor..evet evet.evet..
A : Tamam ben onu düşüneyim ama sende şunu düşün..acaba yeryüzünde ki hiçbir insan senin
teyzen kadar iğrenç olabilirmi..ismi neydi Tubayram teyze
K : Tübekker teyze
A : Evet düzeldimi şimdi ..
K : Ayyhh
A : Bumudur şimdi tübekker teyze
K : Güneşin batarken aldığı kızıl renge tüberrek denir
A : O yüzden batıyo böyle demekki
K : Evet tatlım benim akrabalkarım sana batıyor nedense doğru haklısın
A : Ben senin bu huyuna hastayım işte ..akraba .infazları benim gıyasettin amcamla başlamadımı
K : Başladı..ama kabul et..ne kadar düzeyli bir tartışmaki..gıyasettin amcanın herkesin içinde gaz
çıkardığı o meşhur geceden bahsetmiyorum bile..
A : Kız sen ne kadar acımasız biri oldun böyle ..adamcaz televizyon sesine denk getireyim
derken..yayın gidiyo ve sen şansızlığa bağlamıyosun ..
K : Ne gitti ne…
A : Yayın gitti
K : Ona yayın mı dayanır ona..tabi gıyasettin bildiriyor patır patır…allahım ödüm koptu yer gök inliyor
zannettim yav..
A : Tamam benide biraz ürküttü..ama çok güzel aradın taradın bizim sülalede yaşlı bir adam buldun
onunla uğraşıyosun …adam hasta kardeşim yaşlı..doktor bünyede gaz tuma demiş..
K : E merak etme iyileşecek ozaman ..tutmuyo çünkü ..ya tatlım şey için söylemiyorum bunu
şeyden…sizin aileniz biraz kırsal olur öyle şeyler…sen üstüne alınma
A : Ney ney bizim ailemiz ney
K : Kırsal dedim işte..kırsal değilmi
A : Kırsalda..sizin Londra sarayı ne tarafa düşüyor…ben onu çıkaramadım da…
K : Ya Allah aşkına ya ..ben şey için söylemiyorum
A : Sen ne için söylüyosun …ney ney için..
K : Ya Allah aşkına beni tanımıyormuş gibi ya ben hakir görmek için söylemiyorum ..ama..kabul et
sende ister istemez bazı farklılıklar oluyor
A : Ne farklılığı ya ne mesela ne
K: Mesela bizim sülalede istinasız herkes çatalı yemek yemek için kullanırlar
A : Çıldırmış olmalılar..bizimkiler napıyor
K : Kulağını kaşıyor
A : Kim
K : Muttalip enişten..Gittik ya geçen gün bide benim karşıma düştü ..aldı eline çatalı oyduda oydu
oyduda oydu
A : Allah Allah çatalın arkasıyla normal..başka mesela farklılıklar dedinizya..
K: Mesela biz gazeteyi sadece okuruz..üzerinde yemek yemeyiz.
A : Sakin olun ..biz gazeteyi yemiyoruz ki ..üstündekini yiyoruz..
K: Ben anlatamıyorum ..anlatamıyorum kapatalım bu konuyu
A : Vay be vay be neler birikmiş içerde..kokuyoruz.yemek yerken kendimize çatal bıçak
sokuyoruz..yerli yersiz gaz çıkarıyoruz. Ayrıca ne gaz çıkarması biz kırsalız bizim ki direk osurmaya
girer..bizimkilerin hepsi iğrenç ama senin dübekker teyzen asilzade.
K : Tübekker
A : Uğraşma kızım düzelmiyo işte
K : Ayrıca sen niye bağırıyosun bana
A : Ben bağırmıyorum
K : Şöyle bağırmıyorum deyip bağırıyosun ya kanım çekiliyo biliyomusun…

