bugün

--spoiler--
"...yazdığım bütün şiirler
sana başlayan bir kitap için önsöz..."
--spoiler--
(bkz: ihtilam)
guslü gerektirir.
--spoiler--
biri sen, biri ben
iki damla yaş aktı gözlerimden
--spoiler--
--spoiler--
Unuttun mu beni, her şeyimi?
Sildin mi bütün izlerimi?
Hiç düşmedim mi aklına?
Hiç çalmadı mı o şarkı?
O sahil, o ev, o ada
O kırlangıç da küs mü bana?
Sanırdım ki aşklar ancak filmlerde böyle...
Ben hâlâ dolaşıyorum avare
Hani görsen, enikonu divane
Ne yaptıysam olmadı, ne çare
Unutamadım, gitti!
--spoiler--
abazalığın kibarca söylemidir.
"o" istenen kişiyse gayet normal olan bilinçaltı doyumu.
görsel
böyle bir hayal kuramadigim icin hayallerde bile olmayan durumdur. biz sevismek icin sevmemistik. cok arabesk oldu lan sanki. idare edin artik.
--spoiler--
aşkın alevse hasretin bir kor.
senin yokluğunu kalbime sor.
dünyaya seninle gelmiş gibiyim.
sensiz yaşamayı düşünmek çok zor.
--spoiler--
--spoiler--
Hiç Bir insani unutmak, bir insandan vazgeçmek, bir insani hayatından sonsuza kadar çıkartmak zorunda kaldın mı hiç?
Hani ölmüş gibi, hani uzatsan da elini tutamayacağını bilmek gibi,her an kapından içeri gülümseyerek gireceğini bekleyip ama aslında hiç gelemeyeceğini de bilmen gibi
Ne zor şey değil mi ölmediğini bilmek, ama ölmüş gibi ulaşılmaz olması artık o insanın sana, ne kadar katlanılmaz bir
gerçek değil mi sen hala bu kadar sevgili iken?
Özlemek, bu kadar özlemek, etini kemiğini yakarcasına özlemek Çok kötü değil mi?
Bu kadar özleyip onu görememek, ona dokunamamak, onu işitememek, artık sonunun 'Pi' hali değil mi?
Biliyorsun değil mi? Ne kadar umutsuz bir arayıştır o, kalabalık caddede geçen binlerce yüze bakmak belki bir kez daha görebilmek için o yüzü, belki biraz önce geçti bu kaldırımdan diye düşünmek, belki su an arkamda yürüyen insanların içinde bir yerde demek, belki su an üzerimdedir gözleri diye paranoyalar yaşamak ne zordur değil mi?
Ne kadar eritir insanı fark etmeden Sende biliyorsun değil mi bunları
Bir sinema koltuğunda sende iki kişi gibi oturdun mu hiç? Hiç iki kişi gibi zevk aldın mı bir konserden yalnız başına Güzel bir cafe keşfettiğinde, güzel bir film seyrettiğinde, güzel bir şarkı dinlediğinde güzellikleri oranında eksik kaldıklarını hissettin mi paylaşamadığın için onunla
Bir barın kalabalığında hiç yarım vücudunla sallandın mı ortada? Hiç iki kişilik beyninle yarım insan olabildin mi?
Baktığında aynana sadece yüzünün bir yarısını gördüğün oldu mu hiç?
Sana hayatındaki en büyük yoksunluğu yaşatandan nefret edemediğin zamanlar oldu mu hiç?
Gözünün içine baka baka kolunu bacağını kesen bir insanın yüzüne sevgi dolu bir gülümseme ile bakabildiğin zamanlar oldu mu hiç?
Hayatta inandığın bütün değerlerini altüst eden birisine aşk şiirleri yazabildin mi?
Onu içinde korumanın seni yok etmek olduğu zamanlara feda oldun mu hiç?
içinde ağlayan çocuğa umut şarkıları söyleyemediğin, özlemini, susuzluğunu, açlığını gideremediğin zamanlar oldu mu hiç?
Kanayan yarasını gördüğün ama merhem olamadığın zamanlar Gücünün, hani o tanrısal gücünün bir çocuğun ağlamasını
susturamayacak kadar olduğunu gördüğün zamanlar oldu mu hiç. hiç? hiç.. hiiiç.. hiççççç!
--spoiler--
--spoiler--
''diyebilirsin ki,bir insanı,fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? haklısın.belki de çok az... o zaman şöyle demeliyim: seni az tanıyorum. az...
sende fark ettin mi? az dediğin küçücük bir kelime. sadece a ve z. sadece iki harf. ama aralarında koca bir alfabe var. o alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. biri başlangıç, diğeri son. ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. yan yana gelip de birlikte okunmak için. aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. senin ve benim gibi...''
--spoiler--

az!
vefalıca bir sikiştir.
kimseyi rahatsız etmeden küçük hayaller kurmalı insan. yoksa nereden anlarız paylaşmayı, sevgiyi ?
ben aşıktım. o kumral!
ben hayattaydım. o rüyada!
ben yaraydım. o bıçak!
o yardı. ben yardan düşen!
(bkz: o kim la)
(bkz: odun)
sen olmazsan ellerinde kaynamış süt tenceresi taşıyan kadınlardan yok farkım, hiç olmadığım kadar ben olamam mesela..
şımaramam, içten gülemem, gözlerimde bir anlam aramasınlar boşuna o anlamı verecek olan benim, sen oldukça.. onun için
kimse senin baktığın gibi bakamaz bana, dokunamaz da.. sen olmazsan diger kadınlardan farklı olamam aynı olurum
mutsuz, içine kapanık, ne istediğini bilmeyen..

işte tam da bu yüzden kimse gibi olmamak için, sen yokken hayalinle bile yaşamak güzel seni..
sen hayallerinde sevişirsin ama o elin adamıyla gerçek hayatta çatır çutur sikişmektedir ya da sikişecektir.
kusura bakma birader bu böyle. belki hatta şu anda sevişiyordur.
--spoiler--
Sazlıklardan havalanan bir ördek gibi sesin
Ürkek, şaşkın, kararsız duyuyorum
Ve sen bir gökkuşağı kadar güzelsin
Rengarenk ve az sonra gidecek görüyorum
Ve ben yağmurlar altında bir yolcu
Islak, yorgun, tutkulu yürüyorum
Sensiz ben yolumu bulamam
Haykırmak istiyorum,
Konuşamıyorum... Konuşamıyorum... Konuşamıyorum
Konuşamıyorum... Konuşamıyorum... Konuşamıyorum
Konuşursam göz yaşlarım beni boğacak
Biliyorum, duyuyorum, görüyorum
Konuşamıyorum...
Bu ayrılık akşamında sen sustuğuma bakma
Konuşmaya gücüm yok beni anla
Söyleyemediklerimi bak gözlerimden anla
Her zaman yanımda kal hiç bırakma
Sensiz ben yolumu bulamam
Haykırmak istiyorum,
Konuşamıyorum... Konuşamıyorum... Konuşamıyorum
Konuşamıyorum... Konuşamıyorum... Konuşamıyorum
Konuşursam göz yaşlarım beni boğacak
Biliyorum, duyuyorum, görüyorum
Konuşamıyorum
--spoiler--
gel artık. tir tir titriyorum görsene..
dön artık. ben sensiz çok üşüyorum anlasana..
sar artık. paramparçayım.. uçurumun kıyısında..
uyan bre gafil ihtilam oluyosun sözüyle özetlenebilir. *
(bkz: #16157718)
bir tene meftun olmaktır..
(bkz: ulan gene mi rüya be)
sacmadir.
Hayallaerinde bile dedigine gore onunla zaten sevisiyorsun.
Madem ona sahipsin ve utanmadan baskalarinin hayalini kuruyosun serefsizsin o zamn.
Tabi ki hayallerinde de seviseceksin.
huzursuz ve ter içinde uyanmaktır... O yanında zannedersin ama yoktur. Elini uzatırsın, tutamazsın. O zamanı durduran ve iki ruhun, iki bedenin birleştiği anı tekrar tekrar yaşarsın hayallerinde. O ise gerçekte yoktur yanında. Belki de ilk ve son kez olmuştur. O olmadan bedenin yalnızca et ve kemik yığınıdır... ancak onla anlam kazanır... Başka hiçbir bedene bakmak dahi istemezsin. Yanına gidip kapısını çalmak istersin ama olmaz... Çünkü onun ruhu, sana dokunamayacak kadar uzaktadır... Yarım yaşayarak öğrenirsin yaşamayı, hayallerine bile fazla gelir, bilirsin... Yokluğuyla yetinmeyi öğrenirsin yavaş yavaş...
birini saklarsın için de, senin oldu sanırsın..bir gün bir bakarsın yok..kokusu kalmış tadı kalmış sızısı kalmış kendisi yok..
(bkz: #16034808)

o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler..

ince memed