IŞIKLAR

K : Hayatım burdamısın hayatım
A : Aman ne güzel bir soru be…buradayım burdamısın..eve geliyorum geldinmi ..çay içiyorum
içtinmi..napayım noterle mi gezeyim..
K : Cep telefonum kesilmiş
A : Sorun değil evden ararım
K : Saçmalamöa
A : Tamam eve gelirim yüzyüze görüşürüz
K : iyide biraz para versen
A : Allah Allah senle görüşmek için neden para veriyorum ya..
K : Günümüzde kiminle görüşmek istesen biraz para veriyosun canım..
A : O arkadaşlarınla yaptığın gereksiz uzun görüşmelerden dolayı kesilmiştir..o semih denilen saçma
sağan adamla 1,5 saat görüştün be
K : Ne semih mi saçma güldürme beni..ülkenin sayılı cerrahlarından biri o .
A : Ama tek başına çekirdek çitleyemiyo ..
K : Napsın alt çenesi önde biraz adamın
A : uğraşmasın…sen nasıl cerrah oldun oğlum tıbben kitlemeye imkan yok çekirdek burkuluyo…iki
diş arasında çekirdek burkuluyo…tabiî ki burada bi havuz oluşuyo..başlıyo geviş getirmeye
K : konumuz benim kesilen cep telefonum parasını ödemeyecekmisin
A : Vall bence annen ödemeli..çünkü teelfon konuşmalarında hala benden o adam diye bahsediyo..
K: Sen benim telefon konuşmalarımımı dinliyosun …
A : Evet o adam nerde diye sordu sana..sende tuvalette dedin..oda yakıştuğı yerde dedi ve uzun
uzun güldü …
K : Güldü çünkü annem şaka yapıyordu tatlım
A : Evet ve bu boktan şakanın parasını ben ödüyorum tatlım birazcık saygı istiyorum be..bir koca
olarak deyilse bile ..bir sponsor olarak saygıyı hak ediyorum …
K : Evet ama bu telefonlarımı dinleme hakkını vermez sana
A : Kusura bakam neye para ödediğimi bilmek istiyorum ..
K : Bidakka ne dedin sen
A : Noldu..cümleleri artık bi kerde anlamıyomusun
K : Hayır aynı salak cümleyi birt kere daha kuarabilcekmisin merak ettim
A : Ya sorcam sorcam unutuyorum senin burnunda etmi var
K : Hayır nerden çıktı şimdi bu
A : Beynine oksijen gitmiyor
K : Beynime oksijen gitmiyor..tatlım bişey sorabilirmiyim acaba neden bu kadar hızlı bir şekilde
alçaldın
A : E baktım yukardan dediklerim iyi duyulmuyor..dedim aşağı ineyim yardımcı olayım
K : Yanlış yerdesin beni arıyosan yukarı çıkıcaksın
A : Bana salak diyerek bu seviyesizliği sen başlattın
K : Ne zaman salak dedim ben sana
A : Benim kurduğum bir cümle için salak bir cümle dedin
K : Sana salak mı demiş oluyorum böylece
A : E salak cümleleri salaklar kurar
K : Evet ama şu kurduğunu hiçbir salak kurmaz.valla hiç kusura bakmayın beyefendi beklide
gerçekten beynimin oksijene ihtiyacı vardır..ama şuan gerçekten maksatınızı anlamışc değilim sayın
bayım
A: Ben bu kadar sinirliyken bu kadar uzun konuşman ne kadar tahrik edici farkındamısın sen
K : Ne dedin..bi şekilde tahrik olmanda yinede güzel aslında aferin
A: Terbiyesiz tek başına anca bu kadar oluyo kusura bakma
K : Şu kalabalıkta kendini yalnız hissediyosan bu senin suçun (vücudunu göstererk)
A : Kuru kalabalık kuru kalabalık
K : Ne demek kuru kalabalık hakaret etmeye hakkın yok
A :Benmi hakaret ediyorum..sen hakaret ediyosun..sayende ..sürüklenip gidiyoruz…
K : Hayır efendim hiçte bile
A : Mutlumusun şimdi ha..amacına ulaştınmı.
K : sen mutlumusun..belkiş sen ulaşmışsındır amacına...
A: indir o parmağını benimle öyle konuşma
K : Hayır indirmiyorum
A: indir o parmağını lan beni hayvan bağlatma indir o parmağını
K : A çok korktum o hayvandan indiriyorum ve böyle yapıyorum
A : indir o elini ….

IŞIKLAR

Kadın paltosu ve bavuluyla gelir…
A: Balede yapabiliyormu ..çok yakışmış
K : ımm
A : Pardüse..onun doğrusu pardüse midir pardesü müdür yav
K : Nasıl istersen öyle söyle tartışmak istemiyorum
A : Yok tartışmak için değilde…onu biz beraber aldık demi…pardüsüyü..bayağıda..güzelmiş..tatlım bu
bi şaka değilmi
K: Değil
A: Ya peki hemen şaka haline getirebilirmiyiz…
K : Sanmıyorum
A : Neden
K : Komik değil
A : Nasıl değil ya..benim bu ayrılığın nedenini bilmiyor olmam komik değilmi
K : Valla eğer artık..sen bende güzel değilsen ben sende güzel değilsem eğer artık hergün kavga
eder hale gelmişsek..eğer fıkralar komik gelmemeye başlamışsa
A : Dah anlatmadımki ee..düzelmez mi diyosun
K : Düzelir..gene bozulur sonra..bi kere bozulduya..hep bozulur…
Kadın..elinde valizi yavaşca sahneyi terk eder…

Müzik / PERDe
hiçbir yerde bulunamayan gösteridir. yolumuz cd cilere mi düşecek?
hiç sıkılmam izlerim. komiktir. seni beni anlatır. oyunun sonuna kadar anlamazsınız isimlerinin olmadığını.
Bir tiyatro oyunudur. *
(bkz: tüpitakiyettin) her aklıma geldiğinde gülerim.
(bkz: daha bişeycikler olmaz ona)
Oyleyse Her türlü izleyeceğim film olacaktır. Hoş zaten tiyatrosu da bir bakima film tadındaydı.
Bakalım bu nasıl olacak.
güzel bir yılmaz erdoğan demet akbağ oyunudur. keşke canlı izleme fırsatım olsaymış.

edit:

- bazen öyle zamanlar olur birimiz altı ay refakatçı, yanında kalır. allah göstermesin öyle bir şey olsa sen de altı ay tuzsuz şeyler yiyebilecek misin bakalım? çünkü bzı yerlerde refakatçıya ayrı yemek çıkıyor ben o olaya karşıyım. aman ne güzel be, sen dolmaları götür bana hortum soksunlar..
bir ilişkide yaşanan her şeyi bulabileceğiniz bir oyundur.

defalarca izlemiş olmama rağmen hala gülerek izlerim ve her izlediğimde de,

"yahu gerçekten de bunları yaşamıştım eski sevgililerimle" diye düşünürüm.

izlenmesi gerekir.

gidin izleyin lan.

lan kısmı ağır oldu, gidip izler misiniz lütfen.
yılmaz erdoğan ve demet akbağ'ın çift kişilik tiyatro oyunudur. aslında fena değil. gerçi bazı esprileri çok klişe ve sıkıcı. ama genel olarak keyifli bir oyun. en büyük sıkıntısı ise çok uzun olması. biraz daha kısa kesselerdi tadından yenmezdi.
o kadar çok izledim ki neredeyse ezberlemişimdir.
şimdi karşımda iyi bir performans gösterecek bir kadın olsa oynayabilirim *

türk tiyatro tarihinin en iyi espri repliklerine sahip oyunudur kanımca.
ikili ilişkiler hakkında doğru tespitlerle dolu bir tiyatro oyunu diye anlatıyorum. Hem de komik diyorum. Kafasını sallıyor izleriz diyor.
Yemek yapıyorum tüm sakarlığıma rağmen. Nasıl da sevinmişti. Sanırım teyzesiydi en güzel yemekleri yapan ondan bile iyi demişti. Ben yemeklerimin övülmesine alışık olanlardanım. Zaten izmirlinin gönlü patlıcandan geçiyordu
Şortuyla salak salak gülümsüyor yemeğini yerken saçmalıyor.
Bense huzurluyum gerisi ile ilgilenmiyorum. Tirbişon bulması da çocuk gibi sevindirdi ya onu utanmasam kucağıma alıp küçük çocuklar gibi sevicem.
Şarap ve bardaklar alındı.
Ne hikmetse yatakta izleyelim dedik. Işte bunlar hep seks...
Açtık tiyatroyu izliyoruz. Ben acaba anlayacak mı diye çaktırmadan dikkat kesiliyorum. Anladikça o biçimde mutlu oluyorum hani.
Tabi yatak gibi bir arenadayız rahat durulmuyor oyuna gülüyoruz ama akıl orada değil. Nasıl başarıyorsa yatağa şarap dökülüyor hem de öküzgözü en kırmızısından.
Benim üstüm batıyor ama gülmek dışında bir şey yapmıyorum. Öpüyorum, öpüyor.
Ekran kararıyor. Şarap dökülen yatağa birde kokumuz siniyor.
yatakta o leke kaldı bende bu anı.
* * *
tam şu an star tv' de yayınlanan bla bla bla...
iki sevgili sinema başlamadan nicole kidman muhabbetindeki harika espriye sahip oyundur.
demet akbağ -canlandırma yap bakalım bi.
yılmaz erdoğan -he Hmmm Hmmm.
demet akbağ -baya bi canlandırdın bi duş alda öyle devam edeyim ben.
şu an itibariyle star tv'de yayınlanan mükemmel oyunculuk ve tiyatro gösterisi.
izlenmelidir.
çıplak halay espirisine hala gülerim.
mü- kem- meldir. oynamak istediğim karakterlerden demet akbağ' ın oynadığı karakter.
an itibariyle, star tv'de, yayınlandır. açın, izleyin.
yaklaşık 4-5 yıl önce izlediğim muhteşem ötesi yılmaz erdoğan-demet akbağ oyunu. demet akbağın oyunculuğu tartışılmaz, en başta belirtmek isterim. mimikleri, hareketleri süperdi bu oyunda. bir demet tiyatro yayınlanırken, çok ufaktım oyunculukları eleştiremeyecek yaştaydım fakat bu oyunlarında gerçekten mükemmel bir mizah dökülmüştü ortaya. ilişkilerin en gerçekçi yönlerini bu oyunda izledim ben. her sahnesinde hakkaten yaa nidaları attım. birçok spoiler verebilirim burada. hemen vermekteyim hatta.

spoiler

-ayrıca bizim sülalede herkes yemeği çatal bıçakla yer.
+çıldırmış olmalılar.*
-brokoli almaz mıydınız?
+ah hayır ben onları bırokoli çok oldu.

+ senin adın ne?
- tatlım
+ ya senin ki?
- benimkide tatlım.
+ bak adaşız...

tatlım tatlım tatlım *

spoiler

uzun zaman olmuş, replikleri unutmuşum hatırladıklarım ise bunlar. demek ki neymiş? tekrar izlenme vakti gelmiş. tazelemek lazım böyle güzel oyunları *
iki sevgilinin, klişelere birbirini o kadar güzel kaptirmalari neticesinde tam da bu zamana uygun herşeyi sırayla tüketip en son kalan fiilin ayrilmak olduğu, yani bu dünyanın ilişkilerini iyi gözlemleyen başarili yazar yılmaz erdoğan'ın oyununun en belirgin özelliği sevgililerin birbirlerinin isimlerini hiç kullanmamiş olmaları, hatta bilmemeleri bile diyebiliriz...